Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/503 E. 2021/150 K. 22.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/503 Esas
KARAR NO:2021/150

DAVA:Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:30/05/2017
KARAR TARİHİ:22/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı …’nın toplamda 1.002.000,00-TL tutarındaki 4 adet senet için …. İcra Dairesinin …e. sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, diğer davacı …Ş. ile grup şirketi olan müvekkil …. A.Ş.’nin dava konusu senetlerle ilgili, senetlerin lehdarı olan…. Ltd. Şti yetkilisi tarafından 05.01.2015 tarihinde ibra edildiğini, …. A.Ş. İle …. Ltd. Şti. arasında gerçekleştirilmesi düşünülen ticari ilişki nedeniyle senetlerin sadece … …A.Ş.’nin borçlu olduğu şekilde düzenlendiğini ve …ltd. Şti. ‘NİN yetkililerine teslim edildiğini, ancak daha sonra aralarında ticari ilişkinin gerçekleşmemesi nedeniyle ibraname uyarınca müvekkili …. A.Ş.’nin senetlerin lehtarı olan …Ltd. Şti.’nin o dönem ki yetkilisi olan C… tarafından 05.01.2016 tarihinde ibra edildiğini, senetlerin alacaklısı olan.. Ltd. Şti.’nin cari hesaplarında müvekkili ….A.Ş.’ne 12.660.818,00-TL borçlu olduğunu ve bu durumun 11.11.2015 tarihli mutabakat tutanağına tarafların muhasebe yetkililerinin imzası ile tutanak altına alındığını, ödeme tarihleri Aralık 2014’e yaygın olan senetlerin Nisan 2017 tarihinde takibe koyulabilmesi amacıyla, davalılar tarafından iyiniyetli 3. şahıslar oluşturulduğunu ve davalılardan …’nın vadesi geçmiş senetleri kötü niyetli oalrak takibe koymasının sağlandığını, davalı tarafın sahtecilik yaparak bu eylemini gerçekleştirdiğini, açıklanan nedenlerle; …. İcra Müd. … e. Sayılı dosyasındaki takibin HMK 209 uyarınca Durdurulmasına, davalılar hakkında İİK md. 72 uyarınca, asgari %20 olmak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı … A.Ş.’nin ibraz ettiği ve gerçek olup olmadığı bile belli olmayan ibranamenin bundan haberi olmayan iyi niyetli ve meşru hamil olan müvekkilini bağlamayacağını, sözde ibraname protokolünün bonolar vadeleri geçtikten sonra ve bonolar üçüncü şahısların elinde tedavülde iken düzenlendiğini, bu şekilde düzenlenen ve danışıklı olarak alındığı açıkca belli olup, gerçekliği dahi sabit olmayan ibraname başlıklı belgenin sadece tarafları arasındaki iç ilişkiye ilişkin olduğunu, mezkur ibranamenin tarihinin 15.01.2015 olduğunu ve aradan geçen 2,5 seneye rağmen ve özellikle Bursa Savcılık şikayetinin yapıldığı 30.11.2015 tarihinden sonra bonolarla ilgili şimdiye kadar lehdar dahil hiç kimseye karşı bir talepte bulunulmaması ve dava açılmamasının da ibranamenin sahte veya düzmece olduğunun açık kanıtı olduğunu, dava konusu bonoların üzerinde iki imza olması, iki şirketin de borçlu olduğunu kanıtladığını, müvekkilinin dava konusu bonoları kendisinden önceki ciranta ve meşru hamil …’ten 14.11.2014 tarihinde düzenlenen senet teslim belgesi ile yazılı olarak teslim aldığımı, bu durum karşısında davacıların vadeden sonra ciro iddiasının mesnetsiz olduğunun açıkca belli olduğunu, açıklanan nedenlerle; ihtiyati tedbir talebinin ve davanın reddine, davacıların %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin de davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı … A.Ş.’nin ibraz ettiği ve gerçek olup olmadığı bile belli olmayan ibranamenin bundan haberi olmayan iyi niyetli ciranta olan müvekkilini bağlamayacağını, sözde ibraname protokolünün; bonolar vadeleri geçtikten sonra ve bonolar üçüncü şahısların elinde tedavülde iken düzenlendiğini, bu şekilde düzenlenen ve danışıklı olarak alındığı açıkca belli olup, gerçekliği dahi sabit olmayan ibraname başlıklı belgenin sadece tarafları arasındaki iç ilişkiye ilişkin olduğunu, müvekkilinin iyi niyetli ciranta olduğundan davacının ileri sürmüş olduğu şahsi defileri müvekkiline karşı ileri sürmesinin kabul edilemez ve mümkün olmadığını, müvekkilinin dava konusu bonoları kendisinden önceki ciranta ve meşru hamil …’dan vadelerinden önce ve yine … ile müvekkili arasında imzalanmış olan sözleşmeye binaen teslim aldığını, bu durum karşısında davacıların vadeden sonra ciro iddiasının mesnetsiz olduğunu bu nedenle de yapılan ciro alacağın temliki hükmünde olmadığını, diğer davalı …’nın cevap dilekçesindeki hususlara katılmakla sırf bu nedenlerle dahi davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava menfi tespit davasıdır.
Dava dilekçesi ve sair evraklar incelenmiştir.
6100 Sayılı HMK.’nun 166.maddesinde aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davaların “…aralarında bağlantı bulunması durumunda davanın her aşamasında talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebileceği…” hükme bağlanmıştır. Davaların aynı veya benzer sebeplerden doğmuş olması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte olması halinde bağlantı varsayılır.
Mahkememizce ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E.sayılı dosyası celp edilmiştir. Anılan dosyasının incelenmesinde; aynı ibraname kapsamında olduğu iddia edilen farklı tarih ve miktardaki toplam 2.231.401,32TL bedelli bonolara istinaden davalılar …, …, … ve … aleyhine açılan ve konusunu …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasının oluşturduğu menfi tespit davasından ibaret olduğu, … ATM ‘nin … esas sayılı dosyasının da bu dosya ile birleştirilmiş olduğu, (mahkememiz dosyasında olduğu gibi ) davacılardan … tarafından bonolardaki imzanın kendisine ait olmadığına dair ıslah talebinde bulunulduğu bu davacı yönünden dava konusu bonolar üzerinde imza incelemesi yapılmasına dair duruşma ara kararlarının olduğu görülmüştür.
Mahkememizin 2017/503 esasında görülmekte olan bu dava ile …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında görülen dava arasında taraf ve dava konusu arasında her iki davanın birlikte görülmesi için hukuki ve fiili irtibatın olduğu, mahkememiz davacılarının ve davalılarının …ATM dosyasında da aynı sıfatla yer aldıkları, her iki dava konusu senetlerin …’in de taraf olduğu ibranamede yer alan senetler olduğu, her iki dosyada da davacı … yönünden imza incelemesi yaptırılacağı, tarafların benzer ifadelerde bulundukları da gözetilerek, usul ekonomisi uyarınca her iki davanın birlikte görülmesinde fayda görülmüş olduğundan mahkememizin 2017/503 esas sayılı dosyasının …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … dosyası ile HMK 166 maddesi uyarınca birleştirilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememiz dosyası ile ….Asliye Ticaret Mahkemisinin … esas sayılı dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat olduğundan HMK.166. maddesi uyarınca her iki dosyanın BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Yargılamanın ….Asliye Ticaret Mahkemisinin … esas sayılı dosyası üzerinden devamına,
3-Harç ve yargılama giderinin birleşen dosya üzerinden karara bağlanmasına,
4-Mahkememiz esasının bu şekilde kapatılmasına,
Dair oybirliğiyle verilen karar H.M.K.nun 168. maddesi hükmü gereğince uyuşmazlığın esası hakkında verilecek hüküm ile birlikte İSTİNAF yolu açık olmak üzere alenen ve usulen tefhim olundu.22/02/2021

Başkan …
☪e-imzalıdır
Üye …
☪e-imzalıdır
Üye …
☪e-imzalıdır
Katip …
☪e-imzalıdır