Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/373 E. 2021/135 K. 16.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/373 Esas
KARAR NO:2021/135

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:27/04/2018
KARAR TARİHİ:16/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili şirket arasında abonelik sözleşmesi imzalandığını, daha sonra adres değişikliğini içerir yeni bir sözleşme yapıldığını, bu sözleşme çerçevesinde … tesisat numarası ile davalının elektrik kullanmaya başladığını, davalının kullandığı elektrik faturasını ödemediğini, tesisatın bulunduğu ve elektriğin kullanıldığı mahalin ticarethane olduğunu, faturaları ödemeyen davalı hakkında icra takibinde bulunulduğunu, davalının borcunun tamamına itiraz etmesi ile takibin durduğunu belirterek davanın kabulü ile takibe yapılan itirazın iptaline, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin tacir olmadığını, bu nedenle mahkemenin görevsiz olduğunu, müvekkilinin hiçbir şekilde davacı kuruma borcunun olmadığını, 2007 ve 2008 senesine ait olan alacakların zamanaşımına uğradığının açık olduğunu, 5 yıllık zamanaşımına tabi olan elektrik borcu alacakları için icra takibine girişilmesinin yasal olmadığını, davacı tarafın icra takibine giriştiği, ancak takip ekinde herhangi bir faturanın bulunmadığını, müvekkilinin hiçbir şekilde elektrik borcunun bulunmadığını, elektrik borcunun bu kadar yıl bekletilmiş olmasının hayatın olağan akışına ters olduğunu, müvekkilinin 10 yıl boyunca borcunun ödememiş olması halinde elektriğinin kesilmesinin gerektiğini, ancak böyle bir kesinti işlemi ile karşılaşmadığını ve elektrik bedelleri ile alakalı bir fatura tebligatı da yapılmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, abonelik sözleşmesinden kaynaklanan alacak sebebiyle davacı tarafından davalı aleyhine yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67. maddesi gereğince itirazın iptali davasıdır.
Dava konusu ihtilaf; alacak nedeniyle yapılan takibe itirazın iptali koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkindir.
Dosyamıza getirtilen …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 22.749,43 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67.maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
İddia, savunma ve sunulan deliller kapsamında davalı tarafın abonelik durumu ve tahakkuk ettirilen fatura kapsamındaki borç durumunun tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve elektrik mühendisi bilirkişi tarafından sunulan raporda özetle; Dosyaya konu olan faturaların son ödeme tarihleri incelendiğinde ise, davacı İdare görevlilerin sayaçta endeks okuması yaptıkları, idare tahakkuk servisinin bu endekslere göre fatura düzenledikleri halde ödenmemiş 13 adet elektrik faturaları için elektrik kesme işlemi yapılmadığı görülmüştür. Davacı tarafın, 20/02/2001 tarihli ve 6428 sayıtı Elektrik Piyasası Kanununa ve Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğine madde 24’e ve Enerji Tabii Kaynaklar Bakanlığı Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği R.G, 09/11/1995 tarih, Sayı: 2245 Madde 50/c ‘ye göre alacaklı olduğu kanaatine varıldığı, Benzer olaylar İçin alınan Yargıtay kararlarına uygun olarak … SATîŞ A.Ş/nin elektriği kesmemesinden dolayı müterafik kusuru olduğundan, asıl alacağı oluşturan diğer faturalar için (3. faturadan itibaren) hesaplanacak gecikme cezası ve KDV’sinin müterafik kusur kapsamında olduğundan bu meblağı talep edemeyeceği kanaatine varıldığı, Sonuç olarak, davacı İdare ödenmeyen elektrik faturalarını tahsil edebilmesi için öncelikle iki dönem bekledikten sonra kesme işlemi yapması gerekirken bunu yapmamıştır. Eğer, bu kesme işlemi yapılsaydı işyerinde zorunluluk olan elektrik enerjisinin kullanılmaya devam edebilmesi için borcun ödenerek elektriğin tekrar açtırılması gerekecekti. Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği’nin yukarıda verilen maddelerinde gerek … SATIŞ A.Ş. ve gerekse abonenin hukuki yükümlülükleri açıkça verilmiştir. Bu maddelere göre, öncelikle davacı tarafın … no’lu tesisatın elektriğini kesmeyerek uzun süre borcun birikmesine ve yönetmeliğe aykırı şekilde elektrik kullanımına sebebiyet vermiştir. Davacı tarafın, dilekçesinde belirttiği gibi toplamda 13 elektrik faturası elektrik faturası alacaklı olduğu. Asıl alacağın 7.717,90 TL, Gecikme zammı bedelinin 1.946,74 TL, Gecikme zammı KDV’sinİn 350,40 TL olduğu, bununla birlikte davacı tarafın dava tarihinden tarihinden itibaren yasal faiz talep edebileceği, kanaatine varıldığı görüşleri bildirilmiştir.
09.11.1995 tarih ve 22458 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Elektrik Tarifeleri Yönetmeliğinin “Borcunu Zamanında Ödemeyen Abone” başlıklı 50.maddesinin a fıkrası: “Abonenin kullanım yerine bırakılan veya posta ile gönderilen faturanın veya bildirimin, üzerinde yazılı son ödeme tarihine kadar ödenmesi esastır. Ancak, bu fatura bedeli son ödeme tarihine kadar ödenmediği taktirde, 20 (yirmi) gün (dahil) içinde aboneye ikinci bir ihbarname bırakılır. İkinci ihbarname bırakıldıktan sonra 10 (on) gün içinde ödenmediği taktirde, abonenin elektriği kesilir.” hükmünü içermektedir. 01.03.2003 tarihinde yürürlüğe giren ve Elektrik Tarifeleri Yönetmeliğini yürürlükten kaldıran Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin “Zamanında ödenmeyen borçlar” başlıklı 24. maddesinin 2. fıkrası; “Müşterinin perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşmalar kapsamında öngörülen ödemeleri zamanında yapmaması halinde dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından elektriği kesilebilir.” hükmünü içermektedir.
Yukarıda açıklanan Elektrik Tarifeleri Yönetmeliğinin 50/a. maddesi ile Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 24/2.maddesi hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; zamanında ödenmeyen faturalardan dolayı elektriğin kesilmesinin amir hüküm olduğu anlaşılmaktadır.
Somut olayda; 2007/05 ile 2008/04 dönemleri arasında tüketilen enerji nedeniyle tahakkuk ettirilen 2 adet faturanın ödenmemesine rağmen, yukarıda açıklanan yönetmelik hükümleri gereğince elektriğin kesilmemesi davacı dağıtım şirketi açısından müterafik kusur teşkil etmektedir.
Bundan ayrı, davacı dağıtım şirketinin bu kusuru, tüketilen enerji bedelinin (normal tüketim bedeli) aslından davalının beraatını gerektirmeyeceği gibi, hukukî sorumluluğunu da ortadan kaldırmaz. Olsa olsa davalı açısından, normal tüketim bedeli dışındaki gecikme zammı veya işleyecek yasal faizden indirim sağlar.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporu asıl alacak tahakkukuna yönelik tespitler bakımından denetime elverişli bulunmuş ise de; 3. Faturadan itibaren işleyen gecikme gün faizi ve gecikme gün faiz kdv ‘sinin tamamının müterafik kusur kapsamında tenzilinin gerektiği yönündeki tespitlerin yerinde olmadığı ve hukuki nitelendirmenin mahkememize ait olduğu, bu itibarla; Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 2018/6205 Esas, 2018/10184 Karar sayılı ve 17.10.2018 tarihli ilamında da belirtildiği gibi; “Mahkemenin de kabulünde olduğu gibi davalı abone, aboneliği iptal ettirmedikçe abonelik üzerinden tüketilen normal veya kaçak enerji bedelinden davacıya karşı sorumludur. Davacının uzun bir süre elektrik tüketim bedeline esas faturaların ödenmemesine rağmen yönetmelik gereği elektriği kesmemesi davacı açısından müterafik kusur teşkil etse de, bu kusur tüketilen enerji bedelinin aslından davacının beraatını gerektirmeyeceği gibi (tüketim bedeli olan ana borçtan) hukukî sorumluluğunu da ortadan kaldırmaz ve müterafik kusur nedeniyle ana tüketim bedeli üzerinden indirimi gerektirmez. Olsa olsa davacının elektriği kesmemesi dolayısıyla davacının müterafik kusuru nedeniyle, davalı açısından normal tüketim bedeli dışında gecikme zammı ve işleyecek yasal faizden indirim sağlar. Davacının müterafik kusuru nedeniyle ana tüketim bedeli üzerinden indirim davalının sebepsiz zenginleşmesine yol açar” şeklindeki yerleşik içtihatları gözetildiğinde, davacı elektrik dağıtım şirketi tarafından yasa gereği süresinde kesme işleminin yapılmaması sebebiyle fatura kullanım bedel tahakkuk toplamına işletilen gecikme faizi ve gecikme faizinin kdv’sine %50 oranında müterafik kusur indirimi yapılmış olup, davanın kısmen kabulü ile; itirazın kısmen iptaline, takibin 7.717,90-TL asıl alacak, 6.369,30-TL gecikmiş gün faizi (%50 müterafik kusur indirimi hesabı sonucunda), 1.146,47-TL gecikmiş gün faiz KDV’si (%50 müterafik kusur indirimi hesabı sonucunda) olmak üzere toplam 15.233,67-TL üzerinden devamına, yalnızca asıl alacak yönünden alacağın likit olması sebebiyle asıl alacak miktarı üzerinden davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davalı tarafından …. İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasına yapılan İTİRAZIN KISMEN İPTALİ ile takibin 7.717,90-TL asıl alacak, 6.369,30-TL gecikmiş gün faizi, 1.146,47-TL gecikmiş gün faiz KDV’si olmak üzere toplam 15.233,67-TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Asıl alacak miktarı olan 7.717,90-TL’nin %20’si oranında hesap olunan 1.543,58-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 1.040,61 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 388,51 TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 652,10 TL nispi harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 41,10 TL gider ile yargılama aşamasında yapılan 660,50 TL olmak üzere toplam 701,60 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 469,81 TL yargılama gideri ve peşin yatan harç gideri 388,51 TL’nin toplamı olan 858,32 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, geriye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
6-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/02/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza