Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/845 E. 2019/1109 K. 25.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/845 Esas
KARAR NO : 2019/1109

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/08/2015
KARAR TARİHİ : 25/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :13.01.2013 tarihimde davalılardan …’a ait olup yine davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı … marka otomobil’in Kırklareli Lüleburgaz İlçesinde kza yaptığını, 1.70 promil alkollü olan ve direksiyon hakimiyetini kaybeden davalılardan …’ın düz yolda önce 3.kişi …’e ait … plakalı kamyonete ve sonra da duramayarak 3.kişi …’e ait … plakalı otobüse çarptığını, kaza sırasında davalılardan …’ın kullandığı araçta bulunan ve müvekkillerinin desteği olan …’ın hayatını kaybettiğini, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporu uyarınca davalılardan …’ın asli ve tam kusurlu olduğu sonucuna varıldığını, Lüleburgaz… Asliye Ceza Mahkemesinin… esas ve … karar sayılı dosyası üzerinden davalılar …’ın taksirle ölüme sebebiyet vermekten dolayı 3 yıl 4 ay hapis cezası aldığını, müteveffa ve müvekkili …’ın tül fabrikasında asgari ücretle çalıştıklarını, müvekkili …’ın ise babasının öldüğü tarihte anne karnında 3 aylık bebek olduğunu, dava tarihi itibariyle 2 yaşında olduğunu, kaza nedeniyle eşini kaybeden müvekkili …’ın hem olayın acısıyla ve hem de hamileliği nedeniyle çalıştığı işten ayrılmak zorunda kaldığını, böylece ev kirasını dahi ödeyemeyecek duruma düştüğünü, bunun üzerine anne babası ile birlikte ikamet etmeye başladığını, müteveffanın, müvekkillerinin hem fiilen hem de gelecekteki desteği olduğunu, ölümle sonuçlanan kazadan itibaren müvekkillerinin destekten yoksun kalması, ekonomik geleceğinin sarsılması da dahil tüm kayıplarının ve sair tüm maddi zararların tazminini talep ettiklerini, müvekkilinin içine düştüğü durum ve aynı zamanda derinleşen maddi sıkıntıların müvekkillerini yıpratarak onların manevi bütünlüğünü de sarstığını bu nedenlerden dolayı manevi tazminat taleplerinin de olduğunu, davalılardan …’a ait … plakalı araç da dahil davalıların malvarlığı unsurları için ihtiyati tedbir talep ettiklerini, açıklanan nedenlerle; trafik kazası neticesinde 13.03.2013 tarihinde ölen …’ın destekten yoksun kalan eşi … lehine, araç sahibi/sürücüsü yönünden olay tarihinden itibaren ve sigortacı yönünden sigorta limitini aşmamak üzere olay tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte belirlenecek maddi tazminat tutarının şimdilik 10.000,00 TL’lik kısmının yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle beraber davalılardan ortaklaşa tahsiline, trafik kazası neticesinde 13.03.2013 tarihinde ölen …’ın destekten yoksun kalan kızı … lehine, araç sahibi/sürücüsü yönünden olay tarihinden itibaren ve sigortacı yönünden sigorta limitini aşmamak üzere olay tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte belirlenecek maddi tazminat tutarının şimdilik 10.000,00 TL’lik kısmının yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle beraber davalılardan ortaklaşa tahsiline, trafik kazası neticesinde 13.03.2013 tarihinde ölen …’ın destekten yoksun kalan eşi … lehine, 105.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek faiziyle birlikte tahsiline, trafik kazası neticesinde 13.03.2013 tarihinde ölen …’ın destekten yoksun kalan kızı … lehine, 95.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek faiziyle birlikte tahsiline, davalı …’ın üçüncü kişilerdeki ve bankalardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, müvekkillerinin adli yardımdan faydalandırılarak yargılama giderlerinden bağışık tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP :Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: Kazanın yolun ıslak buzlu oluşundan meydana geldiğini, müvekkilinin olayda kusurunun olmadığını, müvekkilin süratli olduğu iddiasının kanıtlanmadığını, şehir içine girişte hızını dahada azaltmak istediği halde buzlanma nedeni ile hava ve yol şartlarının aracın yavaşlamasına engel olduğunu, yargılama sırasında dinlenen ve kaza sırasında da araçta bulunan kardeşi …’ın da zeminin ıslak olduğunu ve hızlarının yüksek olmadığını beyan ve teyit ettiğini, müteveffanın da alkollü olduğunu, bilerek alkollü müvekkilinin kullandığı araca bindiğini, bu nedenle tazminatlarda hakkaniyet indirimi talep ettiklerini, davacı tarafın talep ettiği maddi ve manevi tazminat taleplerinin çok fahiş, haksız ve yersiz olduğunu, davacı tarafın talep ettiği maddi ve manevi tazminat miktarları Lüleburgaz …Asliye Hukuk mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile ilk açılan davada, davacı … için 50.000 TL,… için 50.000 TL olarak talep edilmiş iken bu kez iş bu davada yükseltildiğini, manevi tazminat talepleri arttırılamayacağını, faiz talebinin olay tarihinden itibaren talep edilmesinin de yerinde olmadığını, tazminata hükmedilecekse davanın açılış tarihi gözetilerek dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiğini, sigortalardan alınan tazminatların mahsup edilmesini talep ettiklerini, açıklanan nedenlerle; davanın reddine, mütevaffanın da alkollü olup müterafık kusurlu olduğunun nazara alınmasına, fahiş miktarlı maddi ve tazminat talepleri içeren haksız ve yersiz davanın reddine karar verilmesini, sigorta şirketleri tarafından yapılan ödemelerin davacıların tazminatlarından mahsubuna karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: Yargılamaya konu somut olayda, davacı tarafın destek tazminatı nedeniyle müvekkili şirkete herhangi bir başvuruda bulunmadığını, 29695 Sayılı Kanun İle dava açılmadan önce sigorta şirketlerine başvuru şartı getirildiğini, kusur raporunun Adli Tıp Kurumundan alınmasın gerektiğini, sigortalı araç sürücüsüne atfedilecek kusur bulunmadığı takdirde davanın müvekkil şirket yönünden reddini, sigortalı araç sürücüsüne kusur atfedilmesi halinde ise kusur oranında hüküm kurulmasını talep ettiklerini, davaya konu destekten yoksun kalma tazminatının uzman bilirkişilerce hesaplanması gerektiğini, … tarafından davacıya ödenmiş veya ödenen rücuya tabi tazminat miktarının tespit edilerek müvekkili şirket tarafından ödenecek tazminattan mahsup edilmelsi gerektiğini, müvekkil şirketin sorumluluğu poliçedeki teminat limiti ile sınırlı olduğunu, müteveffanın müterafik kusurunun varlığı sabit olup, tazminattan indirim yapılması gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle; müvekkili şirkete iş bu dava açılmadan önce başvuru yapılmadığından bahisle davanın usulden reddine, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine,yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, destekten yoksun kalmaya ilişkin maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Ceza dosyası, … kayıtları, hasar dosyası, sosyal ekonomik durum araştırması celp edilmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia savunma ve tüm dosya kapsamı doğrultusunda dosya nörolog ve aktüer bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişiler 18/01/2018 tarihli raporda;
Kazanın münhasıran alkole bağlı gerçekleştiği,
Davacı eş …’in talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatı tutarının 244.495,62 TL olduğu, (davalılardan …..’nın poliçe teminatı kapsamında sorumluluk tutarının 147.407,09 TL olarak hesapladığı)
Davacı kızı …’nın talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatı tutarının 56.507,95 TL olduğu, (davalılardan …..’nın poliçe teminatı kapsamında sorumluluk tutarının 147.407,09 TL olarak hesapladığı)
Dava dışı Anne ve dava dışı Baba’nın destekten yoksun kalma tazminatı tutarının hesaplandığı, hususlarında görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davacı vekili rapor sonrası davasını ıslah ettiği, ıslah harcını yatırdığı ve dosyanın heyete tevdi edildiği görülmüştür.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamınca davacıların maddi tazminat davalarının tamamı, manevi tazminat davalarının ise kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Açılan dava 2918 sayılı yasanın 85. Maddesi dayalı olarak kazaya karışan araç maliki ve sürücüsü davalı…’ye ve 2918 sayılı yasanın 91. Maddesi uyarınca bir tehlike sorumluluğu olan davalı…’nin aracının sebep olacağı zararları karşılamak için getirilmiş olan Zorunlu Trafik Sigortası kapsamında, sigortayı yapan diğer davalı … A.Ş’ne karşı açılan davada 2918 sayılı yasanın 91. Maddesi delaletiyle araç maliki ve sürücüsü… ile birlikte müteselsil sorumluluk hükümleri çerçevesinde … A.Ş’ne de maddi tazminat davası açılabilecek olup, buna istinaden açılmış olan davada alınan bilirkişi raporu uyarınca davacı eş … yönünden 244.495,62 TL talep edilebileceği, ancak … A.Ş’nin sorumlu olduğu poliçe miktarının poliçe kapsamında 147.407,09 TL ‘lik kısımdan sorumlu olabileceği, yine davacı … yönünden 56.507,95 TL talep edilebileceği, … A.Ş yönünden bu sorumluluk miktarının 147.407,09 TL ile sınırlı olacağının bilirkişi tarafından tespit edildiği dikkate alınarak mahkememizce davacılara hükmedilecek olan tazminatların bu bilirkişi raporu dikkate alınarak ve sigorta şirketinin poliçe teminat miktarı ile sınırlı olarak sorumlu olması gerektiğine kanaat getirilmiştir.
Davacıların, maddi tazminat talepleri yönünden … için yapılan hesaplamada yerleşik Yargıtay uygulamaları ve bu konuya emsal Yargıtay 11. H.D. 08.02.2007 tarih 2006/11074 esas, 2007/1485 karar sayılı ilamındaki “Davacıların desteği muris Namık’ın, davalılar … ve …ile mesai arkadaşı olup, iş çıkışında birlikte içki içtikleri ve dönüşte davalı …’e ait …’in kullandığı araca bindikleri, kazanın da bu dönüş sırasında oluştuğu….o halde muris, herhangi bir ücret ödemeden bindiğine göre davacıların yoksun kaldığı destek tutarından hatır taşıması olduğu gözetilerek Borçlar Kanunu’nun 43.maddesine göre indirim yapılması gerekirken, tam tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Keza, murisin kendisi ile birlikte içki içen ve davalı sürücünün aracına binmesi Borçlar Kanunu 44.maddesi gereğince müterrafık kusur oluşturup oluşturmayacağı değerlendirilip, tazminat tutarından belirlenecek kusur oranında indirim yapılması gerekip gerekmediği, açıklığa kavuşturulması icap ederken, bu konuda herhangi bir araştırma yapılmadan hüküm kurulması da doğru görülmemiş, kararın bu nedenle dahi bozulması gerekmiştir.” şeklindeki ilamı da dikkate alındığında dava dosyamız ile tıpa tıp aynı olan bu içtihat uyarınca mahkememizdeki davacıların açmış oldukları davalarında, desteklerinin dosyamız davalısı… ile arkadaş olup, hatıra binaen…’nin aracına bindiği, herhangi bir ücret ödemediği, buna göre davacı … yönünden emsal Yargıtay uygulamaları dikkate alınarak Borçlar Kanunu 51.maddesindeki “Hakim, tazminatın kapsamını ve ödeme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler” şeklindeki hükmü dikkate alınarak Borçlar Kanunu 52.maddesindeki “Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş, yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise Hakim tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir” şeklindeki hüküm de dikkate alınarak davacılar desteğinin arkadaşı … ile birlikte alkol alarak onun aracına binip gezdikleri anda kazanın oluştuğu ve zarara ve zararın artmasına ve davalının durumunun ağırlaştırılmasına sebebiyet verdiğinden hem %20 oranında müterafik kusur indirimi, hem de araçta hatıra binen, herhangi bir ücret ödemeden bulunduğundan hükmedilecek tazminattan %20 oranında hatır indirimi yapılması gerektiğine kanaat getirilmiştir.
… için bilirkişi tarafından hesaplanan 244.495,62 TL üzerinden önce %20 oranında hatır indirimi yapılarak 195.596,49 TL bulunmuş daha sonra bu rakamdan tekrardan %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılarak 156.477,19 TL bulunmuş ise de ıslah dilekçesi ve taleple bağlı kalınarak … için 147.407,09 TL’lik maddi tazminat davasının kabulüne, … için bilirkişi tarafından yapılan hesaplamada bulunan 56.507,95 TL den yine aynı yöntemle önce %20 hatır indirimi uygulanarak 45.206,36 TL bulunmuş, bilahare bu kısım üzerinden tekrardan %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılarak 36.165,08 TL bulunmuş ise de bu davacı yönünden de ıslah dilekçesi ve taleple bağlı kalınarak 34.068,80 TL’ye ilişkin maddi tazminat davasının kabulü ile davalı … yönünden 13.01.2013 kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte , davalı … A.Ş yönünden ise temerrüt tarihi olan 03.12.2013 tarihinden itibaren ıslah dilekçesindeki yasal faiz talebi dikkate alınarak yasal faizi ile davalılardan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir.
Davacıların aynı zamanda araç sürücüsü ve maliki olan diğer davalı, …’ye ilişkin açmış oldukları manevi tazminat davası yönünden 6098 sayılı yasanın 53 ve devamı maddeleri halinde düzenlenmiş olan, ölüm halinde kişilerin uğradığı zararlar içerisinde manevi tazminatın 56. maddesi uyarınca “Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” şeklindeki düzenlemesinin dikkate alınması gerekmiştir.
…’in eşi, diğer davacı …’nın babası olan destekleri müteveffa …’in vefatı nedeni ile aynı zamanda manevi zarara uğradıkları sabit olup, yasa koyucunun uğranılan manevi zararın bir nebze olsun tatmini için getirmiş olduğu bu düzenleme uyarınca mahkememizce de davacılara yasanın öngördüğü şekilde, sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak, manevi tazminatın caydırıcılık özelliği ile Yargıtay içtihatları sabit olduğu üzere fakirleştirmeme ve zenginleştirmeme ilkeleri de dikkate alınarak yine olayın oluş şekli ve meydana gelen olaydaki kusur durumları da göz önünde bulundurularak ve Yargıtay 17. H.D. 12.05.2016 tarih, 2016/4100 esas, 2016/5898 karar sayılı emsal içtihadı da dikkate alınarak davacılar lehine uygun manevi tazminata hükmetmek gerekmiştir. Buna göre de; davacılardan, …’in hayat arkadaşı olan eşini kaybetmiş olması nedeni ile ömrünün geri kalanını onsuz bir şekilde sürdürürken eksikliğini her an hissedebileceği ve bu nedenle de kaza tarihinde daha küçük olan diğer davacı …’dan daha fazla acı duyacağı bu yönde bir ayrıştırma yapılarak ve yine desteğinin hatır için taşındığı araçta aynı zamanda kendisinin de alkollü olduğu kazada zararın artmasına sebep olduğu, olayın bu şekilde gerçekleşmesi ve zararın artmasında katkısı olduğu, davalının sosyal ekonomik durumu ile davacının sosyal ekonomik durumu ve paranın alım gücü de dikkate alınarak takdiren 15.000,00 TL’lik manevi tazminat talebinin kabulüne, bakiye manevi tazminat talebinin reddine, diğer davacı …’nın ise olayın meydana geldiği tarihte manevi acısının söz konusu olamayacağı, henüz bebek olduğu ancak ileride büyüdüğünde baba sevgisinden, şefkatinden, korumasından mahrum kalacağı, bunun tüm çocukluk ve okul hayatı boyunca yaşayacak olması hususu dikkate alınarak, olayın meydana geliş şekli, davalının sosyal ekonomik durumu, paranın satın alma gücü, manevi tazminatın fakirleştirmeme ve zenginleştirmeme kıstasları ile caydırıcılık özelliği ile bu davacı için 10.000,00 TL’lik manevi tazminat talebinin kabulüne, bakiye kısma ilişkin taleplerin ise reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM
1-Davacıların maddi tazminat talepleri yönünden … için 147.407,09 TL’nin, diğer davacı … için 34.068,80 TL’nin davalı … yönünden kaza tarihi 13.01.2013 tarihinden, davalı … A.Ş yönünden 03.12.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
2-Davacıların manevi tazminat talepleri yönünden davacı … için 15.000,00 TLi davacı … için 10.000,00 TL’lik taleplerinin kabulü ile davalı …’dan kaza tarihi 13.01.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikde alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacıların fazlaya istemin reddine,
4-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 14.104,37 TL karar harcından peşin alınan 1.302,94 TL’nin mahsubu ile geri kalan 12.774,43 TL bakiye harcın davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davacıların yaptığı 2.357,05.-TL yargılama giderinden red ve kabul oranına göre hesaplanan 1.275,77-TL nin davalılardan tahsili ile davacılara verilmesine,
6-Davacılar kendini vekille temsil ettirdiğinden maddi tazminat talepleri yönünden lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesaplanan 16.838,55 TL vekalet ücreti takdirine, bunun davalılardan tahsili ile davacılara verilmesine,
7-Davacılar kendini vekille temsil ettirdiğinden manevi tazminat talepleri yönünden lehlerine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 2.725,00 TL ücret takdirine, bunun davalılardan tahsili ile davacılara verilmesine,
8-Davalılar kendini vekille temsil ettirdiğinden davacıların reddedilen manevi tazminat yönünden lehlerine Avukatlı Asgari Ücret Tarifesi gereği hesaplanan 2.725,00 TL ücret takdirine, bunun davacılardan tahsili ile davalılara verilmesine,
9-Harcanmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Başkan
E-imza
Üye
E-imza
Üye
E-imza
Katip
E-imza

HARÇ BEYANI / YARGILAMA GİDERİ /
14.104,37 TL İ.H 780,61 TL İlk masraf
1.302,94 TL P.H / 273,50 TL Tebligat gideri
12.801,43 TL Bakiye harç 551,53 TL Islah harcı
751,41 TL Yenileme harcı /
2.357,05 TL