Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/865 E. 2022/641 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/865 Esas
KARAR NO : 2022/641
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 21/08/2015
KARAR TARİHİ : 07/06/2022
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 02.07.2012 tarihinde … plakalı aracın kaza yapması sonucu davacının yaralandığını ve çalışma gücü kaybına uğradığını, kaza nedeniyle davacının uğradığı çalışma gücü kaybından doğan zararın tazmin edilmediğini belirterek davanın kabulü ile ilk aşamada 3.000,00-TL maddi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından müvekkiline başvuru yapılmadığını, bu nedenle dava şartının yerine getirilmediğini, ayrıca müvekkilinin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında ve poliçe teminat limitleri dahilinde olduğunu, davacının var ise zararının bilirkişi incelemesi ile belirlenmesi gerektiğini, ayrıca SGK’tarafından yapılan ödemelerin varlığının da sorulması gerektiğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar sebebiyle sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Davacının trafik kazasına bağlı maluliyet durum ve oranının tespiti hususunda ATK’dan rapor alınmış olup, ATK tarafından sunulan 07/09/2018 ve 10/06/2020 tarihli raporlarda özetle;
” Mevcut belgelere göre; … oğlu 1962 doğumlu … …’nun 02.07.2012 tarihinde geçirmiş olduğu araç dışı trafik kazasına bağlı yaralanması 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde âraz bırakmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği” yönünde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizce meydana gelen trafik kazasında tarafların kusur durum ve oranlarının tespiti için ATK Trafik İhtisas Dairesinden rapor alınmış olup sunulan raporda özetle;
“İRDELEME :
Meydana gelen kaza sonrası kaza tespit tutanağının düzenlenmediği görülmekle, 04.11.2019 tarihli keşfe binaen hazırlanmış dosyada mevcut 11.11.2019 tarihli bilirkişi raporunda; kazanın meskun mahalde meydana geldiği, çok belirgin olmayan orta ayırıcı çizgiler ile gidişe gelişe ayrılmış iki yönlü 7 metre genişliğinde asfalt kaplama düz eğimsiz bir yol olduğu, kazanın meydana geldiği alan ile yakın çevresinde yaya geçidi, alt geçit, üst geçit ya da ışıklı trafik işaretinin olmadığı, kazanın gündüz vakti meydana geldiği, yolun sağında 3 metre genişliğinde banket sonrasında 2,5 metre genişliğinde yaya kaldırımının bulunduğu, kaza yerindeki azami hız limitinin 50 km/h olduğu belirtilmiştir.
04.11.2019 tarihli keşfe binaen hazırlanmış dosyada mevcut 11.11.2019 tarihli bilirkişi raporunda; sürücünün beyanına göre kazanın meydana gelmesi halinde; sürücü … …’ın % 25 oranında kusurlu olduğu, yaya … …’nun % 75 oranında kusurlu olduğu, yayanın beyanına göre kazanın meydana gelmesi halinde; sürücü … …’ın % 75 oranında kusurlu olduğu, yaya … …’nun % 25 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı,keşif tutanağı,bilirkişi raporu,tüm beyanlar,dilekçeler incelenmiş olup, sürücü … …’ın ifadesinde, yolun sağ tarafında park halinde bulunan araçların arasından aniden önüne bir şahsın çıktığını, aracının sağ aynasına çarparak yere düştüğünü beyan ettiği, davacı yaya … …’nun beyanında ise … Hastanesine doğru yaya olarak yürüyerek gittiğini, birden yoldan geçen aracın sol koluna çarptığını beyan ettiği görülmekle, kazanın sürücü … …’ın ifadesinde belirttiği şekilde mi meydana geldiği yoksa davacı yaya … …’nun beyanında belirttiği şekilde mi meydana geldiği hususunda kesin bir kanaate varılamamış olup, bu hususun takdiri mahkemenize bırakılarak aşağıdaki şekilde alternatifli kusur dağılımı yapılmıştır.
Dosyadaki mevcut verilere göre;
1.durum
Kazanın, sürücünün beyan ettiği şekilde meydana gelmesi halinde;
A)Sürücü … … sevk ve idaresindeki otomobil ile seyri sırasında olay mahalline geldiğinde, istikametine göre sağ tarafından görünürlüğünü kısıtlayacak şekilde park halinde olan araçların arasından çıkıp, kısa mesafeden hareket alanına giren davacı yayaya karşı alabileceği herhangi bir tedbir bulunmadığından meydana gelen olayda atfı kabil bir kusuru bulunmamaktadır.
B)Davacı yaya … … araç sürücüleri tarafından görünürlüğünü kısıtlayacak şekilde olay mahallinde park halinde olan araçların arasından sol tarafından gelmekte olan sürücü idaresindeki otomobilin varlığını dikkate almadan kontrolsüzce kaplamaya girdiği, bu otomobile ilk geçiş hakkını vermeden park halindeki araçların arasından kaplamaya girmesi neticesi otomobilin sadmesine maruz kaldığı olayda asli derecede kusurludur.
2.durum
Kazanın, davacı yayanın beyan ettiği şekilde kazanın meydana gelmesi halinde;
A)Sürücü … … sevk ve idaresindeki otomobil ile gündüz vakti görüşün açık olduğu mahalde seyri sırasında yola gereken dikkatini vermediği, yolun sağ tarafında park halinde olan araçların yanından yol içerisinde yürümekte olan davacı yayayı yoldaki mevcudiyetini belirtecek şekilde klaksonla ikaz edip, bu yaya ile arasında yeterli açıklık bırakacak şekilde yayanın yanından geçerek seyrini sürdürmesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği, dikkatsiz ve tedbirsiz bir şekilde seyrini sürdürüp, önünde yürümekte olan yayaya önlemsizce çarptığı olayda asli derecede kusurludur.
B)Davacı yaya … … yaya kaldırımının bulunduğu mahalde yolun sağ tarafından kendi can güvenliğini tehlikeye atarak kaplama içerisinde yürüdüğü, gerisinden gelmekte olan sürücü idaresindeki otomobile karşı korunma tedbiri almadığı olayda tali derecede kusurludur.
SONUÇ :
Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda;
1.durumda;
A)Sürücü … …’ın kusursuz,
B)Davacı yaya … …’nun % 100 ( yüzde yüz ) oranında kusurlu,
2.durumda;
A)Sürücü … …’ın % 75 ( yüzde yetmiş beş ) oranında kusurlu,
B)Davacı yaya … …’nun % 25 ( yüzde yirmi beş ) oranında kusurlu olduğu” şeklinde iki farklı ihtimal üzerinden seçenekli kusur tespitine gidildiği anlaşılmaktadır.
Bu kapsamda trafik kazasına ilişkin trafik kaza tespit tutanağı bulunmadığı ATK tarafından da bu yönü ile kesin bir kusur tespiti yapılamadığı farklı ihtimaller üzerinden iki farklı kusur durum ve oranı belirlendiği dolayısı ile tarafların meydana gelen trafik kazasındaki kusur oranlarının tam olarak tespitinin mümkün olmadığı anlaşılmaktadır. Bu hali ile, öğreti ve uygulamada kabul edilen görüşe göre, işletenlerden hangisinin kusurlu olduğunun kesin olarak tespit edilemediği durumda, tehlike sorumluluğuna katlanma ilkesi uyarınca, zararın işletme tehlikeleri doğrultusunda, tehlikeler eşit varsayıldığından zarar ilke olarak yarı yarıya paylaştırılacağı hususu gözönünde bulundurulduğunda (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.04.2007 tarih ve 2007/11-104 E., 2007/180 K. Sayılı ilamı) meydana gelen trafik kazasında, davalı sigorta şirketine ZMSS ile sigortalı … plaka sayılı araç sürücüsünün %50, davacı yayanın %50 oranında kusurlu olduklarının kabulü gerekmiş olup, mahkememizce 25/02/2022 tarihli ara karar ile; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2007/11-104 Esas, 2007/180 Karar sayılı, 04/04/2007 tarihli ve Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2018/5887 Esas, 2020/4076 Karar sayılı, 29/06/2020 tarihli ilamları tarafların kusuru bakımından dikkate alınmak ve davacının maluliyeti hakkında düzenlenen 10/06/2020 tarihli maluliyet raporu
dikkate alınarak davacı vekilinin 28/03/2019 tarihli maddi tazminat kalem ve miktarlarına ilişkin açıklama dilekçesi de gözetilerek dava konusu tazminat kalem ve tutarlarının hesaplanması hususunda dosyanın aktüer bilirkişisine tevdiine karar verildiği karar gereğince sunulan aktüer raporunda özetle;
“- Olay günü olan 02.07.2012 tarihinde gerçekleşen kazada davacının malul kalması sebebiyle sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminatı talebinde bulunulduğu,
Davalı Tasfiye halinde … Sigorta AŞ tarafından … numaralı poliçe ile sigortalanan … plakalı hususi otomobilin kaza tarihinde 20.12.2011/2012 vadeli ZMMS ile teminat altında olduğu,
– Davacının 08.06.2020 tarih 7335 karar numaralı ATK- Adli Tıp Kurumu Başkanlığı tarafından düzenlenen raporda; sürekli maluliyetine mahal olmadığı ve 3 ay geçici iş göremez olduğu,
– Sürekli maluliyet zararından söz edilemeyeceği,
– Davacı … …’nun 3 ay için geçici iş göremezlik tazminat tutarının 2.358,99 TL olduğu,
14.12.2021 tarih … sayılı Adli tıp Kurumu – Trafik ihtisas Dairesi tarafından düzenlenen rapor dahilinde,
 1. durumun Sayın Mahkeme tarafından kabulü durumunda davacının kazanın oluşumunda tam ve asli kusurlu olduğu, bu bağlamda davalı sigorta şirketinden herhangi bir tazminat talep edemeyeceği,
 2. durumun Sayın Mahkeme tarafından kabulü durumunda, davacının kazanın oluşumunda % 25, davalı tarafından ZMMS poliçesi ile teminat altında olan sürücünün % 75 kusurlu olduğu, bu durumda ise hesaplanan toplam 2.358,99 TL geçici iş göremezlik zararının % 75’ ini; 1.769,24 TL ‘sinin davalı sigorta şirketinden talep edebileceği” şeklinde tespitler bildirilmiştir.
Yukarıda ayrıntılarına yer verilen ve kaza tarihi itibari ile yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmiş olması sebebiyle denetime elverişli bulunan maluliyet raporunda tespit edildiği üzere, davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığı, 3 aylık geçici maluliyet süresine yönelik olarak ise; yine yukarıda ayrıntılarına yer verilen ve bakiye ömür süresi yönünden TRH 2010 Yaşam Tablosunun esas alınmış olması ve hesaplamada progresif rant yönteminin kullanılmış olmasına göre denetime elverişli bulunan aktüerya raporu ile davacının toplam geçici iş göremezlik zararı olarak tespit edilen 2.358,99 TL’den Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.04.2007 tarih ve 2007/11-104 E., 2007/180 K. Sayılı ilamı gereğince meydana gelen trafik kazasında, davalı sigorta şirketine ZMSS ile sigortalı … plaka sayılı araç sürücüsünün %50, davacı yayanın %50 oranında kusurlu olduklarının kabulü ile %50 kusur oranında tenzil edilmesi sonucunda bulunan 1.179,50 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne, davacı tarafından davadan önce davalı sigorta şirketine başvuru yapılmış olmasına karşın maluliyet bildirir kurul raporunun da sigorta şirketine ulaştırıldığı yönünden dosya kapsamında delil bulunmadığından belirlenen tazminata dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile 1.179,50-TL geçici iş göremezlik tazminatının dava tarihi olan 09/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,57-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 25,20-TL harcın mahsubu ile geriye kalan 55,37-TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 30,00-TL gider ile yargılama aşamasında yapılan 1.959,85-TL olmak üzere toplam 1.989,85-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 782,34-TL yargılama gideri ve peşin yatan harç gideri 25,20-TL’nin toplamı olan 807,54-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, geriye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 1.179,50-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 1.820,50-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kabul ve reddedilen miktarlar yönünden kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/06/2022

Katip …

Hakim …