Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1142 E. 2018/1284 K. 26.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/1142 Esas
KARAR NO : 2018/1284
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 17/11/2015
KARAR TARİHİ: 26/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı sigorta şirketi tarafından rizikosu üstlenilen … plakalı aracın 16.11.2014 tarihinde trafik kazasına karıştığını, müvekkili oğlu …’ın hayatını kaybettiğini, müvekkilinin oğlunun ölümü ile desteğinden yoksun kaldığını, müvekkilinin hem mirasçı hem de destekten yoksun kalan üçüncü kişi olarak kazayı ve zararı davalı sigorta şirketine bildirdiğini, zararın karşılanmasını talep ettiğini, davalı sigorta şirketinin sigorta poliçesinin kapsadığı teminatı kısmen karşılamayı kabul ettiğini ve 30.000,00 TL zarar hesabı yaptığını, ölümlü kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu olan tarafın olay nedeniyle Orhangazi Cumhuriyet Başsavcılığınca açılan soruşturma dosyasına sunulan bilirkişi raporuna göre müvekkilinin murisinin … olduğunu, davalı sigorta şirketinin burada sorumluluğunun kusur sorumluluğu olmadığını, tehlike sorumluluğu olduğunu, zararın hesaplanmasında kusur durumunun dikkate alınarak asgari bir miktar çıkartılmış olduğunu, bunu kabul etmediklerini, söz konusu kaza her ne kadar …’ın kusuru ile meydana gelmişse de, Yargıtay uygulamalarını gösteren kararlar bu kusuru davacı müvekkili yönünden hak kaybına sebep oluşturmayacağını, açıklanan nedenlerle; trafik kazasında destekten yoksun kalma nedeniyle fazlaya ilişkin haklar da saklı kalmak üzere şimdilik harca esas 3.000,00 TL üzerinden kısmi olarak açılan davanın kabulüne, maddi tazminatın sigorta şirketi açısından temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, maddi olarak hiç bir geliri olmayan müvekkilinin adli yardım talebinin kabulüne, TTK 1427/2 uuyarınca avans ödemesi veyahut B.K uyarınca geçici ödeme yapılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Söz konusu poliçeye göre teminatın Karayolları Trafik Kanunu ve poliçe genel şartlar uyarınca, otomatikman her olayda ödenmesi gereken bir meblağ olmadığını, gerçek kusur, geliri ve destek oranına göre tazminat meblağı belirlendiğini, davacıların destekten yoksun kaldıklarını ispat etmek zorunda olduklarını, davacılar murisinin anne ve babasının ayrı oldukları belirtilmiş olmakla hangisiyle birlikte yaşadığının araştırılması gerektiğini, ayrı olarak yaşayan davacıların her birinin destekten yoksun kaldığı iddiasının ispatının gerektiğini, murisinin araç sürücüsü olması ve vefatı için destekten yoksun kalan 3. Kişi davacıların aynı zamanda sürücünün kanuni mirasçıları olması nedeniyle ve kanuni mirasçılık sıfatlarından dolayı sorumlulukları olacaklarından kusurlu sürücünün davranışları nedeniyle tazminat talep edemeyeceklerini, açıklanan nedenlerle; davanın reddine, dava açılmasına sebebiyet vermediklerinden, temerrüdün söz konusu olmadığı için aleyhe masraf, faiz ve avukatlık ücretine hükmolunmamasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava: trafik kazasından kaynaklı destekten yoksun kalma tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilafın; Meydana gelen trafik kazası nedeniyle, destekleri olduğu bildirilen müteveffadan dolayı davacının dava açmada haklarının bulunup bulunmadığı, 6704 sayılı yasa gereğince kusur raporu alınması gerekip gerekmediği, alınacak ise kusur ve tazminatın tespit şekli, varsa davacıların talep edebileceği tazminat şekli temerrüt oranı ve faiz türüne ilişkin olduğu noktalarında toplandığı görülmüştür.
Dosyaya sunulan hasar dosyasında yer alan poliçe incelenmiş, poliçe tarihinin dava konusu araç ile ilgili olarak 07/07/2014- 07/07/2015 tarihleri arasını kapsar nitelikte olduğu, kazanın söz konusu poliçenin yürürlükte olduğu dönem içerisinde bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden kusur raporu alınmıştır. Kusur raporunda sürücü dava dışı müteveffa …’ ın %100 kusurlu olduğu, sürücü …’ in ise kusursuz olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememiz dosyası bu kezde tazminat hesaplaması yapılmak üzere aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi raporunda, Davacı … adına destek tazminatının toplam 35.361,12.-TL olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından davacıya ödeme yapıldığına ilişkin belge sunulmadığından bu yönüyle bir değerlendirilme yapılmadığı, davalı sigorta şirketi davacı tarafın müracaat tarihini dava dosyasına sunmadığından temerrüde düşülen tarihin tespit edilemediğini, söz konusu tutara temerrüt tarihinden itibaren avans faizi işletilmesi gerektiği hususlarında tespitte bulunmuştur.
Davacı vekili ıslah dilekçesi ile talebini; aktüerya raporu doğrultusunda davacı … yönünden, destekten yoksun kalma talebini 35.361,12-TL’ye çıkartmıştır. Davacının dava değerini artırma dilekçesinin davalıya da tebliğ edilmiş olduğu görülmüştür.

Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, poliçe, detaylı, gerekçeli, denetime açık ve dosya kapsamı ile uyumlu olması nedeniyle itibar edilen bilirkişi raporu da dikkate alınarak davacının davasının kabulüne karar verilmiştir.
Davacı taraf müteveffa …’ın eşi olup, 6098 sayılı Borçlar kanunu 53/3. Maddesinde ölenin desteğinden yoksun kalanların bu sebeple uğradıkları kayıpları talep edebileceklerine ilişkin düzenleme uyarınca, salt mirasçılık sıfatıyla değil kanun, karine ve Yargıtay uygulamaları uyarınca eşlerin birbirine destek olduğu sabit olup, davalı tarafça bu durumun aksi ispat edilemediğinden davacının destek tazminatı talebinde haklı olduğuna kanaat getirilmiş ve destek kaybının doğrudan üçüncü kişi nezdinde meydana gelen bir zarar olduğu, bu nedenle de desteğin kusurunun destek olunana yansıtılamayacağı, kazanın meydana geldiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan yasal mevzuat uyarınca davalı sigorta şirketinin 2918 sayılı yasanın 85. Maddesindeki işletici sorumluluğunun yine aynı yasanın 91/1. Maddesinde öngörülen zorunlu sigorta olarak mali sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğuna ilişkin dava dışı müteveffa tarafından zorunlu mali mesuliyet trafik sigortasının davalı nezdinde yapıldığı ve 2918 sayılı yasanın 92. Maddesindeki zorunlu mali mesuliyet sigortası dışında kalan hallerin de bulunmaması nedeniyle 2918 sayılı yasanın 97. Maddesindeki değişiklikten sonra açılan dava yönünden davacı tarafça davalıya değişikliğe istinaden dava tarihi itibariyle yapması gereken başvurunun da yapılmış olduğu, buna rağmen davalı tarafça davacıya herhangi bir ödemede bulunulmadığı anlaşılmıştır.
01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları; yürürlüğe girmesinden sonra düzenlenen poliçelerde geçerli olacağından, genel şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepler bakımından sigortacının sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe kapsamında ve sigorta limitleri dahilinde üçüncü kişilerin uğradıkları zararları tazmin etmekte sınırlıdır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 92.maddesinin (a) ve (c) bentleri, Trafik Sigortası Genel Şartları A.1 ve A.3 maddesi, A.5 maddesinin (ç) bendi ve yine A.6 maddesinin (c) ve (d) bentleri birlikte değerlendirildiğinde; bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen ölüm olayına bağlı olarak destekten yoksun kalma halinde, destekten yoksun kalınan zararın ZMM sorumluluk kapsamında olması için ölenin üçüncü kişi olması ve desteğin kusursuz bulunması gerekmektedir. Kaza tarihi olan 16/11/2014 ve poliçenin düzenlendiği tarihleri dikkate alındığında, somut olayda bu düzenlemenin uygulanma olanağının bulunmadığı görülmüştür. Bilirkişi raporunda usulüne uygun olarak yapılan hesaplamaya göre de davacının davalıdan 35.361,12-TL destekten yoksun kalma tazminatı talep edebileceği, davalının tacir olması ve tacirin tüm borçlarının da ticari olması nedeniyle davacı lehine hükmedilecek olan tazminat yönünden yasal faiz değil, talep uyarınca avans faizi uygulanması gerektiği ve tespit edilen tazminat tutarının da poliçe teminat limiti olan 268.000,00 TL sınırını aşmadığı dikkate alınarak neticeten davacının davasının kabulü ile 35.361,12-TL’nin 17/11/2015 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2. Maddesi uyarınca avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM
1-Davanın kabulü ile davacı … için 35.361,12 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 2.415,52 TL karar harcından peşin alınan 138,23 TL’nin mahsubu ile geri kalan 2.277,29 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacının yaptığı 967,03 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 4.239,72 TL vekalet ücreti takdirine, bunun davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak taraf vekillerinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
Katip
Hakim
HARÇ BEYANI / YARGILAMA GİDERİ /
2.415,52 TL İ.H 59,50 TL İlk masraf
138,53 TL P.H / 600,00 TL Bilirkişi ücreti
2.276,69 TL Bakiye harç 197,00 TL Tebligat gideri
110,53 TL Islah harcı /
967,03 TL