Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/423 E. 2019/397 K. 30.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/423 Esas
KARAR NO : 2019/397
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 21/04/2015
KARAR TARİHİ: 30/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı bankadan 20/03/2006 tarihinde 39.000,00 TL ticari kredi kullandığını, kullanmış olduğu krediler sebebiyle müvekkili şirketten 780,00 TL kredi kullandırım masrafı kesintisi yapıldığını, iş bu haksız kesintinin tahsili sebebiyle İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının 04/02/2015 tarihinde yapmış olduğu haksız itiraz sebebiyle takip durdurulduğunu belirterek davanın kabulü ile takibe yapılan itirazın iptaline, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; tacir olan davacının imzalamış olduğu sözleşme ile bağlı olduğunu, davacıdan alınan masrafların taraflar arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesine ve bancacılık işlemleri sözleşmesine uygun olduğunu, davacının bu sözleşmelere uygun olarak yaptığı ödemelerin iadesini isteyemeyeceğini, müvekkili bankanın hesap işletim ücreti ve hesap özeti ücreti alması haklı ve yasal bir uygulama olduğunu, dava konusu ücretlerin Türk Ticaret Kanunun ve Bankacılık Kanununa uygun olduğunu, davacının davaya konu masrafları öderken herhangi bir ihtirazi kayıt ileri sürmediğini, davacı şirketten alınan ücret bankacılık tekniği ve teamüllere de uygun olduğunu, müvekkili banka aleyhine açılmış benzer konulu başka davalarda hükmedilen kararlar haklılıklarını ispatlar mahiyette olduğunu belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67. maddesi gereğince itirazın iptali davasıdır.
Dosyamıza getirtilen İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 2.165,75 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67.maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu ihtilaf; genel kredi sözleşmesi ve bankacılık hizmetleri sözleşmesi uyarınca davacının kullandığı kredi nedeniyle haksız olarak alındığı iddia edilen kredi dosya ücreti ve hesap işletim ücreti bedellerinin tahsili için başlatılan takibe, davalı banka tarafından yapılan itirazın iptali koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkindir.
İddia, savunma, toplanan deliller üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve mali müşavir bilirkişi sunmuş olduğu 12/12/2016 tarihli raporunda özetle; davacıdan kredi dosya masrafı olarak toplam 819,00 TL tahsil edildiğini, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2014/13315 Esas, 2014/13503 Karar sayılı ilamı gereğince davacıya iadesinin gerektiği yönünde rapor sunulmuştur. Tanzim edilen raporun mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenmiş olması ve yerleşik içtihatlar gereği diğer bankaların uygulamalarının değerlendirilmemiş olması sebebiyle hükme esas alınamayacağı kanaati ile bankalardan alınan masraflara ilişkin gerekli araştırmalar yapılarak dosya bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş ve bankacı bilirkişi Mehmet Haznedar tarafından tanzim olunan raporda davalı kredi alacaklısı bankanın, davacı borçludan 17/03/2006 tarihinde 780,00 TL kredi dosya ücreti ve 02/04/2006 tarihinde 22,50 TL 2006 yılı 1.dönem hesap işletim ücreti kesintilerinin, Genel Kredi Sözleşmesinin 14.maddesi ve Bankacılık Hizmet Sözleşmeninin 9.maddesi kapsamında yerinde olduğu, davacının uzunca bir zaman geçtikten sonra fatura içeriğine itirazda bulunmamış olması sebebiyle içeriğini kabul edilmiş sayılacağı, bu nedenlerle davacının isteminin yerinde olmadığı yönünde görüş ve kanaat sunulmuştur. Dosya kapsamı değerlendirildiğinde; davacı şirket ile davalı banka arasında 17/03/2006 tarihinde 39.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı ve bu kapsamda davacı şirkete yıllık %15 akdi faiz oranından 48 ay vadeli, aylık 1.100,28 TL taksit ödemeli, 39.000,00 TL tutarından nakit “Ticari Finans Teminatlı” taksitli kullandırıldığı, davacı şirket tarafından ödeme planında belirlenen tarihlerde taksit tutarlarının tamamının ödendiği ancak davacı şirketten 17/03/2006 tarihinde 780,00 TL kredi dosya ücreti ve 02/04/2006 tarihinde 22,50 TL 2006 yılı 1.dönem hesap işletim ücreti tahsil edilmiş olması sebebiyle, davacı şirket tarafından bu bedellerin haksız olarak tahsil edildiği iddiası ile 22/01/2015 tarihinde İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile 802,00 TL asıl alacak ve 1.363,25 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.165,75 TL alacağın tahsili istemiyle takip başlatıldığı anlaşılmıştır. Dava konusu işlemin ticari kredi olduğu ve davacının tacir olduğu, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinin 14.maddesi ve bankacılık hizmet sözleşmeninin 9.maddesi gereğince bankanın kredi tahsisi ve işlemler nedeniyle tahsil edeceği masrafların davacının bilgisi dahilinde olduğu ve bu masraflardan sorumlu olacağını sözleşme serbestisi kapsamında kabul ettiği, sonradan bu hükümlerin haksız şart olarak kabulünün ticari hayatın gerçekleri ve dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağı, bankacılık uygulamaları açısından da davalı bankanın tahsil ettiği tutarların makul olduğu, tahsil edilen bedellerin fahiş olmadığı, sözleşme şartlarına uygun olduğu kanaatine varıldığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M :
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 36,99 TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 7,41 TL nispi harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
5-Davalı taraf vekil ile temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.165,75 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip
e-imza
Hakim
e-imza
BU EVRAK 5070 SAYILI KANUN GEREĞİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞTIR