Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/580 E. 2022/737 K. 07.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/580 Esas
KARAR NO : 2022/737

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/05/2016
KARAR TARİHİ : 07/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 25.07.2005 tarihinde meydana gelen trafik kazasında muris … çocukları … ve … vefat ettiğini, İşbu kazanın meydana gelmesinde … Ağır Ceza Mah dosyasında yapılan bilirkişi incelemesinde … plakılı araç sürücüsü ve davalı … asli-tam kusurlu olduğunun tespit edildiğini, aracın z.m.t.m.m.sigortası yabancı araç olduğunu ve yeşil kartlı bulunduğunu davalı …Bürosunda olduğunu … nolu hasar dosyasının mevcut olduğunu, kazanın meydan gelmesi sonrasında … Ağır Ceza Mah….E.-…K. Sayılı açıları davanın kesinleştiğini, Kazada vefat eden müvekkilleri oğlu-kızı … ve …için anneleri …’nun kazadan öldüğü tarihe kadar olan süredeki destek ve bakım masraflarının miraşçıları ve davacılar; Tüm davacılar için fazlaya dair haklarımız saklı kalmak üzere her biri için ayrı ayrı olmak üzere 1.250×8:10.000 TL. (onbintürklirası) Kazada vefat eden müvekkillerinden oğlu-kızı … ve … için arıneleri …’nun kazadan öldüğü tarihe kadar olan süredeki destek ve bakım masraflarının miraşçıları ve davacılar; Tüm davacılar için fazlaya dair haklarımız saklı kalmak üzere her biri için ayrı ayrı olmak üzere 1.250×8:10.000 TL. (onbintürklirası) TOPLAM 10.000 TL. destek ve bakım masraflarının; fazlaya dair haklarımız saklı kalmak kayıt ve şartı ile her iki davalıdan şimdilik 10.000 TL. maddi destek tazminatı talep ettiklerini, Kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz,, mahkeme harç ve masrafları, vekalet ücreti ile müşterek ve müteselsilsen davalılara yükletilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kazanın 2005 yılında meydana geldiğini, davacıların murisi …’nun ise 2015 yılında vefat ettiğini, … kazanın meydana geldiği tarihten vefat ettiği 2015 yılına kadar geçen 10 yıllık sürede Destekten Yoksun Kalma tazminatına ilişkin bir talepte bulunmadığını, dava konusu kazada vefat eden … ve …’nun anneleri …’ya daha önce manevi tazminat ödemesinin yapıldığını, ilgili Kurumdan hasar dosyası istendiğinde net bir şekilde görüleceğini, vefat eden … ve …’nun kardeşlerine de manevi tazminat ödemeleri yapıldığını, haksız ve mesnetsiz işbu davanın reddini, tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; … Ağır Ceza Mahkemesi … Esas sayılı dosyasında yabancı plakalı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğu belirtilmişse de kusur oranının belli olmadığını, Her iki müteveffanın da evli ve çocuklu vefat ettiğini, davacıların annesi …’nun vefat ettiği 2015 yılına kadar devamlı ve gerçek bir ihtiyaç içersinde olduğunu, yaşamına devamı için gerekli olanaklardan yoksun kaldığını, başkaca bir gelirinin olmadığını, herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan tazminat almadığımnı, yaşam düzeninin bozulduğunu, evli ve çocuklu desteklerinin ayrıca annelerine de sağlıklarında destek olduklarının ıspat edilmesinin gerektiğini, ayrıca kazada vefat edenler dışında …’nun 5 çocuğunun da bulunduğunu, yaşı da dikkate alındığında destekten yoksun kalma tazminatı şartlarının oluşmadığının görüleceğini, davacıların murisinin destekten yoksun kalıp kalmadığının uzman bilirkişi/aktüer tarafından bir hesaplama yapıldığında destekten yoksun kalma durumunun olmadığının görüleceğini, her halükarda bir kısım davacının anneleri nimet dolunun bir kısım davacının kazada vefat eden emel ve oğuzhanın çocukları olmasından dolayı büyükanneleri nimet dolunun mirasçısı sıfatıyla maddi tazminat talep edemeyeceklerini, …’nun kaza tarihinden ölüm tarihine kadar 10 sene içinde açtığı bir dava bulunmadığını , ….’nun mirasçıları sıfatıyla hak edişi olduğundan bahisle açılan maddi tazminat taleplerinin külliyen reddini, davanın reddini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davacıların talep ettiği maddi tazminatın hukuki niteliği destekten yoksun kalma tazminatıdır.
Davanın bu yönüyle yasal dayanağını 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununu oluşturmaktadır ve ölüm hâlinde uğranılan zararların niteliği bakımından kanunun 53/3 maddesi uyarınca ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıpların tazmini mümkün olmaktadır. Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır Yani haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse TBK.’nın 53 ve devamı maddelerine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur..” aynı yasanın 85/1. maddesinde “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı.”, aynı yasanın 85/son maddesinde “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-1. maddesinde, sigortacının poliçede belirtilen aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği düzenlenmiştir.
Yukarıda açıklanan hükümlerden de açıkça anlaşılacağı üzere, Zorunlu Mali sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebep olması halinde o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türüdür.
Türkiye’ye giriş yapmak isteyen yabancı plakalı araçların işletenleri mevzuat gereği ya ZMMS yaptırmak ya da Türkiye’de geçerli Yeşil Kart Sigortası’na sahip olmak zorundadır. Yeşil Kart Sistemi yabancı plakalı motorlu kara taşıtlarının işletilmesi esnasında verdikleri zararın kazanın meydana geldiği ülkede ZZMS limitleri ve şartları dahilinde tazmini için oluşturulmuş olup ülkemizde bu işlemleri … yürütmektedir.
Somut olay bakımından da söz konusu kazaya karışan … yabancı plakalı aracın karıştığı kaza dolayısıyla yukarıda açıklanan yasal gerekçelerle davalının meydana gelen kaza sebebiyle doğan zararlardan sorumlu olduğu ortadadır.
Mahkememizce resen belirlenen bilirkişi heyetine dosya tevdi edilmiş bilirkişi heyeti raporunda “Dosya kapsamındaki mevcut verilerin değerlendirilmesi sonucu;1- KUSUR; … plakalı otomobil sürücüsü …”nun kendi ölümü ve yanında yolcu olarak bulunan …’nun ölümü ile neticelenen dava konusu trafik kazasında kusursuz olduğu, … plakalı otomobil sürücüsü …’ın sürücüsü…’nun ve yanında yolcu olarak bulunan …’nun ölümü ile neticelenen dava konusu trafik kazasında % 100 (yüzde yüz) oranında asli derecede kusurlu olduğu,.07.2005 tarihinde geçirdiği trafik kazası nedeni ile aynı gün hayatını kaybeden oğlu …” nun desteğinden yoksun kalan; Muris anne …” nun; oğlunu kaybetmesi sonucu kaza tarihi 25.07.2005 ile vefat ettiği tarih 14.01.2015 arası destek zararının 26.678,20 TL olduğu, 25.07.2005 tarihinde geçirdiği trafik kazası nedeni ile aynı gün hayatını kaybeden kızı …” nın desteğinden yoksun kalan; Muris anne …” nun; oğlunu kaybetmesi sonucu kaza tarihi 25.07.2005 ile vefat ettiği tarih 14.01.2015 arası destek zararının 6.222,35 TL olduğu, Davacıların murisi …” nun kaza tarihi 25.07.2005 ile vefat ettiği … ve kızı …” in vefatı nedeni ile toplam destekten yoksun kalmış 6.222,35) 32.900,55 TL olabileceği hesaplanmıştır. Kaza tarih 14.01.2015 arası oğlu maddi zararının (26.678,20 TL) Sayın Mahkeme tarafından davacıların muris …” nun işbu destekten yoksun kalma tazminatını talep edebilecekleri yönünde karar verilmesi durumunda; Mirasçılık Belgesi dahilinde toplam 32.900,55 TL aşağıda pay oranlarına göre dağıtılmıştır.
– 2/14 pay 1966 doğumlu … için (32.900,55 x 1/7) – 4.700,07 TL
– 2 payı 1962 doğumlu … için (32.900,55 x 7 4.700,07 TL
– 2 pay 1952 doğumlu … için (32.900,55 x V7) 4.700,07 TL
– 2 pay 1958 doğumlu … için (32.900,55 x 1/7) 4.700,07 TL
– 2 pay 1957 doğumlu … için (32.900,55 x V7) 4.700,07 TL
– 2 yapın 1964 doğumlu oğlu …’ya (25.07.2005 vefatı nedeni ile pay edilerek)
* 1 pay … oğlu 1992 doğumlu … için (32.900,55 x 1/14) 2.350,05 TL
* | pay … oğlu 1997 doğumlu … için (32.900,55 x 1/14) — 2.350,05 TL
– 2 yapın 1950 doğumlu kızı …’ya (25.07.2005 vefatı nedeni ile pay edilerek)
* |1 pay … oğlu 1975 doğumlu … için (32.900,55 x 1/14) – 2.350,05 TL
* 1 pay… kızı 1980 doğumlu … için (32.900,55 x 1/14) — 2.350,05 TL
Yukarıda açıklanan belge ve bilgiler dahilinde Kurumun karşı … şirketi ile anlaşması durumunda teminat limitinin ne olduğu ve muris anne …” için herhangi bir limit bulunup bulunmadığının dosyada bulunan belgelerden tespit edilemediği, bu bağlamda, hesapları için davalıların sorumluluğu ve Kurum’ dan talep edilebilir olup olmadı belirtilemeyeceği,” şeklinde rapor sunulmuştur.
Dosya kapsamında davacılardan müteveffanın bakmakla yükümlü olduğu mirasçıları açısındanmirasbırakanlarını yitirmiş olmalarından dolayı desteğin ölümünden önceki hayatlarını devam ettirebilmeleri için hükme esas olan aktüerya bilirkişi raporun ve kusur bilirkişi raporu dikkate alındığında meydana gelen kazada davalının hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatından sorumlu olduğu kanaatine varılmış ve maddi tazminat talebinin bilirkişi raporu ve davacı vekilinin sunduğu ıslah dilekçesi doğrultusunda kabulüne karar vermek gerekmiştir.
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 25/07/2005 tarihinde … ili, … ilçesi, hudutları dahilinde meydana gelen trafik kazasında davacı …’ın yaralandığını, işbu kazanın meydana gelmesinde … Ağır Ceza Mahkemesinin …Esas, … Karar sayılı dosyasında yapılan bilirkişi incelemesinde … plaka sayılı araç sürücüsü maliki …’ın asli – tam kusurlu bulunduğunu, bu nedenle kazada yaralanan … için manevi tazminat taleplerinin olduğunu, işbu trafik kazasından dolayı kuruma daha evvel diğer mirasçı ve hak sahipleri için başvuruda bulunulduğunu ve … sayı ile hasar dosyası oluşturulduğunu, yapılan arabuluculuk görüşmelerinden olumlu bir sonuç alınamadığını, belirtilen sebepler ile 5.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, mahkeme harç ve masraflarının davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava ettiğini bildirmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; 28.06.2008 gün ve 26920 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan yönetmeliğe göre çalışma usul ve esasları düzenlenmiş olan davalı büronun, yabancı ülke Yeşil Kart Büroları (Emsal Bürolar) ile yaptığı … Anlaşma çerçevesinde yabancı plakalı araçların Türkiye’de karıştıkları kazalarda şayet geçerli bir Yeşil Kart sigortaları mevcutsa Yeşil Kart Sigortacıları adına kusur esasına göre sebebiyet verilen üçüncü şahıs hasarlarını tedvir etmekte olduğunu, davalı büronun yabancı plakalı araçların ülkemizde sebebiyet verdikleri kazalarda ortaya çıkan hasarların tedvirinde bu araçların sahip veya sürücüleri adına hareket etmeyip kaza tarihini kapsayan geçerli Yeşil Kart sigortaları olması halinde bu sigorta şirketi adına hareket ettiğini, … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında yabancı plakalı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğu belirtilmişse de kusur oranı belli olmadığını, kusur oranlarının doğan zarara etkisinin ve illiyet bağının da tespitinin gerektiğini, davacı …’ın, yaralandığı gerekçesiyle manevi tazminat talep etmekle birlikte hiçbir bilgi ve belgeyle müracaatta bulunmadığını, davacılar vekilinin delil listesinde dahi …’ın yaralandığına ilişkin hiçbir belge bulunmadığını, bu durumda, 25.07.2005 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığı ve malul kaldığına ilişkin bir Adli Tıp Raporu olmadığından ve ayrıca BK 47. maddesi gereği manevi tazminatın değerlendirilmesine esas özel hal ve şartları oluşmadığından davacının tüm taleplerinin reddini, tüm yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmilini talep etmiştir.
Dava, trafik kazası sebebiyle açılan manevi tazminat davasıdır.
6098 Sayılı TBK’nun 58. maddesi gereğince; hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İBK gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Bu ilkeler kapsamında, olayın gerçekleşme şekli, yeri, zamanı, manevi tazminatın sebepsiz zenginleşme ve fakirleşme aracı olmaması, tarafların sosyal ekonomik durumları, hak ve nesafet kaideleri birlikte değerlendirildiğinde davacı lehine hükmedilen manevi tazminat miktarı yerinde olduğundan; davacı yararına 3.000,00 TL, manevi tazminata hükmedilmesinin ulaşılmak istenilen manevi tatmin (doyum) için yeterli olacağı sonuç ve kanaatine ulaşılmış ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
Davanın KABULÜ İle;
1-A) Davacı … için 4.700 TL’nin,
B) Davacı … için 4.700 TL’nin,
C) Davacı … için 4.700 TL’nin,
D) … için 4.700 TL’nin,
E)… için 4.700 TL’nin,
F) … için 2.350,05 TL’nin,
G) … için 2.350,05 TL’nin,
H) … için 2.350,05 TL’nin,
I)… için 2.350,55 TL’nin davalının temerrüde düşürüldüğü tarihi olan 08/12/2015’ten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp adı geçen davacılara verilmesine,
2-Davacının yatırdığı toplam 312,71 TL harcın davalı …’dan alınarak davacılara verilmesine, eksik 51,50 TL başvurma harcı ile eksik3.650,39 TL peşin harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan toplam 1.679,40 TL yargılama giderinin davalı …’dan alınarak davacılara verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre 8.132,03 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davalı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7- Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın “Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik”in 207. maddesi uyarınca davacının bildireceği İBAN numarasına, İBAN numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan gider avansında kalan paradan karşılanmak üzere PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürünce davacı tarafa İADESİNE,
8-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 216/1 maddesi uyarınca taraflardan birinin talebi olmadıkça gerekçeli kararın tebliğe çıkarılmamasına,
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
Davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İle;
1-3.000 TL manevi tazminat bedelinin kaza tarihi olan 25/07/2005’ten itibaren işletilecek yasal faizi ile beraber davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının yatırdığı toplam 95,20 TL’nin kısmen kabul kısmen ret oranına göre 57,12 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, eksik 36,30 TL başvurma harcı ile eksik 297,15 TL peşin harcın kısmen kabul kısmen ret oranına göre 200,07 TL’sinin davalı …’dan alınarak, bakiye kısmın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4- Davacı tarafından yapılan toplam 144,40 TL yargılama giderinin kısmen kabul kısmen ret oranına göre 86,64 TL’sinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5- Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre 3.000,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre 3.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Bürosuna verilmesine,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00 TL’nin kısmen kabul kısmen ret oranına göre 792,00 TL’sinin davalı …’dan alınarak, bakiye 528,00 TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
8- Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın “Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik”in 207. maddesi uyarınca davacının bildireceği İBAN numarasına, İBAN numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan gider avansında kalan paradan karşılanmak üzere PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürünce davacı tarafa İADESİNE,
9-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 216/1 maddesi uyarınca taraflardan birinin talebi olmadıkça gerekçeli kararın tebliğe çıkarılmamasına,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olarak davacı vekili ile davalı şirket yetkilisin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 29/07/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza