Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/594 E. 2019/1013 K. 04.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/594 Esas
KARAR NO : 2019/1013

DAVA : Haksız Rekabetin Tespiti
DAVA TARİHİ : 29/06/2017
KARAR TARİHİ : 04/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Haksız Rekabetin Tespiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili ile davalı tarafın aynı alanda ortam kokulandırması sektöründe faaliyet gösterdiklerini ve hava atomizer cihazı üretip sattıklarını ve bununla birlikte cihazda kullanılan kimyasal kokuları da üretip sattıklarını, … numaralı Zararlı Maddeler ve Karışımlara İlişkin Güvenlik Bilgi Formları Hakkında Yönetmelik kapsamında satışa sunulan kimyasallar ile ilgili olarak her bir ürüne özel güvenlik bilgilendirme formunun Türkçe olarak hazırlanması gerektiğini, davalı tarafın uydurma bir güvenlik formu hazırlayarak farklı kimyasalların hepsinde bu formu kullandığını, bununla birlikte güvenlik formu talep eden müşterisine de İngilizce formu gönderdiğini, davalı tarafın ayrıca etiketleme konusunda 28848 sayılı Maddelerin ve Karışımların Sınıflandırılması, Etiketlenmesi ve Ambalajlanması Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre etiketleme ve ambalajlama da yapmadığını, davalı tarafın bu eylemlerinin insan sağlığı açısından tehlike oluşturduğunu ve Türk Ticaret Kanunu’na açıkça haksız rekabet yarattığını, rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamaların haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalı tarafın işlemlerini gereği gibi yapmasının ciddi bir maliyet oluşturacağından, bu maliyetlerden kaçarak ürünü ucuzlattığını ve insan sağlığını ciddi bir şekilde tehlikeye attığını, malların, iş ürünlerinin veya faaliyetlerinin özellikleri, miktarı, kullanım amaçları veya tehlikelerinin gizlenerek davalı tarafından müşterilerin yanıltıldığını, açıklanan nedenlerle; davalıya ait iş yerinde öncelikle tebligatsız keşif ve bilirkişi incelemesi yapılarak rapor alınmasını, haksız rekabetin tespiti ile haksız rekabetin durdurulmasına, haksız rekabet sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasına, haksız rekabet yanlış veya yanıltıcı beyanlarla yapılmışsa bu beyanların düzeltilmesini ve tecavüzün önlenmesinin mümkün olmaması halinde haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhasına, mahkeme kararının masrafları tecavüz eden tarafından karşılanması ve tirajı en yüksek 3 gazeteden birinin tüm Türkiye ve yurt dışı baskılarında dava sonucunun ilan edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili firmanın yönetmelik hükümlerine aykırı herhangi bir davranışının olmadığını, davacı yanın davasının dayanağını teşkil ettiği iddia edilen yönetmeliklerin çevre kanununa tabi olup, çevre kanunu uyarınca da işbu davanın ikame edilebilmesinin mümkün olmadığını, müvekkili firmanın basiretli tacir sıfatı ile ticari faaliyetlerini sürdürmekte olup, gerek bu yönetmeliklere gerekse de yasal mevzuata aykırı eylemlerinin bulunmadığını, davacı yanın dayandığı her iki yönetmelik’in dayanağı Çevre Kanunu olduğunu, bu kanunda da 20. maddesinde aykırılık halinde verilecek cezaların tek tek belirlenmiş olduğunu, davacının müvekkilinin eylemlerinin kanunda yer almayan bir sonucu olduğu iddiasının dinlenmesinin takdiri mahkemenin olmak üzere mümkün olmadığını, işbu davanın ikame edilebileceğini bildirmemesine rağmen, davacı yanın işbu davayı ikame ettiğini, davacı yan görsellerden de görüleceği üzere ürünün yan yüzünde, kapağında veya dibinde türkçe dilde yazılmış herhangi bir etiket olmadığını, bu itibarla da davacı yanın, esasında kendisinin bu kurala uymayışını dilekçesinde hiç bir şekilde zikretmeden bir nevi bu durumu kamufle ederek müvekkiline böyle bir iddia ve isnatta bulunduğunu, davacı yanın evvelce de müvekkili firmaya karşı “haksız rekabet” konulu dava ikame ettiğini, anılan davada davacı yanın davasının reddine karar verildiğini, açıklanan nedenlerle; müvekkili firmanın fazlaya ilişkin bilcümle talep, dava ve şikayet hakkı saklı kalmak kaydı ile, haksız ve dayanaksız davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava haksız rekabete ilişkin tespit davasıdır.
Mahkememizce davacı iddiası ve davalı taraf savunması doğrultusunda bilirkişilerden rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişiler 11/01/2019 tarihli sundukları raporda,
“Davalı tarafından tedarikçiden teslim alınıp 250 ml ve 500 ml şişelere dolumu yapılan parfümlerde kimyasal yapısını değiştirecek herhangi bir işlem yapılmadığı,
250 ml ve 500 ml Parfüm şişelerin davalı firma tarafından koku makinesine yerleştirildiği ve cihazın kilitli olduğu, koku makinesine müdahalenin davalı firma tarafından yapıldığı,
Cihaza müdahalenin Davalı Firma tarafından yapıldığı, kullanıcı, müşteri veya ortamda bulunan kişilerin söz konusu parfüme direkt temas veya müdahale durumunun söz konusu olmadığı,
Davalı tarafından dava konusu 25 adet parfüm için 28.08.2017 tarihinde … formlarını düzenlediği,
…’lerin… no’lu Zararlı Maddeler ve Karışımlara İlişkin Güvenlik Bilgi Formları Hakkında Yönetmelik kapsamında hazırlandığı … formlarında herhangi bir uygunsuzluğa rastlanmadığı,
Biyolog …’ın …’leri hazırlama yetkisinin bulunduğu,
Davalının 250 ml ve 500 ml şişelere dolumu yapılan parfümler için kendisi adına … formlarını 28.08.2017 tarihinde hazırlandığı, hazırlanan formların dava tarihinden sonra hazırlandığı, Söz konusu parfümlerin tedarik edildiği …firması tarafından dava konusu parfümlerin 22.07.2014 …’lerin ilgili yönetmelik hükümlerine uygun olarak hazırlandığı, Davalı firmada söz konusu …’lerin mevcut olduğu,
…firması tarafından Davalıya tedarik edilen ve Türkçe olan …’lerin; “Davalı tarafından tedarikçiden teslim alınıp 250 ml ve 500 ml şişelere dolumu yapılan parfümlerde kimyasal yapısını değiştirecek herhangi bir işlem yapılmaması.” nedeni ile Davalı firmanın söz konusu …’i kullanıp hizmet verdiği müşterilere sunabileceği ve yeterli olduğu,
250 ml ve 500 ürünlerin şişe ve kutularında 28848 sayılı Maddelerin ve Karışımların Sınıflandırılması. Etiketlenmesi ve Ambalajlanması Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre etiketleme ve ambalajlama yaptığı,
Davacının, davalının ambalajlama, etiketleme ve güvenlik formunun hazırlanması ve içeriği açısından yasal düzenlemelerde belirlenen koşullara uymadığı yönündeki iddiasının yukarıdaki tespitleri ışığında yerinde olmadığı, heyet üyesi kimya mühendisi tarafından yapılan incelemede, etiketleme, ambalajlama, güvenlik bilgi formunun düzenlenmesi ve ürünün muhafazası açısından yasal düzenlemede belirlenen koşullara uyulduğu, …firmasından tedarik edilen dava konusu parfümlerin …’lerinin 22.07.2014 tarihinde ilgili yönetmelik hükümlerine uygun olarak hazırlandığı ve davalının tedarikçiden teslim aldığı parfümlerde kimyasal yapıyı değiştirecek herhangi bir işlem yapmaması nedeni ile söz konusu …’i kullanabileceği ve bunun yeterli olduğu yönünde görüş bildirilmiştir. Bu doğrultuda, davalının aldatıcı ve dürüstlük kuralına aykırı davranışlarından söz edilemeyeceği için haksız rekabetin koşullarının oluşmadığı hususlarında görüşlerini bildirmişlerdir.
Bu kez mahkememizce bilirkişi heyetine biyolog bilirkişisi eklenerek, davacı tarafça dile getirilen ve davalının her bir ürün için aynı etkiket ve GBF kullanmak suretiyle giderden tasarruf etmek yöntemiyle ürününü öne geçirdiği ve haksız rekabet sağladığı iddiası yönünden bilirkişiler tarafından her bir ürün için varsa olması gereken etiket ve ayrı GBF ‘lere ilişkin bunların her birinin maliyetinin tespiti ile ve yine davalı tarafın defterleri üzerinde yapılacak inceleme ile birim maliyeti tespit edilmiş olan her kalem yönünden davalının satış miktarları dikkate alınmak suretiyle davacının iddia ettiği gibi varsa giderden tasarruf etmek suretiyle yapması gereken giderin tespiti, ve yine davacı tarafın önceki rapora yaptığı itirazlarıda dikkate alınarak itirazları karşılar mahiyette ve davanın açıldığı tarih ile davalı tarafın GBF leri aldığı tarihte dikkate alınarak detaylı gerekçeli denetime elverişle rapor sunmalarının istenilmiştir. Bilirkişiler 12/09/2019 tarihli ek raporda,
“1-29/06/2017tarihli dava açılışında Davalı firmaya ait ilgili yönetmeliklere uygun Güvenlik Bilgi Formunun ve Etiketinin olmadığı,
2-Davalı firmaca 28/08/2017 tarihin de 25 adet parfüm için her biri farklı GBF’nun ve 25 adet parfüm için her biri farklı etiketin ilgili yönetmeliklere uygun hazırlanıldığı,
3-Davalı firmanın 25 adet parfümünün üreticisi konumundaki …Firmasına ait 22/07/2014 tarihli GBF’larının ve etiketlerinin İlgili yönetmelikler kapsamında Tedarikçi olarak konumlanan Davalı firmaca kullanılamayacağı,
4-Ayrıca Davalı firmanın Tedarikçi olarak adının, iletişim bilgilerinin ve karışım ürünün nominal miktarını belirtildiği İlgili yönetmeliklere uygun etiketlerin basılmasının ancak 28/08/2017 tarihinden sonra yapıldığı, eski tarihli etiketlerin ilgili yönetmeliğe uygun olmadığı,
5-İlgili parfümlere ilave yapılmadığı ve kimyasal değişime tabi olmadığı tespit edilse de, ilgili yönetmeliklerde belirtildiği üzere Tedarikçi konumundaki davalı firmanın kendi iletişim bilgilerinin bulunduğu ve üretici …firmasından aldığı toplu miktardaki ürünlerin azaltılan ml cinsinden belirtilen miktarlarının mevzuata uygun şekilde etiketlenmesi ve buna uygun GBF’nun kendi adına oluşturulması gerekmekte olduğu,
6-Pariüm dolum şişelerinin Koku makinesi cihazı içerisine yerleştirildiği ve cihazın kilitli olduğu, cihaza müdahalenin sadece Davalı firma tarafından yapıldığı tespit edilmiş olsa da Parfümlerin kapalı koku cihazı içerisinde olması parfümün koku cihazı tarafindan ortama püskürtülmesi neticesinde çevreye, alıcıya ve ortamdaki canlılara temas etmeyeceği anlamına gelmediği,
7-Davalı firmaya ait etiketlerin üzerinde de belirtildiği gibi davalı firma kendini “Piyasaya arz eden/ Dağıtıcı Firma” olarak tanımlamıştır. Yönetmelikte de belirtildiği üzere Davalı firma bu kimyasal madde için (koku ürünü/parfum) Tedarikçi olarak tanımlanmıştır. Ayrıca kendileri tarafından hazırlattırılan 28/08/2017 tarihli GBFlann da Davalı firma Tedarikçi olarak tanımlandığı,
8-Mali İncelemede Davalı firmanın 3.000 TL KDV hariç 26.10.2017 tarihli Danışmanlık şirketi faturası kapsamında ürünlerin tamamı için GBF ‘ye ilişkin olduğu bildirilen Gümrük Bakanlığı Bildirim Hizmeti Açıklamalı fatura ile 2016 yılında 75,71 TL tutarında Barkod Yazıcı ve 621,95 TL tutarında boş etiket faturaları ile birlikte toplam 4.381,66 TL tutar sunulan faturalar kapsamında etiketlemeye ilişkin olarak tespit edildiği,
9-İlgili yönetmelikler kapsamında alınan GBF’tıda 25 adet parfümün toksik, uzun süre kalıcı ve aşındırıcı zararlı kimyasal maddelerin karışımım içerdiği belirtilmiştir. Bıına bağlı olarak ilgili yönetmeliklerin kapsamında GBF ve Etiketinin hazırlanması gerektiği ve Tedarikçi konumunda bulunan Davalı Firmanın sorumluluğunda olduğu,
10-Sayın Mahkemenin de uygun bulması halinde teknik uzmanlar tarafindan yapılan yukarıdaki tespitler ışığında, davalının davranışının TTK m. 55/1-e uyarınca, kanun veya sözleşmeyle, rakiplere de yüklenmiş olan iş şartlarına uymama şeklinde değerlendirilebileceği, bu halde GBF’nun ve etiketin davfth tarafından 28.08.2017 tarihinde hazırlanmasına kadar geçen sürede davalının rakiplere de yüklenmiş olan iş şartlarına uymayarak dürüstlüğe aykırı davrandığı ve haksız rekabetin koşullarının gerçekleştiği sonucu” hususlarında ek görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, dosyadaki bilgi ve belgeler, alınan detaylı, gerekçeli, dayanaklı, dosya kapsamıyla uyumlu olması nedeniyle itibar edilen bilirkişi kök ve ek raporları dikkate alınarak davacının davasının kısmen kabulü ile davalının tedarikçisi olduğu malların mevzuat gereği alınması gereken bilgi formu belgelerini almadan satışa sunmak suretiyle 6102 sayılı yasanın 55/1-e maddesine aykırı davranmak suretiyle haksız rekabette bulunduğunun tespitine, haksız rekabetin önlenmesine, karar kesinleştiğinde masrafları davalıdan alınmak suretiyle dava sonucunda verilen hükmün, haksız rekabete ilişkin kısmının tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde ilanına karar verilmiş, davacının fazlaya ilişkin istemlerinin ise reddine karar verilmiştir.
Mahkememizde açılan davanın açılış tarihi 29.06.2017 olup, her davanın açıldığı tarih itibariyle değerlendirilmesi gerektiği ve davalı tarafın davacı ile aynı sektörde faaliyet gördüğü, bu sektöre ilişkin yasa koyucu ve idari birimler tarafından getirilen mevzuata uygun davranması gerektiği, aksi halin mevzuata uyan ile uymayan arasında oluşan maliyetlerden kaçınmak mahiyetiyle uymayan yönüyle, uyanlara göre masraf yapmamak suretiyle maliyette düşük maliyet sağlamanın yanında, ayrıca ürünün piyasaya sunulma sürecine etki edecek idari birimlerden,(izin,ruhsat vs.) işlemler için gerekli olan süre ve süreç içinde yine usulüne uygun başvuru yapan, başvuru sonucunu alana kadar ürününü piyasaya, tüketime sunmamasına rağmen, bu süreci işletmeyen rakip firmaların ise süre olarak da öne geçecekleri, bunun da haksız rekabet oluşturacağı sabittir. Davalı taraf, davacı ile kurumsal koku sektöründe faaliyet göstermekte olup, yönetmelik gereği tüketime sunduğu ürünlerinde GBF belgelerini bulundurması zorunlu olmasına rağmen bu zorunluluğa uymadığı, dava açıldıktan yaklaşık 2 ay sonra 28.07.2017 tarihinde bu belgeleri aldığı, dosyadaki bilgi ve belgelerle sabit olduğundan, davalının aynı sektörde faaliyet gösteren davacıya karşı 6102 sayılı yasanın 55/1 maddesinde “İş şartlarına uymamak, özellikle kanun veya sözleşmeyle, rakiplere de yüklenmiş olan veya bir meslek dalında veya çevrede olağan iş şartlarına uymayanlar dürüstlüğe aykırı davranmış olur.” şeklindeki düzenlemenin 6102 sayılı yasanın 54.maddesinde öngörülen “Haksız rekabete ilişkin bu kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatlerine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır.” şeklindeki haksız rekabete ilişkin hususların önlenmesinin amacını gösteren bu düzenleme ve örnek mahiyetinde ancak sınırlandırılmaksızın 55.maddede verilen düzenlemeler uyarınca davalının eyleminin 55/1-e maddesi uyarınca haksız rekabet oluşturduğuna kanaat getirilmiştir. Oluşan bu haksız rekabet sonucunda aynı zamanda önlenmesi gerektiğine kanaat getirilmiş ve tespit edilen haksız rekabetin davacı tarafın talebi uyarınca 6102 sayılı yasanın 59.maddesi dikkate alınarak, gazetede masrafı davalıdan karşılanmak suretiyle ayrıca ilanının gerektiği ve bu durumun hakkaniyete uygun düşeceği, zira yasalara, mevzuata uygun, meslek kurallarına uyan dürüst tacir ile dürüst olmayanın kamu tarafından bilinmesinin ayrıca kamu menfaatine de olduğu ve davacının bunu talep ederken mevzuata uyan kendisi ile uymayan arasındaki farkın kamu tarafından bilinmesinin tüketici sadakati ve güveni yönünden yine davacının menfaatine olduğu da gözetilerek ilan yönünden de davacının talebinin kabulüne ve haksız rekabetin tespitine ilişkin kısmın ilanına karar verilmiştir.
Davacı tarafça reddedilen talepleri arasında yer alan maddi durumun ortadan kaldırılmasına ilişkin talebi yönünden yapılan incelemede, oluşan, davacı aleyhine ortadan kaldırmayı gerektirir bir maddi olgunun, ürünün olmadığı, ürünlerin kullanılmış olduğu, yine taklit vs. yönlerden de aykırılıklar içeren bir ürün de elde olmadığından imha şartlarının da oluşmadığı, bu nedenle davacının bu talebinin reddi gerekmiştir.
Davacı tarafça yanlış ve yanıltıcı beyanlarla yapılmış bir haksız rekabet hali oluştuğundan bunun da düzeltilmesi yönündeki talebi yönünden, davalı tarafça davacının kendisi veya davacının ürünlerine ilişkin bu meyanda bir eylemi söz konusu olmadığından, yanlış veya yanıltıcı meyanlarla yapılmış bir haksız rekabet halinin olmadığına kanaat getirildiğinden davacının bu yöndeki talebi de yerinde görülmemiş ve reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafça yine haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhasına yönelik talebinin de, oluşan haksız rekabetin şekli dikkate alındığında ve haksız rekabetin oluştuktan sonra ürünlerin kullanılmış olması nedeniyle bu talebi yönünden de kabul edilebilir bir hususun bulunmadığına kanaat getirilmiş ve bu talebinin de reddine karar verilmiştir.
Davacının bir diğer talebi olan davalının, 6102 sayılı yasanın 55/1-a-2.maddesine ilişkin “Dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri…” şeklindeki düzenlemeye uyar şekilde davalının bir eyleminin tespit edilemediği, zira davalının kendi malları için gerçek dışı veya yanıltıcı açıklamalarda bulunduğunun tespit edilememiş olduğu ve aynı yollarla ürününü, kendisini haksız şekilde öne geçirecek şekilde tespit edilmiş bir eyleminin olmadığı, tüm bu nedenlerle davacı tarafın bu yöndeki talebi de yerinde görülmemiş ve bu talebin de reddine karar verilmiştir.
Davacının davası kısmen kabul ve kısmen red şeklinde olmuş ise de; davacının ana iddiasının davalı tarafın haksız rekabet içerisinde olduğunun tespiti olup, davalının haksız rekabet içerisinde olduğu tespit edilmiş olmakla asıl talebinin ve yine haksız rekabetin gazetede ilanı talebinin kabul edilmiş olduğu, diğer reddedilen kısımların ise tali kısımlar olduğu, buna göre de yapılan yargılama giderlerinin ağırlıklı çoğunluğunun davalı üzerinde bırakılması gerektiği ve yapılan yargılama giderinin hakkaniyete uygun düşeceği cihetiyle 3/4’ünün davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye 1/4’ünün ise davacı üzerinde bırakılması gerektiğine kanaat getirilmiş ve nihai olarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile davalının tedarikçisi olduğu malların mevzuat gereği alınması gereken güvenlik bilgi formu belgelerini almadan satışa sunmak suretiyle 6102 sayılı yasanın 55/1-e maddesine aykırı davranmak suretiyle haksız rekabette bulunduğunun tespitine ve haksız rekabetinin önlenmesine,
2-Karar kesinleştiğinde masrafları davalıdan alınmak suretiyle dava sonucunun tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde ilan edilmesine,
3-Davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine,
4-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 44,40 TL karar harcından peşin alınan 31,40 TL’nin mahsubu ile geri kalan 13,00 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davacının yaptığı 3.889,90 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak takdiren 3/4’ü 2.917,42 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Kabul edilen kısım yönünden davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 2.725,00 TL vekalet ücreti takdirine, bunun davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Reddedilen kısım yönünden davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 2.725,00 TL vekalet ücreti takdirine, bunun davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Artan gider avansının olması halinde karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Başkan …
E-imza
Üye …
E-imza
Üye …
E-imza
Katip …
E-imza

HARÇ BEYANI / YARGILAMA GİDERİ /
44,40 TL İ.H 67,40 TL İlk masraf
31,40 TL P.H / 3.700,00 TL Bilirkişi ücreti
13,00 TL Bakiye harç 122,50 TL Tebligat gideri /
3.889,90 TL