Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1102 E. 2022/831 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1102 Esas
KARAR NO:2022/831

DAVA:Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ :03/04/2017
KARAR TARİHİ:28/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle: davalı … San. Tic. A.Ş. Mülkiyetindeki … plakalı aracın 26/05/2015 tarihinde … yönetiminde iken müvekkile ait oto korkuluklarına (Bariyerlere) çarparak müvekkil Belediyeyi zarara uğrattığını, … ve Onarım Müdürlüğü tarafından hasar tespiti ile gerekli onarımın yapıldığını, 236,00 TL olarak belirlenen hasar tutarının ödenmesi için sigorta şirketine yazılan yazının 30/11/2015 tarihinde tebellüğ edildiğini ancak bugüne kadar hiç bir ödeme yapılmadığını beyan etmiş, 236,00 TL hasar bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sigorta vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle; davaya konu … plaka sayılı aracın şirketleri nezdinde … no.lu ve 17.03.2015/2016 vade tarihli zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, kazada sigortalı araç sürücüsünün kusurunun belirlenmesi gerektiğini, şirketlerinin azami sorumluluğunun 29.000,00.- TL. olduğunu, kaza tarihinden itibaren faiz isteminin reddi gerektiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı … tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle Davacının dava dilekçesinde de belirttiği gibi kendisinin bu dava ile ilgili bir kusurumun olmadığını, kurumun kendi şoför ve aracının yapmış olduğu kaza sonucunda oluşan zararın kendisi tarafından tarafımdan talep edilmesinin Kanun ve Yasalara aykırı olduğunu, kendisinin aracının sigortalı olduğunun bilinmekte olup, gerekli masraflar bu şirketten karşılandığını, bu dava ile ilgili bu güne kadar tarafına davacı tarafından herhangi bir evrak gelmediğini, Tarafına bu küçük meblağlı bir talep gelmesi halinde suçu olması dahi bu miktarı ödeyeceğini, ancak 2015 yılında olan bir olayla ilgili 4 yıl sonra davacının böyle bir talepte bulunmasının usul ve yasalara aykırı olduğunu, tüm bu nedenlerle davacının açmış olduğu davanın reddine, yargılama gideri vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …A.Ş’nin yetki itirazında bulunduğu görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, trafik kazası nedeniyle sebep olunan hasarın onarım bedelinin karşı taraf arcının sürücüsü ve sigorta şirketine karşı rücu edilmesine ilişkin açılan maddi tazminat davasıdır.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilaf meydana gelen trafik kazası neticesinde davacının gerçek zararının ne olduğu, kazada kusur durumunun ne olduğu, davacının davalılardan talepte bulunup bulunamayacağı noktalarında toplanmaktadır.
Dosya … 16. Asliye Hukuk Mahkemesine tevzi edilmiş, mahkemenin 04/04/2017 tarih, 2017/… esas, 2017/… karar sayılı kararı ile “TTK:4.maddesinde bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava olarak sayılmıştır.
TTK 5.maddesi ile aksine hüküm bulunmadıkça dava olunan şeyin değeri veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesinin tüm ticari davalara bakmakla görevli olduğu, 5/2.maddesi gereğince bir yerde Asliye Ticaret Mahkemesi varsa, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevi içinde bulunan ve 4.madde hükmünce ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca ticaretmahkemesinde görülecek diğer işlerin Asliye Ticaret Mahkemesinin görevine gireceği belirtilmiştir.
6335 Sayılı Türk Ticaret Kanunu ile Türk Ticaret Kanunun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 2/3 maddesi ile Asliye Hukuk ve Asliye Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişki işbölümü ilişkisinden görev ilişkisine dönüştürüldüğünden davalı sigorta şirketi açısından TTK 1473 maddesine dayalı davada TTK 4.maddesi gereğince mahkememizin görevsizliğine…” gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir.
Davacı vekilince işbu karar istinaf edilmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk dairesinin 18/10/2018 tarih, 2017/1096 esas, 2018/1111karar sayılı kararı ile; “İlk derece mahkemesi karar tarihi itibariyle miktar veya değeri 3.110,00-Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir.
Dava dilekçesinde, fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmaksızın 236,00-TL talep edilmiş olup; bu haliyle karar kesin niteliktedir.
HMK. m. 346/1 hükmü uyarınca, miktar itibariyle istinaf isteminin reddi kararının mahkemesince verilmesi gerekli ise de; istinaf merciine de aynı yetkinin tanındığı anlaşıldığından, kesin kararın istinafı nedeniyle davacı vekilinin istinaf talebinin usul yönünden reddine..” şeklinde karar vermiş olduğu görülmüştür.
Mahkememizin 2018/1102 esasına kaydı yapılan dosyada, taraflarca sunulan belge ve kayıtlar, mahkememizce celp edilen belgeler ve kayıtlar ile birlikte tüm dosya kapsamında değerlendirme yapılarak, davacının gerçek zarar miktarının ne olduğu, kusur durumunun ne olduğu, ve davacının davalılardan talepte bulunup bulunamayacağı hususlarında rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişilerce rapor sunulmuştur.
Bilirkişi heyetince sunulan 07/07/2021 tarihli raporda özetle; iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı üzerinde yapılan değerlendirme neticesinde;
Kusur yönünden inceleme; Dava dosyasının incelenmesi sonucunda Davalı sürücü …’in seyri sırasında yola gereken dikkati vermediğini, yolun virajlı kesimine geldiğinde aracının hızını olay yeri hakim şartlarının gerektirdiği seviyeye düşürmediğini, virajda hızın karesi ile doğru orantılı olarak artan yanal kuvveti dengeleyemediğini ve aracının direksiyon hakimiyetini kaybederek kazaya sebep olmuştur. Yasal sınır olan 0,50 promilin çok üstünde alkollü olan davalı sürücü …’in tedbirsiz, dikkatsiz, özen yükümlülüğüne ve hızın gerekli şartlara uygunluğunu sağlama zorunluluğuna aykırı, hatalı bu sevk ve idaresinin kazanın meydana gelmesinde birinci derecede ve tam etkili olduğunu, İnşaat imalatları yönünden değerlendirme: …Belediyesi Yol Bakım ve Altyapı Koordinasyon Daire Başkanlığı Avrupa Yakası Yol Bakım ve Onarım Müdürlüğünce düzenlenen hasar keşifindeki verilere dayanılarak hesaplamalar kontrol edildiğinde inşaat imalat toplam tutarlarının 2015 yılı piyasa rayicinde ve hadi layiğinde hazırlanmış olup, hasar tutanağının 236,00 TL olduğunun tespit edildiğini,
Sigorta teminatı ve sorumluluk yönünden inceleme:
1. … plaka sayılı aracın … no.lu ve 17.03.2015/2016 vade tarihli zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi davalı … Sigorta tarafından tanzim olunduğunu ve teminat limiti kaza tarihinde araç başına 29.000,00 TL. Olduğunu, 2918 sayılı KTK Zorunlu Mali Mesuliyet Poliçe Genel Şartları 1.md. “ sigortacı, bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında , bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı , 2918 sayılı K.T.K. na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” hükmü gereğince kazanın ispatlanması ve kusurun belirlenmesi halinde davalı … Sigorta vuku bulan kazada zarar gören davalıya ait aracın hasarından sigortalısı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olacağını, dava konusu olayda Teknik Bilirkişi tarafından bariyer hasar bedeli olarak 236,00.- TL. tutarın kadri maruf olduğu belirlendiğini, Kusur durumu dikkate alındığında; davalı sigorta şirketinin 236,00.- TL. tutarla sorumlu olacağının değerlendirildiğini, ZMMS (Trafik) Poliçesi Genel Şartları 12/3 .md. “Sigortacı, talep edilen tazminat ve giderleri hak sahibinin, kaza ve zarar ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporu ve gerekli belgeleri sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren, sekiz iş günü içinde sigorta teminat limitleri dahilinde öder. Dava açılması halinde, sigorta poliçesinde yazılı limitlere kadar davanın takip ve idaresi sigortacıya aittir. Sigortacı, dava masrafları ile avukatlık ücretini ödemekle yükümlüdür.” şeklinde olup, Davacının, davalı sigortacıya tazminat talebi ve gerekli evrakları tebliğ ederek 13.10.2015 tarihinde başvuruda bulunduğunu belgelediğini, Davalı sigortacının 23.10.2015 tarihinde temerrüde düştüğünün kanaat olunduğunu, Karayolları Trafik Kanunu Madde 85 “ Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, Doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Amir hükmü kapsamında davalı işleten ve sürücü kusuru oranında zarardan sorumluluğu bulunacağını, davalı işletenin ve sürücünün ise kaza tarihi olan 26.05.2015 tarihinden itibaren temerrüde düştüğü kabul edileceğini, sonuç olarak Davalı sürücü …’in hatalı sevk ve idaresinin kazanın meydana gelişinde asli ve tek etkili olduğunu,
2) Davacının zararının 236,00.- TL. olacağını, davalıların zarardan sorumlu olacağını, davalıların taleple bağlı kalınarak 17.11.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile sorumlu olacağı görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflar tebliğ edilmiş, rapora karşı beyan ve itirazlar sunulmuştur.
Somut olayda, kazanın gerçekleşmesinde davalı sürücü …’in tam kusurlu olduğu, bariyer hasar bedeli olarak 236,00 TL tutarın kadri maruf olduğu, davalı sigorta şirketinin sigortalısının zararından sorumlu olduğu ve davalı sigorta şirketine evrakların 13/10/2015 tarihinde tebliğ edildiği, sigortacının 23/10/2015 tarihinde temerrüde düştüğü birlikte değerlendirildiğinde, taleple bağlı kalınarak 17/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte hasar miktarının davalılardan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, 236,00 TL’nin 17/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından 31,40-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 49,30‬‬-TL eksik harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydının yapılmasına,
3-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 62,80-TL ilk masraf, yargılama aşamasında yapılan posta, tebligat ve bilirkişi ücretinin toplamı olan 1.845,00 TL olmak üzere toplam 1.907,80-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 236,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Dair, miktar itibariyle yasa yolu kapalı kesin olarak davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı.28/09/2022

Katip … Hakim ….
e-imzalıdır e-imzalıdır