Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/335 E. 2020/190 K. 25.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/335 Esas
KARAR NO : 2020/190

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/03/2015
KARAR TARİHİ : 25/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18/03/2010 tarihinde plakası tespit edilemeyen bir aracın müvekkiline çarptığını, kaza nedeniyle müvekkilinin kısmi olarak iş göremez hale geldiğini, plaka tespit edilemediğinden davalıya başvuru yapıldığını, uğranılan zararlar nedeniyle geçici ve kalıcı iş göremezlik tazminatının davalıdan tahsilinin gerektiğini belirterek davanın kabulü ile ilk aşamada 2.000,00-TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından davacıya ödeme yapıldığını ve taraflar arasında ibraname imzalandığını, bu nedenle müvekkilinin bir sorumluluğunun kalmadığını, davacıya toplam 64.595,00-TL ödeme yapıldığını ve bu miktarın yasaya uygun olarak tespit edildiğini, ayrıca kusura ilişkin inceleme yapılması gerektiğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dava; ZMM sigortası bulunmadığı ileri sürülen aracın neden olduğu trafik kazası sonucunda meydana gelen yaralanmaya bağlı olarak açılmış tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil nedeniyle bedensel zarar halinde uğranılan maddi zararlar 6098 sayılı 54.maddesinde; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olarak belirtilmiştir.
2918 sayılı KTK’nun 91.maddesinde motorlu araçların trafik sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, … yönetmeliğinin 9.maddesinde de trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu bedensel zararlar için …na başvurulabileceği düzenlenmiş olup; 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14/1 ve 14/2-6 maddelerinde de 2918 sayılı KTK ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ile ihdas edilen zorunlu sorumluluk sigortası bulunmayan araçların neden olduğu bedensel zararlar için …na başvurulabileceği açıklanmıştır. Bedensel zararlardan maksat ise geçici ve kalıcı tüm bedensel zararlara ilişkindir. Dolayısıyla yukarıda açıklanan yasal düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere …nın bu yöndeki sorumluluğu konusunda herhangi bir ayrım yapılmış değildir. Kazaya sebebiyet veren aracın plakası tespit edilemediğinden davalı …nın sorumlu olduğu anlaşılmıştır.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2013/18924 Esas, 2015/4895 Karar sayılı ilamına göre “Haksız fiil sonucu çalışma gücünün kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite hastanelerinin Adli Tıp Ana Bilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü veya Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. Mahkemelerce, kazada yaralanan, tazminata konu kişinin tüm tıbbi evrak ve belgeleri temin edilerek yukarıdaki yönteme göre belirlenmesi” gerekmektedir. Bu doğrultuda Adli Tip Kurumu … İhtisas Kurulunca düzenlenen 09/04/2018 tarih ve 6905 sayılı raporda davacı …’ın 18/03/2010 tarihinde geçirmiş olduğu kaza olayından dolayı Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre %31 (yüzde otuzbir) oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği, geçici iş göremezlik süresinin 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Mahkememizce kusur ve aktüer hesabı yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Bilirkişiler kusur tespitine ilişkin yapılan değerlendirmede; Karayolları Trafik Kanunu 47/c-d maddeleri uyarınca sürücüler trafik işaret levhalarına, trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan ve yönetmelikte gösterilen diğer kural, yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere uymak zorunda olduğu, olayda yorgunluk, dikkatsizlik veya uykusuzluk nedeniyle dikkatini yola vermeyen, normal trafiğin seyrettiği 7 metrelik çift yönlü yolu terk edip sağdaki trafiğe kapalı stabilize yol bölümüne geçen ve çarpışma noktasının yerine göre yoldan 7 metre uzaklıkta arkası dönük olarak yürüyen davacı yayaya çarpan meçhul araç sürücüsünün asli ve tamamen kusurlu olduğu, olay sırasında araç trafiğine açık yola bitişik inşaat halindeki stabilize yolda ve trafiğe açık yoldan 7 metre uzaklıkta arkası dönük olarak yürüyen davacı yayaya olayda atfı kabil kusur bulunmadığı belirtilmiştir. Hesap bilirkişisi ise davalı … tarafından davalıya 05/11/2014 tarihinde 64.595,00 TL, 11/12/2014 tarihinde 20.550,00 TL olmak üzere toplam 85.145,00 TL Ödeme yapıldığı, ödeme tarihine göre hesaplanan toplam maddi tazminatın 103.718,25 TL olduğu, fark tazminatın 18.573,25 TL olduğu, söz konusu tutarın fahiş olup olmadığı yönlüdeki takdirin Mahkememize olduğu, farkın fahiş olduğu yönünde hüküm kurulması halinde, hesaplanan maddi tazminatın toplam 148.804,16 TL olduğu, söz konusu tutardan ödenen tutarların güncellenmiş hali olan 117.639,67 TL’nin mashup edilmesinden sonra bulunan fark miktarın 31.164,49 TL olduğu belirtilmiştir. Hesap bilirkişisi tarafından bilinmeyen aktif dönem yönünden AGİ dahil edilmeyerek rapor düzenlenmiş olması sebebiyle ek rapor alınmış olup, ek raporda ise davalı … tarafından davacıya 05/11/2014 tarihinde 64.595,00 TL, 11/12/2014 tarihinde 20.550,00 TL olmak üzere toplam 85.145,00 TL ödeme yapıldığı, ödeme tarihine göre hesaplanan toplam maddi tazminatın 103.718,25 TL olduğu, fark destek tazminatının 18.573,25 TL olduğu, söz konusu tutarın fahiş olup olmadığı yönündeki takdirin Mahkememize olduğu, farkın fahiş olduğu yönünde hüküm kurulması halinde hesaplanan maddi tazminatın toplam 203.428,82 TL olduğu, söz konusu tutardan ödenen tutarların güncellenmiş hali olan 122.474,96 TL’nin mahsup edilmesinden sonra bulunan fark maddi tazminatın 80.953,86 TL olduğu, söz konusu tutarın poliçe teminat üst limiti olan 175.000,00 TL’yi aşmadığı belirtilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde dava konusu kaza nedeniyle 2.000,00 TL tazminat talep etmiş olup, bilirkişi raporu sonrasında ıslah dilekçesi sunmuş ve rapor doğrultusunda talebini 50.525,04 TL artırarak toplam 52.525,04 TL tazminat talep etmiştir.
Dava konusu olayın 23/03/2010 günü saat 18:00 sıralarında kimliği tespit edilmeyen sürücü yönetimindeki plakası belirlenemeyen … marka tır aracının Muş ili yönünden Solhan ilçesi yönünde seyri sırasında, … beldesi mevkiine yaklaştığında, yolun sağındaki stabilize bölümde Solhan yönünde yürüyen davacı yaya Muhittin Şakar’a arkadan çarpması ve davacının yaralanması şeklinde meydana geldiği, kaza yeri krokisine göre Muş-Solhan yolunun sağ tarafında stabilize bir yol bulunduğu, aracın trafiğe ayrılan yoldan ayrılıp stabilize yola girdiği, bu yolda aracın iki tekerine ait kavisli iz bulunduğu, kavisli çift teker izinden sağdakinin anayoldan 7 metre kadar uzaklaştığı, daha sonra aracın tekrar anayola girdiği, sağ teker izi üzerinde zeminde kan izlerinin işaretlendiği, kaza ile ilgili olarak jandarma tarafından hazırlanan fezlekede kazanın araç sürücünün uyuması veya karşı şeritten gelen bir aracın hatalı sollaması ya da yola çıkan bir hayvana çarpmamak isterken sağa kaçması sonucu kazanın meydana gelmiş olabileceğinin belirtildiği, kazada yaralanan davacının soruşturma dosyasına konu ifadesinde olay günü yanında kardeşleri ile yöresel pancar toplamaya gittiklerini, topladıkları pancarı Bağlan geçidinde yoldan geçen bir şahsa sattıklarını, daha sonra … beldesine doğru hareket ettiklerini, saat 18:00’i geçtiğinde havanın karardığını, Bingöl-Muş karayolunun stabilize ve trafiğe kapalı olan bölümünden yaya olarak yürümeye başladıklarını, kardeşlerinin önde oldukğunu, bu sırada araçların yolun trafiğe açık bölümünden art arda geçtiklerini, araçların çoğunun tır olduğunu, bir anda arkasında bir ışık fark ettiğini, bir anda ne olduğunu anlamadan kendini yerde bulduğunu, kendisine çarpan aracı görmediğini beyan ettiği, kazaya sebebiyet veren aracın plakasının tespit edilemediği anlaşılmıştır. Karayolları Trafik Kanunu 47/c-d maddeleri uyarınca sürücüler trafik işaret levhalarına, trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan ve yönetmelikte gösterilen diğer kural, yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere uymak zorunda olup, plakası tespit edilmeyen araç sürücüsünün ise normal trafiğin seyrettiği 7 metrelik çift yönlü yolu terk edip sağdaki trafiğe kapalı stabilize yol bölümüne geçerek, yoldan 7 metre uzaklıkta arkası dönük olarak yürüyen davacı yayaya çarpması sebebiyle %100 oranında kusurlu olduğu, davacının ise araç trafiğine açık yola bitişik inşaat halindeki stabilize yolda ve trafiğe açık yoldan 7 metre uzaklıkta yürümekte olduğu için herhangi bir kusurunun bulunmadığı anlaşılmıştır. Meydana gelen olay nedeniyle davacının %31 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği, geçici iş göremezlik süresinin ise 9 ay olduğu Adli Tip Kurumu …İhtisas Kurulunca düzenlenen 09/04/2018 tarih ve 6905 sayılı raporu ile tespit edilmiştir. Davalı …nın meydana gelen kaza sonucu yaralanan davacının maddi zararlarından, plakası tespit edilemeyen araç sürücünün kusuru oranında sorumlu olduğu anlaşılmakla, … tarafından davacıya 05/11/2014 tarihinde 64.595,00 TL, 11/12/2014 tarihinde 20.550,00 TL olmak üzere toplam 85.145,00 TL ödeme yapılmış ise de bu ödemelerin güncellenmiş değerinin 122.474,96 TL olduğu, davacının maddi zararının ise toplam 203.428,82 TL olması sebebiyle fark maddi tazminat miktarının 80.953,86 TL ve farkın fahiş olduğu kanaatine varılmıştır. Davalı …’nın kaza tarihindeki toplam teminat limiti 175.000,00 TL olup, davacıya yapılan ödemelerin güncellenmiş değerinin ödemelerin güncellenmiş değerinin 122.474,96 TL olması sebebiyle davalının bakiye sorumluluk tutarının 52.525,04 TL olduğu anlaşılmakla, bu bedelin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kısa kararda davanın kabulüne karar verilmiş olup, miktar 7.525,04 TL olarak yazılmış ise de bu husus maddi hata olup (zira kısa kararda reddedilen kısım olmadığı ve kabul edilen 52.525,04 TL ile kısa kararda geçen 7.525,04 TL’nin onbinler/binler hanesi dışında diğer basamaklardaki rakamların aynı olduğu) gerekçeli kararda bu husus düzeltilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M :
1-Davanın KABULÜ ile 52.525,04-TL’nin dava tarihi olan 17/03/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Alınması gerekli 3.587,98-TL karar ve ilam harcından 200,70-TL peşin harç ve ıslah harcı toplamının mahsubu ile geriye kalan 3.387,28 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 59,50-TL yargılama gideri, 173,00-TL ıslah harcı ile yargılama aşamasında yapılan 2.635,10-TL masraf olmak üzere toplam 2.867,60-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 7.628,26-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip
(e-imza)

Hakim
(e-imza)

BU EVRAK 5070 SAYILI KANUN GEREĞİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞTIR