Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/549 E. 2020/83 K. 30.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/109 Esas
KARAR NO : 2020/55

DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/02/2016
KARAR TARİHİ : 23/01/2020

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin … mevkiinde faaliyet gösteren tatil kötü ve oteli işlettiğini, davacı şirket ile davalı arasında 22.03.2012 ve 01.04.2013 tarihli elektrik satış sözleşmelerinin düzenlendiğini, davalı kurum tarafından sağlanan elektrik enerjisinin 19.06.2013, 20.06.2013, 19.11.2013, 20.06.2014, 13.07.2014 tarihlerinde elektrik kesintisinin gerçekleştiğini, kesintiler nedeniyle otelin elektrik ihtiyacının karşılanması için jeneratörde kullanılmak üzere 33.221,39.-TL’lik akaryakıt satın alındığını, elektrik enerjisinin sürekli kesilmesi nedeniyle davacı şirkete ait tesiste bulunan elektrikle çalışan cihazların arızalandığını, 19.11.2013 tarihindeki kesinti nedeniyle jeneratör çalıştırılması için 17.585,67.-TL tutarında mazot tedarikinin yapıldığını, 20.06.2014 tarihindeki kesinti nedeniyle … seksiyonel sigortasının atması ile parafuarın ve… ölçüm hücresi içinde bulunan … sigortasının atması sonucunda onarım için 20.06.2014 tarihli fatura karşılığında 19.617,20.-TL, … Teknik asansör tarafından düzenlenen 18.644,00.-TL’lik fatura ve 24.06.2014 tarihinde tolon makine tarafından düzenlenen 23.158,00.-TL’lik fatura da olmak üzere toplam 61.389,20.-TL ödeme yapıldığını, 13.07.2014 tarihinde yapılan kesinti nedeniyle hasar gören makinelerin onarımı için …Şti. Tarafından düzenlenen 4.349,48.-Euro bedelli faturaya istinaden ödeme yapıldığını, davacı şirkete ait otelde kullanılan jeneratörlerin ve komşu tesislerde kullanılan jeneratörlerin çalışması nedeniyle ortaya çıkan gürültüden otel müşterilerinin rahatsız olduğu, bu rahatsızlığın…’teki misafir yorumları ve puanlama olarak tesise yansıması nedeniyle tesis çalışanları ve yönetiminin zor durumda kaldığını, bu nedenle 10.000,00.-TL manevi tazminat talep ettiklerini ileri sürerek gerçek zararın yargılama sırasında ortaya çıkacak olması nedeniyle şimdilik 1.000,00.-TL maddi, 10.000,00.-TL manevi tazminatın zararın doğduğu tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müşterilerden alınan fatura kalemlerinin EPDK tarafından belirlendiğini, davanın zamanaşımına uğradığını, tahsil edilen kalemlerden müvekkilinin sorumluluğu olmaması nedeniyle davanı husumet yokluğundan reddinin gerektiğini, davanın … AŞ’ye ihbarının gerektiğini, müvekkilinin elektrik üretmediğini ya da dağıtmadığını, Yargıtay içtihatlarında da aleyhine hüküm verilen tarafların dağıtım şirketleri olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.

CEVAP: İhbar olunan vekili Antalya … AHM ye sunduğu cevap dilekçesinde özetle; Davacı elektriği müvekkil şirketten değil, müvekkil şirketle aynı perakende lisansına sahip olan … AŞ’den aldığını, davanın müvekkil şirketle hiçbir ilgisi bulunmadığını, Davanın husumet bakımından reddinin gerektiğini,dava dilekçesinde belirtilen 19.06.2013’de meydana gelen elektrik kesintisi 60253 iş emri numarası ile kapatıldığını genel bir kesinti olduğunu, Davalının iddia etmiş olduğu gibi uzun sürmediğini, sadece 8 buçuk saat süren kesintinin zaruri bir kesinti ve müvekkil şirketin bu hususta bir sorumluluğunun bulunmadığını,davacı elektriği müvekkili şirketten değil, müvekkili şirketle aynı perakende lisansına sahip olana …AŞ’den aldığnı, bu nedenle illiyet bağının kurulmasının mümkün olmayacağını, davacının müvekkili şirket ile yapmış olduğu bir sözleşme dahi olmadığını davanın müvekkili ile bir bağının bulunmadığını, davanın husumet nedeni ile reddini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava konusu ihtilaf, taraflar arasında imzalanan elektrik abonelik sözleşmesi uyarınca davacının işyerinde yapılan kesinti sonrasında davacının iddia ettiği zararın tazminine yönelik tazminat davasıdır.
Dava dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından önce Antalya … ATM ‘nin … esas sayılı dosyası ile davalı … aleyhine dava açıldığı, taraf teşkili yapılmaksızın doğrudan birleştirme kararı verilerek dosyanın Antalya … ATM nin … Esas sayılı dosyası ile birleştirme kararı verildiği, birleştirilen Antalya…ATM dosyasının…1 esas sayılı dosyasında yeniden tefrik kararı verilerek Antalya …ATM nin … esas dosyasında mahkememize gönderilmeki üzere yetkisizlik kararı verildiği, birleştirme kararı verilen Antalya … ATM dosyasının … esas sayılı dosyasının davalısının … AŞ olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafın dava dilekçesinde özetle: Davalı şirkete ait elektriğin davacı firmaya ait tesislerin olduğu bölgede muhtelif zamanlarda kesintiye uğraması sonucu jenerotörlerin devreye girmesi ve bu sebeple yüksek gürültü yapması nedeniyle davacıya ait tesiste ikamet eden misafirlerin rahatsız edilmelerine yol açması ve bu durumun tesis yönetimine olumsuz yansıması ve elektrik kesintileri dolayısıyla zarar gören teçhizat arızalar sebebiyle servislere yapılan ödemeler jeneratjör mazot tüketimi vesair zararlar sebebiyle şimdilik 1.000,00 maddi 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ettikleri görülmüştür.
Antalya … ATM dosyasının … esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonunda “Davacı ile Antalya… Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı dosyasında davalı iken mahkememiz dosyası ile birleştirilen ve süresindeki yetki itirazı nedeniyle ayırma kararı verilerek yine mahkemenin … esasına kaydedilen dosyada taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi ve yetkiye ilişkin hüküm nedeniyle yetki itirazının kabulüne, dosyanın İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, bu dosyada davacı ile … AŞ arasındaki sözleşmenin 22.03.2012 ve 01.04.2013 tarihli olduğu, sözleşme içeriğinin aktif elektrik enerjisinin satışının sağlanması konulu olduğu, 12.05.2014 tarihinde davacı ile davalı … A.Ş arasında davalı tedarikçi olmak üzere “Perakende Elektrik Satış Sözleşmesi”nin düzenlendiği anlaşılmıştır.
6446 Sayılı Enerji Piyasası Kanunu’nun 9 maddesinde dağıtım faaliyeti düzenlenmiş, dağıtım şirketinin lisansında belirlenen bölgede sayaçların okunması, bakımı ve işletilmesi hizmetlerinin yerine getirilmesinden sorumlu olduğu, dağıtım şirketinin dağıtım faaliyeti dışında bir faaliyetle iştigal edemeyeceği, lisansında belirtilen bölgedeki dağıtım sistemini elektrik enerjisi üretimi ve satışında rekabet ortamına uygun şekilde işletmek, bu tesisleri yenilemek, kapasite ikame ve arttırım yatırımlarını yapmak…eşit taraflar arasında ayırım gözetmeksizin hizmet sunmakla yükümlü olduğu düzenlenmiş olup, davacının eletrik kesintisi nedeniyle ödeme yaptığını ileri sürdüğü tarihlerde abonelik ilişkisi içerisinde bulunduğu dağıtım şirketinin davalı olmadığı, davalı ile abonelik ilişkisinin 12.05.2014 tarihinde başladığı, ileri sürülen zararın ortaya çıktığı tarih, davalı ile abonelik ilişkisinin başladığı tarih, davacının ortaya çıkan zarardan davalı şirketin de müteselsil sorumlu olduğu iddiasını haklı kılacak yasal bir düzenlemenin bulunmadığı gözetildiğinde Enerji Piyasası Kanununun anılan hükmü nedeniyle davalı şirkete husumet yöneltilemeyeceği sonucuna ulaşılmakla davanın husumet nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiş,” gerekçesiyle husumet nedeni ile red kararı verilmiştir.
Mahkemece verilen bu kararın temyizi üzerine Yargıtay 3. Hukuk dairesi’nin 2016/17802 esas 2018/4704 karar nolu ilamı ile “Davada sıfat, tarafın, dava konusu maddi hukuk ilişkisinin süjesi olup olmamasıyla ilgilidir. Sıfat, davanın tarafı ile dava konusu hak arasında “hak ilişkisine dayalı bağ” dır. Taraf ve dava ehliyeti; davanın tarafları ile ilgili olduğu halde, sıfat, dava konusu hakka ilişkindir. Uygulamada sıfat yerine genel olarak “husumet”, davacı bakımından “aktif husumet ehliyeti”, davalı bakımından “pasif husumet ehliyeti” tabirleri kullanılmaktadır.
Somut olayda;davacı şirket ile davalı … A.Ş. arasında 12/05/2014 tarihli sözleşme yapıldığı, fatura bedellerini davalının tahsil ettiği, yerel medyaya duyuru için dava dışı … tarafından Belediyeye enerji kesintisi yapılacak gün ve saatlerin yazı ile bildirildiği anlaşılmaktadır.Davacı ile davalı şirket arasında 12/05/2014 tarihli abonelik sözleşmesinin yapıldığı, davacı ile dava dışı … arasında herhangi bir abonelik sözleşmesinin bulunmadığı,bunun yanı sıra davalı şirket ile dava dışı … arasında yapılan dağıtım sistem kullanım anlaşmasının ise yalnızca bu iki şirket arasındaki iç ilişkide sonuç doğuracağı ve davacı yönünden bir bağlayıcılığının bulunmayacağı da kuşkusuzdur. Diğer anlatım ile davalının davacıya karşı sözleşmesel sorumluluğu bulunmaktadır .
Bu nedenlerle mahkemece davalı yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesiyle bozma kararı verilmiştir.
Davalı tarafından emsal olarak sunulan İzmir … ATM’nin … esas …karar nolu ve Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/1317 esas 2019/1386 karar nolu ilamı ile de onanmış olan benzer nitelikte bir dosyasında yapılan yargılamada da “Diğer davalı… A.Ş.’nin sorumluluğu; Sigortalı şirket EPDK tarafından tespit edilen elektrik enerjisi miktarından daha fazla elektrik tüketiminde bulunduğundan serbest tüketici özelliğine sahip olduğu, serbest tüketiciler kendi bulundukları bölgede lisans sahibi olan elektrik dağıtım firmasından elektrik alabileceği gibi, Türkiye’nin herhangi bir yerinde üretim yapan bir üretim şirketinden elektrik enerjisi alma hakkına da sahip olduğu, davaya konu olayda sigortalı soğuk hava işletmesi ihtiyacı olan elektrik enerjisini … A.Ş. yerine…A.Ş.’den sözleşme ile temin ettiği, ancak …A.Ş.’nin kendine ait bir iletim ve dağıtım şebekesi olmadığından müşterisine bu enerjiyi …’ın iletim hatlarını, … A.Ş.’nin dağıtım hatlarını kullanarak ulaştırdığı, … A.Ş., İletim ve dağıtım sistemini kullandığı için bunun bedelini de …A.Ş. ve …’a sistem kullanım faturası ile ödediği, dolayısıyla … A.Ş. herhangi bir iletim ve dağıtım faaliyetinde bulunmadığı, herhangi bir nedenle iletim yada dağıtım sisteminde iddia edildiği gibi bir gerilim dalgalanması meydana gelse bunun sorumlusu da doğal olarak … yada … A.Ş. olacağı, belirtilen sebeplerle; … A.Ş.’ne bu olay sebebiyle husumet yöneltilemeyeceği” gerekçesiyle husumetten red kararı verilmiştir.
Mahkememizce işbu dosya için yapılan değerlendirmede; davalı … ş A.Ş.’nin sorumluluğu; davacı şirketin EPDK tarafından tespit edilen elektrik enerjisi miktarından daha fazla elektrik tüketiminde bulunduğundan serbest tüketici özelliğine sahip olduğu, serbest tüketiciler kendi bulundukları bölgede lisans sahibi olan elektrik dağıtım firmasından elektrik alabileceği gibi, Türkiye’nin herhangi bir yerinde üretim yapan bir üretim şirketinden elektrik enerjisi alma hakkına da sahip olduğu, davaya konu olayda davacının otel işletmesinin ihtiyacı olan elektrik enerjisini … A.Ş.’den sözleşme ile temin ettiği, ancak … A.Ş.’nin kendine ait bir iletim ve dağıtım şebekesi olmadığından, herhangi bir nedenle iletim yada dağıtım sisteminde iddia edildiği gibi bir gerilim dalgalanması meydana gelse bunun sorumlusu da olamayacağı, doğal olarak … A.Ş.’ne bu olay sebebiyle husumet yöneltilemeyeceği kanaatiyle davanın davalı yönünden pasif husumet sebebiyle reddine karar verilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
2-Alınması gerekli 54,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye aktarılmasına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
5-Davalı taraf lehine, karar tarihinde yürürlükteki AAÜT gereğince maddi tazminat talebi yönünden 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine,
6–Davalı taraf lehine, karar tarihinde yürürlükteki AAÜT gereğince manevi tazminat talebi yönünden 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip …

Hakim …
¸