Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/512 E. 2021/192 K. 10.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/512 Esas
KARAR NO:2021/192

DAVA :Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:05/05/2016
KARAR TARİHİ:10/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkile ait ve sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın seyir halinde iken sağ taraftaki Sokaktan aniden ve kontrolsüz şekilde caddeye çıkan … plaka sayılı … markalı aracın müvekkile ait araca çarparak hasarlanmasına neden olduğunu,kaza neticesinde müvekkile ait aracın sürücüsünün kusurun tamamının … plakalı araç sürücüsünde olduğunu, Müvekkile ait araçta meydana gelen hasar bedeli ile değer kaybından; Davalılardan… araç sahibi olarak, … Genel Sigorta A,Ş. ise K.TK Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı olarak müştereken ve müteselsilen mesul olduklarını, Müvekkile ait araç ticari taksi olduğundan, kazanç kaybından ise davalı…’nin sorumlu olduğunu, kaza neticesinde müvekkile ait aracın ağır şekilde hasarlanmış olup; onarımının çeşitli firmalarda yaptırıldığını, Aynca aracın kaza yapılan yerden çekilmesi ve parçalanan lastiğin değişimi için de toplamda 350,00-TL.masraf yapıldığını, İşbu kaza nedeni ile meydana gelen hasarın onarımı için müvekkilce toplamda 5.739,01-TL. Ödendiğini, Müvekkile ait aracın günlük net kazancının 600,00-TL.olup, müvekkile ait araç onarım için 3 gün serviste kalmış olup fazlaya dair hak ve alacakları saklı kalmak kaydı ile müvekkile ait aracın kazanç kaybının 1.800,00-TL olduğunu, Müvekkile ait araç, ön kısmından ağır şekilde hasarlanmış olup araçta meydana gelen değer kaybı taraflarınca tam olarak bilinmediğinden ve yapılacak bilirkişi incelemesi ile tespit olunacağından fazlaya dair hak ve alacakları saklı kalmak kaydı İle şimdilik 1.500,00-TL.değer kaybının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkile ödenmesi gerekli olduğunu, tüm bu nedenlerle,Davalı…’ye alt … plaka sayılı Aracın trafik kaydına, devri önlemeye yönelik tedbir konulmasına,Fazlaya dair hak ve alacakları saklı kalmak kaydı ile müvekkile ait … plaka sayılı araçta meydana gelen 1.500,00-TL.lik değer kaybı alacaklarının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsİlen tahsili ile taraflarına ödenmesine,Fazlaya dair hak ve alacakları saklı kalmak kaydı ile müvekkilin uğradığı 1.800,00-TL . kazanç kaybının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı araç sahibi…’den alınarak taraflarına ödenmesine,5.739,01-TL hasar onarım bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsildi tahsili ile taraflarına ödenmesine, Yargılama giderleri İle vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı… vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davacı yanın aracının hasara uğramasına neden olan kazanın gerçekleştiği tarihte müvekkile ait … plakalı aracın müvekkilin ikamet ettiği … otoparkında park halinde bulunmakta olduğunu, Müvekkile ait aracın … Otoparkına 20 Nisan 2016 saat 21:40:28’de giriş yaptığına ve 20 Nisan’ı 21 Nisan’a bağlayan gece boyunca otoparkta kalarak 21 Nisan 2016 tarihinde saat 10:30:35’te otoparktan çıkış yaptığını,bu nedenle müvekkile ait aracın …’de oturduğu sitenin otoparkında park halinde bulunuyorken davacının kazanın meydana geldiğini iddia ettiği …’de bulunmasının ve davacının aracına çarpmasının fiilen imkansız olduğunu, Davacıya ait aracın 21 Nisan 2016 tarihindeki kullanıcısı olan …’ın … Cumhuriyet Savcılığı’nın … soruşturma nolu dosyasında kazanın hemen akabinde sıcağı sıcağına verdiği beyanında kendisine çarpan aracın … marka bir araç olduğunu beyan ettiğini, müvekkile ait … plakalı aracın ise … marka olduğunu, bu nedenle müvekkilin aracının davacıya ait araca çarpmadığının bir diğer delili olduğunu, Davacı yanın iddialarını kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir an için müvekkile ait aracın davacının aracına çarptığının düşünülmesi halinde …’ın beyanı da göz önünde bulunduğunda müvekkilin aracının sol ön kısmında gözle görülür derecede ve ağır bir hasarın oluşması gerekeceğini. Ancak delil listemizde sunduğumuz müvekkile ait aracın 22 Nisan 2016 tarihinde …’deki sitenin otoparkından çıkış yapmadan önceki kamera görüntülerinde aracın sol ön kısmının kayda girdiği saat 10:10:27’de müvekkilin aracın sol ön kısmında hiçbir kaza emaresi olmadığının açıkça görüleceğini, cevap dilekçesinde arz ve izah edilen nedenlerden haksız ve yersiz ikame edilen huzurdaki davanın reddine, yargılama masraflarının ve ücreti vekaletin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiş olduğu görülmüştür.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davadan önce müvekkil şirkete başvuruda bulunulmamış olup, dava şartının gerçekleşmediğini, 6704 sayılı torba kanunu uyarınca davadan önce başvuru yapmanın zorunlu hale getirildiğini, bu nedenle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, Esasa ilişkin olarak ise davacı vekilinin müvekkiline ait araçta meydana gelen değer kaybı talebi bakımından kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir an için müvekkil sigorta şirketinin dava konusu talep ile sorumlu olduğunu düşünülse bile; davalı müvekkil sigorta şirketinin işbu sorumluluğu Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1 ve Trafik Poliçesi Genel Şartlarının 1. maddesinden doğan kusur oranında ve poliçe limiti ile sınırlı sorumluluğu olduğunu, Bu sebeple Mahkemece sebepsiz zenginleşmeye mahal vermemek amacıyla öncelikle kazaya karışan araç sürücülerinin kusur oranlarının tespiti, kusur oranlarının belirlenmesi sonrasında da araçta meydana gelen değer kaybının tespitinin gerekli olduğu kanaatinde olduklarını, davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybının hesaplamasında 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren yeni trafik poliçesi genel şartlarının ekinde yer alan değer kaybı hesaplama tablosunun kullanılması gerektiği izahtan varestedir. Getirilen yeni düzenlemeye göre aracın cıvatalı parçalarında yapılan değişim veya onarmaların araçta değer kaybına sebep olmayacağı kabul edilmektedir. Bu nedenle davacıya ait aracın da bu gibi parçalarında onarım veya değişim yapılmış ise araçta değer kaybının oluşmayacağının kabulü gerektiği kanaatinde olduklarını, Davacı vekilinin talep etmiş olduğu hasar onarım bedeli yönünden müvekkil sigorta şirketinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, Davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, müvekkil sigorta şirketi aleyhine hüküm kurulması durumunda müvekkil şirketin ancak dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizden sorumlu tutulabileceği kanaatinde olup, tüm bu nedenlerle Öncelikle dava şartı gerçekleşmemiş olduğundan davanın usulden reddine, Davanın reddine, Aksi halde değer kaybı talebi ile ilgili olarak belirttikleri şekilde hesaplama yapılarak hüküm tesis edilmesine, Hasar onarım bedeli talebinin reddine,yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiş olduğu görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dava; trafik kazası nedeniyle araçta meydana geldiği iddia edilen hasar bedeli, kazanç kaybı ve değer kaybı bedelinin tazmini istemine ilişkindir.
… C.Başsavcılığının … soruşturma no, … Karar nolu dosyasının bir suretinin dosyamız içine alındığı, müşteki beyanının incelenmesinde … plakalı araç şürücüsü olan dava dışı …’ın vermiş olduğu ifadesinde, kendisine çarpan aracın … plakalı “…” Marka bir araç olduğunu beyan ettiği, 25/04/2016 tarihinde kovuşturma yapılmasına yer olmadığına ilişkin karar verilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce … İlçe Emniyet Müdürlüğü’ ne, … Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığına, davalının ikametgah adresine olan … Yönetimine, davacı vekilinin bildirmiş olduğu dava dışı… şirketine müzekkere yazılarak, mobese ve kamera kayıtlarının celbi istenilmiş ise de kayıtların belirli bir süre depolandığı ve süre sona erdiğinden kayıtların mevcut olmadığı ve silindiği bilgisi verilmiştir.
Mahkememizce, davacı vekiline HMK 240/3.maddesi uyarınca tanık olarak göstermiş olduğu kişinin adresini bildirmek üzere kesin süre verilmiş ve usulüne uygun ihtar yapılmış ise de kesin süre içerisinde adresi bildirilmediğinden, tanık dinletilmesi talebinden vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; meydana gelen trafik kazası nedeniyle, davacının aracında oluşan hasarın onarım bedeli, uğramış olduğu kazanç kaybı ve değer kaybından, davalıların sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır
Dosya kapsamında, kaza tarihinde davacıya ait aracı sevk ve idare eden dava dışı sürücünün C.Savcılığında vermiş olduğu ifade de, kendisine çarpan aracın “…” marka olduğunu beyan etmesi, ancak davalının maliki olduğu aracın, trafik ve sigorta kayıtlarına göre Volkwagen marka olması, davacının davalının maliki olduğu, diğer davalının ise sigortacısı olduğu aracın kazaya dahil olduğuna ilişkin beyanları dışında somut bir kanıt ileri sürememesi, kamera kayıtlarının mevcut olmaması, tanık delillinden de vazgeçmiş sayılması neticesinde, davasını ispat edemediği, davalıların meydana gelen kazada sorumluluklarının bulunmadığı anlaşıldığından, davanın her bir talebi yönünden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 59,30 TL ilam harcının peşin alınan 154,37 TL’den düşümü ile geri kalan 95,07 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üstünde bırakılmasına,
4-Davalı…’nin yapmış olduğu 47,00 TL’nin davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
4-Davalılar kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Asgari Ücret Tarifesi gereği 4.080,00’er TL ücret takdirine, bunun davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı… vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 10/03/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza