Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/256 E. 2018/193 K. 20.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/256 Esas
KARAR NO : 2018/193
DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/03/2017
KARAR TARİHİ : 20/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 15/03/2017 tarihli dava dilekçesinde, müvekkilinin takip talebinde ve ödeme emrinde adının olmamasına rağmen, kendisine ödeme emrinin tebliğ edildiği, ödeme emrinde müvekkilinin isminin borçlu olarak olmamasına rağmen daha sonradan el yazısı ile eklendiğini, ödeme emrinde değişiklik yapılmasının mümkün olmadığını, icra takibine sonradan borçlu eklenmesi veya taraf değişikliği yapılmasının usule aykırı olduğunu, bu nedenle takibin iptalinin gerektiğini, davalı/alacaklı tarafın kötü niyetli olduğunu, hak etmedikleri bir parayı haksız ve mesnetsiz, hukuka aykırı olarak tahsil etmeye çalıştığını, ödeme emrinde ve takip talebinde faizin niteliğinin yazılmadığını, sadece faiz talep edildiği yazdığını, müvekkilinin senet nedeniyle herhangi bir borcunun bulunmadığını, senet bedelini ödediğini, huzurdaki davanın konusu senet olmayıp icra takibi olduğunu beyan etmekle icra takibinin ve ödeme emrinin müvekkil açısından iptaline, bu talebin kabul görmemesi halinde esasa ilişkin yargılama yapılarak senedin ve takibin iptaline, kötü niyetle hareket ederek müvekkilinin ticari hayatına zarar veren davalının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP :Davalılar vekili mahkememize vermiş olduğu 03/04/2017 tarihli cevap dilekçesi ile; mahkemenin huzurdaki davaya bakmakta görevsiz olduğunu, görevli mahkemenin İcra Hukuk Mahkemesin olduğunu, esas girilmeden davanın reddini talep ettiğini, davacının dilekçesinde belirttiği üzere davanın konusunun senet değil icra takibi olduğunu, ancak anlaşılmayan şeyin ise davacının aynı konuda aynı talepleri içerir İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas, … karar sayılı 07/02/2017 tarihinde yani huzurdaki davanın açıldığı tarih olan 15/03/2017 tarihinden 38 gün önce karara çıkmış bir davanın olması, ilgili mahkemece davacının lehine olarak 07/02/2017 tarihinde davanın kabulü ile davacı borçlu yönünden takibin iptaline karar verildiği, bu bakımdan davacının korunmaya değer bir hukuki yararın kalmadığını, hukuki yarar kalmadığından davanın esastan reddinin gerektiği, yine belirtildiği üzere aynı konuda, tarafları aynı, aynı dava sebebine dayanarak daha önce bir dava açıldığını, ve bu davanın görülmekte olduğunu, bu bakımdan davanın görevli mahkemede açılmış olması ihtimalinde aynı konunun yeni bir dava konusu yapılması mümkün olmayacağından davanın usulden reddine karar vermek gerektiğini belirterek öncelikle açılan davanın görevsizlik, hukuki yarar şartı ve derdestlik dava şartları yokluğu sebebiyle usulden reddine, imzası inkar edilmeyen senede dayalı borçlu olan davacının davasının esastan reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına ve lehine avukatlık ücreti tayinine karar verilmesini beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dava, İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyası nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
İcra dosyasında; alacaklının …, borçluların …Şti., … olduğu ve davacının isminin ise takip talebine el ile yazılarak eklendiği, takibe konu alacağın 25/09/2011 vade tarihli ve 60.000,00 TL bedelli senet olduğu tespit edilmiştir.
İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davacının adının takip talebinde ve ödeme emrinde olmamasına rağmen kendisine ödeme emri tebliğ edildiğini ve takip talebine el yazısı ile davacının sonradan eklendiğini belirterek davacı yönünden takibin iptalini talep ettiği, ilgili Mahkemenin … Esas, … Karar sayılı ve 07/02/2017 tarihli kararı ile İstanbul…İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında, davacı borçlu aleyhine düzenlenmiş bir takip talebi olmadığı, borçlunun isminin sonradan takip talebine el yazısı ile eklendiği, ayrıca ödeme emrinde davacının adının bulunmadığı, yine borçluya dair alacaklı tarafça başvurma harcı yatırılmadığı, icra dosyasında takip talebinde ve ödeme emrinde ismi bulunmayan kişiye karşı takip yapılamayacağı belirlendiğinden takibin davacı borçlu yönünden iptaline karar verildiği anlaşılmıştır.
Takibe konu senet incelendiğinde 25/09/2011 vade tarihli ve 60.000,00 TL bedelli alacaklının…, borçlunun … Şti.olduğu, davacının kefil sıfatıyla senedi imzaladığı, senedin … tarafından … Şti.’ye, bu şirket tarafından ise …’a ciro edildiği anlaşılmıştır.
Davacı iddiaları değerlendirildiğinde; İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesininde açmış olduğu dava dilekçesinde belirttiği hususlar ile dosyamıza konu iddiaların aynı olduğu, davacı tarafından takip hukukuna ilişkin hususlar ileri sürülerek menfi tespit talep edildiği, senede ve imzaya yönelik bir itirazın bulunmadığı, ileri sürdüğü hususlar yönünden İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesinde değerlendirme yapıldığı ve 07/02/2017 tarihinde karara bağlandığı, iş bu davanın ise 14/03/207 tarihinde açıldığı, davacının tüm aşamalarda davanın konusunun senet olmadığını, davalı tarafça başlatılan icra takibi olduğunu beyan ettiği anlaşılmakla, yukarıda açıklanan değerlendirmeler kapsamında hukuki yarar yokluğundan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarda açıklandığı şekilde;
1-Hukuki yarar yokluğundan davanın reddine,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 35,90 TL ilam harcının peşin yatan 1.400,36 TL’den düşümü ile 1.364,46 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden avukatlık asgari tarifesi uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücreti belirlenmesine, davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.
Katip …
Hakim …