Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/295 E. 2022/299 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2018/295 Esas
KARAR NO:2022/299

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:03/04/2018
KARAR TARİHİ:29/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’in maliki ve sürücüsü olduğu, davalı sigorta şirketine sigortalı araç ile 25/01/2018 günü maddi hasarlı trafik kazasının yaşandığını, kaza neticesinde müvekkilinin kullanmakta olduğu motosiklete çarpma sebebiyle müvekkilinin yaralandığını, yaralanma nedeniyle işinden geri kaldığını belirterek davanın kabulü ile ilk aşamada 5.000,00-TL maddi ve 10.000,00-TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımı süresi içerisinde açılmadığını, ayrıca dava açılmadan önce müvekkiline başvuru yapılması gerektiğini, müvekkilinin sorumluluğunun poliçe teminat limitleri dahilinde sigortalısının kusuru oranında olduğunu, bu nedenle kusur incelemesi yapılması gerektiğini, ayrıca davacının maddi tazminat talebinin açıklanmadığını, ne gibi bir zarar yaşandığınını bilinmediğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı … tarafından davaya cevap verilmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Davacının maluliyet durum ve oranının tespiti hususunda ATK’dan rapor alınmış olup, sunulan 16/06/2021 tarihli raporda özetle;
“21.06.1988 doğumlu …’ nin 25.01.2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlunan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik dikkatc alındığında;
Kişinin Tüm Vücut Fngellilik Oranının % 8 (yüzdesekiz) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği, oy birliği ile mütalaa olunduğu” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Yukarıda ayrıntılarına yer verilen ATK raporunun kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine göre hazırlandığından denetime elverişli bulunmuştur. Söz konusu raporda değerlendirilmek suretiyle tazminat kalem ve miktarlarının tespiti ve kusur durumunun tespiti için dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş. Bilirkişi tarafından sunulan 04/11/2021 tarihli raporda özetle;
“Tüm delillerin hukuki münakaşası, her türlü hukuki tavsif, tarafların, masraf, vekalel ücreli ve benzeri diğer istemleri ile İİK Md. 67/2 kapsamına giren taleplerin takdiri ve nihai kararı tamamıyla Yüce Mahkemeye ait olmak üzere: Sayın Mahkemece verilen görev çerçevesinde, dosya içeriğinin, dosya incelemesi kapsamında elde edilen bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilmesi sonucunda yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- KUSUR;
A-Davalı taraf sürücüsü …’in % 90(yüzde doksan) oranında kusurlu,
B-Davacı taraf sürücüsü …’ in %10(yüzde on) aranında kusurlu olduğu,
2-04.11.2021 tarihinde, davacının 25.01.2018 tarihinde geçinmiş olduğu trafik kazası sonucu;Geçici İş Göremezlik Zararı;
6 ay / 180 gün geçici iş göremezlik zararının 10.395,30 TI. olduğu, , kazanın oluşumunda davacının kusurunun bulunduğunun Sayın Mahkeme tarafından kabulü durumunda, davacının talep edebileceği geçici maluliyet zararının 9.355,77 TL olabileceği, 15.02.2018 tarihine kadar raporlu olduğu anlaşılmış olmasına karşın SGK tarafından davacıya herharigi bir geçici iş göremezlik ödemesi yapılıp yapılmadığının SGK müzekkere cevaplarında bildirilmediği. (şayet herhangi bir ödeme var ise işbu talep edilecek tazminat miktarından tenzilinin gerektiği)
Sürekli Maluliyet Zararı;
30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik dahilinde, % 8 sürekli maluliyet oranı ile 120.157,06 TL olduğu, kazanın oluşumunda davacının % 10 kusurunun bulunduğunun Sayın Mahkeme tarafından kabulü durumunda, davacının talep edebileceği sürekli maluliyet zararının 108.141,35 TL olabileceği, hesaplanmış olup, 2018 yılı ZMMS sigorta poliçesi teminatı 360.000.00TL limit dahilinde bulunduğu, Ulaşım Gideri; 31.01.2018-17.04.2018 tarihleri arasında İkamet adresi ile … Eğitim Araştırma Hastanesine … plakalı taksi ile 19 kez gidiş- bekleme- dönüş olarak taşındığı ve bu hizmet karşılığı 1.850,00 ‘TL ödeme yapıldığının dosyaya sunulan araç sürücüsü imzalı belgede görülmüş olup, SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri kapsamında değerlendirilebileceğinin ve kabulü durumunda
%10 davacının kusur indirimi sonrası yol giderlerinin 1,665,00 TL olarak hesaplanabileceği” yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacı vekili tarafından yargılama sırasında maddi tazminat talebi yönünden davadan feragat edildiği, davacı tarafın vekaletnamesinin incelenmesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu, davalı sigorta şirketi vekili tarafından davacı taraftan herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığının bildirildiği anlaşılmakla, maddi tazminat talebi yönünden davanın feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Manevi tazminat talebi yönünden;
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56. Maddesi (818 sayılı BK 47) hükmüne göre hâkimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Bu kapsamda tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın alım gücü, kaza sonucunda davacının %8 oranındaki sürekli maluliyet oranı ile 6 aylık geçici iş göremezlik süresi, tarafların kusur durumu bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacı için 8.000,00 TL manevi tazminat takdir edilmiş manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
A)Maddi tazminat talebi yönünden davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
B)Manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile 8.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 25/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
2-Manevi tazminat talebi yönünden fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Alınması gerekli 546,48-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 2.473,85-TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 1.927,37-TL harcın davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 87,14-TL gider ile yargılama aşamasında yapılan 1.868,20-TL olmak üzere toplam 1.955,34-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1.564,27-TL yargılama gideri ve peşin yatan harç gideri 546,48-TL’nin toplamı olan 2.110,75-TL yargılama giderinin davalı …’den alınıp davacıya verilmesine, geriye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
6-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalı …’den alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalı … vekil ile temsil edilmediğinden vekalet ücreti hususunda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davalı … Sigorta vekilinin vekalet ücreti talebi bulunmadığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda, maddi tazminat talebi yönünden kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık ve manevi tazminat talebi yönünden ise kabul/ret miktarları itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/03/2022

Katip … Hakim …