Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/971 E. 2021/582 K. 13.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/971 Esas
KARAR NO:2021/582

DAVA:Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ:24/04/2015
KARAR TARİHİ:13/10/2021

BİRLEŞEN ….ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ DOSYASINDA
DAVA:ALACAK (hizmet sözleşmesinden kaynaklanan)

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava dilekçesi ile, dava dışı …’nun davacı kurum aleyhine … 3. İş Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden iş ilişkisinden kaynaklanan alacak davası açtığını, yargılama neticesinde verilen 03/10/2014 gün, … Karar sayılı kararın …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası üzerinden takibe konulduğunu, taraflarınca dosya borcunun 06/03/2015 tarihli ödeme emri ile icra dosyasına ödendiğini, davacı idare ile yüklenici firmalar arasında düzenlenen hizmet alım sözleşmeleri ve şartnamalerde iş ve işçilik haklarından doğan alacaklarda yüklenici firmaların sorumlu olduğu hükmünün yer aldığını, dolayısıyla, davacı idare tarafından ödenen tutarın tamamının davalılardan rücuen tahsili gerektiğini, bu nedenlerle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 23.050,18.-TL alacağın ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan (davalı Müflis … Gıda … Ltd. Şti.’nin de aralarında bulunduğu davalılar … … Ltd. Şti., Müflis … … Ltd. Şti., Müflis … … A.Ş., … … Ltd. Şti., … … A.Ş., … … Ltd. Şti. – … … Ltd. Şti. ortaklığı ve … mirasçılarından) müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı şirketin iflas idare memurlarından … cevap dilekçesinde özetle; , … 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/11/2014 gün, 2014/… – … Esas ve Karar sayılı kararıyla davalı şirketin iflasına karar verildiği, tasfiye işlemlerinin … 2. İflas Müdürlüğü’nün 2014/… sayılı iflas dosyası üzerinden yürütüldüğünü, iflas tarihi itibariyle şirkete karşı açılan davaların kayıt kabul davası niteliğinde olduğunu beyanla, iflas idaresi olarak dava açılmasına sebebiyet vermediklerinden yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacaklarını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair belgeler incelendi.
Asıl davada; dosya, … 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin …/… Esas, …/… Karar sayılı ilamı verilen görevsizlik ve yetkisizlik kararı sonucunda Mahkememize gönderilmiştir.
Birleşen davada ise; dosya … 8.Asliye Hukuk Mahkemesinin …/… Esas, …/… Karar sayılı ilamı verilen görevsizlik ve yetkisizlik kararı sonucunda, tevzi edilen … 6.Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından, 02/05/2017 tarih, …/… Esas, …/… Karar sayılı kararı ile mahkemiz dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Asıl Davada; davalı müflis şirket bünyesinde çalışan işçi … …’ ın işçilik alacaklarının tahsili için açmış olduğu davada … 2. İş Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyasında davanın kabulüne dair verilen karar sonucu … 18. İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasında davacı tarafından yapılan 12.131,76-TL ödemenin rücuan tahsili istemine ilişkindir.
Birleşen Davada ise; davalı müflis şirket bünyesinde çalışan işçi … …’ nun işçilik alacaklarının tahsili için açmış olduğu davada … 3. İş Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyasında davanın kabulüne dair verilen karar sonucu … 18. İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasında davacı tarafından yapılan 23.050,18-TL ödemenin rücuan tahsili istemine ilişkindir.
… Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyası ile davalı şirketin iflasına karar verildiği, kararın bozulması sonucu aynı mahkemenin …/… Esas sayılı dosyasında 20/11/2014 tarihli kararı ile iflas kararı verildiği anlaşılmıştır.
Alacak, iflastan sonra doğmuş ve masa borcu da değilse, sırasına ve esasına itiraz edilebilecek, İİK’nın 235. maddesine dayalı kayıt kabul istemine konu olabilecek müflis borçlarından olmayıp, iflastan sonra doğan ve müflisin genel hükümlere göre sorumlu olduğu ve iflas masasının dağıttığı iflas hissesi oranında değil, tasfiyede bakiye kalırsa alacaklıya ödenecek olan bir alacak niteliğindedir. İflas tarihinden sonra doğan böyle bir alacağın varlığı ve miktarı konusunda bir uyuşmazlık bulunmasa da, inceleme, şikayet yolu ile icra mahkemesince değil, alacağın dayandığı hukuksal ilişkiye göre genel hükümler doğrultusunda iflas masası aleyhine açılan davada genel mahkemelerce tespit edilecektir. Böyle bir davada, davacı, davalı müflisten alacaklı olduğunu iddia eden alacaklı olup, davalı ise iflas idaresidir. İflastan sonra oluşan alacağın masaya kaydı istenemez, tasfiyede bakiye kalırsa nazara alınır. Öte yandan, İİK’nın 195/1. maddesinin “Borçlunun taşınmaz mallarının rehni suretiyle temin edilmiş olan alacaklar müstesna olmak üzere iflasın açılması müflisin borçlarını muaccel kılar. İflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz ile takip masrafları anaya zammolunur.” hükmü uyarınca iflas tarihine kadar doğan iflas alacağı ve fer’ileri ile takip masrafları konusunda uzman bilirkişiden rapor alınıp, belirlenen tutarın kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerekir. İİK’nın 195. maddesine göre iflas masasına yazılacak alacakların iflas tarihi itibariyle hesaplanıp, belirlenmesi gerekir. İflasın açılması ile ipotekle temin edilen alacaklar hariç, diğer alacaklar muaccel hale gelir ve iflasın açıldığı tarihe kadar işleyen faizler ve takip masrafları da asıl alacağa eklenerek masaya yazılır. İİK’nın 196/3. maddesi uyarınca asıl alacağa faiz işlemeye devam ederse de, bu ancak tasfiye bakiyesi kalırsa ayrıca ödenir. Kayıt kabul davalarında tahsile değil, alacağın iflas masasına kaydına karar verilmekle yetinilir. Alacağın ödenmesi ancak tasfiye sonunda masa mevcudunun sıra cetveline uygun biçimde dağıtımı aşamasında gerçekleşir ve alacakların tam olarak ödenip ödenmeyeceği ancak bu aşamada anlaşılabilir. Kayıt kabul davaları, iflasından önce müflisten alacaklı olanların, bir diğer ifade ile iflas alacaklılarının alacaklarını iflas masasına kaydettirmek için açtıkları ve dayanağını İİK’nın 235. maddesinden alan davalar olup, Asliye Ticaret Mahkemesi görevlidir. Masa borçları sıra cetvelinde yer alamayacağından, bunlar için iflas masası aleyhine genel mahkemede açılması gereken davada İİK’nın 235. maddesindeki süreler uygulanmaz. İİK’da masa borçları ve iflastan sonra doğan genel nitelikli alacak için İİK’nın 235/2. maddesinin ilk cümlesindeki gibi kayıt kabul ve 154/3. maddesindeki gibi iflas davaları için Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu yolunda açık bir düzenleme bulunmamaktadır. Dosyamız kapsamında ise dava konusu olan alacağın iflas alacağı ve masa borcu değil, iflas tarihinden sonra doğan genel nitelikli alacak olduğu, davacının tacir olmadığı, davanın nispi ticari dava olmadığı belirlendiğinden Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olması gerekçesiyle Mahkememizin karşı görevsizliğine karar verilmiştir. (aynı konu hakkında benzer nitelikte karar İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi 2018/1524 E., 2018/1258 K.)
HÜKÜM:yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Asıl dava ve Birleşen … 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… esas, …/… karar sayılı dosyaları yönünden ayrı ayrı olmak üzere;
Davacının davalarının HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi gereğince görev dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-Görevli Mahkemenin … ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğuna,
3-Karar kesinleştiğinde HMK’nun 20/1. maddesi uyarınca 2 haftalık kesin süre içinde başvurulması halinde dosyanın görevli mahkemesine gönderilmesine, belirlenen süre içinde başvurulmadığı takdirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
4-HMK ‘nun 331/2. maddesi son cümlesi uyarınca dosya süresi içinde görevli mahkemeye gönderilmediği takdirde talep halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda mahkememizce karar verilmesine,
5-HMK ‘nun 331/2. maddesi gereğince yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda görevli mahkemece karar verilmesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak tarafların yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı.13/10/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza