Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/787 E. 2019/701 K. 09.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/787 Esas
KARAR NO: 2019/701

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 11/09/2017
KARAR TARİHİ: 09/07/2019

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ticari ilişki neticesinde ortaya çıkan cari hesap alacağının tahsili için faturalar düzenlenerek davalıya gönderilmiş, davalı fatura borcunu ödemediği için alacağın tahsili amacı ile İstanbul … İcra müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyası ile davalı aleyhine takip başlattıklarını, davalı yanın takibe itiraz ederek durdurduğunu, yapılan itirazın kötü niyetle yapıldığını, huzurdaki davanın açılarak yapılan itirazın iptalini, takibin kaldığı yerden devamını talep etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının takibe konu ettiği belirttiği faturalara konu malların müvekkiline teslim edilmediğini, davacının iddia ettiği gibi bir ticari ilişkide kurulmadığını, müvekkilinin davacı yana borcunun bulunmadığını, davacının gönderdiği faturaları iade ettiğini, dosyaya muavin dökümlerini sunduğunu bu dökümlerin incelenmesi halinde davacıya borçlu olmadıklarını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Dava konusu İstanbul …İcra müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 37.772,57 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, davanın, bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu ihtilaf; taraflar arasında bulunan ticari ilişki gereğince oluşan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılmış itirazın iptali noktasında toplanmaktadır.
Dosya mahkemece reesen belirlenen mali müşavir bilirkişiye tevdii edilerek rapor hazırlaması talep edilmiş bilirkişi raporunda; Taraflar arasındaki ticari ilişkinin ispatlanmış olduğu, davacı ve davalının incelenen ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davacının cari hesap alacağına ilişkin faturanın kendi defter kayıtlarında yer aldığı, Çeki Listelerinde davalı tarafın imzası yer alsa da bunu sadece ticari ilişkinin varlığına karine teşkil edeceği, fatura içeriği hizmetin davalıya ifasına ilişkin, faturanın ”teslim alan” bölümünde isim ve imzanın yer almadığı, fatura İçeriği mal/hizmetin davalıya teslimine ilişkin başkaca somut belge yer almadığından, dosyanın mevcut delil durumuna göre davacının takip konusu mal/hizmetin ifasını ispat edemediği, Tacir olan taraflar arasında düzenlenmiş sözleşme bulunmadığı, ilişkinin cari hesap ilişkisi şeklinde olduğu, takip öncesinde davacı tarafın davalıyı usulüne uygun temerrüde düşürdüğüne dair tebliğ şerhine haiz ihtar bulunmadığından takip öncesinde temerrüt şartlarının oluşmadığı Sayın Mahkemenin kısmen va da tamamen davacı lehine hüküm kurması halinde takip sonrası için 3095 ş.k m. 2/2 veresi kapsamında. Reeskont Avans Faiz isteyebileceği Yukarıda açıklanan sebeplerle, dosyanın mevcut delil durumuna göre Davacının: Davalı tarafından istanbul … İcra Dairesi … ESavüı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptalini isteyemeyeceği ” şeklinde rapor sunmuştur.
Tüm dosya kapsamına göre nihai olarak yapılan değerlendirmede; sunulan deliller, icra dosyasının incelenmesi, bilirkişi raporunda da belirtiği üzere davacının davalıdan alacağının bulunmadığı görülmekle, davacı tarafın sunduğunu iddia ettiği edimlerine ilişkin düzenlediği faturaları davalı tarafa tebliğ ve teslim ettiğine dair hususları ispat edemediği, faturalar üzerinde teslim alan imzalarının olmadığı, davalı tarafın da teslime dair itirazları olduğu sadece fatura düzenleme ve kendi defterlerine kaydetmenin mal veya hizmetin yerine getirildiği/ teslim edildiği anlamına gelmeyeceğinden davanın reddine karar vermek gerektiği kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın reddine,
2-Davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine,
3-Alınması gerekli harç 44,40 TL olup, peşin alınan 456,21 TL den mahsubu ile fazla alınmış olan 411,81 TL harcın karar kesinleştikten sonra istek halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 4.504,98 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6- Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip …

Hakim …
¸