Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/841 E. 2020/331 K. 22.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2015/841 Esas
KARAR NO:2020/331

DAVA:Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ :12/08/2015
KARAR TARİHİ:22/06/2020
BİRLEŞEN …ASLİYE TİC.MAH…. E.SAYILI DOSYASI
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ: 01/08/2019

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 19.08.2007 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında … plakalı ticari minibüsle …’den …’e seyahat ederken meydana gelen trafik kazası neticesinde araç içerisinde yolcu olarak bulunan …, …, …, … ve …’in vefat ettiğini, davacıların vefat eden şahısların mirasçıları olduğunu, … plakalı aracın şehirler arası ticari taşıma yapmakta olup, aracın kaza tarihinde Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası bulunmadığını, … plakalı aracın zorunlu koltuk sigortası bulunmadığından, kaza tarihi itibariyle geçerli olan poliçe limitine göre davalı … Hesabının sorumlu olduğunu, … Hesabına teminatın ödenmesi hususunda başvurulduğunu … Hesabı tarafından 03-01-2014 tarihli yazı ile başvurunun reddedildiğini, kaza tarihi itibariyle geçerli teminat tutarı vefat eden her bir yolcu için 80.000-TL olduğunu, davalı … Hesabının vefat eden her bir yolcu için 80.000.-TL ödemekle yükümlü olduğunu, açıklanan nedenlerle: fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik her bir davacı için 2.500.-TL olmak üzere toplam 20.000.-TL belirsiz alacak davasının kabulüne, davalı … Hesabının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizine hükmedilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Dava konusu taşımanın 4925 sayılı karayolu taşıma kanunu’nun 17. maddesinde belirtilen kapsamda bir taşıma olmadığını, bu itibarla dava konusu taşıma faaliyetinin, ilgili mevzuatı gereği kanuni sigorta yaptırma zorunluluğuna bağlanan bir faaliyet niteliğini taşımadığını, bu nedenle de müvekkili kurumun bu olaydan dolayı sorumluluğunun bulunmadığını, davaya konu tazminata ilişkin seyahatin Karayolu Taşıma Kanunu’na bağlı olarak çıkartılan Yönetmelikte belirlenen yetki belgelerinin hiçbirisinin kapsamına girmediğinin tespit edildiğini, hususi seyahatlerde zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası yaptırma zorunluluğunun zaten bulunmadığını, … Hesabı Yönetmeliği’nin 15. maddesi uyarınca, “Kurum ancak hükümde belirtilen prosedür çerçevesinde istenen belgelerin tümü Kuruma iletildiği tarihte temerrüde düşer.” şeklindeki hüküm uyarınca usulüne uygun olarak gerekli belgelerin müvekkil kuruma iletildiği böyle bir başvurunun bulunmadığını,
kabul anlamına gelmemek kaydıyla, ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesinin mümkün olduğunu ve davanın reddini savunduğu görülmüştür.
Birleşen davada davacı vekili dilekçesinde özetle: 19.08.2007 tarihinde …’de meydana gelen trafik kazası neticesinde müvekkilleri …, …, …, …, …, … ve …’nın mirasçısı oldukları … ile yine müvekkilleri …, … ve …’in Murisleri …’in vefat ettiğini, müvekkillerim maddi ve manevi zorluklar yaşadığını, söz konusu kazanın oluşumunda … no. lu plakalı araç sürücüsü kusurlu ve sorumlu olduğunu, ancak anılan araca ilişkin olarak olay tarihinde geçerli Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Ferdi Kaza Sigorta Poliçesi bulunmadığını, mirasçılık paylarına tekabül eden …’ın ölümü nedeniyle mirasçıları olan … için 5.714,28 TL, … için 5.714,28 TL, … için 5.714,28 TL, … için 5.714,28 TL, … için 5.714,28 TL, … için 5.714,28 TL ve … için 5.714,28 TL; …’in ölümü nedeniyle mirasçıları olan müvekkilleri … için 13.333,33 TL, … için 13.333,33 TL ve … için 13.333,33 TL’nin ödenmesi gerektiğini, … Hesabı’na ödeme yapılması için ihtarname gönderildiğini ve 19.06.2019 tarihli cevap yazısı ile talebin reddedildiğini, kazaya ilişkin diğer vefat edenlerin Karayolları Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Ferdi Kaza Koltuk Sigorta Poliçesi Alacağına ilişkin açtıkları dava İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/841 Esas sayılı dosyasında görüldüğünü, usul ekonomisi gereği birleştirilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Mahkememizde görülen asıl ve birleşen davanın konusu, zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası bulunması gerekirken, … plakalı aracın zorunlu koltuk sigortası bulunmadığından, kaza tarihi itibariyle geçerli olan poliçe limitine göre davalı … Hesabının sorumlu olduğu iddiasıyla, … Hesabına teminatın ödenmesi hususunda yapılan başvuru sonucunda … Hesabı tarafından 03-01-2014 tarihli yazı ile başvurunun reddedilmesi üzerine bu sigorta kolu kapsamında vefat eden her yolcu için ödenmesi gereken tazminat miktarının … Hesabından tahsiline ilişkindir.
Asıl dosyada … mirasçıları … ve … için, … mirasçıları … ve … için, … mirasçıları … ve … için, … mirasçısı … için, … mirasçısı … için tazminat talep edilmiştir.
Birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında … mirasçıları …, …, …, …, …, … ve … için, … mirasçıları …, … ve … için tazminat talep edilmiştir.
Davacı taraf asıl dava dosyasında, 19/08/2007 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında … plakalı ticari araçta yolcu olarak bulunan …, …, …, … ve …’in vefat ettiğini … – … – … – … arasındaki toplam mesafenin 122 km olup, kaza tarihindeki taşımanın hem şehirlerarası taşıma olduğunu hem de, 100 km sınırını aşan bir taşıma olduğunu kazayı yapan aracın ticari olduğu için karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu ferdi kaza sigorta poliçesinin olması gerektiğini ancak aracın buna dair sigortasının bulunmadığını, kaza tarihi itibari ile geçerli olan poliçe limitine göre davalı … hesabının sorumlu olduğunu belirtmiş olup, birleşen dava dosyasında da aynı gerekçelerle …, ve …’in mirasçılarının da hak sahibi olduklarını belirterek Zorunlu Ferdi Kaza Koltuk Sigorta Poliçesi alacağının davalıdan tahsilini talep ettiği görülmüştür.
Davalı taraf dava konusu taşımanın 4925 sayılı Karayolları Taşıma Kanunu’nun 17. Maddesinde belirtilen kapsamda bir taşıma olmadığını, taşımanın aile arasında ve pikniğe gitmek için yapıldığını, hususi bir taşıma olduğunu, söz konusu taşıma faaliyeti için kanunen getirilmiş sigorta yaptırma zorunluluğunun bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Dosya içerisinde bulunan 19/08/2007 tarihli kolluk görevlilerinin düzenlemiş olduğu trafik kaza tespit tutanağında; 19/08/2007 günü saat 07:00 sıralarında … – … Devlet karayolunun 18. Km’sinin 480. Metresinde meydana gelen trafik kazasına dair inceleme neticesinde … ilçesi istikametinden … istikameti yönüne hareket halinde olan ve sürücüsü tespit edilemeyen … plakalı aracın yukarıdaki belirtilen mevkiye geldiğinde sola viraja girmesine rağmen dikkatsiz ve tedbirsizce aracın hızını viraja göre ayarlamadığından direksiyon hakimiyetini kaybederek istikametine göre sağ taraftan yoldan çıkıp kaya ve taş bloklarına çarpması sonucu ölümlü, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, kazada …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … adlı şahısların hayatını kaybettiği, …, …, … ve …’in yaralandığı, sola viraja girmesine rağmen dikkatsiz ve tedbirsizce aracın hızını virajın durumuna göre ayarlamayan ve sürücüsü tespit edilemeyen … plakalı araç sürücüsünün 2918 sayılı KTK’nın 52/1 – a (Kavşaklara yaklaşırken, dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken… hızlarını azaltmamak) maddesini ihlal ettiği kanaatine varıldığının belirtildiği görülmüştür.
Kazaya karışan … plakalı araç ile ilgili olarak … emniyet Müdürlüğü ile yapılan yazışmaya verilen 20/04/2016 tarihli cevaba göre… – … ilçe sınırları içerisinde … belediyesinin uygun göreceği şehir içi yolcu taşımacılığı yapacak minibüsleri, … ile … arasındaki tescil plakaları verildiğinden … plakalı aracın … Belediyesi sınırları içerisinde ücretli yolcu taşımacılığı yapan hat tahsisli minibüs olduğu, … sisteminde ve aracın tescil dosyasında yapılan araştırmada, … plakalı aracın 22/09/2005 ile 27/11/2007 tarihleri arasında … adına tahsisli iken 27/11/2007’den bu güne kadar … adına tahsisli olduğu belirtilmiş olup, … plakalı araca ait tescil dosyasında bulunan yolcu taşımacılığı yapabilmesi için … Belediyesinden almış olduğu olur yazısının encümen kararını ve şoförler odası kaydının ekte gönderildiği görülmüştür.
Mahkememizce dosya aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi 11/03/2019 tarihinde sunmuş olduğu raporda; Kazanın davacıların murislerinin binmiş oldukları istihap haddi 14 + 1 olan (ve tarifeli – tarifesiz olarak 100 km’ye kadar olan şehirler arası ve taşıma mesafesine bakılmaksızın il içi ticari yolcu taşımacılığı yapanlara verilen D4 yetki belgesi olması gereken bu belgenin olup olmamasının da bedeni zarar görenler bağlamında sonuca etkisi olmayan) araç işletenine ait … plakalı … model …minibüs ile …’den … istikametine şehir için yolcu taşıması esnasında meydana geldiği, belirtilen mevzuat hükümlerine göre müteveffaların içinde bulunduğu aracın ticari bir araç olduğunu, yapılan taşımanın hatır taşıması niteliğinde olup olmadığının taktirinin mahkemeye ait olduğunu, müteveffaların 19/08/2007 tarihinde yolcu olarak seyahat ettiği sırada tek taraflı kazada minibüs sürücüsü …’nün %100 kusurlu olduğu, yaralanmalı/ölümlü trafik kazasında, Karayolları Taşıma Yönetmeliği 47. Maddesi gereği düzenlenmiş Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigorta Poliçesi bulunmayan otobüste ölümlü riziko’nun gerçekleşmiş ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14/06/2007 tarihinde yürürlüğe girmiş olmasına göre öncelikle anılan kanunun 14/1 – 2.b maddesi hükmü gereği davalı … Hesabı’na vefat sonucu teminatı tazmin sorumluluğuna bakıldığında Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası genel şartları A.1 madde hükmüne göre müteveffaların yolculuk hizmetinin başlangıcından bitimine kadar duraklamalarda da dahil olmak üzere maruz kalınan kazaların neticelerine karşı sigorta kapsamına alındığından ve bu sigorta teminatı da bir can sigortası türü olan meblağ sigortası olmasından dolayı niteliği gereği riziko’nun gerçekleşmesi ile sigorta teminatında belirtilen ölüm halinde ödenecek maktu sigorta bedelinin gerçek zararın hesaplanmasına gidilmeksizin davacı mirasçılara eksiksiz olarak ödenmesi gerekeceği belirtilerek müteveffalar ile ilgili sunulan mirasçılık belgeleri de gözetilerek …’dan dolayı … için 40.000,00 TL, … için 40.000,00 TL, …’dan dolayı … için 40.000,00 TL, … için 40.000,00 TL, …’dan dolayı … için 11.428,57 TL, …’dan dolayı … için 40.000,00 TL, … için 40.000,00 TL, …’den dolayı … için 13.333,33 TL tazminatın davalı … Hesabının aksi yönde bir beyanı olmadığı da gözetilerek davacı tarafın dava dilekçesinde, davalı … hesabına yapılan müracaatın 03/01/2014 tarihli cevabi yazı ile reddedildiği belirtilip bu tarih itibari ile temerrüde düştüğü anlaşılarak bu tarihten itibaren avans faizi ile birlikte tahsil edilebileceğine dair ifadelere yer verilmiştir.
Rapor sonrası davacı vekilince talep arttırım dilekçesi sunulup, harç ikmali sağlanmıştır.
Bu aşamada birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası mahkememize gelmiş olmakla, birleşen dosya yönünden dilekçe teati aşamaları ve ön inceleme aşamaları tamamlanmış olup, birleşen dosya yönünden daha önce rapor sunan aktüer bilirkişiden ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi 31/03/2020 tarihli ek raporunda …’dan dolayı … için 40.000,00 TL, … için 40.000,00 TL, …’dan dolayı … için 40.000,00 TL, … için 40.000,00 TL, …’dan dolayı … için 11.428,57 TL, …, …, …, …, …, …, … ve … için 5.714,28’er TL, …’dan dolayı … için 40.000,00 TL, … için 40.000,00 TL, …’den dolayı … için 26.666,66 TL, …, … ve … için 13.333,33’er TL tazminatın tahsili gerektiğine dair ifadelere yer vermiştir.
Mahkememizde görülen asıl ve birleşen davanın konusu destekten yoksun kalma tazminatı olmayıp, müteveffaların içinde yolcu olarak bulunduğu … plakalı ticari aracın ticari taşıma yaptığı sırada davacıların murislerinin vefatları dolayısıyla Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza sigortası kapsamında ödeme yapılmasına ilişkin olup, davacıların daha önceki aşamalarda aynı trafik kazası kapsamında açtıkları davalar dolayısıyla almış oldukları tazminatların mahsubu söz konusu olmayacaktır.
… plakalı ticari araç, yaptırılması zorunlu olan Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigorta Poliçesi’ni yaptırmadığından asıl ve birleşen davada husumet … Hesabı’na yöneltilmiştir.
Zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası can sigortası türlerinden olup, bir meblağ sigortası olması itibariyle de, ölüm halinde limit kadar olmak üzere maktu; yaralanma halinde ise, yapılan tedavinin giderleri bakımından buna ilişkin limiti geçmemek üzere ve yapılan harcama kadar nispi; sürekli sakatlık halinde ise, sakat kalma oranı ve sakatlığın derecesine göre limitin belli oranı olmak üzere, sigorta bedelinin ödenmesi gerekeceğinden, bu yönlerin ispatlanması yeterli olup, gerçek zararın hesaplatılmasına girişilmeksizin, tespit edilecek bu miktarların aynen ödenmesi gerekmektedir. Karayolu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları’nda bu poliçe ile temin edilen bir kaza, sigortalının derhal veya kaza tarihinden itibaren iki sene zarfında daimi surette malûliyetine sebebiyet verdiği takdirde, tıbbi tedavinin sona ermesi ve daimi sakatlığın kesin olarak tespiti sonucunda, daimi sakatlık sigorta bedelinin, maddede belirtilen oranları dâhilinde ödenmesi gerektiği öngörülmüştür.
Sonuç olarak kazaya karışan ve ticari olan … plakalı aracın yapılması zorunlu olan Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza sigorta poliçesi yapılmadığından bu kapsamda ödenmesi gereken tazminatın davalı … Hesabı tarafından ödenmesi gerektiği, bu kapsamdaki sigorta ödemesinin can sigortası türlerinden olup bir meblağ sigortası olması dolayısıyla geçerli olan miktarın herhangi bir indirime tabi tutulmadan aynen ödenmesi gerektiği kanaati ile davacıların açmış oldukları davada haklı oldukları görülmüş ve davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bilirkişi ek raporunda … mirasçısı … için 80.000/7 oranı ile 11.428,57 TL ödenmesi gerektiği belirtilmiş ise de, …’ın …. Noterliğinin … tarihli, … yevmiye nolu mirasçılık belgesine göre miras payları 14 pay kabul edilip, 7 pay annesi …’a ve diğer 7 pay 1’er pay olmak üzere kardeşlerine dağıtılmış olmasına göre mahkememizce yapılan değerlendirmede … için 80.000/2 oranı ile 40.000,00 TL tazminata hak kazandığı anlaşıldığından bilirkişi ek raporundaki bu husus kararda 40.000,00 TL olarak düzeltilmiştir.
Bilirkişi ek raporunda … mirasçısı … için 80.000/3 oranı ile 26.666,66 TL ödenmesi gerektiği belirtilmiş ise de, …’ın …. Noterliğinin … tarihli, … yevmiye nolu mirasçılık belgesine göre miras payları 6 pay kabul edilip, 3 pay babası …’e ve diğer 3 pay 1’er pay olmak üzere kardeşlerine dağıtılmış olmasına göre mahkememizce yapılan değerlendirmede … için 80.000/2 oranı ile 40.000,00 TL tazminata hak kazandığı anlaşıldığından bilirkişi ek raporundaki bu husus kararda 40.000,00 TL olarak düzeltilmiştir.
HÜKÜM/Yukarıda açıklanan nedenlerle:
I-Ana dosya yönünden; Davacının davalarının kabulü ile miras payları oranına göre;
1-… mirasçıları … için 40.000,00 TL, … için 40.000,00 TL’nin,
2-… mirasçıları … için 40.000,00 TL, … için 40.000,00 TL’nin,
3-… mirasçıları … için 40.000,00 TL, … için 40.000,00 TL’nin,
4-… mirasçısı … için 40.000,00 TL,
5-… mirasçısı … için 40.000,00 TL’nin temerrüt tarihi olan 03.01.2014 tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 21.859,20 TL karar harcından peşin alınan 1.366,20 TL’nin mahsubu ile geri kalan 20.493,00 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
7-Davacının yaptığı aşağıda dökümü yapılan 2.558,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
8- Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 30.850,00 TL vekalet ücreti takdirine, bunun davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
II-Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası yönünden, davacıların davalarının kabulü ile miras payları oranına göre;
1-… mirasçıları … için 5.714,28 TL, … için 5.714,28 TL, … için 5.714,28 TL, … için 5.714,28 TL, … için 5.714,28 TL, … için 5.714,28 TL ve … için 5.714,28 TL’nin,
2-… mirasçıları … için 13.333,33 TL, … için 13.333,33 TL ve … için 13.333,33 TL’nin temerrüt tarihi olan 19.06.2019 tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
3-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 5.464,79 TL karar harcından peşin alınan 273,24 TL’nin mahsubu ile geri kalan 5.191,55 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
7-Davacının başlangıçta yapılan 324,04 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
5- Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 11.199,99 TL vekalet ücreti takdirine, bunun davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 22/06/2020

Başkan …
E-imza

Üye …
E-imza

Üye …
E-imza

Katip …
E-imza