Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/839 E. 2019/272 K. 26.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/839 Esas
KARAR NO: 2019/272

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/08/2016
KARAR TARİHİ: 26/03/2019

Mahkememizde görülen Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin akaryakıt istasyonu işlettiğini, dava dışı … ile arasındaki ticari ilişki neticesinde bu firmanın müvekkilinden akaryakıt aldığını, müvekkiline… nolu 15.000,00 TL bedelli çek keşide ederek verdiğini, müvekkilinin de çeki bankaya teminat vermek istemiyle cirolatmak istediğini bankaca yapılan incelemeler sonucu kabul edilmediğini, bunun üzerine çekin davalı firmaya iade edildiğini, ancak arkaya koyulan cirosunu iptal etmeyi unuttuklarını, davalı firmanında kötü niyetle çek üzerindeki tarihi değiştirmek sureti ile hiçbir ticari ilişkisinin bulunmadığı davalı …’a verdiğini, bu kişi tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası ile takibe konulduğunu ve müvekkiline ödeme emri gönderildiğini, müvekkilinin huzurdaki davayı açarak …’a borçlu olmadığının tespitini, başlatılan icra takibinin müvekkili yönünden iptalini talep etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesi ve eklerinin müvekkiline tebliğ edildiğini, ancak kendilerinin vekil olduğnuu tebligatların kendilerine tebliğ edilmesinin gerektiğini, davacının iddialarının haksız olduğunu, davanın reddini talep etmiştir.

DEĞERLENDİRME:
Dava, davacının alacağına karşılık olarak dava dışı …’nın keşideci olduğu ve kendisine lehdar olarak verilen dava konusu çekin, bankaya teminat olarak verilmek isnetmesi sırasında banka tarafından kabul edilmemesi üzerine, davacı tarafından ciro iptal edilmeden keşideci Anik Yapı’ya iade edildiği ve keşidecinin ciroyu iptal etmeden çeki davalıya verdiği ve davacının davalıya borcu bulunmadığına dair menfi tespit davasıdır.
Mahkemece resen belirlenen bilirkişiye dosya teslim edilmiş bilirkişi raporunda ” Davacı yanın sunduğu ticari defterlerin TTK hükümlerine göre gerekli açılış ve kapanış onayına sahip olduğu, davacı defterlerinin HMK 222’ye göre delil niteliğinde olup olmadığı hususunun Sayın Mahkemenizin takdirinde bulunduğu, Davalı yanın ticari defterlerini ibraz etmemesi hakkında takdirin Sayın Mahkemenize ait olduğu, Davacı yanın ticari defterlerinde yapılan inceleme sonucunda, dava dışı …Şti.’den 31.12.2015 tarihi itibarı ile KAYDİ olarak, borçlu ya da alacaklı görünmediği, Davacı yanın ticari defterlerinde, davalı ile anılarında KAYDİ olarak herhangi bir ticari ilişkinin varlığına rastlanılmadığı, KAYDİ olarak davaya konu çek nedeniyle borcunun görünmediği” şeklinde raporunu sunmuştur.
Davacı tarafın çeki sunduğunu iddia ettiği banka ile yazışma yapılmış, …tarafından gönderilen yazı ve eklerine göre, dava konusu çekin çek tevdi bordrosunda yer aldığı görülmüş, davacı tarafından yapılan şikayet üzerine başlatılan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …Sor. No.’lu dosyası kapsamında …Şti. yetkilisi …’in …Polis Merkezi’nde alınan ifadesinde “Göstermiş olduğunuz çek koçanı ve koçanın ön yüzündeki imza yazı ve rakamlar bana aittir. Bahsi geçen çeki ödemem karşılığı …isimli firmaya kestim, daha sonra başka bir firmaya ödemem karşılığı verdim. Bu sürede benim maddi olarak işlerim bozuldu ve çeklerimi ödeyemedim.” şeklindeki beyanları ve yapılan bilirkişi incelemesinde davacı ile davalı arasında bir ticari ilişkinin tespit edilememiş olduğu da gözetilerek davacının dava konusu çek dolayısıyla davalıya borçlu olmadığı, dava dışı keşidecinin iade üzerine davacının cirosu bulunan çeki davalıya borcuna karşılık olarak verdiği anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına konu 15.000,00 TL bedelli 15/07/2015 vade tarihli çek dolayısıyla icra takibi kapsamında davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Davacı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine,
3-Alınması gerekli 1.024,65 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 256,96 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 767,69 TL harcın davalıdan alınarak hazineye aktarılmasına,
4-Davacı tarafça yapılan 290,46 TL toplam harç ile yargılama aşamasında yapılan posta, tebligat ücreti 163,00TL ve bilirkişi ücreti 550,00 TL olmak üzere toplam 1.053,46 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleşene kadar yapılacak giderlerin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye avansının istek halinde davacıya iadesine,

Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip …

Hakim …
¸