Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/468 E. 2023/744 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/468 Esas
KARAR NO:2023/744

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:28/05/2018
KARAR TARİHİ:05/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 10.11.2012 tarihinde … merkezde yaya olarak seyreden …’e plakası alınamayan bir aracın çarpması sonucu çift taraflı, maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen trafik kazası neticesinde müvekkilinin kalıcı şekilde sakatlandığını, sürekli iş göremez hale geldiğini, müvekkilinin kaza sonucu mağdur olduğuna dair şüphe duymaya gerek olmadığını, kazanın oluşumunda tahkikat evrakına göre plakası tespit edilemeyen aracın kusurlu olduğunun belirtildiğini, kaza tarihi ve saati itibariyle araç ve plakası tespit edilemediğinden herhangi bir trafik poliçesi de bulunamadığını, kaza anında geçerli bir Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi bulunmadığından 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14.maddesine göre, Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile teminat altına alınan ölüm halindeki 225.000,00 TL teminat sağlandığını, davalı sigorta şirketine tazminatın ödemesi ihtarı 7 adet ekiyle birlikte 22.12.2017 tarihinde tebliğ edildiğini, 8 iş günü içerisinde ödeme yapılmadığını, 05.01.2018 tarihinde temerrüde düştüğünü, müvekkilinin yaşı mesleği, geliri ve tüm diğer faktörler birlikte değerlendirildiğinde davalı şirketin limit dâhilinde zararın tümünden sorumlu olacağını, aktüerya hesaplamaları sonucunda anlaşılacağını, tüm denkleştirme nedenlerinin dikkate alındığını, davalıların sigortalısının tam kusuruna dayanılmadığını, öte yandan davalı sigorta şirketi tacir olduğunu, düzenlemiş oldukları poliçeler ticari işlerini ilgilendirdiğini, ticari temerrüt avans faiz talep edildiğini, fazlaya ilişkin hakları ve ek dava açma hakları saklı kalmak kaydıyla meydana gelen trafik kazası sonucunda müvekkilinde meydana gelen geçici ve sürekli iş göremezlik zararı, (hastanede kalan refakatçi için ödenecek bedeller) davalılardan tahsili için iş bu davayı açma zaruretlerinin olduğunu, fazlaya ilişkin talep ve tedavi giderine ilişkin ek dava açma hakkları saklı kalmak kaydı ile şimdilik …Sigorta ve Reasürans Şirketleri … Hesabın’dan 100,00 TL tazminat bedelinin (geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı) belirsiz alacak davasındaki geçici talebimizin temerrüt tarihi olan 05.01.2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt (avans) faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: başvuru konusu trafik kazasına sebebiyet verdiği iddia edilen plakası tespit edilemeyen aracın varlığının ve trafik kazasına plakası tespit edilemeyen aracın sebebiyet verdiğinin başvuran tarafça ispat edilmesinin gerektiğini, davacı tarafın zararına sebebiyet veren olayın plakası tespit edilemeyen kusurlu bir aracın sebebiyet verdiğinin ayrıca olayın trafik kazası olduğunun karşı tarafça ispatı gerektiğini, müvekkilinin kurum geçici iş görememezlik tazminatından sorumlu olmadığını, davacının maluliyet ile ilgili tazminat talebinde bulunabilmesi için davacı maluliyet oranını ve malul kaldığını tam teşekküllü hastane raporları ile belgelendirmesinin gerektiğini, davacı taraf kazaya karıştığı iddia edilen plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen aracın kusurun ve bunun sonunda bir zararın oluştuğunu ispatlanmasının gerektiğini, kusur oranının bilirkişilerce belirlenmesinin gerektiğini, …Kurumunun ödemiş olduğu tazminat varsa tespit edilmesini, ödenecek tazminattan düşülmesinin gerektiğini, meydana gelen trafik kazası neticesinde davacı tarafa …Kuruluşları tarafından gelir bağlanmış veya ödeme yapılmış ise bu miktarın ilgili kuruluştan sorulmak suretiyle tespit edilmesini, talep edilen tazminattan bu miktarın tenzil edilmesinin gerektiğini, aksi halde davacı aynı zararı hem …Kurumundan gelir olarak hem de … Hesabından tazminat almış olabileceğini, bu da haksız kazanç sağlanmasına yol açacağını, …Kurumları davacıya yaptığı ödemeler nedeniyle … Hesabı’na rücu etmekte ve … Hesabı’da mükerrer öderne yapmak zorunda kaldığını, ilgili …Kuruluşuna yazı yazılarak hak sahiplerine ödenen miktarın tespitinden sonra bilirkişi incelemesi yapılmasını, buna göre tazminatın miktarının tespitini, … Hesabının sorumluluğu teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, … Hesabı kaza tarihi itibariyle geçerli olan Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası (Trafik) şahıs başına maluliyet için belirlenen teminat limiti ile sınırlı olduğunu, davacının gerçek zararının tespit edilmesinin gerektiğini, müvekkili kurumun temerrüte düşmediğini, ticari avans faizi talep edilemeyeceğini, haksız, mesnetsiz, usul ve yasaya aykırı davanın reddini, aksi durumda kusur ve tazminat yönünden bilirkişi incelemesi yapılmasınına karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, 10/11/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacının yaralanması dolayısıyla geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Dosyada kaza nedeniyle davacının tedavi evrakları, davacının sosyal ekonomik durum araştırma sonucu, davacıya kaza nedeniyle gelir bağlanıp bağlanılmadığına ilişkin SGK araştırma sonucu, savcılık dosyası, hasar dosyası celp edilmiş, dosya arasına alınmıştır.
…Üniversitesi Rektörlüğü Adli Bilimler Enstitüsü Müdürlüğünden alınan 10/06/2019 tarih … sayılı raporda özetle: kaza nedeniyle tibia kırığının herhangi bir sekele yol açmaksızın iyileşmesi durumunda bile halen yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine ekli cetveller 12.liste 32’a arızasına göre asgari beden çalışma gücü azalma oranının (iş gücü kaybı) % 3,3 (yüzde üçvirgülüç) olduğu, bu oranın şahsın son durumunu gösterir nötrali sıfır metodu ile yapılacak eklem hareket açıklığı muayenesinin neticesine göre artabileceği, meydana gelen arızalarının tıbbi iyileşme süresinin 6 aya kadar uzayabileceği, bu süre zarfında % 100 malul sayılmasının gerektiğine ilişkin rapor düzenlenmiştir.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 15/05/2023 tarih …- 101.01.02-2023/3403 sayılı raporda özetle: davacı …’in 10/11/2012 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak, Gr1 XII (32a……….1) A %5 E cetveline göre %3.3 (yüzde üç nokta üç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceğine ilişkin rapor düzenlenmiştir.
Davacı dinlenilerek olay mahallinde bilirkişilerin katılımıyla keşif yapılmıştır.
Bilirkişiler … tarafından düzenlenen 30/10/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle:
plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen otomobil sürücüsü seyri sırasında yola gereken dikkatini vermediği, mevcut sürati ile olay mahalline yaklaştığı, seyir istikametine göre yolun sağında kaplama içerisinde duran mağdur yayaya yeterli mesafeden yoldaki mevcudiyetini belirtecek tarzda ikaz ve uyarda bulunmadığı, tehlike tevlit edercesine seyrini yayaya yakın mesafeden sürdürüp ayağının üzerinden geçtiği, dikkat ve özen yükümlüğüne aykırı hareket ettiği, 2918 Sayılı K.T.K.unun 52/1 b (sürücüler aracının yük ve teknik özelliklerine göre seyrini hava, yol ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara göre ayarlamak zorundadırlar) kuralını ihlal ettiğinden dolayı olayda asli derecede etkenlik ettiğini, davacı yaya hatalı ve tehlikeli biçimde taşıt trafiğine kaplama içerisinde durduğu, gelen araçtan korunma tedbirine başvurmadığını, bu hareketi ile kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğünden dolayı olayda tali derece kusurlu olduğunu, plakalı ve sürücüsü tespit edilemeyen otomobil sürücüsünün davacı mağdur yayanın yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında % 75 (yüzde yetmiş beş) oranında asli derecede etken olduğu, davacı yaya kendi yaralanması ile neticelenen trafik kazasında % 25 (yüzde yirmibeş) oranında tali derecede kusurlu olduğuna ilişkin rapor düzenlenmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan raporlar sonucunda; alınan bilirkişi raporlarının gerekçeli ve denetlenebilir olduğu ve mahkememizce de olayın oluşuna uygun olması nedeniyle benimsendiği ve hükme esas alınması gerektiği, sonuç olarak plakalı ve sürücüsü tespit edilemeyen otomobil sürücüsünün davacı mağdur yayanın yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında TBK madde 50 ‘Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.’ hükmü gereğince, davacının, kazanın gerçekleştiğini, sürücüsü tespit edilemeyen aracın kusurlu olduğunu diğer bir deyişle, zararını ve zarar verenin kusurunu ispatlayamadığı anlaşılmakla ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının SÜBUT BULMADIĞINDAN REDDİNE,
1-Alınması gerekli 269,85 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile eksik 233,95 TL harcın davacı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen ve dava miktarını geçmemek üzere 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 05/10/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır