Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1194 E. 2018/762 K. 17.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1194 Esas
KARAR NO : 2018/762

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/12/2015
KARAR TARİHİ : 17/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan 21/06/2013 sözleşme kapsamında … işinin elektrik ve otomasyon işlerinin kısmi olarak yapılması işinin davalı tarafça müvekkiline verildiğini, müvekkilinin edimlerini yerine getirdiğini, sözleşmeden kaynaklanan bir sorumluluğunun kalmadığını, yapılan işlere ilişkin olarak davayalı fatura kesildiğini, davalı tarafça fatura borcunun ödenmediğini ve faturaya da itiraz edilmediğini, bunun üzerine alacağın tahsili için … 13. İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasından davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, yapılan itirazın hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın kabulü ile takibe yapılan itirazın iptaline, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Dava dilekçesinin davalı şirkete 01/02/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından yasal süre içerisinde cevap dilekçesi sunulmadığı, davalı vekili 20/04/2016 tarihli beyan dilekçesinde özetle; davacı tarafça davaya konu sözleşme edimlerinin yerine getirilmediğini, ayrıca yine davacı tarafça tedarik edilmesi gereken malzemelerin müvekkili tarafından tedarik edildiğini, yine bu malzemelerin montaj işinin de yapılmadığını, bu nedenle kesilen faturanın kötü niyetli olarak hazırlandığını, fatura bedeline konu edimlerin yerine getirilmediğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dosyamıza getirtilen … 13. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 28.941,31-TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67.maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67.maddesi gereğince itirazın iptali davasıdır.
Dava konusu ihtilaf; davacı tarafça davalıya verilen hizmet bedelinin davalı tarafından ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkindir.
İddia, savunma, toplanan deliller ve tarafların ilişki dönemlerine ait ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olmakla, raporda özetle; davalının kendi ticari defterlerinde dava konusu faturanın kayıtlı olduğu, fatura bedelini ödemediği, davacıya 31/12/2014 dönem sonu itibari ile 25.960,00-TL borcu olduğu, taraflar arasında eser sözleşmesi bulunduğu, sözleşmenin varlığı ve geçerliği konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın ifa aşamasına ilişkin olduğu, sözleşmede TBK m. 471/son uyarınca malzemelerin teminin yüklenici tarafından sağlanacağı kuralının aksini kararlaştıran bir hüküm bulunmadığı, yüklenicinin malzemeleri temin edeceğine ilişkin yasa hükmünün garanti sorumluluğu kapsamında sözleşme m. 8’de tekrar edildiği, davacı tarafından dosyaya sunulan fatura ve sevk irsaliyesinin aynı tarihli olduğu, bunun malzemelerin alındığı gün işin de tamamlandığı anlamına geldiği, teknik incelemede sözleşme kapsamında iş için bu sonucun kabulünün mümkün olmadığı eş deyişle malzemelerin alındığı gün işin tamamlanamayacağı sonucuna ulaşıldığı, şu halde aynı tarihli sevk irsaliyesi ve işin tamamlandığı anlamına gelen faturalamanın fiilen mümkün olmadığı, teknik ve mali incelemede, iş sahibinin aldığını iddia ettiği malzemelerin fatura tarihlerinin, davacının dosyada bulunan sevk irsaliyesinin tarihinden daha önce olduğu ve davacının sunduğu sevk irsaliyesinin içerik olarak bu boyutta bir işi yapacak miktarda malzemeyi barındırmadığı, iş sahibi davalının, hem iş için gereken malzemeleri kendisinin aldığını, işin yüklenici tarafından yapılmadığını iddia ettiği ancak irsaliyelerden sonraki tarihli faturaya itiraz etmediği, malzemelerin yüklenicinin yerine kendisi tarafından temin edildiğini iddia eden iş sahibinin olağan şartlar altında faturaya itiraz etmesi gerektiği, iş sahibinin bedel ödeme borcunu işin tamamlanmasına göre üç aşamada ifa edeceği, ilk iki aşamanın bedelinin (22.000 TL’lik kısmının) teslimden önce ödeneceğinin kararlaştırıldığı, ilk iki aşamaya ilişkin 22.000 TL’lik faturaya davalı iş sahibi tarafından itiraz edilmeyerek, faturaların defterlerine işlenmesine rağmen edimin ifa edilmediğinin savunulduğu, davalının faturaya geçerli ve süresi içinde itiraz etmemesi sonucu ispat yükünün kendisine geçtiği, davalının işi başkasına yaptırdığını veya bizzat kendisi tarafından yapıldığını ispatlayarak ispat yükünü yerine getirebileceği, dosya kapsamından ve teknik inceleme sonuçlarından bu yönde bir belge ve sonuç elde edilemediği, teknik incelemede de işin tamamlanıp tamamlanmadığı, tamamlandı ise kim tarafından tamamlandığı hususunda bir kanaate varılamadığı belirtilmiştir.
Dosya kapsamı değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki eser sözleşmesi kapsamında ticari ilişki bulunduğu, davacı tarafından sözleşme konusu edimin yerine getirildiği ancak davalı tarafından ödeme yapılmadığı iddiası ile iş bu davanın açıldığı, dava dilekçesinin davalı şirkete 01/02/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından yasal süre içerisinde cevap dilekçesi sunulmadığı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2014/13-856 Esas, 2016/523 Karar sayılı ilamında özetle usulüne uygun tebligata rağmen yasal süresi içinde davaya cevap vermeyen ve delil de bildirmeyen davalının daha sonra delil bildirmesinin mümkün olmadığına işaret edildiği, HMK hükümleri ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun ilamı gereğince, davalı tarafından yasal süre içerisinde cevap dilekçesi sunulmadığı ve delil bildirmediğinden münkir sayılması gerektiği ve delil bildirmesinin mümkün olmadığı, bilirkişi incelemesinde takibe konu faturanın davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğunun, bedelinin ödenmediğinin ve davalının 25.960,00 TL borçlu olduğunun tespit edildiği anlaşılmakla, davacının fatura bedeli kadar alacaklı olduğu kanaatine varılmakla davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir. Davacının faiz talebi yönünden ise davalının temerrüde düştüğüne dair ihtarname ya da kesin vade olmadığından temerrüdün takip tarihi itibariyle oluştuğu dikkate alınarak faiz isteminin bu nedenle reddine karar verilmiştir.
İİK 67/2 maddesinde “…borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” hükmü yer almakta olup, davalının haksız ve kötüniyetli olarak icra takibine itiraz ettiği anlaşılmakla asıl alacak miktarının %20’sine tekabül den icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M :
1-Davanın kısmen kabulü ile davalının takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin 25.960,00 TL üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Asıl alacak 25.960,00 TL nin %20 oranında tazminatın davalıdan tahsiline,
3-Alınması gerekli 1.773,32-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 349,54-TL harcın mahsubu ile geriye kalan 1.423,78-TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 31,80-TL gider ile yargılama aşamasında yapılan 1.607,00-TL olmak üzere toplam 1.638,80-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1.469,98-TL yargılama gideri, peşin yatan harç gideri 349,54-TL ki toplam 1.819,52-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, geriye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 3.115,20-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.17/07/2018

Katip
e-imza

Hakim
e-imza