Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/953 E. 2019/1068 K. 14.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/953 Esas
KARAR NO: 2019/1068

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 30/12/2013
KARAR TARİHİ: 14/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 04/12/2012 tarihinde davalı … tarafından poliçe ile teminat altına alınan… plakalı aracıyla seyir halindeyken müvekkilinin sol ayağının üstünden geçtiğini, yaralanmasına sebep olduğunu, davalı …’in müvekkilini hastaneye götürdüğünü, hastanede müvekkilinin ayağının alçıya alındığını, …’in hastaneye giderken müvekkili ile ilgilineceğini söylemesine rağmen, müvekkili ile ilgilenmediği ve arayıp sormadığını, müvekkilinin olay tarihinden sonra araç sürücüsü davalı hakkında şikayette bulunduğunu, trafik kazası neticesinde müvekkilinin vücut bülüntüğünün zarar gördüğünü, maddi ve manevi hasara uğradığını belirterek davanın kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP : Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketinin… plaka numaralı aracın 12/07/2012-12/07/2013 tarihleri arasında … nolu KTK Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi ile sigortaladığını, huzurdaki davaya cevap verilmesi için delillerinin kendilerine tebliğinin gerektiğini, davacının tedavi gideri ve geçici iş göremezlik tazminatına yönelik müvekkili sigorta şirketi değil Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumlu olduğunu belirterek davanın reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; huzurda görülmekte olan davanın hukuka aykırı olduğunu, hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, TBK 49 madde gereğince haksız fiilden doğan borç ilişkilerinde kişinin sorumlu olabilmesi için kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar vermesi gerekmekte olduğu ve bu halde zararı gidermekle yükümlü olacağının belirtildiğini, söz konusu olayın gerçekleşmemesi için gerekli dikkat ve özeni göstermiş olmasına rağmen kaza olayının vuku bulduğunu belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dava trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2013/18924 Esas, 2015/4895 Karar sayılı ilamına göre “Haksız fiil sonucu çalışma gücünün kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite hastanelerinin Adli Tıp Ana Bilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü veya Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. Mahkemelerce, kazada yaralanan, tazminata konu kişinin tüm tıbbi evrak ve belgeleri temin edilerek yukarıdaki yönteme göre belirlenmesi” gerekmektedir. Davacıya ait tedavi evrakları celp edilmiş, trafik kazası nedeniyle maluliyet oranı tespit edilerek rapor düzenlenmesi için dosya … Adli Tıp Kurumuna gönderilmiş, Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulunun 23/11/2018 tarih ve … sayılı raporunda; davacının 04/12/2012 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında malüliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin 3 aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir. Davacı tarafça, trafik kazası nedeniyle sürekli iş görmezlik nedeniyle maddi tazminat talep edildiği, Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulunun 23/11/2018 tarih ve … sayılı raporunda meydana gelen trafik kazasının, davacının maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı yönünde görüş sunulduğu yani trafik kazası nedeniyle davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığı ATK raporuyla sabit olduğundan davacının maddi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Zonguldak … Sulh Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; … hakkında taksirle yaralama suçundan kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sırasında olay yerinde keşfen inceleme yapılarak alınan kusur raporunda, …’nin tali kusurlu, …’in tali kusurlu, olay yerinde kaldırım olmaması sebebiyle 2918 sayılı yasanın 13 ve 15.maddelerine istinaden ilgili kusumun asli kusurlu olduğunun tespit edildiği, Mahkemece yapılan yargılama sonucunda …’in taksirle yaralama suçundan neticeten 3.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın 24/10/2013 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Türk Borçlar Kanunu 56. maddesi hükmüne göre hakim bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Manevi tazminatın tarafların ekonomik durumları da nazara alınarak tazminat ödeme yükümlüsü olan tarafın fakirleşmesi, lehine tazminata hükmedilen tarafın ise zenginleşmesi sonucunu doğurmayacak hak ve nesafet kurallarına uygun makul ve makbul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerektiği koşuluda değerlendirilerek ve tarafların kusur durumu, yaralanmanın mahiyeti dikkate alınarak, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 1.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’ten tahsili ile davacıya ödenmesine ve fazlaya ilişkin talebin ise reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M :
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, maddi tazminat isteminin REDDİNE,
2-Manevi tazminat isteminin KISMEN KABULÜ ile, 1.000,00 TL manevi tazminatın 04/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ten tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Alınması gereken 68,31 TL karar ve ilam harcının davalı …’ten alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 50,00 TL gider, yargılama aşamasında yapılan 111,00 TL ve ATK rapor masrafı olan 562,00 TL olmak üzere toplam 723,00 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 41,94 TL yargılama giderinin davalı …’ten alınıp davacıya verilmesine, geriye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı … tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalı …’ya verilmesine,
6-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
7-Manevi tazminat yönünden; davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davalı …’ten alınıp davacıya verilmesine,
8-Maddi tazminat yönünden; davalı … AŞ vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı … AŞ’ye verilmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalı …’in yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza

BU EVRAK 5070 SAYILI KANUN GEREĞİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞTIR