Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/501 E. 2020/223 K. 28.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/501 Esas
KARAR NO:2020/223

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ :02/05/2016
KARAR TARİHİ:28/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili ile davalı şirketin benzer sektörde faaliyet gösteren firmalar olduğunu, davalı şirket tarafından televizyon, gazete/dergi ve internet dahil tüm işitsel, görsel ve yazılı mecralarda davalının “Yıl sonuna kadar haftada iki gün cepten internet” kampanyasının tanıtımı için reklam filmleri yayınlamaya başladığını, davalı tarafından yayınlanan reklam filminin Türk Ticaret Kanununun 55.maddesi ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında kanuna aykırı olup, TTK’nun 54.maddesi uyarınca da haksız rekabet oluşturduğunu, reklamdaki ifadelerin rakipler ve rakiplerin ürün ve hizmetlerinin kötülendiğini ve tüketicilerin yanıltıldığını, müvekkilinin sunduğu hizmetlerin hedef alınarak ve müvekkili şirket hizmetlerinin “olmadığı” yönünde tüketici nezdinde kötüleme yapıldığını, davalı tarafından yayınlanan reklam filminin gerçeği yansıtmadığını ve reklam filmindeki üstünlük iddiasının hiç bir objektif ve somut veriye dayanmadığını, davacı tarafın haksız rekabet yaratan eylemleri ile müvekkili şirketi maddi ve manevi olarak zarara uğrattığını, açıklanan nedenlerle; davalı tarafın haksız rekabet teşkil eden eylemlerine son verilerek müvekkili şirketin dava sonuçlanıncaya kadar hak kaybına uğramaması için söz konusu televizyon reklamlarının yayınlarının durdurulmasına, davalı tarafın haksız rekabet yarattığının tespitine, 50.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine, verilecek kararın tirajı en yüksek 5 gazeteden birinde haftada 2’şer defa olmak üzere 15 gün süreyle ilan edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Reklamda davacının iddia ettiği üzere rakip şirketlerin iş ürünlerinin ve/veya hizmetlerinin hiç bir suretle kötülenmediğini, reklamda müvekkili şirketin yıl sonuna dek haftada 2 gün internet faydasının tanıtıldığını, bu tanıtımın haksız rekabete yol açmayacağını, reklamda yer verilen tüm hususların doğru olduğunu, reklamda yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici herhangi bir unsurun bulunmadığını, maddi ve manevi tazminatın koşullarının bulunmadığını, açıklanan nedenlerle; davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, yayınlanan reklam nedeniyle oluşan haksız rekabetin men’i ile maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir.
İddia, savunma, dosyaya sunulan deliller, reklam filmi üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir. Bilirkişi raporunda özetle; davacının 01/01/2016-30/06/2016 tarihleri arasındaki dönemde 180.075.822,51-TL dönem net zararı ettiği, aynı dönemde 3.815.847.757,28-TL kaydi sermayesinin olduğu, davalının 01/01/2015-31/12/2015 tarihleri arasında 12.945.242.827,16-TL kaydi sermayesinin, aynı dönemde 1.302.398.865,49-TL net karının olduğu, reklam filmi değerlendirildiğinde “…?…?…?”, “…! …” ifadelerinin kötüleme teşkil edebileceği kanaatine varıldığı, reklamda vaad edilen hediyenin davalıdan mobil hizmet alan, tarifesinde 2GB ve üzeri internet paketi bulunan aboneler için geçerli olduğu şeklindeki ifade ile ilgili olarak altyazıda/dipnotta verilmesinin reklamda süperpoze/patlangaç/sabit yazı olarak beliritlmesi gerektiği, bu özellikleri barındırmadığı, bu ibarenin haksız rekabete sebebiyet verebileceği kanaatine varıldığı, maddi tazminat koşullarının oluştuğu, manevi tazminat talebinin haklı olduğu görüş ve tespitleri belirtilmiştir. Mahkememizce, Davalı tarafça bilirkişi raporuna ilişkin yapılan itirazlar nedeniyle, yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişi raporunda özetle; reklam filmi ile davalının rakiplerine göndermeler yapılması üzerine kurulu olduğu, göndermelerin mizah, hiciv, ironi uslubu altında rakipleri aşağılama, başarısız gösterme ifadelerinin tespit edildiği, maddi ve manevi tazminat hususunun mahkemenin takdirinde olduğu hususlarında görüş bildirilmiştir.
Kural olarak bilirkişi raporu hakimi bağlamaz, hakim raporu serbestçe takdir eder. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarında yer alan mali değerlendirme dışında, diğer hususlarda yapılan tespitler mahkememizce yerinde görülmemiştir. Şöyle ki, davacı taraf dava dilekçesi ile dava konusu reklam filminde yer alan “…?…?…?” mizahı aşan nitelikte, kötüleme, tüketiciyi yanıltıcı nitelikte olduğu, haksız rekabet teşkil ettiği, “…! …” ifadelerinin kötüleme niteliğinde olduğunu, “… cebin, internetin ve TV’ nin hakkını vermiş” ifadesinin rakiplerin kampanyalarının kötülendiğini, “…? … …” ifadesinin diğer GSM operatörlerinin hizmetinin kötülemeye yönelik olduğu, “…., …’ lulara ….”ifadesi ile altyazıda yer alan ifadelerinin birbiriyle çeliştiğini, tüketiciyi yanıltıcı nitelikte olduğunu, reklam filminin haksız rekabet oluşturduğunu, haksız rekabet sonucu mevcut abonelerin kaybedilmesi, yeni abone kazanamamasına neden olması nedeniyle davacı şirketin maddi ve manevi zarara uğradığını, bu nedenle reklam yayınının durdurdurulması, haksız rekabet yarattığının tespiti ve haksız tecavüzün meni, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur.TTK 55.maddesine göre
“a) Dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışlar ve özellikle;
1. Başkalarını veya onların mallarını, iş ürünlerini, fiyatlarını, faaliyetlerini veya ticari işlerini yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarla kötülemek,
2. Kendisi, ticari işletmesi, işletme işaretleri, malları, iş ürünleri, faaliyetleri, fiyatları, stokları, satış kampanyalarının biçimi ve iş ilişkileri hakkında gerçek dışı veya yanıltıcı açıklamalarda bulunmak veya aynı yollarla üçüncü kişiyi rekabette öne geçirmek,…
5. Kendisini, mallarını, iş ürünlerini, faaliyetlerini, fiyatlarını, gerçeğe aykırı, yanıltıcı, rakibini gereksiz yere kötüleyici veya gereksiz yere onun tanınmışlığından yararlanacak şekilde; başkaları, malları, iş ürünleri veya fiyatlarıyla karşılaştırmak ya da üçüncü kişiyi benzer yollardan öne geçirmek,…” haksız rekabet halleri olarak sayılmıştır .Bu hükümlere aykırılık halinde haksız rekabetin oluşacağı düzenlenmiştir
Davacının haksız rekabet yarattığını belirttiği ifadeler kapsamında değerlendirmede;
Görüntü kayıtları dosyaya sunulan reklam filminde esas olarak şu unsurlar yer almaktadır:
– “…? … …” … hizmetlerine ilişkin olarak sarfedildiği, doğrudan davacıya yönelik gönderme olmadığı, kendi ürün ve hizmetlerini övmeye yönelik ifadeler olduğu,
– “…?…? …?” ifadesinde doğrudan davacıya yönelik gönderme olmadığı, Dava dilekçesinde haksız rekabet, kötüleme, aşağılama olarak gösterilen bu ifadenin, mahkememizce hakaret veya ahlak dışı söz olarak kabul edilmemiştir. Dosyaya davalı tarafça sunulan BTK tarafından hazırlanmış 2015 yılı 4.çeyrek Pazar Verileri Raporunda davalı şirketin … uzunluğuna ilişkin gerçekleşen artış miktarı yer almakta, rakibi niteliğindeki davacı şirkette dahil diğer şirketlerden daha fazla olduğu görülmektedir. Yukarıda anılan kanun maddesi anlamında, reklamda yer alan ifadenin ile davalının kendi vermiş olduğu hizmeti övmeye yönelik bir ifade olduğu, somut verilere göre de rakibi niteliğindeki diğer şirketlere oranla daha fazla altyapı hizmeti sunduğu, ifadenin gerçek dışı olmadığı, gereksiz incitici nitelikte olmadığı anlaşılmakla, davalının bu ifade ile haksız rekabet oluşturmadığına kanaat edilmiştir.
– “O işler öyle olmaz! Vereceksen yol boyunca değil yıl boyunca vereceksin” ifadelerinin, reklam içeriğinin tamamı incelendiğinde, mizah konusu yapılan “Megamor” isimli farazi firmanın satış noktasına gelen müşteriye internet hizmetini alabileceği yol boyunca yer alan ve wi-fi hizmeti sunan yerlerin wi-fi şifrelerinin verilerek, internet hizmeti almasının sağlanmaya çalışıldığı anlaşılmıştır. Reklamda yer alan ifade ile doğrudan veya dolaylı yolla davacı yada diğer operatörlere gönderme yapılmadığı kanaatine varılmıştır.
– “… cebin, internetin ve TV’ nin hakkını vermiş” ifadesinin incelemesinde davacı veya diğer operatörler hizmetlerine yönelik gönderme olmadığı gibi karşılaştırmalı reklam niteliğine sahip olmadığı, davalının kendi ürün ve hizmetlerini övmeye yönelik ifadeler olduğu kanaatine varılmıştır.
– “…., …’ lulara ….”ifadesi ile altyazıda yer alan ifadelerinin birbiriyle çeliştiğine ve tüketicinin yanıltıldığına yönelik davacının iddialarına ilişkin yapılan incelemede mobil tarife paketlerinin aylık olarak ücretlendirildiği, mobil hizmetlerin 30 gün için kullanıma sunulduğu, bu hususunda tüketiciler tarafından bilindiği, davacının reklamda yer alan ibareler nedeniyle dava tarihinden önce şikayette bulunduğu ve T.C. Gümrük Ve Ticaret Bakanlığı 11/10/2016 tarih ve … sayılı toplantısında ilgili hususun değerlendirilerek tüketiciyi yanıltıcı nitelikte olmadığına karar verildiği, ayrıca reklamın altyazıları yeniden düzeltilmiş kısa bir versiyonunun yayınladığı da göz önüne alınarak, bu ibarenin haksız rekabet niteliğinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Maddi tazminat talebi yönünden; Davacı vekilince dava dilekçesi ile mevcut abonelerin kaybedilmesi, yeni abone kazanamamasına neden olması nedeniyle maddi tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkememizce; haksız rekabet oluşturan her fiilin aynı zamanda maddi zarar oluşturmayacağı, tazminata hükmedebilmek için zararın varlığı ve bu zarar ile haksız rekabet fiili arasında illiyet bağının ispatının gerekli olduğu kabul edilmiştir. Somut durumda, reklam filmindeki ifadelerin haksız rekabet niteliğinde olmadığı, aynı zamanda somut reklamı izleyen davacı müşterilerinin reklamdan etkilenerek salt kötülemeden dolayı numarasını taşıması beklenemeyeceği gibi reklam sonrasında davacı müşteri sayısında azalma, reklam giderlerinde bir artış görülse dahi bu durumun reklamla ilişkilendirilmesi mümkün olamayacaktır. Dolayısıyla, müşteri kaybının karşılığı diğer operatörden talep edilemez. Yine, davacı tarafça fazladan reklam yapılması ise davacı şirketin şirket yönetim ve pazarlama stratejisi kapsamında kendi insiyatifinde olup bedelinin davalıdan istenmesine yasal olanak yoktur.
Manevi tazminat talebi yönünden; yukarıda ayrıntılarıyla özetlendiği gibi yayınlanan reklam filminde özet ve sonuç olarak, davacının rekabet içinde olduğu davalının haksız rekabet teşkil edecek nitelikte olmadığı kanaatine varıldığından, reklamda yer alan ifadelerinde alaycı bir üslupla ortaya konulduğu, incitici ifadelerin yer almadığı görülmüştür. Ayrıca, Bu tür bir reklamı izleyen davacı müşterilerinin reklamdan etkilenerek salt kötülemeden dolayı numarasını taşıması beklenmeyeceğinden, davacının manevi tazminat talebi de yerinde görülmemiştir.
Haksız rekabet oluşturan fiilin üzerinden geçen sürede reklamın yayından kaldırıldığı anlaşıldığından, davacının reklamların yayından kaldırılmasına ilişkin talebinin ve yukarıda açıklandığı üzere davacının diğer tüm taleplerinin de reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının reddine,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 54,40 TL ilam harcının peşin alınan 2.561,63 TL’den düşümü ile geri kalan 2.507,23 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üstünde bırakılmasına
4-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden maddi tazminat yönünden lehine Asgari Ücret Tarifesi gereği 18.200,00 TL ücret takdirine, bunun davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-4-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden manevi tazminat yönünden lehine Asgari Ücret Tarifesi gereği 3.400,00 TL ücret takdirine, bunun davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.28/02/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza