Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/681 E. 2021/396 K. 16.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2016/681 Esas
KARAR NO: 2021/396

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:14/06/2016
KARAR TARİHİ:16/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’nin 07/05/2016 tarihinde Sinop’ta yakın akrabasının cenazesi olması sebebiyle davalılardan … Belediyes’nin tedarik ettiği … plakalı araç ile …’dan …’a cenazeye gitmek amacıyla yola çıktığını, … plakalı … idaresindeki otobüsün, …’ın kullandığı … plakalı tıra arkadan çarpması neticesinde davaya konu trafik kazasının meydana geldiğini, müvekkilinin araçta yolcu konumunda olup müvekkiline atfedilecek bir kusur durumunun olmadığını, davalılardan … Turizm Taşıma Oto G. Or Tem Hiz II Sanayi ve Dış Tic. Ltd. Şti. ‘nın … plakalı aracın işleteni olduğunu, … Belediyesi’nin davaya konu aracı temin eden kurum olduğunu, diğer davalılardan … Sigorta A.Ş.’nın de … plakalı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortasının tarafı olduğunu, müvekkilinin kaza sonrasında … …Üniversitesi Hastanesi’ne kaldırıldığını, her iki bacağında kaza ile ezilme olduğunu, kalçasında kazaya bağlı morarmalar olduğunu, müvekkilinin İstanbul’ a geldikten sonra … Sigorta Hastanesi’nde tedavisine devam ettiğini, müvekkilinin bir aydır raporlu olduğunu, müvekkilinin … Hastanesi’nde asgari ücret ile çalıştığını ve sürekli ayakta çalıştığını, kaza sonrası bacaklarında meydana gelen yaralanmaların ve ezilmelerin iş hayatını ve günlük hayatını olumsuz etkilediğini, müvekkilinin eşi …’nin kaza sonrasında büyük korku yaşadığını, kaza sonrasında tedavi süresince müvekkilinin yanında yer alarak müvekkiline destek olduğunu,tüm bu nedenlerle müvekkili için 5.000TL maddi( müvekkilinin iş hayatında günlük yaşantısında karşısına çıkacak olan güç kaybına ilişkin zarara ek olarak ayrıca kazancın meydana geldiği tarihten itibaren istirahatli geçen süreler içinse kazanç kaybı zararına ilişkin tazminata kaza tarihinden itibaren işletilecek olan avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı müvekkili için 20.000TL, … için 10.000TL olmak üzere toplamda 30.000TL manevi tazminata kaza tarihinden itibaren işletilecek olan avans faizi ile davalılardan … Turizm ve … belediyesi aleyhine hükmedilmesini( davalılardan sigorta şirketi hariç) mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalıların üzerlerine müteselsilen bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı … Belediye Başkanlığı vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Belediyelerin kamu hizmeti görmekle yükümlü bulunmaları sebebi ile kamu hizmetleri sırasında verdikleri iddia olunan zararlardan dolayı oluşan sorumluluklarının özel hukuk hükümlerine tabii olmadığını, kamu tüzel kişilerinin yasalar tarafından kendilerine verilen görev ve yetkilerin kullanılması sırasında oluşan zararlar niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar olup bu zararların tazmini amacıyla anılan idarelere karşı hizmet kusurlarına dayalı olarak İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun’un 2. Maddesi hükmü uyarınca idari yargı yerinde tam yargı davasının ikame edilmesi gerektiğini, hizmet kusuruna dayalı olarak belediye aleyhine açılan davanın mahkemece görevsizlik sebebiyle öncelikle yargı yolu bakımından usulden reddini talep ettiklerini, davanın ticari dava olmadığını, 07/05/2016 tarihinde gerçekleştiği iddia edilen trafik kazasına karışan … plakalı aracın … Turizm Taş. Hiz. Ltd. Şti’ye ait olup araç şoforünün … ‘da diğer davalı … Tur. Personeli olduğunu, bu sebeple belediye lehine açılan davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, kazaya karışan … plakalı aracın diğer davalı … Tur. Taş. Hiz. Ltd Şti. ile belediye arasında 5393 sayılı Belediye Kanunun’nun 67. Maddesi doğrultusunda imzalanan 30/09/2014 tarihli sürücülü araç kiralama hizmet alımı sözleşmesi ile belediyeye bağlı müdürlüklerde görev yapmak üzere kiralandığını, 30/09/2014 tarihli sözleşmenin eki niteliğindeki teknik şartnamenin 5/5 maddesinde 3. Kişilere verilen zararlardan yüklenici firmanın sorumlu olacağına dair hüküm yer aldığını belirterek belediye aleyhine haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın görev, husumet, usul ve esastan reddine yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davalı … Tur. Taş Oto Gı. Ür. Tem. Hiz. San.Tic. Ltd. Şti. Vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle;
Müvekkili ile davalılardan … Belediye Başkanlığı arasında hizmet alımına ilişkin ihale sözleşmesi imzalanarak yürürlüğe girdiğini, söz konusu sözleşme çerçevesinde, müvekkile ait bulunan ve kazaya karışan … plaka nolu aracın, … Belediyesine ihale süresi boyunca kullanılmak üzere kiralandığını,dolayısı ile müvekkil şirketin işleten sıfatını haiz bulunmasına yasal olanak bulunmadığını. İşbu ihale sözleşmesi sebebi ile söz konusu tarihte aracın işleteni … Belediyesi olduğunu, Aracın işleteni olmayan, araç maliki müvekkil şirketin, davacıların tazminat taleplerinden de sorumlu bulunmadığını, zira müvekkil şirket adına kayıtlı aracın, müvekkil şirketin denetimi dışında kullanılmaktayken söz konusu trafik kazasını gerçekleştiğini, müvekkil şirketin davalılardan … Belediyesi’ne kiraladığı, belediye tarafından kullanılmakta otan ve ihale süresi boyunca da belediyenin emir ve talimatları île bağlı olan araçta müvekkilin herhangi bir denetiminin olamayacağını, dolayısı ile müvekkil şirketin kullanımında ve denetiminde bulunmayan bir araçtan, müvekkilin işleten olarak kusursuz sorumlu olduğunun iddia edilmesinin hakkaniyetle bağdaşmadığını,yasal düzenlemenin de yönde olduğunu, tüm bu nedenlerle müvekkil şirketin aracın işleteni olmadığından hakkmdaki davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, …’nin kazaya uğrayan kişi olup; davacı … lehine yansıma yolu ile manevi tazminata hükmedilemeyeceğini, zarar görenin yakınlarının ancak ölüm halinde manevi tazminat talep edebileceklerini, davacıların talep etmiş oldukları manevi tazminat miktarının son derece fahiş olduğunu, davacıların talebinin açıkça zenginleşme amacı güttüklerini ortaya koymakta olduğunu, tüm bu nedenlerle müvekkil şirketin kazaya karışan aracın işleteni olmadığından; müvekkil şirket yönünden davanın husumetten reddine,davacıların haksız ve dayanaksız davasının esastan reddine,yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davalı SS … Sigorta Kooperatifi vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Söz konusu kaza ile ilgili davadan önce müvekkili kooperatife müracaat edilmediğini ve herhangi bir hasar dosyasının açılmadığını, dava dilekçesi ekinde de kaza tespit tutanağı dahil hiçbir belgenin bulunmadığını, kazaya karışan aracın … numaralı zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası ile poliçesi müvekkil nezdinde sigortalı olduğunu, müvekkil sigorta kooperatifinin poliçe teminatları dahilinde ve poliçe teminat limitiyle sınırlı olmak üzere sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacıya tahmilini talep etmiştir.
Davalı … … Şirketi vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle;
Dava konusu … plakalı aracın müvekkil şirket tarafından tanzim edilen zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ele sigortalı olduğunu, kaza tespit tutağı ve diğer delillerin taraflarına tebliğ edilmediğini, davacının iddia ettiği kazanın meydana geldiği ve zarar görenin de bu kazaya karışığının ispat etmesi gerektiğini, dva konusu aracın aynı zamanda müvekkil şirket tarafından tanzim edilen zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk poliçesi ile sigortalı olduğunu, davaya konu taşımanın ticari taşıma olup olmadığnın tespiti gerektiğini, ticari taşıma olması halinde talebin öncelikle taşımacılık poliçesine yöneltilmesi gerektiğini, dava öncesi KTK md. 97 gereğince dava öncesi başvuru yapılmadığından dav şartı eksikliği nedeniyle esasa girilmeksizin davanın reddine karar verilmesini, davaya konu talebin zamanaşımına uğraşım olup davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini, kaza sırasında sigortalı aracın işleteninin sigorta ettiren olup olmadığının araştırılmasını talep ettiklerini, dava dilekçesinde belirtildiği üzere aracın … Belediye tarafından tedarik edildiğini, aracın işletenin … Belediyesi isgorta ettireninin ise … Tuz. Taş. Oto. Gıda Ür. Tem. Hiz. İl Sanayi ve Dış tic. Ltd. Şti olduğunu, Müvekkil şirketin sorumluğunun … Tuz…. Ltd. Şti.’nin aracın işleteni ve sigorta ettireni olduğunu, ve poliçe kapsamında olduğunu, oysa konu olayda kiralama nedeniyle aracın işleteninin değişmiş olup, kaza araç … Belediyesinin işletmesindeyken meydana geldiğini, kiralama sonucu aracın işleteninin değişmesi nedeniyle mevcut poliçenin sona erdiğini, müvekkil şirket kayıtlarında başkaca da bir poliçe de bulunmadığından müvekkil şirketin sorumluluğuna gidilemeyeceğinin açık olduğunu, tüm bu nedenlerle ve cevap dilekçesinde sunulan emsal kararlarda göz önünden bulundurularak aleyhlerine açılmış olan haksız ve mesnetsiz davanın esasına girildiği takdirde davaya konu talebin öncelikle taşımacılık poliçesine yöneltilmesi zorunluğu nedeniyle; davaya konu talebin zamanaşımına uğraması, sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmaması nedeniyle meydana geldiği iddaa edilen zararın kaza ile illiyeti bulunmaması nedeniyle reddine, Mahkeme masraf vekalet ücretinin davcı tarafa yükletilmesine karar verilmesini, davacı yanın müterafik surunun nazara alınmasına, celp edilmesi gereken delillerinin toplanmasına, kusur durumu ve zararın tespiti için bilirkişi incelemesi yapılmasına, her halde haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan … … Şirketi vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, ihbar edilen konumunda olduklarından haklarında hüküm tesis edilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dava, trafik kazası nedeniyle sürekli ve geçici iş görmezlik tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Tarafların sosyal ekonomik durumu araştırılmış, trafik, sigorta, poliçe hasar dosyası, ceza dosyasının UYAP’a kayıtlı evrakları celp edilmiş, kazaya karışan … plakalı aracın da yer aldığı kiralamaya ilişkin davalı … ile davalı … Belediyesi arasında akdedilen Sürücülü Araç Kiralama Sözleşmesi ve ekleri dosyaya ibraz edilmiş,
Mahkememizce … 1.Asliye Ceza Mahkemesinin … E., … K. Sayılı dosyasının uyap kayıtları celp edilmiştir. Mahkemece alınan 09/06/2017 tarihli bilirkişi raporu ile Mahkememiz davasına konu … plakalı otobüsün sürücüsü …’nın asli kusurlu olduğu, … plakalı çekicinin sürücüsü …’ın Tali Kusurlu olduğu bu itibarla takdiri Mahkemeye ait olmak üzere davacının … plakalı otobüsün içinde yolcu konumunda olması nedeni ile kusursuz olduğu kanaatinin rapor edildiği anlaşılmıştır. Ceza mahkemesince yapılan yargılama neticesinde dava dışı sanık … yönünden 5237 sayılı TCK 89/1 maddesi uyarınca 180 birim gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına, TCK 62/1, 52/2, 52/4 maddelerinin uygulanması suretiyle neticeden 3.000,00-TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, dava dışı sanık … yönünden 5237 sayılı TCK 89/1 maddesi uyarınca 90 birim gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına, TCK 62/1, 52/2, 52/4 maddelerinin uygulanması suretiyle neticeden 1.500,00-TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın kesin karar olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu kazaya ilişkin trafik tespit tutanağının yapılan incelemesinde; kazanın 07/05/2016 tarihinde … otoyolu İstanbul istikametinden, … istikametine gidilirken 04-28 km de, dava dışı sürücü … sevk ve idaresinde … plakalı çekici ve … plakalı yarı römork TIR aracı ile İstanbul isitikametinden, … istikametine seyri sırasında, olay mahallinde, orta şeritte trafiğin seyrini yavaşlatması ve aynı istikamette, orta şeritte seyreden … plakalı sürücüsü dava dışı … olan otobüsün, kendi aracının sağ ön ve yan kısımları ile TIR’ın sol arka ve yan kısımlarına çarpması neticesinde meydana geldiği, davacı …’ nin yaralandığı anlaşılmıştır.
Dosyaya ibraz edilen ve davalıların kabulünde olan Sürücülü Araç Kiralama Hizmet Alımına ait sözleşme uyarınca, … plakalı aracın 01/10/2014 tarihinden 30/09/2017 tarihine kadar sürücülü olarak davalı … Belediyesine kiralandığı ve aracın davalı … Belediyesine teslim edildiği anlaşılmıştır.
Kazaya konu … plakalı otobüsün kaza tarihinde davalı … Tur. Taş. Oto. Gıda Ürt. Tem. Hiz. San. Ve Dış Tic. A.Ş. adına kayıtlı olduğu, poliçe ve hasar dosyasının yapılan incelemesinde ise davalı … Sigorta AŞ nezdinde 21/10/2015-21/10/2016 tarihleri arasında geçerli zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğu ve teminat limitinin kişi başı ölüm/sakatlık için 290.000,00 TL olduğu, … plakalı otobüsün diğer davalı … Sigorta A.Ş.’ye 21/10/2015-21/10/2016 tarihleri arasında geçerli …/0/263 poliçe numaralı Karayolları Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Ferdi Kaza Sigorta poliçesi ile sigortalı olduğu, ve teminat limitinin kişi başı ölüm/sakatlık için 175.000,00 TL olduğu belirlenmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2013/18924 Esas, 2015/4895 Karar sayılı ilamına göre “Haksız fiil sonucu çalışma gücünün kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite hastanelerinin Adli Tıp Ana Bilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü veya Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. Mahkemelerce, kazada yaralanan, tazminata konu kişinin tüm tıbbi evrak ve belgeleri temin edilerek yukarıdaki yönteme göre belirlenmesi” gerekmektedir. Yine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin 2017/1941 Esas 2019/29 Karar sayılı ilamına göre “Maluliyete ilişkin alınacak raporların kaza tarihlerine göre; 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 ila 31/08/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 ile 31/05/2015 tarihleri arasında Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 tarihinden sonra ise, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi” gerekmektedir.
Dosyamız kapsamında alınan maluliyete ilişkin ATK’nın 30/05/2018 tarih, 5126 karar sayılı raporunda özetle; sonuç olarak … oğlu, 30.01.1972 doğumlu …’nin 07.05.2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) haftaya kadar uzayabileceği oy birliği karar verildiği anlaşılmıştır.
ATK raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraflar rapora karşı beyan ve itirazlarını sunmuşlardır. Mahkememizce, davacı tarafın itirazları değerlendirilmek üzere ATK Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiş, , Adli Tıp Kurumu Başkanlığının, 09/05/2019 tarihli raporunda “2. Adli Tıp İhtisas Kurulunun 30.05.2018 tarihli 5126 karar nolu Mütalaasının kişinin mahallinde yapılmış olan muayenesi ve diğer tıbbi belgeleri ile grafilerinin değerlendirilmesi sonucunda tespit edilen arızalarının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği Çerçevesinde değerlendirilmesi ile düzenlenmiş olduğu, Davacı vekilince itirazların Adli Tıp Üst Kurullarının görev tanımlarını yapan Adli Tıp Kurumu Kanununun ilgili maddelerine uyar şekilde Adli Tıp İkinci Üst Kurulunca değerlendirmeyi gerektirecek ölçütlerin hiçbirini karşılamadığı, Dosyada mevcut raporlar arasında çelişki bulunmadığı, Dosyanın bu haliyle Cumhurbaşkanlığının 4 sayılı kararnamesinin 16. Maddesi 1 nolu fıkrası kapsamında değerlendirilmediğinden İkinci Üst Kurulu Gündemine alınmasını gerektirecek özellikler taşımadığı..” gerekçesiyle dosyanın mahkememize iade edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce aktüer hesabı yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve aktüer bilirkişinin raporunu sunduğu, raporda özetle; SGK rapor bilgileri ekran görüntüsünde davacının 54 gün istirahatli olduğu görüldüğü, Davacının maddi zararının Adli Tıp Kurum Raporu ve SGK tarafından belirlenen istirahat raporuna göre seçenekli hesaplama yapılarak sunulduğu, buna göre
1. Seçenek: Adli Tıp Kurumu esas alındığında davacının 3 haftalık (3 hafta x 7 gün = 21 gün) geçici iş göremezlik zararının 971,25 TL olacağı,
2. Seçenek: SGK rapor bilgileri ekran görüntüsünde belirtilen davacının 54 günlük geçici iş göremezlik donemi esas alındığında maddi zararının 2.497,50 TL olacağı,
Davacının 1. Seçenek ve 2. Seçenekte hesaplanan maddi zararından davalılarının müştereken ve müteselsilen sorumluluğunun ve Davacıların talep ettiği manevi tazminatın takdirinin Mahkemeye ait olacağını, … Sigorta A.Ş. için temerrüt tarihinin 30.11.2016, … Sigorta A.Ş. için temerrüt tarihinin 29.11.2016, diğer davalılar için temerrüt tarihinin 07.05.2016 kaza tarihinin temerrüt tarihi olarak kabul edileceği görüş ve kanaatlerini sunmuş olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporuna tarafların beyan ve itirazlarını sunmuşlar, itirazlar kapsamında Mahkememizce ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişi ek raporunda özetle;
Davacının maddi zararının Adli Tıp Kurum Raporu ve SGK tarafından belirlenen İstirahat raporuna göre seçenekli hesaplama yapılarak Mahkemenin takdirlerine sunulduğu, buna göre Adli Tıp Kurumu esas alındığında davacının 3 haftalık (3 hafta x 7 gün = 21 gün) geçici iş göremezlik zararının 971,25 TL olacağı, SGK rapor bilgileri ekran görüntüsünde belirtilen davacının 54 günlük geçici iş göremezlik dönemi esas alındığında maddi zararının, 2.497,50 TL olacağı, SGK tarafından rücuya tabi bir ödeme yapılmadığı, ancak Mahkemece davacının hesaplanan geçici iş göremezlik tazminatından SGK tarafın ödenen tutarının indirilmesi ihtimaline binaen, yine seçenekli olarak, davacının maddi zararının 3 haftalık geçici iş göremezlik zararının (971,25 TL-1.610,40 TL)= – 639,15 TL ve bakiye bulunmadığı, ikinci seçenekde ise 54 günlük geçici iş göremezlik zararının (2.497,50 TL -1,610,40 TL)= 887,10 TL olacağı, davacının 1. Seçenek ve 2. Seçenekte hesaplanan maddi zararından davalılarının müştereken ve müteselsilen sorumluluğunun ve davacıların talep ettiği manevi tazminatın takdirinin Mahkemeye ait olacağı, Davalı … Sigorta A.Ş.’ye başvuru tarihinden sonraki 8 iş günü 30.11.2016 tarih. … Sigorta A.Ş.’ye başvuru tarihinden sonraki 8 iş günü 29.11.2016 tarih olduğu görüş ve kanaatini bildirmiş olduğu anlaşılmıştır.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığından alınan maluliyet raporu, tarihli aktüerya bilirkişisinden alınan ek raporun dosya kapsamı itibariyle hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatine varılarak hükme esas alınmıştır.
Dava 6098 sayılı TBK 54. gereğince bedensel zarara uğranılması nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlâl etmesi hali TBK 54.maddesinde özel olarak hükme bağlanmıştır ve haksız fiil nedeniyle bedelsel zararlar tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olarak belirtilmiştir. İddia, itiraz, celp edilen kayıt ve belgeler, temin edilen ve hükme esas alınan raporlar incelenip değerlendirilmiş olup; dava konusu kazanın 07/05/2016 tarihinde … otoyolu İstanbul istikametinden, … istikametine gidilirken 04-28 km de, dava dışı sürücü … sevk ve idaresinde … plakalı çekici ve … plakalı yarı römork TIR aracı ile İstanbul isitikametinden, … istikametine seyri sırasında, olay mahallinde, orta şeritte trafiğin seyrini yavaşlatması ve aynı istikamette, orta şeritte seyreden … plakalı sürücüsü dava dışı … olan otobüsün, kendi aracının sağ ön ve yan kısımları ile TIR’ın sol arka ve yan kısımlarına çarpması neticesinde meydana geldiği, davacı …’ nin yaralandığı, kaza nedeniyle … plakalı aracın dava dışı sürücüsü …’ nın 2918 sayılı KTK 54, 52, 103, 107, 15//4 maddeleri ihlal ettiği, mahkememizce dosya kapsamında yapılan değerlendirmede, … plakalı araç sürücüsünün birden fazla trafik kuralı ihali yaptığı, temel sürüş kurallarına riayet etmediği, yolcu taşıma işine özgü olarak gerekli özen ve sorumluluğu yerine getirmediği, meydana gelen kazada dolayısıyla kusur açısından asli ve tam kusurlu olduğuna kanaat edilmiştir. Kaza nedeniyle davacının Adli Tıp Kurumundan alınan maluliyet raporuna göre sürekli iş göremezlik durumunun mevcut olmadığı, geçici iş göremezlik hale geldiği, SGK rapor bilgileri ekran görüntüsünde belirtilen davacının 54 günlük geçici iş göremezlik döneminin resmi kayıt niteliğinde olması nedeniyle esas alınması gerektiği ve maddi zararının, 2.497,50 TL olacağı, SGK tarafından rücuya tabi bir ödeme yapılmadığı, davacının bakım ve bakıcı giderine ilişkin herhangi bir kayıt sunamadığı, sürekli iş göremezlik ve bakım ve bakıcı giderlerine ilişkin maddi tazminat istemi yönünden reddinin gerektiği anlaşılmıştır.
KTK’nın 3. maddesinde, “İşleten: Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehin gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak, ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.” şeklinde tanımlanmıştır. Aynı Kanun’un 85/1. maddesine göre “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” maddenin son fıkrasına göre ise “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” İşletenin bu sorumluluğu bir tehlike sorumluluğudur.
Dosyada davalı belediye ile diğer davalı … arasında Hizmet Alımına Dair Sözleşme mevcut olup, iş tanımı; sürücülü araç kiralama işi olarak, işin süresi; 01/10/2014 – 30/09/2017 olarak, ödemelerin; aylık hakediş olarak yapılacağı, işte alt yüklenici çalıştırılmayacağı hususlarının tanımlandığı ve belirlendiği görülmektedir. Bu halde bu sözleşme uzun süreli araç kiralama sözleşmesi niteliğindedir. “Davacı vekili, davalı …’ un işleten sıfatı ve adam çalıştıran istihdam eden sıfatı ile sorumlu olduğunu iddia etmiş ise de, işleten sıfatının davalı … Belediyesine geçtiği görülmüştür. İstihdam ilişkisinin varlığı içinde, istihdam edene bağımlı olarak çalışma koşulu arandığı, yani müstahdem, istihdam edenin emir ve talimatına göre yani ona bağımlı olarak ve zararın işin görülmesi sırasında ve işle ilgili olarak verilmiş bulunması gerektiği, oysa kazanın … Belediyesine ait işin görülmesi sırasında meydana geldiği, aracın işletilmesinde tüm tasarruf yetkisinin … Belediyesi’ne ait olduğu anlaşılmakla, davalı … arasında işleten ve istihdam eden ilişkisi bulunmadığından, davalı … adına açılan maddi ve manevi tazminat davalarının pasif husumet yokluğundan reddi gerekmiştir.
Diğer davalı … Sigorta’ ya açılan davanın dosya kapsamında mevcut bilgi ve belgeler ile ispatlanamaması karşısında maddi tazminat talepleri yönünden reddi gerekmiştir.
TBK’nın “manevi tazminat” başlıklı 56/2.maddesinde “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” şeklinde düzenleme yer almaktadır.
Bu yasal hüküm gereğince, hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzur duygusunu doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın miktarı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. Hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Manevi tazminat takdir edilirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmedilmesi gerekmektedir.
Somut uyuşmazlıkta olay tarihi, kazanın oluş şekli, kusur durumu ile tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, manevi tazminatın belirlenmesine hakim olan ilkeler Yargısal içtihatlarda, anılan yasa maddesi hükmüne göre özel haller göz önünde tutulduğunda, davacı …’ nin kaza nedeniyle içinde bulunacağı ruhsal elem ve ızdırap ağırlığı ile diğer davacının yakınlık dereceleri (eşi olması nedeniyle) itibarıyla duymuş oldukları elem ve ızdırabın ağırlığı ile tarafların ve müteveffanın sosyal ve ekonomik durumları nazara alındığında mahkememizce takdir edilen manevi tazminat miktarlarının uğranılan zararla/zararlarla orantılı olduğu, bu miktarın davacılar için zenginleşme aracı olmayacağı gibi davalılar yönünden de ekonomik yıkıma neden olmayacağı değerlendirildiğinden hak ve nesafet kuralları çerçevesinde manevi tazminat miktarı belirlenmiş aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı …’nin tazminat talepleri yönünden davanın kısmen kabulü ile;
a) Maddi tazminat yönünden 2.497,50 TL geçici iş göremezlik tazminatının davalı … Belediyesi yönünden kaza tarihi olan 07/05/2016 tarihinden, diğer davalı … … Şirketi yönünden 30/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
b) Manevi tazminat yönünden 2.000,00 TL tazminatın davalı … Belediyesinden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacı … yönünden manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 1.000,00 TL tazminatın davalı … Belediyesinden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Davacı …’nin davalı … Sigorta A.Ş’ye yönelik maddi tazminat talebinin reddine,
4-Davacıların davalı … Tur. Taş… Ltd.Şti.’ye yönelik maddi ve manevi tazminat taleplerinin pasif husumet yokluğundan reddine,
5-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 375,54 TL karar harcından peşin alınan 199,55 TL’nin mahsubu ile geri kalan 175,99 TL bakiye harcın davalılar … Belediyesi ve … … A.Ş’den tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
6-Davacı tarafça yapılmış olan 153,05 TL İlk masraf, toplam posta ve tebligat ücreti 569,90 TL, 350,00 TL bilirkişi ücreti, toplam 1.072,95 TL’nin davanın kabul oranına göre 168,54 TL ve 119,55 TL peşin harç olmak üzere toplam 288,09 TL yargılama giderinin davalılar davalılar … Belediyesi ve … … A.Ş’den tahsili ile davacılara verilmesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar … Belediyesi ve … … A.Ş’den tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davacılara ödenmesine,
8-Davalı … … Tur. Taş Oto Gı. Ür. Tem. Hiz. San.Tic. Ltd. Şti. kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre red edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 4.425,38 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
9-Davalı … Belediye Başkanlığının yapmış olduğu 50,00 TL tebligat-posta giderinin davanın kabul red oranına göre hesaplanan 42,15 TL’nin davacıdan tahsili ile bu davalıya ödenmesine,
10-Davalı … Tur. Taş Oto Gı. Ür. Tem. Hiz. San.Tic. Ltd. Şti. yapmış olduğu 180,00 TL tebligat-posta giderinin davacıdan tahsili ile bu davalıya ödenmesine,
11-Davalı … Sigorta kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre red edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
12-Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda karar verildi.16/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır