Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/935 E. 2019/1148 K. 04.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/935 Esas
KARAR NO : 2019/1148

DAVA : İstirdat
DAVA TARİHİ : 14/09/2012
KARAR TARİHİ : 04/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili ile davalı arasında sözleşmeye dayalı ilişki olup, davalıdan uluslararası nakliyat işinde kullanılmak üzere taşıma aracı aldıklarını, 3 adet kredi sözleşmesine istinaden toplam 345.919,02 EURO borçlandıklarını, leasing aracılığı ile alınan araçların bedellerinden sadece 28.826,01 EURO’nun ödenmemesi üzerine müvekkili aleyhine 9 adet senede istinaden alınan ihtiyati hacizin İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile takibe konu edildiğini, müvekkiline ödemeler yapıldığını, ancak davalının kendilerinden 90.000 TL fazla tahsil ettiklerini, bu nedenle fazladan ödenen fazlaya ilişkin haklar şekli tutularak 10.000 TL’nin ödeme tarihi 28.12.2010 itibariyle avans faizi ile davalıdan tahsiline, kötü niyet tazminatı masraf ve ücreti vekalete hükmonulması talep ve dava olunmuştur.

CEVAP : Davalı vekili cevabında ve karşı davası ile müvekkiline takibe yönelik çekilen bakiyelerin borca mahsuben değil, rehin alacağına istinaden olup, dosya borcu üzerinden halen alacaklı olduklarını, 1 yıllık sürecin geçtiği, istirdadın olamayacağını, taraflar arasındaki otomotiv ürünleri kredisi ve rehin sözleşme istinaden geri ödeme planı borçlarını ödemeyerek temerrüde düştüğü, kambiyo senetlerine özgü takip yapıldığı, takibin kesinleşip hacizler yapıldığı satış ile bir kısım tahsilat yapıldığı, rehin alacağına ilişkin ödendiğini bildiği, şikayet yoluna gitmediği, kapak hesabı yaptırdığı, kısmen ödemelerde bulunduğu, borcun henüz sonlanmadığı davanın reddi ile karşı dava olarak bir kısım 2 adet kredi sözleşmesine ilişkin borcun sona erdiği ancak… nolu sözleşmeye istinaden borcu için ödeme yapmadığı 26.693,54 TL alacağın %18 akti temerrüt faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.( 10.611,52 EURO + 2.054,66 TL = 26.693,54 TL )

DELİLLER VE GEREKÇE :
Yapılan yargılamada iddia ve itirazlar tekrarlanmış, takip dosyası, sözleşmeler, yapılan ödemeler, hesap ekstreleri defter ve kayıtlar yapılacak bilirkişi incelemesine delil olarak dayanılmıştır.
Yargıtay bozma ilamı öncesi yapılan yargılamada; Davalı-karşı davacının davası yönünden, mahkememizce istenen talep rakamına ilişkin açıklamasında davacının 10.611,52 EURO asıl alacak üzerinden temerrüt tarihi itibariyle akti faizi ile ve kredi sözleşmesinden kaynaklanan 2.054,66 TL masraf alacağının olduğunu bu bedellerin tahsilini istediğini belirtmiştir.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takibinde 9 adet senede istinaden kambiyo yolu ile yapılan takipte 28.826,45 EURO asıl alacak üzerinden işlemiş faiz ve komisyon bedeli ile 29.472,78 EURO üzerinden işlem başlatıldığı, dosyada haciz işlemlerinin, satışların bulunduğu, satışı yapılan aracın bedelinin rehin alacakları olarak alacaklıya ödendiği, takibin kambiyo takibi olup, kambiyo alacağının çekilmediğinin icra kararı ile belirlendiği görülmüştür.
İncelenen dosyada davacının, davalı ile 3 adet taksitli araç kredisi sözleşmesi imzaladığı, toplam 345.919,02 EUROluk işlem yapıldığı, bu ürün kredisi ve rehin sözleşmesi nedeniyle düzenlenen geri ödeme planlarının bulunduğu ilk sözleşmede 30. takside kadar ödendiği, sonraki 3 taksidin ödenmediği, 2. 3. sözleşme yine 30 taksit ödeme olup, sonraki 3’er taksitin ödenmediği, davalı tarafından 3 sözleşmeden kaynaklanan 9 adet taksitlerle uyumlu kambiyo senetlerine istinaden İstanbul…Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Değişik İş sayılı dosyası ile alınan ihtiyati haciz kararının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile takip yapıldığı, asıl alacağa bu takipte %18 temerrüt faizi ile komisyon talep edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce, bozma ilamı öncesinde alınan bilirkişi raporunda; ilk sözleşmede 2.180,55 EURO, 2. Sözleşmede 5.039,55 EURO, 3. Sözleşmede 43.212,96 EURO ödenmediği, yapılan tahsilatların denetlendiği, bu doğrultuda faiz ve ferileri mahsubu ile dava tarihi itibariyle karşı davada davacının 10.315,92 EURO asıl alacak, bu alacağa yönelik %18 temerrüt faizi 3.146,36 EURO ve 157.32 EURO gider vergisi ile sözleşme hükümlerine göre bu hesaplamada 13.619,59 EURO daha alacaklı olduğu, davacının asıl davada iddia ettiği gibi fazla bir ödemesinin bulunmayıp, halen borçlu bulunduğu, yapmış olduğu ödemelerin borcu kapatmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Davalı-karşı davacı ve vekilince müddeabihe yönelik 10.01.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 13.619,59-Euro’ ya çıkartmıştır.
Davacı vekilince yapılan temerrüt faizine yönelik itirazları sözleşme hükümleri ve uygulamaları dikkate alınarak yerinde görülmemiş, davalının hak düşürücü süreye yönelik itirazıda dosya kapsamı ve ödemeler doğrultusunda yerinde görülmemiş, asıl davanın reddine, karşı davanın yapılan ıslah doğrultusunda talep çerçevesinde taleple bağlı olarak kabulüne karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen bu karar Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 2015/12312 Esas-2015/15933 Karar sayılı, 01/12/2015 tarihli ilamı ile ” Davacı tarafından, davalı/karşı davacıdan satın alınan 3 araç için satıcı…A.Ş. yararına rehin tesis edildiği, ayrıca bedellerine ilişkin dava konusu takibe konu olan senetlerin verildiği anlaşılmaktadır. Araç bedellerinin ödenmemesi nedeniyle kambiyo senetlerinin icra takibine konulduğu, bu icra takibi sırasında araçların satıldığı, tahsil edilen bedelin rehin hakkı sahibi davalı/karşı davacı … A.Ş.’ ye ödendiği de tarafların kabulünde olup, dosyadaki belgelerden de anlaşılmaktadır. Araç bedeline karşılık tesis edilen rehin sebebiyle … A.Ş.’ ye ödenen bedelin yine taşıtlar karşılığı kullanılan kredi borcuna karşılık alınan kambiyo senetlerinden düşülmesi gerekirken, rehin alacağının başka bir alacaktan kaynaklandığı düşüncesiyle ödemeler gözetilmeden yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporuna göre karar verilmesi doğru görülmemiş,” hükmü ile bozulmuş ve karar düzeltme talebinin de reddine karar verilmiştir.
Bozma sonrası mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedilen dosyada yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce tarafları ticari defter ve kayıtlarında iddia savunma, sözleşme hükümleri ve yargıtay bozma ilamı doğrultusunda bilirkişilerden rapor alınmasına karar verilmiştir. 11/02/2019 tarihli Bilirkişi raporunda özetle,
Davacı (Karsı Davalı) Yönünden:
Davacının davalıya olan borçlarından dolayı; 30.12.2010 tarihi itibariyle 87.888,86 TL (Karşılığı) 42.797,45 EURO fazla ödemede bulunduğunun tespit edildiği,
Davacının işbu alacağını davalıdan, 30.12.2010 tarihinden itibaren 3094 s.lı yasanın 4/a maddesi kapsamında (Kamu Bankalarının EURO bazın daki mevduata uyguladıkları en yüksek faiz oranındaki faizi ile birlikte değişmesi halinde değişen nispetlerdeki faiz oranı ile birlikte) davalıdan isteyebileceği,
Davalı (Karsı Davacı) Yönünden:
Davalının, davacıdan herhangi bir alacağının bulunmadığı, hususlarında görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Bu kez mahkememizce davalı karşı davacının rapora karşı itirazları değerlendirilerek ayrıca kambiyo senedine ilişkin itirazlarda dile getirilen icra takibine dayalı vekalet ücreti harç ve sair masraflar yönünden ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişiler 05/09/2019 tarihli ek raporda özetle;
Davacı (Karsı Davalı) Yönünden:
“Davacının davalıya olan borçlarından dolayı; 30.12.2010 tarihi itibariyle 87.888,86 TL (Karşılığı) 42.797,45 EURO fazla ödemede bulunduğunun tespit edildiği,
Davacının işbu alacağını davalıdan, 30.12.2010 tarihinden itibaren 3094 s.lı yasanın 4/a maddesi kapsamında (Kamu Bankalarının EURO bazın daki mevduata uyguladıkları en yüksek faiz oranındaki faizi ile birlikte değişmesi halinde değişen nispetlerdeki faiz oranı ile birlikte) davalıdan isteyebileceği,
Kapak hesabı yapılmasının ilgili icra dairesince yapılmasının uygun olacağı,
Davalı (Karsı Davacı) Yönünden:
Davalının, davacıdan herhangi bir alacağının bulunmadığı, itiraz ve beyanlara istinaden ilk raporda değişikliği gerektirir bir duruma rastlanılmadığı” hususlarında ek görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Somut durumda, açılan davanın istirdat davası olduğu anlaşılmaktadır. Ancak, istirdat davasının içeriği gereğince, borçlu olunmadığının tespiti ve yapılan ödeme mevcut ise bu ödemelerin iadesi talep edilmektedir. Bu durumda, istirdat davası içerisinde menfi tespit davasının da yer aldığı kuşkusuzdur. Taraflar arasında 3 adet araç için 3 ayrı ürün kredisi ve rehin sözleşmesi imzalandığı, sözleşmelere konu araçlar üzerinde davalı karşı davalının rehin şerhinin bulunduğu, ayrıca davalı-karşı davacının yine söz konusu sözleşmelere ilişkin olarak taşıtlar karşılığı kullanılan kredi borcuna karşılık alınan kambiyo senetleri aldığı çekişmesiz durumdadır. Davalı-karşı davacının araçların üzerindeki rehinlerden ve kambiyo senetlerinden kaynaklanan ayrı ayrı alacakları olduğunu söylemek olanaklı değildir. Gerek rehinler gerekse kambiyo senetleri aynı alacağın teminatını teşkil etmektedir. Davalı-karşı davacı tarafından araç bedellerinin ödenmemesi nedeniyle kambiyo senetleri icra takibine konulduğu, bu icra takibi sırasında da araçların satıldığı, tahsil edilen bedelin rehin hakkı sahibi davalı/karşı davacı’ ya ödendiğine göre, icra takip dosyasına yapılan ödemelerin ve tahsilatların kambiyo senetlerinden düşülmesi gerekecektir. Davalı-karşı davacı tarafından, yapılan tahsilatların İİK 125/3.maddesi uyarınca rehin alacağına mahsup edildiği, kambiyo takibine mahsup edilmediği bu nedenle alacaklı durumda olduğu iddia olunmuş ise de, icra takip dosyası üzerinden yapılan satış neticesinde, elde edilecek tahsilat öncelikle rehin alacaklısına ödenecektir. Ancak, söz konusu takipte kambiyo alacaklısı ve rehin alacaklısı davalı-karşı davalıdır. Bu durumda, gerek rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan tahsilatlar gerekse satış dışı tahsilatlar aynı alacaklıya ödenecektir, söz konusu nedenle davalı tarafın itirazları yerinde görülmemiş, Davacının, davalı-karşı davalıya borçlarından dolayı; 30.12.2010 tarihi itibariyle 87.888,86 TL (Karşılığı) 42.797,45 EURO fazla ödemede bulunduğunun tespit edilmiş, ancak taleple bağlılık ilkesi gereğince, davacının dava dilekçesi ile birlikte 10.000,00-TL talepte bulunduğu anlaşılmakla, asıl davanın kabulüne, karşı davada ise davalı-karşı davalının ise icra takip dosyasına yapılan tahsilatlar, taraflar arasındaki ticari defter ve kayıtlar kapsamında ve dosyaya sunduğu deliller kapsamında davacı-karşı davalıdan bir alacağının mevcut olmadığı anlaşılmakla, karşı davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Açıklanan nedenlerle;
1-Asıl davanın kabulü ile 10.000,00 TL’nin 28.12.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına,
2-Asıl davada davacının kabul edilen dava değeri üzerinden takdiren %40 oranında hesaplanan 4.000,00 TL kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karşı davanın reddine,
4-Asıl davada, Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 683,10 TL karar harcından peşin alınan 21,15 TL’nin mahsubu ile geri kalan 661,95 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Asıl davada davacının yaptığı 1.942,10 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Asıl davada Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 2.725,00 TL vekalet ücreti takdirine, bunun davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Karşı davada Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 44,40 TL ilam harcının peşin alınan 514,55 TL’den düşümü ile geri kalan 470,15 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
8-Karşı davada Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üstünde bırakılmasına
9-Karşı davada Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Asgari Ücret Tarifesi gereği 3.203,22 TL ücret takdirine, bunun davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine
Dair, dava dosyasının daha önce Yargıtay denetiminden geçmiş olmasından dolayı Yargıtay Temyiz yolu açık olmak üzere davacı karşı davalı vekilinin yokluğunda, davalı karşı davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

KARŞI DAVADA HARÇ BEYANI/ KARŞI DAVADA YARGILAMA GİDERİ
683,10 TL İ.H 45,60 TL İlk masraf
21,15 TL P.H / 396,50 TL Tebligat gideri
661,95 TL Bakiye harç 1.500,00 TL Bilirkiş ücreti
1.942,10 TL