Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/471 E. 2020/161 K. 19.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/1291 Esas
KARAR NO:2020/207

DAVA:Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:28/12/2016
KARAR TARİHİ:26/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili ile davalı arasında 12.12.2014 başlangıç tarihli kasko sigorta sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin 29.12.2014 tarihinde …, … İlçesine bağlı … istikametinden giderken … tüneli içinde sigorta sözleşmesi kapsamınca güvence altına alınan … plakalı aracın kontrolünü kaybettiğini ve kaza yaptığını, müvekkilinin kaza günü aracının trafikten çekilmesini sağladığını ve davalı yanın yetkili servisi olan ….A.Ş’nin maslak servisine teslim ettiğini, aracın 31.12.2014 tarihinde yetkili servis tarafından kabul edildiğini, belirtilen olaylardan sonra aracın aylarca hasarının giderilmemesi sebebiyle müvekkilinin mağduriyet yaşadığını, müvekkiline yanlışlıkla yetkili servis çalışanı tarafından yanlışlıkla gönderilen 19.03.2015 tarihli e-posta incelendiğinde aracın şase kısmının da yapılması halinde hasarının 54.500,00 TL’ye çıkabileceği ve bu duruma onay vermedikleri; yeni atanan ekspertizin de aynı yönde rapor verdiği ve aracın tamiratına başlanma onayını verdiği, hasarın büyüklüğü ve çıkabilecek ek maliyetler sebebiyle tamirata başlanmadığı şeklindeki e-posta’dan açıkça görüleceği üzere sigorta ettiren müvekkilinin değil de davalı … şirketinin korunduğunu, davalı yanın yetkili servisi tarafından hazırlanan servis ön işlem formunda da fatura toplamının 57.040,99 TL tutacağının ön görüldüğünü, müvekkilinin yaklaşık 4 ay boyunca gerçek zararının karşılanmaması ve aracın tamiratının yapılmaması sebebiyle davalı yana taahhütlü mektup ile yazılı olarak beyanda bulunulduğunu ve daha fazla mağdur olmamak için davalı … şirketinin ödemeyi taahhüt ettiği 26.000,00 TL’nin ödenmesini talep ettiğini, davalı tarafın 11.05.2015 tarihinde ödemeyi yaptığını, müvekkilinin aracını 23.05.2015 tarihinde hasarlı olarak teslim aldığını ve hasarlı olarak 19.06.2015 tarihinde 21.500,00 TL karşılığında sattığını, müvekkiline ait olan aracın davalı yan tarafından tam hasarlı araç olarak kabul gördüğü ve bu durumun müvekkilişnden gizlenmeye çalışıldığını, açıklanan nedenlerle; fazlaya ilişkin hak ve alacaklar saklı kalmak kaydıyla 15.000,00 TL’nin 31.12.2014 tarihinden itibaren işletilecek olan merkez bankasının kısa vadeli krediler için uyguladığı avans faizi üzerinden hesaplanarak tahsiline karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilleri cevap dilekçesinde özetle: Davacı tarafın dava konusu talebi zamanaşımına uğradığını ve davanın zamanaşımı yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, davaya konu kazaya karışan … plaka sayılı aracın müvekkili … Sigorta A.Ş. nezdinde … – … – … numaralı Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacının hukuki dayanaktan yoksun iddia ve beyanlarının hiçbir surette kabulünün mümkün olmadığını, ilgili e-postada eksper … ile eksper … tarafından tanzim edilen ön raporlardan bahsedildiğini, işbu ön raporların net ve kesin raporlar olmadığını, bunun üzerine … servis ilgilileri tarafından aracın ön hazırlığı yapılarak aracın incelemeye hazır hale getirildiğini ve yine eksper … yapılan detaylı incelemede şase hasarının net olarak gözlemlenmediğini belirtilerek bu kapsamda kesin rapor düzenlediğini, elde edilen bilgiler ışığında şase hasarının net olarak algılanmadığına tanık olunduğunu ve görülemeyen şase hasarının varmış gibi değerlendirilemeyeceği gerçeği ışığında tüm ilgililere bilginin ivedilikle aktarıldığını, davacı tarafa ise ancak tespit olunan hasar bedelinin kendisine ödenebileceğinin aktarıldığını, araç ilgilisinin sorumluluğun kendinde olduğu belirtisi ile 26,000.00 TL tutarına mutabakat sağlamak istediğini bildirdiğini, davacı tarafa 11.05.2015 tarihinde 26.000,00-TL tutarında ödeme yapıldığını, müvekkili şirketin poliçeden doğan sorumluluğunu yerine getirdiğini ve davacıya karşı başkaca sorumluluğunun bulunmadığını, açıklanan nedenlerle; davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dava, sigorta sözleşmesine dayalı olarak açılan tazminat davasıdır.
Davada uyuşmazlık; davalı … şirketine kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olan davacıya ait aracın hasarlanması neticesinde, hasar bedelinin davacıya tam olarak ödenip ödenmediği, ödenmemiş ise talep edilebilecek miktar noktalarında toplanmaktadır.
Dava konusu araç üzerinde dain-i mürtehin kaydı bulunduğu anlaşıldığından, dava dışı … A.Ş.’ ye müzekkere yazılmış, müzekkereye cevaben davanın açılmasına muvafakatlarının bulunduğu bildirilmiştir.
İddia, savunma, toplanan deliller üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve bilirkişi heyet raporunda özetle; davaya konu kazanın 29/12/2014 tarihinde gerçekleştiği, kazada … plakalı aracın da, … marka, … tipi, 2013 model olduğu, kaza anında 6564 km’ de olduğu, yetkili servis tarafından araçtaki hasar miktarının 54.229,19-TL olarak tespit edildiği, sigorta eksperini hazırladığı Kasko Ön Ekspertiz Raporunda, aracın kazadan önceki sigorta değerinin 84.800,00-TL, araçtaki hasar miktarının 37.199,76-TL parça ve 4.500,00-TL işçilik olmak üzere KDV hariç 43.499,76-TL olduğunun belirtildiği, araçta hasarlanan parçalar toplamının 47.383,00-TL, indirim miktarının 1.426,15-TL olması nedeniyle, net tutarın 45.956,94-TL olacağı, bu tutara KDV eklenmesi sonrasında genel toplamın 54.229,15-TL olacağı, aracın kazadan önce değerinin 77.500,00-TL, aracın tamiri sırasında başka parçalarda da hasar olabileceği, bu durumda tamirin ekonomik olmayacağı, pert total sayılması gerektiği, sovtaj ortalama değerinin 21.500,00-TL olduğu, dolayısıyla (75.500 – 21.000) gerçek hasar miktarının 54.000,00-TL olduğu, davalı şirket tarafından 26.000,00-TL ödeme yapılması nedeniyle bakiye maddi zararın 28.000,00-TL olduğu, kazanın poliçe vadesi içerisinde gerçekleştiği, kural olarak rizikonun teminat dışında kaldığına ilişkin iddianın sigortacı tarafından kanıtlanması gerektiği, davalı … şirketi tarafından kazanın beyan edilen yer ve koşullarda meydana gelmediğini iddia ettiği, yapılan incelemede rizikonun beyan edilen şekilde meydana gelmesinin mümkün olduğu, davalının iddiasını ispat edemediği, davacının talep edebileceği tazminat miktarının 28.000,00-TL olduğuna ilişkin görüş bildirilmiştir.
Davalı tarafın bilirkişi raporuna itirazları nedeniyle ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişi ek raporunda asıl rapordaki tespitlerin tekrar edildiği bildirilmiştir.
Somut durumda; davacıya ait … plakalı aracın, 29/12/2014 tarihinde gerçekleşen kaza nedeniyle hasarlandığı, araçta hasarlanan parçalar toplamının 47.383,00-TL, indirim miktarının 1.426,15-TL olması nedeniyle, net tutarın 45.956,94-TL olacağı, bu tutara KDV eklenmesi sonrasında genel toplamın 54.229,15-TL olacağı, aracın kazadan önce değerinin 77.500,00-TL, aracın tamiri sırasında başka parçalarda da hasar olabileceği, bu durumda tamirin ekonomik olmayacağı, pert total sayılması gerektiği, sovtaj ortalama değerinin 21.500,00-TL olduğu, dolayısıyla (75.500 – 21.000) gerçek hasar miktarının 54.000,00-TL olduğu, davalı şirket tarafından 26.000,00-TL ödeme yapılması nedeniyle bakiye maddi zararın 28.000,00-TL olduğu, kazanın poliçe vadesi içerisinde olduğu ve poliçe hükümlerine göre hasarın teminat kapsamında kaldığı anlaşılmış, davacının dava dilekçesi ile dava değerini 15.000,00-TL olarak gösterdiği ve ıslah dilekçesi de sunmadığı gözetilerek, kaza tarihinde itibaren 8 iş günü sonrasından başlayarak temerrütün oluştuğu kanaatine varılarak, bu tarihten itibaren ticari avans faizi uygulanmak suretiyle, dava değeri üzerinden davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir. Davalı tarafça zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de kaza tarihi, ödeme tarihleri dikkate alındığında, zamanaşımının gerçekleşmediği anlaşıldığından, itirazı yerinde görülmemiştir. Davalının diğer itirazları yönünden ise mahkememizde görülen davanın basit yargılama usulüne tabi olduğu, yargılamanın dava dilekçesi ve cevap dilekçelerinin sunulması ile dilekçeler teatisinin tamamlanarak, davayı ve savunmayı genişletme yasağının başladığı anlaşıldığından, dosyaya sunduğu beyan dilekçelerindeki savunmalarına itibar edilmeyerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kabulü ile 15.000,00 TL tazminatın 31.12.2014 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 1.024,65 TL karar harcından peşin alınan 256,17 TL’nin mahsubu ile geri kalan 768,48 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacının yaptığı 1.411,17 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 3.400,00 TL vekalet ücreti takdirine, bunun davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.26/02/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza