Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/365 E. 2018/779 K. 19.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/365 Esas
KARAR NO : 2018/779

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/04/2015
KARAR TARİHİ : 19/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ZMM poliçesi bulunmayan sürücü …’nun sevk ve idaresinde iken … plaka sayılı aracın 29/10/2005 tarihinde kusurlu olarak …ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motorsiklet ile çarpıştığını, yaşanan kazada müvekkilinin eşi olan…’ın vefat ettiğini, müteveffanın vefatı nedeniyle müvekkilinin destekten yoksun kaldığını, bu nedenle dosyanın bilirkişi verilerek destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanması gerektiğini belirterek davanın kabulü ile ilk aşamada 1.000,00-TL’nin davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müteveffanın kaza sırasında motorsikleti kasksız olarak kullandığını, bu nedenle müterafik kusurun bulunduğunu, davaya konu zararların dava dışı … plaka sayılı araç sürücüsünün ödediğini, bu nedenle davanın açılmasının hukuka aykırı olduğunu, gerçek zararın tespit edilmesi gerektiğini, müvekkilinin sorumluluğunun teminat sınırları içerisinde kusurla orantılı olduğunu, avans faizinin talep edilmesinin hukuken mümkün olmadığını belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmşitir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dava; trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Yargılama aşamasında davacı … vefat etmiş olup, mirasçıları …, … ve … tarafından davaya takip edilmiştir.
… 1. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; … hakkında,…’ın taksirle ölümüne neden olduğundan bahisle kamu davası açıldığı, dosya kapsamında yer alan ATK Trafik İhtisas Dairesinin 12/09/2006 tarihli raporunda sürücü …’nun yönetimindeki kamyon ile kavşağa girerken sağ tarafını yeterince kontrol altında bulundurmayarak, dikkatsiz ve özensiz davrandığından az da olsa kusurlu olduğu, müteveffa sürücü…’ın yönetimindeki motosiklet ile yola gereken dikkati vermemiş, seyir halinde bulunduğu tali yol konumundaki sokaktan olay mahalli kavşağa kontrolsüz ve mevcut hızı ile girip ilk geçiş hakkını ana yol konumundaki caddeden gelerek kavşağa giriş yapan… idaresindeki kamyona bırakmamış olması sebebiyle birinci derecede kusurlu olduğunun belirtildiği, yapılan yargılama neticesinde Mahkemenin 2008/436 Esas, 2008/755 Karar sayılı ve 23/12/2008 tarihli kararı ile sürücü …’nun taksirle ölüme neden olma suçundan 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açılanmasının geri bırakılmasına karar verildiği kararın 13/02/2009 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Kusur tespiti ve aktüer hesabı yönünden alınan bilirkişi heyet raporunda; dava konusu kazanın, anayolu takiben seyirle kavşağa giren … plakalı kamyonun sağ ön tekerleğinin lastik kısmı ile, taliyolu takiben kavşağa giren … plakalı motosikletin ön tekerlek kısmının kavşakta çarpışması şeklinde cereyan ettiği, sürücü…’ın, kavşağa yaklaşırken hızını düşürmesi, kavşağa girmeden durması, anayolu kontrol etmesi, kavşağı güvenli bir şekilde geçebileceğine kanaat getirince ancak kavşağa girmesi gerekirken aksine, anayolu yeterince kontrol etmediği, taliyoldarı anayola kavşak şartlarına göre yüksek olduğu anlatılan hızını koruyarak ve kontrolsuz bir şekilde girip, bu suretle, anayolda seyreden sürücü … yönetimindeki kamyonun yoluna çıktığı, bu sürücünün ilk geçiş hakkını ihlal ettiği, tedbirsiz ve dikkatsiz şekilde kontrolsuz kavşağa yaklaşma ve kavşağı geçiş kurallarına aykırı seyrettiği, sürüş güvenliği bakımından hatalı, acemice olan bu sevk ve idaresinin, kazanın meydana gelmesinde birinci derecede etkili olduğu, müteveffanın %75 oranında kusurlu olduğu, sürücü …’nun ise anayolda seyrettiği için, taliyoldan gelen sürücü…’a göre geçiş önceliğine sahip bulunmakla beraber, trafik güvenliği gereği, kontrolsuz bir kavşağa yaklaştığını dikkate alarak hızını mevcut kavşak şartlarına uygun, kavşakta gelişebilecek herhangi bir tehlike halini tolere edebilecek seviyeye düşürmesi, giriş yaptığı kavşak kollarından gelişebilecek hatalı taşıt hareketlerine karşı etkili kontrolda bulunması gerekirken belirtilen hususlara tam olarak riayet etmediği, kontrolsuz kavşağa yaklaştığı halde, tedbirsiz, dikkatsiz ve kontrolsuz şekilde ve kavşağa giriş kurallarına aykırı seyrettiği, hatalı bu sevk ve idaresinin, kazanın meydana gelmesinde ikinci derecede etkili olduğu ve %25 oranında kusurlu olduğu, müteveffa…’ın kusur oranına göre davacı …’ın talep edebileceği tazminat miktarının 8.860,62 TL olduğu, davacı …’ın vefatı nedeniyle mirasçıların her birinin 1/3 oranında pay sahibi olması sebebiyle ayrı ayrı talep edebilecekleri tazminat bedelinin ise 2.953,54 TL olduğu belirlenmiştir.
Davacı vekili sunmuş olduğu 05/06/2018 tarihli bedel artırım dilekçesi ile talebini 8.860,62 TL’ye çıkartmıştır.
Dosya kapsamı değerlendirildiğinde; davacı …’ın eşi olan…’ın 29/10/2005 tarihinde meydana gelen kaza sonucu vefat ettiği, meydana gelen kazada…’ın %75 oranında, dava dışı sürücü …’nun ise %25 oranında kusurlu olduklarının belirlendiği, dava dışı sürücü …’nun kullandığı aracın trafik sigortasının bulunmadığı bu nedenle …’nın sürücünün kusuru oranında sorumlu olduğu, ancak kaza sonrasında ve dava öncesinde, davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığı, davacı …’ın talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatı tutarının, müteveffanın kusur oranı da dikkate alındığında 8.860,62 TL olup, davacı …’ın yargılama aşamasında vefatı sonucu mirasçılarının payının ise ayrı ayrı 2.953,54 TL olduğu hesap edilmekle, bedel artırım dilekçesi doğrultusunda davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M :
1-Davanın kabulü ile 8.860,62 TL tazminatın 24/07/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı mirasçılar …, … ve …’a 1/3 oranında ödenmesine,
2-Alınması gerekli 605,26-TL karar ve ilam harcından 27,70-TL peşin harç ve 35,90-TL ıslah harcının mahsubu ile geriye kalan 541,66-TL eksik harcın davalıdan alınmasına,
3-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 59,50-TL yargılama gideri, 35,90-TL ıslah harcı ve yargılama aşamasında yapılan 2.550,00-TL olmak üzere toplam 2.645,40-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.1800,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafların yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.19/07/2018

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza