Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1007 E. 2019/579 K. 18.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/938 Esas
KARAR NO : 2019/494

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 09/09/2015
KARAR TARİHİ: 21/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin desteğinin 25/08/2007 tarihinde meydana gelen kazada vefat ettiğini, müteveffanın aracına davalı sigortalısı aracın vurması sonucu kazanın meydana geldiğini, kusurun davalı sigortanın sigortalısı aracından kaynaklandığını, bu sebeple müteveffanın vefatı dolayısıyla oluşan tazminat, destekten yoksun kalma tazminatı, maddi ve manevi tazminat bedellerinin hesaplanarakdavalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücreti de dahil olmak davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddiasının gerçeği yansıtmadığını, müvekkili şirketin sigorta poliçesindeki limit ile sınırlı sorumluluğunun bulunduğunu, öncelikle kusur durumunun belirlenmesi için dosyanın ATK ya gönderilmesini, müvekkilinin sigortalısının kusur oranına göre konusunda uzman aktüer bilirkişi aracılığıyla hesaplamanın yapılması ile hesaplamanın yapılmasının gerektiğini, davanın reddini, aksi takdirde belirttikleri şekilde hesaplamanın yapılmasını, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DEĞERLENDİRME:
Mahkememizde açılan dava, davacılar desteğinin trafik kazasında ölümü sebebiyle açılan destekten yoksunluk tazminatı talebine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
Tarafların dilekçelerinde bildirdikleri ve resen toplanması gerekli belgeler için müzekkereler yazılmış ve istenilen belgeler dosyaya sunulmuştur.
Dosya ve içeriği ATK ya gönderilerek kusur durumuna ilişkin rapor hazırlaması talep edilmiş ATK raporunda ” Sürücü … ifadesinde;”… 16.30 suları idi, yanımda kamyon sahibi … vc ayrıca …’den oğlunun yanına giden …benim süratim 35-40 km idi, yol 3 şeritli otoban olup, ben 2. şeritte yani gidiş istikametine doğru ikinci şeritte seyir halinde idim, birden arkamdan bir çatırtı geldi, beni önüne kattı, sürükleyerek gidiş yönüne doğru 3. şeride doğru itti, çarpmanın etkisiyle burada durduk, hemen aşağıya indik, kazayı görünce müdehale ettik, arkadan çarpan aracın şoför mahale tamamen benim aracımın kasasına yapışmış ve girmiş vaziyette idi, şoför mahalinde bulunan şahıs ölmüştü, ancak şoför mahalinde sağ tarafta bulunan bir çocuk…”şeklinde belirtmiştir.Savcılık aşamasında Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından tanzim edilen tarihli bilirkişi raporunda maktul sürücü …’in tamamen kusurlu olduğu, sürücü … ‘ün kusursuz olduğu belirtilmiştir.Tüm dosya kapsamı, dava dilekçeleri,Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporu, kaza tespit tutanağı,tüm beyanlar,olay yeri inceleme tutanağı, kovuşturmaya gerek olmadığına dair karar, olay yeri görüntü CD ‘si ve fotoğrafları incelendiğinde kazanın yukarda ‘’OLAY’’kısmında açıklandığı biçimde gerçekleştiği anlaşılmış olup aşağıdaki kanaate varılmıştır.Mevcut bulgulara göre;A)Sürücü … sevk ve idaresindeki kamyonu ile seyir halinde olduğu esnada gerisinden gelen kamyonun takip mesafesini korumayarak arkadan çarptığı olayda atfıkabil bir kusuru bulunmamaktadır.B)Maktul sürücü … sevk ve idaresindeki kamyonu ile yola gereken dikkatini verip ilerisindeki araç ile takip mesafesini koruyarak müteyakkız bir şekilde seyir halinde olması gerekirken bu hususlara riayet etmeyip mevzu bahis araç ile takip mesafesini korumayarak önlem almaksızın arkadan çarptığı, dikkatsiz ve tedbirsiz bir şekilde araç kullanarak çarpışmanın meydana gelmesiene sebebiyet verdiği olayda asli kusurludur. A)Sürücü … ‘ün kusursuz olduğu,B)Maktul sürücü …’in %100 (Yüzde Yüz oranında) kusurlu olduğu kanaatine varıldığı” şeklinde rapor sunulmuştur.
Davalı taraf … plakalı aracın … Plakalı araç, … nolu Trafik poliçesinde … model … ve araç tipi hatalı bir şekilde Zirai Traktör olarak kendilerinde sigortalı olduğunu, oysa ki kazaya karışan …plakalı aracın … marka kamyon olduğunu, bu kamyon ile ilgili sigorta poliçesinin bulunmadığını ve kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini iddia etmiştir.
Dosya mahkememizce resen belirlenen bilirkişiye tevdi edilerek rapor hazırlaması talep edilmiş olup bilirkişi raporunda ” … Plakalı araç 19.10.2006 19 .10.2007 tarihleri arasında … no’lu Trafik poliçesi ile … A Ş. de sigortalı olduğu kanaatine varılmıştır, … Plakalı araç, … nolu Trafik poliçesinde … model … ve araç tipi hatalı bir şekilde Zirai Traktör olarak kayıt edildiği düşünülmektedir. Olması gereken araç tıpı, Diyarbakır valiliği … Emniyet Müdürlüğünün 13.10.2008 tarihli yazsındakı, … plakalı aracın … KAPALI KASA … MODEL KAMYON olduğu, … motor no. … ŞASE no lu araç olduğu 07.11.2006 tarihinde tescil edildiği belirlenmiştir.” şeklinde raporunu sunmuştur.” şeklinde raporunu sunmuşlardır.
… Emniyet müdürlüğü ile yapılan yazışmalar sonrasında … Emniyet Müdürlüğünce gönderilmiş olan 06/11/2017 tarihli yazı ve eklerindeki belgelerin incelenmesinde … plakalı, … model , … marka aracın ( güvence hesabının … Emniyet Müdürlüğüne göndermiş olduğu 06/03/2008 tarihli yazıya göre 25/08/2007 tarihi itibariyle sigorta poliçesinin …Sigorta tarafından düzenlenmiş olup 1 yıl süreli olduğu ve … poliçe numarası olduğu, aynı yazı cevabı içerisindeki belgelerden olan 07/11/2006 tarihli araç trafik tescil müracaat ve işlem formuna göre sigortasının … Sigorta tarafından 03/11/2006 tarihinde bir yıl süreyle … numaralı poliçeyle yapılmış olduğu anlaşılmış olup, kaza tarihi olan 25/08/2007 tarihinde de bu poliçe kapsamında sigortanın devam ettiği, kazaya karışan … marka kamyonetin daha öncesinde başka bir plakayı kullandığı, davalı şirketin kaza tarihi itibariyle … plakalı …model …marka araca ait sigorta poliçesinin bulunmadığı anlaşılmış olup, davalı … Sigorta yönünden davanın pasif husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın pasif husumet yokluğu sebebiyle reddine,
2-Alınması gerekli 44,40 TL harçtan peşin alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile eksik alınmış olan 16,70 TL harcın davacıdan alınarak hazineye aktarılmasına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalıya verilmesine,
5- Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip

Hakim
¸