Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1044 E. 2019/970 K. 21.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1044 Esas
KARAR NO : 2019/970

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/10/2015
KARAR TARİHİ : 21/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 23.07.2015 günü müvekkillerin desteğinden yoksun kaldıkları müteveffa …’in … plakalı taksinin tam kusurlu olarak sebebiyet verdiği trafik kazası neticesinde vefat ettiğini, müteveffanın kaza esnasında …’in sevk ve idaresindeki … plakalı motosiklette yolcu konumunda olduğunu, … plakalı ticari aracın sürücüsü …’ın 2918 sayılı KTK’ya bağlı K.T Yönetmeliği 109/C-3 kuralını ihlal ettiğini ve motosikletin ticari araca çarpmasına neden olduğunu, müteveffanın ölmeden önceki gelir durumunun asgari ücret üzerinde olduğunu, davacılardan…’in müteveffanın cenazesi için ölüm günü ortalama 200 kişiye, 7’sinde 50 kadar kişiye, 40’ında yine 50 kadar kişiye ve 52’sinde 50 kadar kişiye yemek verdiğini, söz konusu kaza nedeniyle desteklerini kaybeden müvekkillerinin manevi yönden büyük çöküntü yaşadığını, acı ve elem dolu günler geçirdiklerini, müvekkillerinin babasız kaldığını,…’in ise hayat arkadaşını kaybettiğini, müvekkillerinin bu acılarını bir nebze de olsa dindirebilmek adına davalılardan manevi tazminat talep ettiklerini, söz konusu kazaya konu aracı davalı sigorta şirketine sigortalı olduğunu, maddi ve manevi tazminatın ödenmesinden diğer zarar sorumluları ile müşterek ve müteselsilen kusur oranına bakılmaksızın tüm zarardan her bir ilgili poliçe limiti ile sorumlu olduğunu, olaya sebebiyet veren aracın ticari taksi olduğunu, dolayısıyla avans-ticari faiz uygulanması gerektiğini, açıklanan nedenlerle; davalı … adına bulunan taşınır-taşınmaz tüm mal varlığına ve … plakalı araç üzerine ihtiyaten tedbir konulmasına karar verilmesine, davalıların müşkül vaziyeti dolayısıyla adli yardımdan yararlandırılmalarına, dava neticesinde; fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 6100 sayılı yasanın 107.maddesine göre belirlenecek müvekkillerinin her biri için 100,00’er TL’den 700,00TL destekten yoksun kalma temelli maddi tazminat,… için ülke geleneklerine göre bilirkişi ve tanık ifadeleri ile belirlenecek şimdilik 100,00 TL cenaze ve defin gideri tazminatının, yine …, … ve … için her biri 30.000,00’er TL, …, … ve … için 50.000,00 TL ve… için 75.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 800,00 TL maddi ve 315.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan ticari-temerrüt-avans faizi ile alınarak davacılara ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP :
Davalı …A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket tarafından Zorunlu Karayolu Taşıma Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi ile sigortalanan … plakalı aracın 23.07.2015 tarihinde işletilmesi sırasında oluşan kazada davacının desteğinin vefat ettiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte; müvekkili şirketin maddi tazminat talepleri açısından, poliçe limitleri dahilinde ve sigortalı aracın sürücüsünün kusuru oranında davacının zararlarını gidermekle yükümlü olduğunu, kusur oranları tespit edildiğinde müvekkili şirket sigortalısının kusursuz olduğunun anlaşılacağını, davacıların müteveffa ile bağları ve ne şekilde desteğinden yoksun kaldıklarının belirli olmadığını, bu nedenle öncelikle davacıların ne şekilde müteveffanın desteğinden yoksun kaldıklarının açıklanmasının gerektiğini, müvekkili şirket tarafından davacıların zararları için aktüer hesabı yapıldığını ve aktüer hesaplamasına göre davacıya 97.9191,00 TL ödeme yapıldığını, ancak davacı tarafın gerçek zararı ödenmesine rağmen huzurdaki davayı açtığını, davacının tüm zararları karşılandığından ve davacıların müvekkili şirketi ibra ettiğinden davanın reddini talep edilmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle: Davanın yetkili mahkemede açılması gerektiğini, davacıların davayı kötüniyetle İstanbul’da açtıklarını, kendisinin tüccar olmadığını, küçük bir ilçede taksi şoförlüğü yaptığını, gelirinin kısıtlı olduğunu bu nedenle geceleri bekçilik yaptığını, yine de borçla geçinebildiklerini, olayla ilgili ceza davasının henüz açılmadığını, kusur oranının belli olmadığını, olayda kusurun davacı tarafta olduğunu, geçiş üstünlüğünün motosiklet sürücüsünde olsa bile yol kusurundan dolayı kendilerini göremediğini, motosikletlinin hızla gelerek aracına çarptığını, kazayı yapan …’in sara hastası olduğunu, bu nedenle askerlik yapmamış ve devletten sakat maaşı aldığını, sara hastasının araç kullanırken tehlikeli olabileceği kriz geçirebileceği düşünülerek bu kişilere ehliyet verilmediğini, zaten kendisinin ehliyetinin olmadığını, buna rağmen hasta babasını arkaya oturtarak yolcu taşıyarak kendisini ve yolcuyu tehlikeye attığını, ne kendisinde ne de vefat eden yolcuda kask bulunmadığını, açıklanan nedenlerle; davanın yetki ve görev yönünden reddine, ceza davasının beklenilmesine ve kusurun büyük oranda karşı tarafta olduğunun dikkate alınmasına, ceza davası neticesine göre tazminat davası ile ilgili savunma haklarının saklı tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklı ölüm nedeni ile desteğini kaybedenlerin açmış olduğu, maddi, manevi tazminat davasıdır.
Dava dilekçesi, cevap dilekçeleri, kusur raporu, ağır ceza dosyası, dosyadaki tüm bilgi ve belgeler, sigorta hasar dosyası, aktüer raporu uyarınca tüm davacıların maddi tazminat taleplerinin reddine, davacıların …A.ş’ne karşı açılan manevi tazminat davalarının zorunlu sigortacı olan …A.ş’ne karşı manevi tazminat davası açılamayacağından, bu davalıya karşı olan manevi tazminat davalarının reddine, davacıların diğer davalı …’a karşı açılan manevi tazminat davalarının ise, davacı … için 7.000,00 TL, diğer davacılar …, … ve…için 3.000,00’er TL diğer davacılar…, … ve … için ise 2.000,00’er TL manevi tazminata hükmedilerek bu tazminatların kaza tarihi olan 23/07/2015 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı razamandan alınarak davacılara verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Açılan dava, 2918 sayılı yasanın 85. Maddesi dayalı olarak kazaya karışan araç maliki ve sürücüsü davalı …’a ve 2918 sayılı yasanın 91. Maddesi uyarınca bir tehlike sorumluluğu olan davalı…’ın aracının sebep olacağı zararları karşılamak için getirilmiş olan Zorunlu Trafik Sigortası kapsamında, sigortayı yapan diğer davalı …A.ş’ne karşı açılan davada 2918 sayılı yasanın 91. Maddesi delaletiyle araç maliki ve sürücüsü … ile birlikte müteselsil sorumluluk hükümleri çerçevesinde …A.ş’ne de maddi tazminat davası açılabilecek ise de; 2918 sayılı yasanın 92. Maddesinin f bendi uyarınca sigorta şirketine karşı manevi tazminat davasının açılamayacağı sabit olup, buna rağmen davalı tarafça sigorta şirketinden de manevi tazminat talebinde bulunulduğundan, davacıların …A.ş’ne karşı açmış oldukları manevi tazminat davalarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacıların 2918 sayılı yasanın 91. Maddesi delaletiyle davalı sürücü ve araç maliki … ile birlikte müteselsil sorumlu olarak, ZMMS sigortacısı …A.ş’ne karşı maddi tazminat talebinde buulunabileceği sabit ise de daha önce yapılan başvuru üzerine sigorta şirketi tarafından davacılara 97.919,39 TL ödeme yapıldığı ve bilirkişi tarafından detaylı, gerekçeli, denetime elverişli dosya kapsamı ile uyumlu olması nedeni ile itibar edilen raporuna göre davacılar …, …, … ve …yönünden davalılardan 91.532,41 TL maddi tazminat talebinde bulunabilme hakları varken bu miktarı aşar şekilde kendilerine ödeme yapıldığı, bu davacıların dışında diğer davacılar … ve…’ın ise destek tazminatı talep haklarının, müteveffa’nın onlara desteklik durumundan çıkmış olmaları nedeni ile destek tazminatı taleplerinin olamayacağı, buna göre de; bu ödeme miktarına göre de destek tazminatı talep edebileceklerin maddi zararlarıın karşılanmış olduğu, bunun içerisinde diğer bir maddi zarar kalemi olan davacı …’nın talep ettiği cenaze ve defin giderleri kısmının da fazlası ile karşılanmış olduğu zira bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere 1.000,00 TL cenaze ve defin gideri davacı … için hükmedilecek olsa bile bu miktardan çok daha fazla davacı…ya yapılan 76.410,86 TL yerine 72.136,22 TL ödenmiş olması neden ile 4.276,64 TL davacı …ya fazladan ödeme yapıldığı buna göre de, destek tazminatı ve cenaze defin gideri talep edebilecek davacıların her iki davalıya karşı maddi tazminat taleplerinin reddi gerektiğine kanaat getirilmiştir. Bir an için kazanın meydana geldiği tarih itibari ile bilirkişi tarafından kusura göre yapılan hesaplamanın yanlış olduğu düşünülse bile alınan ilk rapora davacı taraf itiraz etmeyip davalı taraf lehine usulü kazanılmış hak doğduğundan davacıların bu hususta dikkate alınarak daha önce yapılan ödemeden fazlasını talep edemeyeceklerini ve tüm maddi zararlarının karşılanmış olduğuna bu nedenle her iki davalıya ilişkin maddi tazminat davalarının reddi gerektiğine kanaat getirilmiştir.
Davacıların aynı zamanda araç sürücüsü ve maliki olan diğer davalı, …’a ilişkin açmış oldukları manevi tazminat davası yönünden 6098 sayılı yasanın 53 ve devamı maddeleri halinde düzenlenmiş olan, ölüm halinde kişilerin uğradığı zararlar içerisinde manevi tazminatın 56. maddesi uyarınca “Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” şeklindeki düzenleme dikkate alındığında, …’nın eşi, diğer davacıların babası olan destekleri müteveffa …’in vefatı nedeni ile aynı zamanda manevi zarara uğradıkları sabit olup, yasa koyucunun uğranılan manevi zararın bir nebze olsun tatmini için getirmiş olduğu bu düzenleme uyarınca mahkememizce de davacılara yasanın öngördüğü şekilde, sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak, manevi tazminatın caydırıcılık özelliği ile Yargıtay içtihatları sabit olduğu üzere fakirleştirmeme ve zenginleştirmeme ilkeleri de dikkate alınarak yine olayın oluş şekli ve meydana gelen olaydaki kusur durumları da göz önünde bulundurularak davacılar lehine uygun manevi tazminata hükmetmek gerekmiştir. Buna göre de davacılardan,…’nın hayat arkadaşı olan eşini kaybetmiş olması nedeni ile ömrünün geri kalanını onsuz bir şekilde sürdürürken eksikliğini her an hissedebileceği ve bu nedenle de yetişkin olan çocuklarına ve diğer çocuklarına nazaran daha fazla acı çekebileceği buna göre de kendisi lehine taktiren 7.000,00 TL diğer çocuklar,…,… ve…’in ise yaşları itibari ile baba figüründen yoksun kalmalarını, toplum içerisinde yetim kalmalarının acısını diğer kardeşlerine nazaran daha yüksek şiddette hissedecekleri, yaşları itibari ile babanın şevkatine, korumasına daha fazla ihtiyaç duymaları nedeni ile duyacakları manevi ızdırabında daha yüksek olacağına kanaat getirildiğinden bunlar için 3.000,00’er TL, diğer davacıların ise yetişkin kişiler olması ve babalarını kaybetmiş olmalarının acısını anne ve diğer kardeşlerine nazaran daha az hissedecekleri söynemese bile bunu göğüslemelerinin daha kolay olacağı bu nedenle de onlar yönünden her biri için 2.000,00’er TL manevi tazminata hükmedilmesinin hakkaniyete uygun düşeceği cihetiyle mahkememizce bu şekilde oluşan kanaat doğrultusunda hükmedilen manevi tazminatların kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak, davacı tarafa verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Açıklanan nedenlerle;
1-Davacıların maddi tazminat taleplerinin reddine,
2-Davacıların davalı …A.Ş’ne karşı açılan manevi tazminat davalarının reddine,
3-Davacıların davalı …’a karşı açılan manevi tazminat davalarının kısmen kabulü ile davacı eş… için 7.000,00 TL, davacı çocuklar, …, … ve … için 3.000,00’er TL, diğer davacı çocuklar …, … ve … için 2.000,00’er TL manevi tazminat taleplerinin kabulü ile bu kısımların davalı …’dan kaza tarihi olan 23.07.2015 tarihinden itibaren yasal faizi ile alınarak davacılara verilmesine, davacıların manevi tazminattan kabul edilen kısım dışında kalan fazlaya ilişkin istemlerinin ayrı ayrı reddine,
4-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 1.502,82 TL karar harcından peşin alınan 29,20 TL’nin mahsubu ile geri kalan 1.473,62 TL bakiye harcın davalı …’dan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davacının yaptığı 974,50 TL yargılama giderinden red ve kabul oranına göre hesaplanan 68,06 TL’nin davalı …’dan tahsili ile davacılara verilmesine,
6-Davacılar kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 2.725,00 TL vekalet ücreti takdirine, bunun davalı …’dan tahsili ile davacılara verilmesine,
7-Davalı …A.Ş.ile davalı … kendini vekille temsil ettirdiğinden davacıların red olunan manevi tazminat davaları yönünden lehlerine Asgari Ücret Tarifesi gereği 10/2 maddesi gereği 2.725,00 TL ücret takdirine, bunun davacılardandan tahsili ile davalılara verilmesine,
8-Davalılar kendini vekille temsil ettirdiğinden red olunan maddi tazminat yönünden lehine Asgari Ücret Tarifesi gereği 800,00 TL ücret takdirine, bunun davacılardan tahsili ile davalılara verilmesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda oy birliği ile karar verildi.

Başkan
E-imza
Üye
E-imza
Üye
E-imza
Katip
E-imza

HARÇ BEYANI / YARGILAMA GİDERİ /
1.502,82 TL İ.H 31,80 TL İlk masraf
29,20 TL P.H / 600,00 TL Bilirkişi ücreti
1.473,62 TL Bakiye harç 342,70 TL Posta gideri /
974,50 TL