Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/457 E. 2020/254 K. 05.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/457 Esas
KARAR NO : 2020/254

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/04/2015
KARAR TARİHİ : 05/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı … Şti ile müvekkili banka arasında GKS imzalandığını bu sözleşmede davalıların müşterek borçlu/ müteselsil kefil sıfatı ile imzalarının bulunduğunu, kredinin ödenmemesi üzerine davalılara ihtarname yolladıklarını, ihtarnamede belirtilen sürede ödeme yapılmaması üzerine alacağın tahsili amacı ile İstanbul … İcra müdürlüğünün… e sayılı dosyası ile davalılar aleyhine 4.947,75 TL üzerinden takip başlattıklarını, davalıların bu takibe itiraz ederek durdurduğunu, alacağın tahsili amacı ile huzurdaki davanın açılarak yapılan itirazın iptalini, takibin kaldığı yerden devamını, davalılar aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğunu, ilgili kanun maddesinde müşterek borçlu müteselsil kefil olan kişinin bu durumu kendi el yazısı ile belirtmesinin gerektiğini bu durumun sözleşmede bulunmadığını ve sözleşmenin geçersiz olduğunu, kefalet sözleşmesinin ne zaman yapıldığının belli olmadığını takib ekonu krediyi 2013 yılında kullandırıldığını örendiklerini, dolasıyla davanın reddini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DEĞERLENDİRME:
Görülmekte olan dava; Genel Kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak nedeniyle yapılan ilamsız icra takibine yapılan itiraz hakkında itirazın iptali davasıdır
Davalıların kefil olduğu şirketin Genel kredi sözleşmesi uyarınca ödemelerini zamanında yapamadığı, bu nedenle sözleşmenini kat edildiği, ödeme planına göre ödemelerin yapılmadığı, bu nedenle alacağın tahsili amacı müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatındaki davalılar aleyhine takip dosyası açıldığı , davalıların açılan bu takibe itiraz ederek durdurduğu iddiasıyla, davacı tarafından açılan itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda ” takip talebinde yer verilmeyen … Noterliği tarafından 28/11/2013 tarihinde … numaralı hesap kat ihtarnamesi üzerinden, dava dışı … Şti.(… Tekstil) ile temlik eden … Bankası A.Ş. Arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmeleri dolayısıyla oluşan borç üzerinden hesaplama yapılarak borçlu olunan miktar belirlenmiştir.
Taraflarca yapılan itiraz ve beyanlar sonrasında bu itiraz ve beyanlarında denetlenerek ek rapor hazırlaması için dosya bilirkişilere verilmiş bilirkişi heyeti ek raporunda “Fazlaya ilişkin takip ve talep hakkı saklı kalmak kaydıyla , alacaklı banka tarafından kredi sözleşmesine bağlı olarak…lehine tesisi edilerek kullandırılan KMH hesabından kaynaklanan …. Tarihli ihtarnameye konu 4.679,36TL Asıl Alacak, 255,61TL Asıl Alacağın İşlemiş Faiz + 12.78TL Faizin % 5 Gider Vergisi 4.947,75TL Banka Alacağın Takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek % 24,24 temerrüt faizi, faizin %5 BSMV si icra harç ve masrafları ile vekâlet ücretinin tahsili talebiyle (TBK 100.Md) ,HACİZ YOLUYLA takibe geçmiştir. 19.02.2014 tarihli kredi sözleşmesi,ihtarname ve eki hesap özeti takip dayanağı belge olarak beyan edilmiştir. Davacı bankaca 28.04.2015 tarihinde itirazın iptali davası Belirtildiği üzere ; ödeme emri içeriğinde ” Fazlaya ilişkin takip ve talep hakkı saklı kalmak kaydıyla , alacaklı banka tarafından kredi sözleşmesine bağlı olarak … lehine tesisi edilerek kullandırılan KMH hesabından kaynaklanan …. Tarihli ihtarnameye konu ..” denilerek davaya konu olmayan…şahsa KMH kredisi kullandırıldığının beyan edildiği, söz konusu şahsın kredi işleminden kaynaklanan banka alacağının dava konusu olmadığı , icra dosyasına konu banka alacağının 19.02.2014 tarihli kredi sözleşmesine dayanak yapıldığı , dava dosyası içeriğinde söz konusu 19.02.2014 tarihli bir sözleşmenin bulunmadığı ve ayanca dava konusu kat ihtarname tarihinin sözleşme tarihinden önceki bir tarih olan 29.11.2013 tarihi olduğu dikkate alınırsa kullandırılan krediler arasında bir yanlışlığın olduğunun görüleceği, bu tespit ve değerlendirmeler sonucu , bilirkişi heyeti kök raporumuzda ; davalıların kefil sıfatıyla sehven borçlu tespit edilen banka alacağının bu aşmada doğru olmadığı dava ve icra dosyası içeriği banka kayıt ve belgeleri ile dava konusu alacağın varlığının tespit edilemediği ve dava konusu kredilerden kaynaklanan banka alacağının ispata muhtaç olduğu hususunun tespit edildiği, ” şeklinde ek raporlarını sunmuşlardır.
Netice olarak mahkememizce yapılan değerlendirmede; dava konusu edilen İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde alacaklının davacı … Bankası, borçluların …, …, … ve … olup, bu borçlulardan … ve …’in işbu davanın davalıları olduğu, alacaklı banka tarafından kredi sözleşmesine bağlı olarak…lehine tesisi edilerek kullandırılan KMH hesabından kaynaklanan …. Tarihli ihtarnameye konu 4.679,36TL Asıl Alacak, 255,61TL Asıl Alacağın İşlemiş Faiz + 12.78TL Faizin % 5 Gider Vergisi 4.947,75TL Banka Alacağın Takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek % 24,24 temerrüt faizi, faizin %5 BSMV si icra harç ve masrafları ile vekâlet ücretinin tahsili talebiyle (TBK 100.Md) ,haciz yoluyla takibe geçildiği, takip talebi ve ödeme emrinde borcun sebebi olarak 19/02/2014 tarihli kredi sözleşmesi, ihtarname ve eki hesap özeti ifadelerinin yer aldığı, takip tarihinin 25/02/2014 tarihi olduğu, icra dosyasında takip talebi ekinde … Noterliği’nin 29/11/2013 tarihli (takip talebi ve ödeme emrinde belirtilenden başka) ihtarnamenin bulunduğu, bu ihtarnamenin konusunun … Şti’ye ait krediler nedeniyle mahkememiz dosyası davalılarının da bulunduğu kefillere karşı kredi borcunun kat edildiği ifadelerini içerdiği, tekrarla bu ihtarnamenin dava konusu olan takip talebi ile ilgili olmadığı anlaşılmıştır.
Mahkemenizin 05.11.2019 tarihli duruşmasında verilen 1 numaralı ara kararı ile, takip talebi ekindeki … Noterliğinin … yevmiye nolu ihtarnamesine ilişkin beyanda bulunmak üzere davacı tarafa süre verilmiş olup, davacı taraf sunduğu 10/01/2020 tarihli dilekçede “Dava dışı …Şti.(…Tekstil) ile temlik eden …Bankası A.Ş. arasında Genel Kredi Sözleşmeleri imzalandığını, davalıların ise bu sözleşmeleri müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, davalı/borçluların, temlik eden banka ile imzalanan sözleşmelere istinaden edimlerini yerine getirmediğinden ve sözleşmenin ilgili maddeleri gereğince kredi alacağı muaccel hale geldiğinden kredi hesabı kat edilerek …Noterliği tarafından 28/11/2013 tarihinde… numaralı hesap kat ihtarnamesi keşide edildiğini, ihtarnamede öngörülen süre içerisinde borç ödenmeyerek alacağın muaccel hale geldiğini, bunun üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, sonrasında davalı/borçluların, ilamsız icra takibine karşı takip konusu borca, faize ve ferilerine itiraz ettiklerini” belirterek asıl takip ve dava konusu ihtarnamenin …Noterliği tarafından 28/11/2013 tarihinde …numaralı hesap kat ihtarnamesi olup, dava dışı … Şti.(…Tekstil) ile temlik eden … Bankası A.Ş. Arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmeleri dolayısıyla oluşan borcun dava ve takip konusu olduğunu beyan etmiştir.
Bilirkişi kök raporunda davacı tarafın 10/01/2020 tarihli dilekçesinde de belirtmiş olduğu gibi … Noterliği tarafından 28/11/2013 tarihinde … numaralı hesap kat ihtarnamesi olup, dava dışı …Şti.(… Tekstil) ile temlik eden …Bankası A.Ş. Arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmeleri dolayısıyla oluşan borç üzerinden hesaplama yapılmıştır. Ancak itirazlar üzerine ek raporda ” bilirkişi heyeti kök raporumuzda ; davalıların kefil sıfatıyla sehven borçlu tespit edilen banka alacağının bu aşmada doğru olmadığı dava ve icra dosyası içeriği banka kayıt ve belgeleri ile dava konusu alacağın varlığının tespit edilemediği ve dava konusu kredilerden kaynaklanan banka alacağının ispata muhtaç olduğu hususunun tespit edildiği” ne dair kök rapordan farklı bir görüş bildirilmiştir.
Nihai olarak mahkememizce yapılan değerlendirmede; icra dosyasındaki takip talebi ve davalı borçlulara gönderilen ödeme emri içeriği ve ekinde yer alan bilgi ve belgelere göre hareket edilmesi gerektiği, zira borçluların kendilerine gelen ödeme emri içeriğine göre borcu kabul edecekleri veya itiraz edecekleri, bu doğrultuda (davacı tarafça sehven)…lehine kullandırılan kredi belirtilerek yapılan takip ve borçlulara gönderilen ödeme emri içeriğine göre davalı borçluların borca itiraz etmiş oldukları, ki bi sebeple işbu itirazın iptali davasının açıldığı da dikkate alınarak, icra dosyasında takip talebi ekinde … Noterliği’nin 29/11/2013 tarihli (takip talebi ve ödeme emrinde belirtilenden başka) ihtarnamenin bulunduğu, bu ihtarnamenin konusunun … Şti’ye ait krediler nedeniyle mahkememiz dosyası davalılarının da bulunduğu kefillere karşı kredi borcunun kat edildiği ifadelerini içerdiği, tekrarla bu ihtarnamenin dava konusu olan takip talebi ile ilgili olmadığı, bu sebeple takip talebi ve ödeme emrinde yazılı olmayan başka bir borçtan dolayı davalıları işbu davada borçlu ve sorumlu tutmanın yerinde olmadığı, davalı borçluların kendilerine gönderilen ödeme emri içeriğine yaptığı itirazlarında haklı oldukları kanaatiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine
2-Alınması gerekli harç 54,40 TL olup, peşin alınan 59,80 TL den mahsubu ile fazla alınmış olan 5,40 TL harcın karar kesinleştikten sonra istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı Mehmet Akın Zengin vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp işbu davalıya verilmesine,
5- Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafların yokluğunda dava değeri dikkate alınarak istinaf yolu kapalı olup, kesin olmak üzere karar verildi.

Katip

Hakim
¸