Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/300 E. 2018/991 K. 30.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/300 Esas
KARAR NO : 2018/991
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/03/2017
KARAR TARİHİ: 30/10/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkili arasındaki ticari ilişki gereğince oluşan cari hesap bakiyesinin davalı tarafından ödenmemesi üzerine davalı aleyhine İstanbul … İcra müdürlüğünün… esas sayılı takip dosyası ile icra takibine başladıklarını davalının takibe ve borca itiraz edip durdurduğunu, müvekkilinin alacağını tahsil amacı ile huzurdaki itirazın iptali davasını açtıklarını davalının haksız ve mesnetsiz itirazının iptaline takibin kaldığı yerden devamına karar verilmesini, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine açılan davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, görevli ve yetkili mahkemenin Şanlıurfa Asliye Ticaret mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin faaliyet alanının bu il olduğunu, davacının aleyhlerine başlattığı takibinde bu sebeple yetkisiz icra müdürlüğünden açıldığını, davacının kötü niyetli olduğunu alacağının likit olduğunu belgeleyecek bir evrakıda sunmadığını, bununda sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet vereceğini, bu sebeple huzurdaki davanın reddine karar verilmesini, davacı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
İcra İflas Kanununun 67/1 maddesine göre ‘Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Dava konusu İstanbul … İcra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 14.734,58 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, davanın, bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu ihtilaf; taraflar arasında bulunan ticari ilişki gereğince oluşan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılmış itirazın iptali noktasında toplanmaktadır.
Dosya talimat yazılarak davalının ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak üzere Şanlıurfa Nöbetçi Ticaret Mahkemesine gönderilmiş burada tayin edilen bilirkişi raporunda “davalı…Şti. Dava konusu borç 1le İlgili olarak İncelenmesi istenen 2016 yılına ilişkin ticari defterlerinin temini ile ilgili olarak firmanın mali müşavirlik ofisi oları Hedef Mali Müşavirlik yetkilileri yapmış olduğum görüşmelerde ticari defterlerin firmada ofduğu ve firma yetkilisinin Kemal Kapaklı olduğu bilgisi üzerine yine firmanın mali müşavirlik ofisinden temin ettiğim telefon numarası ile Kemaî Kapaklı ile yapmış olduğum görüşmede Kemal Kapaklı tarafından ticari defterlerin muhasebe ofisinde olduğu bilgisi ile her iki taraftan da ticari defterlere ulaşılmadığından Davalı ile Davacı arasında herhangi bir ticari işlemin olup olmadığı tespit edilememiştir Davalı …Ştl. 2016 yılı ticari defterlerine mahkemenin isteği ile ulaşılabilmesi durumunda Davalı ile Davacı arasında herhangi bir ticari işlemin olup olmadığı ve dolayısıyla bir borç-alacak ilişkisinin bulunup bulunulmadığı hakkında durum tespiti yapılabilecektir” şeklinde raporunu sunmuştur.
Dosya mahkemece reesen belirlenen mali müşavir bilirkişiye tevdii edilerek rapor hazırlaması talep edilmiş bilirkişi raporunda “Davacı yanın sunduğu ticari deferlerin TTK hükümlerine göre gerekli açılış ve kapanış onayına sahip olduğu, envanter defterinin ibraz edilmediği, davacı defterlerinin HMK 222’ye göre delil niteliğinde olup olmadığı hususunun Sayın Mahkemenizin takdirinde bulunduğu. Davacı yanın ticari defterlerinde yapılan inceleme sonucunda, davalı yandan takip tarihi itibari ile KAYDİ olarak, 14.734,58 TL alacaklı göründüğü,Davalı yanın, davacı tarafından kendisine düzenlenen faturaların içeriği, tebellüğü ve ürünlerin teslimine itirazının olmadığı, dolayısı ile KAYDİ anlamda davaya konu ürünlerin «ılınmış olabileceği, davalı itirazının, ürün bedelinin vek ile ödendiği yönünde olduğu, ancak söz konusu çekin, davalı yanca davacıya değil, dava dışı şirket adına keşide edildiği, bu nedenle ileri sürülen ödemeye ilişkin olarak ispat külfetinin davalı yana geçip geçmemesi hususu hakkındaki hukuki yorum ve takdirin Sayın Mahkemenize ait bulunduğu.Davacı yanın, davalı yanı takiple temerrüde düşürdüğü, bu nedenle faiz yönünden inceleme yapılmadığı.Davacı yanın talep etliği icra inkar tazminatı hakkında takdirin Sayın Mahkemenize ait olduğu” şeklinde rapor sunmuştur.
Tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, alacağın davalıya fatura edildiği ancak davalı tarafından davacı şirkete ödemede bulunulmadığı,bunun üzerine İstanbul … İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip yapıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu, davanın İ.İ.K nun 67. Maddesi gereğince bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, davalının yapılan bilirkişi incelemesinde borçlu olduğunun da belirlendiği, davalı tarafın borca ilişkin olarak çek ile ödeme yaptıkları iddiasında olduğu, bu iddiasını ispatlayamadığı, davalı defterlerinin incelenmesi için yazılan talimat dolayısıyla dosyanın talimat mahkemesince bilirkişiye verildiği, bilirkişinin yaptığı açıklamalar da dikkate alınarak davalı defter ve kayıtlarının incelemeye de sunulmadığı ve mahkememizce aldırılan raporun uygulama ve mevzuata göre yerinde olup hükme esas alınmaya elverişli olduğu ve davalının itirazında haksız olduğu kanaatine varıldığından, takibin devamı ile itirazın iptaline karar verilmiştir.
İcra İflas Kanununun 67/2 maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” İşbu davada davalı mahkememizce bilirkişi raporu ve dosya kapsamı itibari ile haksız görüldüğünden ve talep olduğundan alacağın likit olması sebebiyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına,
2-Asıl alacağın %20 si olan 2.946,92 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 1.006,51 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 177,96 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 828,55 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 213,96 TL toplam harç ile yargılama aşamasında yapılan tebligat, posta ücreti 144,00 TL ve bilirkişi ücreti 900,00 TL olmak üzere toplam 1.257,96 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.180,15 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6- Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.
Katip …
Hakim …
¸