Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/42 E. 2018/1034 K. 07.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/42 Esas
KARAR NO : 2018/1034
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 13/01/2017
KARAR TARİHİ: 07/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket ile davalı taraf arasında hatların taşınması ve tarifelerle ilgili olarak sözleşme imzalandığını, sözleşmeye ek olarak da vodapara olarak nitelendirilen 1.000,00 TL’lik vodapara kullanılabileceğinin kararlaştırıldığını, 1.000,00 TL vodapara karşılığında 6 adet Samsung … model telefon verildiğini, kurumsal satış danışmanı …’na tam, eksiksiz ve ambalajları açılmamış şekilde teslim edildiğini, teslim tutanağının müştereken imzalandığını, davalı tarafın İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… E. Sayılı icra dosyası ile …GSM no’suna ait güya ödenmeyen 1.901,60 TL faturaya istinaden icra takibi başlattığını, iş bu icra takibine müvekkili şirket tarafından itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiğini, cebri icra tehdidi olduğundan müvekkili şirketin davalı tarafa 3.472,69 TL ödeme yapmak durumunda kaldığını, müvekkili şirket tarafından MMS ile ilgili yüklü fatura gelmesini müteakiben davalı taraf müşteri hizmetlerini arayarak MMS sisteminin kapatılmasını hem de sözleşmenin iptal edilmesini talep ettiklerini ve iptal işleminin davalı tarafça gerçekleştiğini, davalı tarafından bahsedilen GSM numarası müvekkili şirket tarafından kullanılmadığını, davalı tarafından icra takibine konu edilen faturanın da neye ilişkin olduğunun belli olmadığını, söz konusu icra takibinde faiz oranının çok fahiş olduğunu, davalı tarafın sebepsiz zenginleştiğini, açıklanan nedenler ile davanın kabulü ile, İstanbul … İcra müdürlüğü dosyası sebebiyle davalı tarafa ödenen 3.472,69 TL’nin ödemenin yapıldığı 11.11.2015 tarihinden itibaren işleyecek TCMB avans faizi ile birlikte davalı taraftan istirdatına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacının ihtirazı kayıt olmaksızın yaptığı ödemenin istirdatını talep etmesinin hukuken aykırı olduğunu, müvekkili şirket ile davacı arasında Tip GSM Kurumsal Abonelik Sözleşmesi, Kurumsal Cihaz ve Fatura İndirimi Kampanyası Taahhütnamesi ve… İş Ortağım +1 TL’ye ikiye katlayan kampanya taahhütnamesi akdedildiğini, … GSM no’su geçerli bir hatta ait GSM numarası olmadığını, davalı tarafa ait tüm faturaların tek bir faturada birleştirilmesini ve tek seferde pratik bir şekilde ödeme yapılabilmesini sağlamak amacıyla müvekkili şirket tarafından oluşturulan sanal bir numara olduğunu, … tek fatura numarası başlığı altında, davacı taraf ile müvekkili şirket arasında akdedilen sözleşme uyarınca davacı tarafından kullanılan 6 adet GSM numarası ile alınan GSM hizmet bedellerini içerdiğini, davacı tarafın aleyhine ikame edilen icra takibinin haksız ve kötü niyetli olduğu iddiasının gerçeği yansıtmadığını, açıklanan nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın esas yönünden reddine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava İİK 72 maddeye dayalı icra baskısı altında yapılan ödemeye dayalı istirdat davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilafın; Davalının davacıdan icra tehdidi altında yapılan tahsilatın, sebepsiz olup olmadığı, davacıya iadesi gerekip gerekmediği, iadesi gerekmekte ise ne kadar olduğu hususlarında toplandığı görülmüştür.
Mahkememizce İstanbul …İcra Müdürlüğünün …sayılı takip dosyası celp edilmiştir. İncelenen icra dosyasında davalı şirket tarafından davacı tarafa .. GSM numaraya ait ödenmeyen… nolu 11/03/2013 son ödeme tarihli 1.901,60 TL bedelli faturaya istinaden icra takibinin başlatıldığını, icra takibine davacı tarafından itiraz edilmeyerek kesinleştiği, cebri icra tehdidi altında bulunan davacı tarafça 12/11/2015 tarihinde ödeme yapıldığı görülmüştür.
Mahkememizce tarafların iddia ve itirazları doğrultusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişiler raporda davacı şirketin cebri icra tehditi altında icra müdürlüğü kapak hesabına göre 12/11/2015 tarihinde 3.472,69 TL ödeme yapıldığı, bu ödeme yönünden taraflar arasında çekişmenin mevcut olmadığı, dava konu olan … hattın geçerli bir gsm hat olmadığı sanal bir numara şeklinde faturaların birleştirildiği şekil fatura olduğu, bu sanal numara altında kurumsal şirkete ait hatlar gerçek numaralar ve tabi olduğu paketlerin listelenmekte olduğunun belirlendiği, davacı tarafın taahhüt iptalinde 1.000,00 TL cezai işlem ödemesi ve ayrıca taahhütle verilen telefonların … tarafından sağlam ve ambalajında iade olarak kabul edilmesinin davacıyı zarara uğrattığı, davacı tarafa indirim iptalinde 620,00 TL cezai işlem uygulamasının doğru olacağı hususlarını belirtmişlerdir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, icra takip dosyası, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamınca yapılan inceleme sonucunda davacının davasının hak düşürücü sürede reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafça açılan davada icra baskısı altında borçlu olmadığı dava konusu paranın kendilerine icra baskısıyla alınmış olmasından dolayı kendisinden tahsilinin istirdatını talep etmiş ise de davasını hak düşürücü sürede açmadığı anlaşılmıştır. Zira İİK 72/7 maddesinde “Takibe itiraz etmemesi veya itirazın kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak, paranın geri alınmasını isteyebilir.” şeklindeki düzenleme dikkate alındığında davacı tarafın ödemeyi davalıya 12.11.2015 de yapmış olmasından dolayı istirdat davasının 1 yıllık süre içerisinde açması gerektiği, oysa davasının 13.01.2017 tarihinde açmış olduğu buna göre de davanın açılması gereken hak düşürücü süre aşıldıktan sonra açılmış olduğu, hak düşürücü sürenin kamu düzeninde olması nedeniyle resen dikkate alınması gerektiği anlaşılmış ve buna göre de davacının davasının hak düşürücü süre nedeniyle reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM
1-Davacının davasının İİK 72/7 maddesi uyarınca reddine,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 35,90 TL ilam harcının peşin alınan 59,31 TL’den düşümü ile geri kalan 23,41 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üstünde bırakılmasına,
4-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Asgari Ücret Tarifesi gereği 2.180,00 TL ücret takdirine, bunun davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı miktar itibari ile kesin olarak karar verildi.
Katip …
Başkan …