Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/11 E. 2021/764 K. 27.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:… Esas
KARAR NO:2021/764

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ : 05/01/2015
BİRLEŞEN İST.20.ASLİYE TİCARET MAH…. E.SAYILI DOSYASI

DAVA:Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :26/09/2019
BİRLEŞEN 8.ASLİYE TİC.MAH…. E.SAYILI DOSYASI
DAVA:Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :17/06/2019

BİRLEŞEN … ASLİYE TİC. MAHKEMESİ’NİN … SAYILI MAH.
DAVA:TAZMİNAT
DAVA TARİHİ :01/03/2011
KARAR TARİHİ:27/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı şirketin İstanbul … … 15-16 pafta, 1190 parselde kurulu 186/… arsa paylı S-6 Blok 29 nolu bağımsız bölüm olan sosyal tesis restoran ve aynı parseldeki 1648/100000 arsa paylı … Blok 30 nolu bağımsız bölüm spor tesisi boat ekipmanları niteliğindeki taşınmazların intifa haklarının davalı şirketten müvekkiline devri için 11/03/2008 tarihli intifa senedi düzenleme vaadi sözleşmesi akdedildiğini, davalı tarafın davacı müvekkiline 06/04/1999 tarihli yapı ruhsatı ibraz ederek yerlerin ruhsatlı yerler olduğu hususunda müvekkilini ikna ettiğini, ayrıca davalı tarafça kendilerine teslim edilecek projenin temel üstü, inşaat ve iskan ruhsatlarını bizzat almayı taahhüt ettiğini, o tarihte şirket genel müdürü olan davalı …’nin satın alma hususunda ikna edildiğini, daha sonra müvekkil tarafından proje hazırlanıp davalıya verildiğinde davalı tarafın bir türlü ruhsatı tedarik edemediğini, oyalamaya başladığını, her seferinde müvekkilini oyalamayı başardığını, yerlerin ruhsatının devirden evvel davalı tarafça …’nin imzası ile iptal ettirildiğinin öğrenildiğini, hileli davranışta bulunduğunu, bu bakımdan müvekkilinin çok ciddi kardan mahrum kaldığı gibi ruhsatın alınması için verdiği çaba nedeniyle manevi sıkıntıya düştüğünü, ruhsatın sadece üst hakkı sahibi tarafından alınabilindiğinden davalının da söz konusu ruhsatı almadığından müvekkilinin kaybı olduğunu vurgulayarak fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydı ile 5.000,00 TL maddi 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, taraflar arasında 11/03/2008 tarihinde akdedilen intifa senedi düzenleme vaadi sözleşmesine göre intifa sahibinin 2 bağımsız bölümde yapılacak yapıları kendi tercihine göre ticari tesis veya konaklama tesisi olarak kullanabileceğini, tadilatı yapılacak olan projelerin kendisine tesliminden en geç 15 gün içerisinde … Belediyesi’ne müracaat ederek gerekli inşaat ruhsatını ve temel üstü vizesini almakla yükümlü olduğunu, inşaat bitiminde yapı kullanım izninin … Belediyesi’nden … tarafından alınacağını, masrafların davacı tarafından karşılanacağını, sözleşmede vadedildiği şekilde ruhsat başvurusunun ilgili belediyeye yapıldığını, başvurunun yapıldığı … Belediyesi’nin kapatılarak tüm dosyalarının … Belediyesi’ne nakledildiğini, müvekkil şirket ile davacı arasında akdedilmiş olan sözleşme uyarınca kendi üzerine düşen borçları yerine getirdiğini ve gerekli başvuruyu yaptığını, davacının tüm iddialarının gerçek dışı ve hayatın doğal akışına aykırı olduğunu, olayda kendilerinin kusurlu davranışının bulunmadığını ileri sürerek reddine karar verilmesini istemiştir.
Birleşen ….Asliye Tic.Mah…. E.sayılı dosyasında,
DAVA : Davacı vekili tarafından verilen 02/03/2011 havale tarihli dilekçe ile müvekkilinin davaya konu … … 15-16 pafta 1190 parselde bulunan taşınmazın intifa hakkını 11/03/2008 tarihinde aldığını, ruhsatın sadece üst hakkı sahibi tarafından alınabildiğinden, üst hakkı sahibi … nin ruhsatı almadığını, davalı intifa hakkı sahibininde davacının kaybını taahhüt ettiğinden 5.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 10.000,00 TL nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekilinin 25/04/2011 günlü cevap dilekçesi ile 11/03/2008 tarihli intifa senedi düzenleme vaadi sözleşmesi davacı ile … Yapı tarafından imzalandığını, müvekkil şirketin bağımsız bölümlerin içinde bulunduğu taşınmazlar üzerindeki üst hakkını … den devraldığını, devir işleminin tapu sicilinde tescilinin tamamlandığını, davacının … Yapı A.Ş.nin kendisini aldattığını, inşaat ruhsatını iptal ettirdiği iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, açılan davanın yersiz bulunduğunu vurgulamak sureti ile davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Birleşen ….Asliye Ticaret Mah…. E.sayılı dosyasında;
DAVA :Davacı vekili tarafından Mahkememize verilen dava dilekçesinde özetle; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla işbu davanın kabulüyle, öncelikle aynı olaydan kaynaklanması, tarafların aynı olması nedeniyle işbu davanın İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyası ile birleştirilmesine, 767.691,58.TL maddi zararın davalıdan işbu dava tarihinden itibaren ticari reeskont avans faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen ….Asliye Tic.Mah…. E.sayılı dosyasında
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle. mülkiyeti Maliye Hazinesine ait bulunan İstanbul, … … Devlet Ormanı 15-16 pafta, 1190 parselde kayıtlı 2.068,000 metre kare yüz ölçümlü taşınmaz üzerinde 09.09.1997 tarih ve … yevmiye no ve 22.08.2002 tarih ve 4982 yevmiye no ile 2040 yılına kadar … sayılı TMK’nun ilgili maddelerine göre davalı lehine daimi ve müstakil üst hakkı tesis olunduğunu, Davacı müvekkili o … ile davalı …Ş, İstanbul, …, … 15-16 pafta, 1190 parselde kurul 186/100000 arsa paylı S6 Blok 29 nolu bağımsız bölüm olan … ve aynı parseldeki …/… arsa paylı S7 Blok 30 nolu bağımsız bölüm Spor Tesisi Boat Ekipmaları niteliğindeki taşınmazların intifa haklarının davalı şirketten davacı müvekkiline devri için 11/03/2008 tarihli İntifa Senedi Düzenleme Vaadi Sözleşmesi’nin akdedildiğini, intifa Senedi Düzenleme Vaadi Sözleşmesini akdettiğini, İntifa senedi düzenleme vaadi sözleşmesi akdedildiğini, bu akdin taraflarca yapılmasının nedeninin davalı şirket yetkililerinin varlığını beyan ettiği ruhsatlar kapsamında söz konusu yerlerinin davacı müvekkili tarafından ticari tesis veya konaklama tesisi olarak kullanılacak olduğunu, bu kapsamda davalı tarafın davacı müvekkiline 06/04/1999 tarihli Yapı Ruhsatını ibraz ederek devre konu yerlerin ruhsatlı yerleri olduğunu, davalı tarafın ruhsatı tedarik edemediğini, davalıya süre verildiğini, davalı tarafın 16/03/2008 tarihinde … 34. Noterliğinin 16.03.2009 tarihli ve … yevmiye nolu düzenleme şeklinde sözleşme ile inşaat ruhsatını 15 gün içinde tedarik ederek davacıya teslim etmeyi taahhüt ettiğini, bu taahhüdünü yerine getirmediğini, ileri sürerek belirsiz alacak davalarının talep arttırım hakları ve fazlaya ilişkin hakları kalmak kaydıyla kabulüne, 09.09.2009- 23/09/2009 tarihleri arasında 15 günlük dönem ile 26.09.2009-26/0,9/2019 tarihleri arasındaki 10 yıllık dönem arasında uğradıkları zarar miktarının her dönem sonu itibarıyla ticari reeskont avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle;Taraflar arasında 11 Mart 2008 tarihinde akdedilen “İntifa Senedi Düzenleme Vaadi Sözleşmesi”ne göre “İntifa Sahibi, iki bağımsız bölümde yapacak yapıları kendi tercihine göre ticari veya konaklama tesisi olarak kullanabilecektir. … tadilatı yapılacak olan projenin kendilerine teslimden en geç 15 işgünü içinde … Belediyesine müracaat ederek gerekli inşaat ruhsatını, akabinde temel üstü vizesini almakla yükümlüdür. İnşaat bitiminde yapı kullanım izni, … Belediyesinden … tarafından alınacaktır. İşletme izinleri … Yapı A.Ş. tarafından sağlanacaktır. Proje, ruhsat ve iskan işlerinin masrafları … tarafından karşılanacaktır.” davacı sözleşme akdedildiği sırada dava konusu alanlarda yapılacak üniteler için ruhsat bulunmadığından haberdar olduğunu ve bunu bilerek sözleşmeyi imzaladığını, Müvekkili şirket, sözleşmeye uygun şekilde müteaddit kereler dava konusu alana yapılacak konu (ünitelerin) ruhsatlandırılması için talepte bulunduğunu, bu nedenle de müvekkili şirkete kusur bulunamayacağını, Davaya konu alanların içinde bulunduğu parselin Devlet Ormanı niteliğinde olduğunu, Bu alanda yapılacak her bir işlem için Orman ve Su İşleri Bakanlığından izin alınmakta, burada işlem yapacak her bir devlet kurumu da Orman ve Su İşleri Bakanlığının görüşünü/olurunu alındığını, Dolayısıyla tamamen kurumlara bağlı gelişecek işlemler nedeniyle yaşanan gecikmelerden davalı müvekkilin sorumlu tutulmaya çalışılmasının haksız ve mesnetsiz olduğunu, ilgili … Belediyesine yapılan yazılı başvurularda Belediyenin çoğu zaman müvekkiline cevap dahi vermediğini, verdiği cevaplarda da herhangi bir eksik evraktan söz etmediğini, Şayet eksik evrak olsa idi bu eksikliğin ilgili Belediye tarafından müvekkiline cevaben ve yazılı olarak bildirilmesi gerektiğini, Gerek … Belediyesinin kapanması gerekse Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve ilgili diğer kurum ve kuruluşlardaki işlemlerde yaşanan gecikmeler/duraklamalar nedeniyle davaya konu alanın inşaat ruhsatının alınamamasından müvekkilinin sorumlu tutulmaya çalışmasının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, Diğer yandan 2008 yılından yaklaşık 2012 yılına kadar davaya konu 29 ve 30 no.lu inşa edilecek ünitelerle ilgili müvekkilinin, davacı ile akdetmiş olduğu sözleşme gereğince, İstanbul İli, … İlçesi, … Beldesinde buluna 15-16 Pafta 1190 Parsel üzerinde sahibi olduğu tahsis alanında 29 ve 30 no.lu konaklama üniteleri de dahil olmak üzere ruhsat yenilemesi ile ilgili olarak, … Belediyesine ve Orman Bakanlığına gerekli dilekçeleri yazarak, tüm takipleri yerine getirdiğini, Ayrıca belirtmek isteriz ki davaya konu bağımsız bölümleri de kapsayacak şekilde 1190 parsel üzerinde kurulu irtifak hakkı ile intifa haklarının terkini amacıyla Orman Bakanlığı tarafından İstanbul 17. Asliye Hukuk Mahkemesinin … E. sayılı dosyasıyla dava açıldığını, Yapılan yargılama neticesinde Mahkeme tarafından irtifak ve dava konusu intifa haklarının iptaline ve tapu kaydından terkinine karar verildiğini, taraflar arasındaki ilişkide ifa imkansızlığı veya borca aykırılık iddia ve savunmalarının değerlendirilebilmesi için dava konusu dönemde tesisi işletme hakkı sahibi olan … ve Turizm İşl. Yapı San. Tic. Anonim Şirketinin kayıtlarının incelenmesi gerektiğini, Keza davacının işbu davayı belirsiz alacak davası olarak açmasında hukuki menfaati bulunmadığını, Davacı iddia ettiği üzere İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı dava dosyasında alınan raporlarla iddiasını/dava miktarını belirleyebilecek durumda olduğunu, ileri sürerek haksız ve dayanaksız davanın usulden, zamanaşımı nedeniyle ve esastan reddine ve yargılama giderleri ile karşı vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Mahkememizde açılan iş bu davadaki somut olay ile birleşen 48 Asliye Ticaret Mahkemesi’ndeki somut olayın aynı olduğu ve hukuki sebebin de aynı bulunması nedeniyle her iki dosya birleştirilmiş ve mahkememizce birlikte yürütülmüştür.
Dava, davalı tarafından bilinen davacıya varolduğu iddiası ile satılan sözleşmeye konu taşınmazın inşaat izninin davalı tarafından talimat ve istemleri ile ilgili belediyece kaldırılması, bu hususun davacıdan gizlenmesi, inşaat izni varmış gibi satış işlemi yapılarak davacının aldatılması sonucu gördüğü zarar iddiası ile açılan tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arsında 11/03/2008 tarihinde akdedilen intifa senedi düzenleme vaadi sözleşmesine göre intifa sahibi iki bağımsız bölümde yapılacak yapıları kendi tercihlerine göre ticari tesis ve konaklama tesisi olarak kullanabileceği, davalı yanın tadilatı yapılacak projeleri kendisine tesliminden en geç 15 gün içinde … Belediyesi’ne müracaat ederek gerekli inşaat ruhsatını ve temel üstü vizesini almakla yükümlü olduğu, inşaat bitiminde ise yapı kullanım izninin … Belediyesi’nden davalı tarafından alınacağı ve masrafların davacı yanca karşılanacağı bağıtlanmıştır. bu konuda bir uyuşmazlık söz konusu değildir. Uyuşmazlık davacı yanın açıkladığı şekilde inşaat izni varmış gibi satış yapılarak davacının aldatıldığının söz konusu olup olmadığı, bu duruma hangi tarafın sebebiyet verdiği ve davacının zarar görüp görmediği noktasında toplanmaktadır.
Davacı yana, davalı tarafında 06/04/1999 tarihli yapı ruhsatı ibraz edilmeden tapuda devralındığı, devre takiben davacının projeyi hazırlatıp davalıya verdiğinde davalının ruhsatı tedarik edemeyip davacıyı oyalamaktan bahsetmiştir. Tüm dosya kapsamında sözleşmenin 11/03/2008 de yapıldığı, 14/03/2008 tarihinde tapunun devredildiği belirgindir. Oysaki davacı dava dilekçesinde 06/04/2009 tarihli yapı ruhsatının ibrazından bahsetmektedir. Bu durumda sözleşmenin yapıldığı ve tapunun alındığı zaman ruhsatın henüz alınmadığı, davalı yanca müracaatlar yapılıp … Belediyesi’nin kaldırılması ve … Belediyesi’ne nakli durumunda zaman geçtiği, … Belediyesi’nin imar ve şehircilik müdürlüğünün yazıları ile Plan Proje Müdürlüğü’nün 08/04/2010 günlü yazılarında … Belediyesi tarafından düzenlenen temditli ruhsatın ilk kademe belediyesi tarafından iptali ile 3194 sayılı imar kanununun 29.maddesine göre hükümsüz hale geldiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, taraflar arasında düzenlenen 11/03/2008 tarihinde akdedilen intifa senedi düzenleme vaadi sözleşmesine göre davalının 15 gün içinde … Belediyesi’ne müracaat edilerek inşaat ruhsatının alınacağı vurgulanmış olup davalı yanca gerekli müracaatlar yapılmış ve … Belediyesinin kaldırılması nedeniyle daha sonra … Belediyesi’ne devredildiği, elde olmayan nedenlerle ruhsatın alınamadığı ve sonuçta … Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü ile Plan ve Proje Müdürlüğü’nün vermiş oldukları kararla daha evvel temditli olarak verilen ruhsatların iptali ile 3194 sayılı imar kanunun 29.maddesine göre hükümsüz hale geldiğinden ortada fiili ve hukuki bir engel bulunmakla sözleşmenin gerçekleşmediği anlaşılmakta olup bu durumda davacı yanın davalıyı aldattığı hususu tüm dosya kapsamında yerinde görülmediği gibi bu konuda yapılan soruşturma sonucunda … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 10/03/2010 gün 2009/7026-2010/278 sayılı kararı ile de kovuşturmaya yer olmadığına dair verilen karar da gözetilerek sözleşmenin yerine getirilmemesinde davalı yanın herhangi bir kusuru bulunmamaktadır. Zira kendi edimini yerine getirmek için harekette bulunduğu, bir takım müracaatların yapıldığı, rızası dışındaki işlemlerden dolayı tamamlanamadığı anlaşıldığından kusur yükletilmesi mümkün değildir. O halde davacının maddi tazminat isteminde bulunabilmesi için öncelikle karşı tarafın kusurlu hareketinin bulunması zorunludur. Davalının herhangi bir kusurlu hareketi söz konusu olmadığından ve uyuşmazlığın meydana gelmesine sebep olmadığı anlaşıldığından açılan gerek asıl davanın gerekse birleşen davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
İstanbul Kapatılan 28.Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen bu karar Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 2012/17757 Esas, 2014/6682 Karar, 04/04/2014 tarihli, ilamı ile Asıl ve Birleşen ….Asliye Ticaret Mahkemesi yönünden
“Davacı vekili, müvekkili ile davalı …nin İstanbul … … Belediyesi hudutları dahilinde kain, sosyal tesis restoran ve spor tesisi boat ekipmanları niteliğindeki taşınmazların intifa haklarının davalı şirketten müvekkiline devri için 11/03/2008 tarihli intifa senedi düzenleme vaadi sözleşmesi akdedildiğini, davalı tarafın davacı müvekkiline 06/04/1999 tarihli yapı ruhsatı ibraz ederek yerlerin ruhsatlı yerler olduğu hususunda müvekkilini ikna ettiğini, ayrıca davalı tarafça kendilerine teslim edilecek projenin temel üstü, inşaat ve iskan ruhsatlarını bizzat almayı taahhüt ettiğini, o tarihte şirket genel müdürü olan davalı …’nin mevcut ruhsatı iptal ettirdiğini ileri sürerek eldeki davayı açmış, mahkemece yapılan yargılama sonunda yukarıda değinilen gerekçeyle davanın reddi yönünde hüküm kurulmuştur. Buna karşın mahkemece taraflar arasındaki hukuki ilişkinin ne olduğu tam olarak ortaya konulmadığı gibi davalı …Ş.’nin yükümlülüğünü yerine getirip getirmediği, bu şirketin genel müdürü olduğu iddia edilen davalı …’nin mevcut ruhsatları iptal girişiminde bulunup bulunmadığı yönünde de gerekli araştırma ve inceleme yapılmış değildir.
Dosya kapsamı itibariyle, davacının davalı …Ş.’nin hissedarı olduğu, aynı zamanda davacının davalı şirket tarafından çıkartılan intifa senetlerinin bir kısmının maliki olduğu, bu kapsamda intifa senedine bağlı olarak taraflar arasında düzenlenen sözleşme vaadi ile davacı lehine dava dilekçesinde belirtilen taşınmazlar üzerinde medeni hukuk bünyesinde kendisine yer bulan intifa hakkı tanındığı anlaşılmaktadır. Söz konusu iki adet taşınmazın orman arazisi üzerinde bulunduğu, davalı …Ş. lehine 49 yıllığına üst hakkı tesis edildiği, üst hakkı süresinin uzunluğu sebebiyle tapuda bağımsız bir sayfa açıldığı ve tapu senedi düzenlendiği yine aynı şekilde davalı şirket ile davacı arasında intifa hakkı sözleşmesi düzenlendiği, bu sözleşmenin de uzun süreli olması sebebiyle tapuda yine ayrı bir sayfa açıldığı ve tapu senedi oluşturulduğu, bu arada davalı …Ş.’ye ait olan üst hakkının diğer davalı şirkete devredildiği anlaşılmaktadır. Bu haliyle davacı tarafça ileri sürülen iddia, davalı …Ş. ile yapılan sözleşme kapsamında, davalı şirketin yüklendiği sorumluluk gereğince tadilat projelerini almak üzere üst hakkı sahibi sıfatıyla başvuruda bulunmak şeklinde olmasına karşın davalının bu yükümlülüğü yerine getirmediği ve adı geçen şirket genel müdürünün mevcut inşaat ruhsatını dahi iptal ettirdiği yönündedir. Buna karşın davalı …Ş. tarafından yapılan savunmada taraflar arasındaki sözleşme gereğince ilgili başvuruların yapıldığı, ancak başvuru yapılan … Belediyesinin kapatılması üzerine ilgili evrakın … Belediyesine devredildiği yönündedir. Davacı iddiası ve davalıların savunmaları kapsamında, mahkemece … Belediyesine müzekkere yazılarak değinilen hususlar sorulmuşsa da verilen cevapların dosya kapsamı ile örtüşmediği gibi içeriklerinin, uyuşmazlığın çözümüne etkili olabilecek herhangi bir detay da içermediği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, … Belediyesine müzekkere yazılarak davalı şirket tarafından sözleşme kapsamı ile üstlenilen tadilat ruhsatı başvurusunun yapılıp yapılmadığı, yapıldıysa buna ilişkin olarak herhangi bir izin ya da ruhsat verilip verilmediği, davalı şirketin genel müdürü olduğu iddia edilen davalı …’nin mevcut ruhsatların iptali istemi ile başvuruda bulunup bulunmadığı, dosya içerisinde mevcut olan yazı cevaplarında bahsi geçen ruhsatın hükümsüz kaldığı yönündeki bilgi de değerlendirilmek suretiyle tereddüte yol açmayacak şekilde tespit edilip açıklığa kavuşturulduktan sonra varsa davalıların sorumluluğunun tespiti gerekirken, eksik inceleme ve hukuki değerlendirme ile davanın reddi yönünde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.” hükmü ile bozulmuştur.
İstanbul (Kapatılan) 28.Asliye Ticaret Mahkemesince yeni esasa kaydedilen dosya mahkememize aktarılarak yukarıdaki esas numarasını almış ve yargılamaya devam olunmuştur.
Davacı vekili 02/12/2021 tarihli dilekçesi ile mahkeme dosyasından ve bu dosya ile birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından, birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyası ve birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasından tüm Davalılar yönünden feragat ettiklerini, feragat nedeniyle davaların reddine, yargılama giderlerinin gideri yapan taraflar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Birleşen davada davalı … vekili 02/12/2021 tarihli dilekçesi ile mahkeme dosyasından ve bu dosya ile birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından, birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyası ve birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyalarından davacı tarafından feragat edildiğini, müvekkili şirketin yazılı talimatı ile davacının feragat beyanını kabul etiklerini, Feragat nedeniyle davaların reddine, yargılama, harç ve giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili 02/12/2021 tarihli dilekçesi ile, mahkeme dosyasından ve bu dosya ile birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından, birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyası ve birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyalarından davacı tarafından feragat ettiklerini, müvekkilinin yazılı talimatı ile davacının feragat beyanını kabul ettiklerini, Feragat nedeniyle davaların reddine, yargılama, harç ve giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinde; davadan feragata yetkisinin olduğu anlaşılmıştır.
Feragat davaya son veren bir taraf işlemi olup, HMK.nun 307 ilâ 312.maddeleri arasında düzenlenmiştir.
HMK’nın 307.maddesinde feragat, davacının talep sonucundan kısmen vaya tamamen vazgeçmesi olarak tarif edilmiş, HMK.nun 311.maddesinde ise “feragat ve kabul kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.” hükmüne yer verilmiştir.
Bu nedenlerle; açılan asıl ve birleşen davalar yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Açıklanan nedenlerle;
1-Asıl ve birleşen davalar yönünden, her bir davanın ayrı ayrı feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Asıl davada;Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 59,30 TL ilam harcının peşin alınan 135,00 TL’den düşümü ile geri kalan 75,70 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Birleşen İst.20.Asliye Tic.Mah…. E.sayılı dosyasında; Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 59,30TL ilam harcının peşin alınan 170,78 TL’den düşümü ile geri kalan 111,48 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Birleşen İst.48.Asliye Tic.Mah…. E.sayılı dosyasında; Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 59,30 TL ilam harcının peşin alınan 148,50 TL’den düşümü ile geri kalan 112,60 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Birleşen İst.8.Asliye Tic.Mah…. E.sayılı dosyasında; Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 59,30 TL ilam harcının peşin alınan 13.110,26 TL’den düşümü ile geri kalan 13.050,96 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Tarafların yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Talep edilmediğinden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, dava dosyasının daha önce Yargıtay denetiminden geçmiş olmasından dolayı Yargıtay Temyiz yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzlerine karşı diğer davalı vekilinin yokluğunda oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.27/12/2021

Başkan …
E-imza
Üye …
E-imza
Üye …
E-imza
Katip …
E-imza