Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/167 E. 2019/988 K. 22.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/167 Esas
KARAR NO : 2019/988

DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/02/2018
KARAR TARİHİ : 22/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasındaki acentelik sözleşmesi uyarınca davalının müvekkilinin aracılık hizmetlerini yaptığını, davalının bulduğu ve aracılık ettiği vakıf emeklilik müşterilerinin 4 sene dolmadan sistemden çıkmaları halinde müvekkilinin davalıya verdiği komisyonunu kalan tutarını iade etmesinin sözleşmede yazdığını, yine aralarındaki protokolde belirtilen 1.000.000 yeni iş ve 4.500.000-TL hacim üretimi yapmayı taahhüt eden davalıya bu hedefi tutturamaması halinde verilen komisyonları geri ödemeyi taahhüt ettiğini, belirlenen müşteri ve miktarın tutturulamaması üzerine fazla ödeminin iade edilmesinin istendiği davalının ödemeyi yapmaması üzerine,alacağın tahsili amacı ile İstanbul … icra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalının takibe itiraz ederek durdurduğunu, bunun üzerine alacağın tahsili amacı ile huzurdaki davanın açılarak yapılan itirazın iptalini, takibin kaldığı yerden devamını, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP: Davalı yanın cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.

DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Dava dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
İcra İflas Kanununun 67/1 maddesine göre ‘Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Dosyamıza getirtilen İstanbul … icra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 74.927,26-TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu ihtilaf; taraflar arasında bulunan ticari ilişki gereğince borcun tahsili için başlatılan icra takibine yapılmış itirazın iptali noktasında toplanmaktadır.
Dosya bilirkişi heyetine tevdii edilerek rapor hazırlaması istenmiş olup bilirkişi raporunda “Dava açılışında davacı tarafından davalının borç tutarının 77.707,72 TL üzerinden açılmış olmasına rağmen, yapıian tespitlerde davalının 31.12.2018 sonu itibariyle 201,748,29 TL olduğu. Raporumuzun düzenlendiği tarihe kadar { Mayıs 2019 Sonuna kadar) borç bakiyesinde herhangi bir değişiklik olmadığı ve neticede esas borç bakiyesinin 201.748,29 TL olduğu, Borcun başlangıç tarihi olarak 01.01.2016 yılından itibaren takip eden yıllar içinde peşin olarak ödenen fakat gereken performansın sağlanamaması sonucu hak edilmeyip geri iadesi gereken komisyonların davalının borcuna yazılmak suretiyle borçlandırılmak suretiyle davacının alacak rakamlarının 201.748,29 TL olduğu, 2016, 2017, 2018 ve 10.06.2019 tarihi itibariyle tespit edilen borç bakiyeleri sonucunda davacı lehine tahakkuk aden yasal faiz tutarının 50.289,96 TL olduğu, Davalı hakkında yapılan icra takibi sonucu davalı tarafından icra tarihinde, icra dosyasında talep edilen 71.291,40 TL Asıl Alacak ile 3.635,86 TL İşlemiş faiz toplamı 74.927,26 TL olan alacak kaleminin yerinde olduğu, işbu borç bakiyesinin dikkate alınarak davacının icra inkar tazminatı ile ilgili talebi olduğu, Hususlarında işbu bilirkişi raporu tarafımızdan tespit ile düzenlenmiş olup, nihai kararın Sayın Mahkemenin takdir ve değerlendirmelerine ait olmak üzere saygılarımızla arz ederiz.” şeklinde raporunu sunmuştur.
Davacı vekili bilirkişi raporuna karşı sunduğu beyan dilekçesinde “Bilirkişi raporunda davalının müvekkili olan şirkete olan borcunun 31.12.2018 tarihi itibariyle 201.748,29-TL olduğu, rapor tarihinde borç bakiyesinde herhangi bir değişiklik olmadığı, icra takibinde haklı oldukları ve takip konusu borç bakiyesi dikkate alınarak icra inkar tazminatı taleplerinin yerinde olduğunun tespit edildiğini, ancak faiz konusunda; yasal faiz hesaplaması yapılmış olup, rapora bu yönüyle itirazını sunduklarını, her iki taraf da tacir olup, avans faizi hesaplaması yapılması gerekmekte olduğunu, avans faizi hesaplaması yapılması için dosyanın aynı bilirkişi heyetine gönderilerek ek rapor alınmasını talep etmiş, son celsedeki beyanında da mahkemece ek rapora gerek görülmez ise ıslah için süre talep etmiş olmakla; dava itirazın iptali davası olup, toplam takip miktarı 74.927,26 TL, dava dilekçesindeki dava değeri olarak 77.707,22 TL belirtildiği, bilirkişilerce yasal faiz üzerinden yapılan hesaplamada dahi icra takibinde talep edilen asıl alacak ve işlemiş faiz miktarlarından fazlaca miktarların belirlendiği, itirazın iptali davalarında ıslah ile talebin artırılması mümkün olmayıp, dava değerinin takip toplam miktarını geçemeyecek olup, mahkemece en fazla toplam takip miktarı kadar takibin devamına karar verilebileceğinden, davacı vekilinin ek rapor alınmasına ilişkin talebinin dosyaya bir katkısının olmayacağı anlaşılmakla ek rapor alınmasına ilişkin talebin reddine karar verilmiştir
Tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, davalı tarafından davacı şirkete ödemede bulunulmadığı,bunun üzerine İstanbul … icra müdürlüğünün …esas sayılı dosyası ile takip yapıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu, davanın İ.İ.K nun 67. Maddesi gereğince bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, yapılan bilirkişi incelemesinde borçlu olduğunun da belirlendiği ve mahkememizce aldırılan raporun uygulama ve mevzuata göre yerinde olup hükme esas alınmaya elverişli olduğu bilirkişi raporunun hesaplamasının yerinde olduğu kanaatine varıldığından, takibin devamı ile rapordaki ana para hesaplaması ve mahkememizce de yerinde görülen işlemiş faiz üzerinden itirazın iptaline karar verilmiştir.
İcra İflas Kanununun 67/2 maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” İşbu davada davalı mahkememizce bilirkişi raporu ve dosya kapsamı itibari ile haksız görüldüğünden ve talep olduğundan alacağın likit olması sebebiyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı takip dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın iptali ile takibin aynı koşullar ile kaldığı yerden devamına,
2-Takip konusu olup mahkememizce de kabul edilen 74.927,26 TL toplam alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 5.118,28 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.327,06 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 3.791,22 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 1.368,16 TL toplam harç ile yargılama aşamasında yapılan tebligat, posta ücreti 69,40 TL ve bilirkişi ücreti 2.100,00 TL olmak üzere toplam 3.496,46 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 8.592,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6- Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip …

Hakim …
¸