Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/323 E. 2021/103 K. 08.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/323 Esas
KARAR NO:2021/103

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:06/04/2018
KARAR TARİHİ:08/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında fason üretim anlaşması imzalandığını, müvekkilinin sözleşmenin şartlarına uygun olarak davranarak edimlerini yerine getirdiğini ve faturalar keserek davalıya teslim ettiğini, davalının sözleşmeden doğan borçlarının olduğunu ve müvekkiline ödeme yapmadığını, bunun üzerine alacağın tahsili için …. İcra Dairesinin … esas sayılı icra dosyasından icra takibi başlatıldığını fakat davalının takibe itiraz ettiğini, itiraz nedeniyle takibin durduğunu, yapılan itirazın hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın kabulü ile takibe yapılan itirazın iptaline, davalının %40 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında davaya konu sözleşmenin imzalandığını ve taraflarca sözleşme edimlerinin yerine getirildiğini, anlaşma gereği davacı tarafından müvekkiline sağlanan tuz karşılığında müvekkili tarafından davacıya yüklü miktarda ödemeler yapıldığını ve ticari ilişkinin devam ettiğini, sözleşmenin davacı şirket ile değil şahıs şirketi olan … … … ile yapıldığını, ticari ilişki ve ödemeler devam ederken söz konusu şirketin limited şirketi olduğunu, …’ın da yetkilerini ve hisselerini devrederek şirketten ayrıldığını, davacı şirketin müvekkili tarafından yapılan ödemelerden haberdar olduğun fakat buna rağmen kötü niyetli olarak alacak talebinde bulunduğunu, müvekkilinin davacıya hiçbir borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME:
Mahkememizde görülen dava itirazın iptali davasıdır.
….İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasından 926.803,33 TL asıl alacak ve 131,110,93 TL işlemiş faizi ile birlikte toplam borç miktarı 1.057.914,26 TL alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek % 10,75 temerrüt faizi, icra giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte TBK 100 kapsamında ödenmesini talep etmiştir.
Ödeme emri borçlu şirkete 06/11/2017 tarihinde tebliğ edilmiş olup, ödeme emrine borçlu vekili 10/11/2017 tarihinde itiraz etmiştir. İtiraz içeriğine göre , takibe konu edilen alacalın bulunmadığını, alacaklıya bu miktar borçlu bulunmadığından bedelinin ayrıca yargılamaya muhtaç olduğunu bildirerek borcun tamamına, işlemiş faize ve ferilerine itiraz etmiştir.
Mahkememiz dosyası rapor düzenlenmek üzere bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişi kök raporunda; “Davacı tarafın sunulan kayıtlan ve davalının bilimum dosyaya sundukları incelenmiş ,davacı şirketin davalıdan takibe konu 926.603,33 TL alacaklı kaldığı tespit edilmiştir. Davalı iddiaları ile ilgili sunulanlarında … şahıs işletmesinden 2014 ve 2015 yılında alacaklı olduğuna dair sunulan muavin dökümleri olduğu mevcuttur. …’m 2015 yılına kadar davacı şirket yetkilisi olduğu, davalı ile olan ticari ilişkide davacı şirketin alacaklı kaldığı, şahıs firması …’m ise davalı ödemeleri sebebiyle davalıya borçlu kaldığı, davalının bildirdiği ödemelerin değerlendirilebilmesi için ticari defterleri ve 2014 yılı sonrası ödeme belgelerinin sunulmasına bağlı değerlendirme yapılmasının takdirinin Sayın Mahkemeye ait olacağı hususlarındaki iş bu incelemelerimi saygı ile sunarım.” şeklinde görüşlerini bildirmiştir.
Mahkememizce davacı tarafın dosyaya sunduğu dayanak belgeleri dikkate alınarak … … İç ve Dış Tic.Ltd.Şti. ve … … -… şahıs firmasından davacıya kesilen faturaların faturaya konu malların teslim tutanağının tek tek,ayrı ayrı tespiti ile yine … … İç ve Dış Tic.Ltd.Şti. ve … … -… şahıs firmasına ayrı ayrı davacının yapmış olduğu ödemelerin ödeme miktarı, tarihi ve yöntemi tek tek tespiti ile denetime açık olacak şekilde ek rapor sunulmasına karar verilmiş ve dosya ek rapor için bilirkişiye tevdi olunmuştur.
Bilirkişi ek raporunda:”Sayın Mahkemenin ek rapor konusu görevlendirmesi kapsamında Tarafların dosyaya sunmuş oldukları belgeler, davalı tarafın kök raporda incelenemeyen ticari kayıtları, banka ödeme belgelerine ilişkin makbuzlar ve dosyaya gelen CD içeriği incelenerek ,detayları verilen yukarıdaki tespitler çerçevesinde, Davalı tarafın 2012 yılında sözleşme akdettiği … firması ile ticari ilişkisinin 2012 ,2013,2014 yıllarında kayıtlarında mevcut olduğu, bu ilişkide … firmasının toplam 405.484,24 TL faturasının kayıtlandığı, bu miktar alacaklanan … firmasına 2012,2013,2014 yıllarında 1.419.413,86 TL ödeme kayıtlandığı, görüldüğü üzere …’a 1.013.92 9,62 TL fazla ödeme mevcut olduğu , 2014,2015,2016 yıllarında davacı şirket ile ilgili faturaların davacının kök raporda tespit edilen kayıtlarmdaki fatura tutarının tümü 1.162.124,09 TL toplam tutarda davalıda da kayıtlandığı, aynı dönem içerisinde … Limited Şirketine yapılan 235.320,76 TL davacı Limited hesaplarında kök raporda belirlenen mevcut ödeme dışında davalı tarafça kayıtlanan ve belgesi sunulan 69.997,50 TL daha ödeme kaydı mevcut olduğu, toplam 305.318,26 TL davalı tarafça ödeme yapıldığı, Salt … limited ŞTÎ’nin fatura ve şirkete yapılan ödemeler esas alındığında 926.803,33 TL davacıda mevcut alacak miktarından 69.997,50 TL daha az tutarda davalı sunulanları kapsamında davacıya 856.805,83 TL borç hesaplandığı, Ancak davacı tarafın da dava dilekçesinde bildirdiği ve ekinde sunduğu 01.04.2012 tarihli davalının … ile yapmış olduğu sözleşme kapsamında davacı şirketin … firmasının devamı olarak değerlendirilmesi durumunda … firmasına yapılmış 2013 ve 2014 yılındaki fazla ödemelerin davacının devam eden yıllardaki faturalarına mahsubu neticesinde davacının hesaben alacağı kalmayacağının hesaplanacağı,” şeklinde görüş ve değerlendirmelerini sunmuştur.
Mahkememize açılmış olan davada 01/04/2010 tarihli sözleşme gereğince davalı adına … ithalatının yapılacağının kararlaştırıldığını anlaşma gereğince müvekkili davacı tarafından edimleri yerine getirildiğini faturaların tanzim ve tebliğ edildiğini, yıllardır davalının yapmış olduğu süre gelen ödemeler ile en son ödenmeyen bakiye 926.803,33 TL alacağın takibe konulduğunu takibe kötü niyetli itiraz edildiğini bildirerek itirazın iptali talep edilmiştir.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesine göre, davacı tarafın sunulan kayıtları itibari ile takibe konu tutarda alacaklı olduğu belirlenmiştir. Ancak davalı taraf, davacı ile 2012 yılında sözleşme yapıldığını, sözleşmenin Hirnalaya … … firması ile yapıldığını ve ödemelerin yapılmaya başlanarak, sözleşmenin uygulanmaya başladığını, daha sonra … … … firmasının … … İç ve Dış Tic.Ltd.Şti. olarak sicile kaydettirildiğini, bu şirketin kurucusunun ve tek ortağının … olduğunu, …’ın … … İç ve Dış Tic,Ltd-Şti hisselerini 2015 yılında …’e satarak müdürlükten ve ortaklıktan ayrıldığını, bahsedilen şirketlerin birbirlerinin devamı olduğunu, yapılan ödemeler sebebiyle borç mevcut olmadığı gibi alacaklı olduklarını iddia etmiştir.
Dosyaya sunulan TTSG. 11/12/2015 tarih ve 66 sayılı nüshasında … … İç ve Dış Tic. Ltd. Şti’ nin …’m 10.000 TL tutarındaki hissesinin …’e devrederek ayrıldığının 07/12/2015 tarihinde tescil edildiği görülmüştür.
… (alıcı) ile … … -… (satıcı) arasında 01/04/2012 tarihinde , Satıcının Bilge adına “…” ithalatının yapılmasına ilişkin sözleşme akdedildiği, Sözleşme süresinin 1 yıl olacağı , sözleşmenin feshedilmemesi halinde 1 yıl daha uzayacağının kararlaştırıldığı görülmüştür.
Mahkememizce alınan ek rapordaki tespitlere göre; davalı tarafın 2012 yılında sözleşme akdettiği … firması ile ticari ilişkisinin 2012 ,2013,2014 yıllarında davalı kayıtlarında mevcut olduğu, bu ilişkide … firmasının toplam 405.484,24 TL faturasının davalı kayıtlarında yer aldığı, bu miktar alacak kaydına rağmen … firmasına 2012,2013,2014 yıllarında 1.419.413,86 TL ödeme yapılmış olduğunun tespit edildiği, görüldüğü üzere …’a 1.013.929,62 TL fazla ödeme olduğu hesaplanmıştır. 2014,2015,2016 yıllarında davacı şirket ile ilgili faturaların davacıdaki tutar gibi 1.162.124,09 TL toplam davalıda da kayıtlandığı, aynı dönem içerisinde … Limited Şirketine yapılan 235.320,76 TL Limited hesaplarında mevcut ödeme dışında Limited hesaplarında mevcut olmayan ancak belgesi sunulan 69.997,50 TL daha ödeme kaydı mevcut olduğu, toplam 305.318,26 TL davalı tarafça ödeme yapıldığı, salt limited şirketin fatura ve ödemeleri esas alındığında 69.997,50 TL farkla davacıya 856.805,83 TL borç hesaplanacağı görülmüştür.
Ancak mahkememizde oluşan kanaate göre davacı tarafın da dava dilekçesinde bildirdiği ve ekinde sunduğu 01.04.2012 tarihli davalının … ile yapmış olduğu sözleşme kapsamında davacı şirketin … firmasının devamı olduğu, zira davacı şirketin dava dilekçesi ekinde yer alan sözleşmeler incelendiğinde, davanın tarafları olan şirketler arasında doğrudan bir sözleşme bulunmadığı, dava dilekçesi ekinde davalı şirket ile … Kristali Satış Pazarlama-… firmasına ilişkin 01/04/2012 tarihli sözleşmenin bulunduğu ve davacının bu sözleşmeye dayandığı, dolayısıyla davalı tarafından 2012 yılından itibaren yapılan ödemelerin daha sonraki mal teslimleri için avans niteliğinde olduğu, bu bağlamda … firmasına yapılmış 2013 ve 2014 yılındaki fazla ödemelerin davacının devam eden yıllardaki faturalarına mahsubu neticesinde davacının kayıtlara göre alacağı kalmayacağı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiştir..
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın reddine,
2-Davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine,
3-Alınması gerekli harç 59,30 TL olup, peşin alınan 18.066,54 TL den mahsubu ile fazla alınmış olan 18.007,24 TL harcın karar kesinleştikten sonra istek halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 69.827,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6- Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.08/02/2021

Başkan …
(e-imza)

Üye …
(e-imza)

Üye …
(e-imza)

Katip …
(e-imza)