Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/909 E. 2018/1076 K. 15.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/858 Esas
KARAR NO : 2018/1165

DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/09/2014
KARAR TARİHİ: 29/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin aracına tam kusurlu olarak davalının sigortalısı olan aracın çarpması ile müvekkilinin aracında oluşan maddi zararın ve değer kaybının tahsili için davanın açıldığını tespiti yapılana dek şimdilik 8.000,00 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, müvekkilinin sigortalısının kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunduğunun ispat edilmesi halinde müvekkilinin sorumluluğunun olacağını, bu sebeple kusur oranının belirlenmesi gerektiğini, davacının müvekkiline 8 günlük süre içinde başvurmadığını bu sebeple müvekkili aleyhine faizin işletilemeyeceğini, bu sebeplerle davanın reddine karar verilmesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME:
Dava, trafik kazası nedeniyle araçta oluştuğu iddia olunan değer kaybına ve hasar bedeline ilişkin maddi tazminat isteğine ilişkindir.
Dosya hasar ve kusur raporu hazırlamak üzere mahkemece resen belirlenen bilirkişiye tevdi edilmiş bilirkişi raporunda ” Kazanın meydana gelmesinde; davalı … (…) Sigorta A.Ş.’ye … (Trafik) poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın dava dışı sürücüsü …’ın tam (%100) kusurlu,-… plakalı aracın maliki ve sürücüsü davacı …’nın kusursuz sayılmalarının uygun olacağı görüşüne varıldığı, Davacı tarafın aracındaki hasarın onarımı ve kaza sebebiyle aracın meydana gelen değer kaybı olarak zararının 2.213,36 TL olarak uygun görüldüğü, Somut olayda tazminatın davalı sigortacı tarafından ödenmediği anlaşılmakla, davalının 07.04.2012 gününün sonunda temerrüde düşmüş kabul edileceği ve alacağa 08.04.2012 tarihinden itibaren temerrüt faizi işleyebileceği, Davalıya sigortalı aracın “hususi” olduğu, zararın haksız fiilden kaynaklandığı anlaşılmakla, 2.213,36 TL tazminat tutarına 08.04.2012 tarihinden itibaren yasal faiz işleyebileceği” şeklinde raporunu sunmuştur.
Tarafların yapmış olduğu itirazlar sonrası dosya bilirkişilere verilerek ek rapor hazırlaması talep edilmiş bilirkişiler ek raporunda özetle “Davacı …’nın maliki ve sürücüsü olduğu araçtaki hasar tutarının KDV dahil 1.713,36 TL olarak uygun görüldüğüne dair görüşümüzü koruduğumuz Davacı aracında meydana gelen ve 500,00 TL olarak belirttiğimiz değer düşümü zararının 1.000,00 TL olarak kabul edilmesinin uygun olacağı, Temerrüd ve faiz başlangıcı tarihleri ile faiz türü hakkında kök raporumuzda açıklayıp belirttiğimiz hususları aynen koruduğumuz, en mütalaa olarak takdirinize saygı ile arz olunur ” şeklinde ek raporunu sunmuştur.
Davacı vekili ek rapora karşı renkli fotoğraflar ile birlikte zarar miktarına ilişkin olarak itirazda bulunmuş ve birtakım faturalar sunmuştur, bunların değerlendirilmesi için bilirkişilerden 2. Ek rapor alınmış, bilirkişiler 2. Ek raporlarında, faturadaki fiyatların orjinal parça fiyatları olarak kabul edildiği, yeni parça tutarlarının faturaya göre 6.593,95 TL olduğu, %20 oranında yenilenme indirimi uygulanarak parça değerinin 5.275,15 TL olduğu, çeşitli işçilik ve boya gideri faturada olmadığı için ekspertiz raporundaki tutara KDV eklenerek 696,20 TL olduğu ve toplamda hasar bedelinin 5.971,35 TL olduğunu belirtmişlerdir.
Netice olarak, bilirkişi 2. ek raporundaki açıklamalar mahkememizce de yerinde görülmüş, dosya içerisinde bulunan kaza tespit tutanağındaki olayın oluş şekli ve kusur durumuna ilişkin açıklamalar mahkememizce de uygun bulunmuş, davacı tarafça sunulan faturada belirtilen parçaların ve miktarlarının uygun olduğu anlaşılmış, bilirkişiler tarafından yapılan %20 oranındaki yenilenme indiriminin de yerinde olduğuna kanaat getirilmiş olup, mevzuat ve uygulamaya uygun hükme esas alınmaya elverişli rapor sunan bilirkişinin yaptığı hesaplamalar ve poliçe limitleri, davacı vekilinin dava dilekçesinde talep ettiği miktar da dikkate alınarak maddi tazminat talepleri yönünden aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile 1.000,00 TL değer kaybı, 5.971,35 TL hasar bedeli olmak üzere toplam 6.971,35 TL tazminatın, dava dilekçesinde belirtilen tarih de dikkate alınarak 12/04/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 476,21 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 136,65 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 339,56 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yapılmış olan toplam posta ve tebligat ücreti 226,35 TL, bilirkişi ücreti 1.000,00 TL olmak üzere toplam 1.226,35 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre (% 87,14) 1.068,64 TL yargılama gideri ve 136,65 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.205,29 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinden, davalıdan tahsiline karar verilenden hariç kalan miktarın kısmen kabul- kısmen red dolayısıyla davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davacıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre reddedilen dava değeri üzerinden hesaplanan 1.028,65 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davalıya ödenmesine,
7- Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi

Katip

Hakim
¸