Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1073 E. 2018/1185 K. 05.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1073 Esas
KARAR NO : 2018/1185
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/12/2015
KARAR TARİHİ: 05/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı şirket yetkisili dava dilekçesinde özetle: Davalı … şubesinden …müşteri numarası ile krediler kullandığını, davalı bankanın uygulamış olduğu faiz sistemi ile oldukça yüksek faiz geliri elde ettiğini, buna rağmen komisyon dosya masrafı adı altında toplam 4.125,00 TL’yi haksız ve mesnetsiz bir şekilde tarafından tahsil edildiğini, zaman darlığı sebebiyle sözleşme hükümlerini okuyamadan alel acele imzalattırıldığını, açıklanan nedenlere; davanın kabulünü, haksız ve mesnetsiz şekilde tahsil edilen 4.125,00 TL’nin tüm masraf ve faizi ile birlikte davalıdan alınmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davanın haksız ve dayanaksız açıldığını, sözleşme hükümleri doğrultusunda ve genel işlemler çercevesinde usulüne uygun olarak yapılan işlemlerde tahsilat miktarlarının ve dosya masraflarının belirlendiğini, davacının basiretli bir tacir gibi davranmadığını, açıklanan nedenlerle subut bulmayan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesi talep olunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, kredi sözleşmesi çercevesinde tahsil edilen komisyon dosya masrafının tahsiline yönelik alacak davasıdır.
Tüm dosya kapamı, sunulan deliler, ve rapor denetlenmiş davalı banka tarafından sözleşme hükümlerine ticari uygulamalara MK.2.madde çercevesinde makul oranda bu banka hizmetleri ve araştırmaların yapılabilmesi için ve tüm bankalarında uyguladığı bu değerlendirme üzerinden aldığı bedelin miktar olarak yerinde olduğu, ancak söz konusu bu tahsilatın ve hizmetin bankanın kendi asli fonksiyonları ile ilgili olduğu bunun bir ücrete tabi tutulmasının yerinde olmadığı nedenle davacıdan tahsil edilen bu bedelin istirdatına karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen bu karar Bölge Adliye Mahkemesi …Hukuk Dairesi … E….K.sayılı, 22/11/2017 tarihli kararı ile “mahkemece bankaya yazılan müzekkere sonucu bir kısım kredi ve evrakları fotokopileri gönderilmiş ise de bilirkişi rapor içeriğinde de belirtildiği üzere kredi sözleşmelerinin bütün maddelerini ihtiva eden örneklerinin sunulmadığı, yargıtayın emsal kararları kapsamında uyuşmazlığın çözümü için mahkemece taraflar arasındaki tüm kredi sözleşmelerinin, sözleşme öncesi bilgi formu ve banka kayıtlarını sunması için davalı vekiline kesin süre verilip, sunulmaları halinde dava konusu ücretlerin davalı tarafından alınabileceğine ilişkin hüküm bulunup bulunmadığı değerlendirilip, eğer bu yönde hüküm varsa diğer bankalarında benzer işlemlerindeki emsal uygulamaları da sorulup gözetilerek davalıdan tahsil edilen tutarların uygun olup olmadığı yönünde gerekirse bilirkişiden ek rapor alınarak sonuca gidilmesi gerekecektir. Bu yönüyle davalı yanca davanın esasıyla ilgili olarak delil olarak gösterilen kredi sözleşmesi, bilgi formlarının celbi sağlanmadan ve emsal banka uygulamaları araştırılmadan bilirkişi raporu alınarak sonuca gidilmesi doğru olmamıştır. Bu itibarla davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile mahkemece davalı tarafın davanın esasıyla ilgili olarak gösterdiği belirtilen delillerin hiç toplanmadan ve hiç değerlendirmeden sonuca gidilmesi nedeniyle kararın ortadan kaldırılıp HMK 353/1-a6 maddesi uyarınca dosyasının mahkemesine gönderilmesi gerektiği kanaatine varılarak…” hükmü ile bozularak, dosya mahkememize iade edilmiş, esasa kaydedilerek yargılamasına devam olunmuştur.
İncelenen dosyanın, mahkememizin önceki kararının istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nde yapılan inceleme ile mahkememiz kararı kaldırılarak geri gönderilen dosyanın mahkemenin yukarıdaki yeni esasına kaydedilmiş olduğu ve taraflara usulüne uygun tebligatların yapılmış olduğu görülmüştür. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nce kararımızın kaldırılmasından sonra davacı tarafa yapılan tebliğe rağmen 30.05.2018 tarihli duruşmaya tarafların iştirak etmedikleri davanın takip edilmediği, bu haliyle dava dosyasının yenileninceye kadar işlemden kaldırıldığı ve başvuru üzerine yeni duruşma günü tayini ile taraflara 05.12.2018 gününün tebliğ edildiği, bu gün yapılan duruşmada ise davacı tarafın duruşmaya iştirak etmediği, davalı tarafın vekilinin iştirak ettiği ancak takip edilmeyen davayı takip etmeyeceklerini bildirmiştir.
6102 sayılı yasanın 4/2. Maddesinde 7101 sayılı yasanın 61. Maddesi ile 28.02.2018 tarihi itibariyle yapılan değişiklik ile ticaret Mahkemesinde 100.000,00 TL’yi geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulünün uygulanacağının belirlendiği, bu hükmün bir usul hükmü olduğu ve usul hükümlerinin derhal uygulanma ilkesi bulunduğu, buna göre de değeri itibariyle; basit usule tabii mahkememizde görülen bu davada dava dosyasının 30.05.2018 tarihinde yani yasa değişikliğinden sonraki tarihte bir kez takipsiz bırakıldığı ve basit usulde görülen davalar içişn HMK 320/4 maddesinde öngörülen şart itibariyle bir seferden fazla takipsiz bırakılamayacağı, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği şeklindeki düzenleme uyarınca davacı tarafın davasının 05.12.2018 tarihli duruşmaya katılmayarak takipsiz bıraktığı, duruşmada hazır bulunan davalı tarafça da davanın takip edilmeyeceğini bildirmiş olması nedeniyle takip edilmeyen davanın HMK 320/4 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Açıklanan nedenlerle;
1-Takip edilmeyen davanın HMK 320 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 35,90 TL ilam harcının peşin alınan 70,45 TL’den düşümü ile geri kalan 34,55 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalının yaptığı 30,00 TL posta giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Asgari Ücret Tarifesi gereği 2.180,00 TL ücret takdirine, bunun davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yokluğu ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
Katip …
Başkan …