Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/621 E. 2022/613 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2014/621 Esas
KARAR NO:2022/613

DAVA:Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:15/09/2014
KARAR TARİHİ:26/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … markasının bayilik sözleşmeleri ile LPG ve madeni yağ ürünlerinin pazarlaması bayiler ve satış noktalarına tedariki işini yaptığını, bu kapsamda davalı ile arasında 01/11/2004 tarihli 5 yıllık bayilik sözleşmesi imzalandığını, ayrıca … ili … İlçesi … köyü … ada 2 parselde kayıtlı gayrimenkulde 15 yıl süreli intifa hakkının tescillendiğini, süresi bitmeden sözleşmenin dava dışı … … ve Enr San Tic A.Ş ne devir yapıldığını, taraflar arasındaki dikey ilişkinin devem ettirildiğini, bu olay sonrasında dava dışı şirket ile 17/07/2009 tarihinde 5 yıl süreli bayilik sözleşmesi hazırlandığı, dava dışı şirket ile 3 ay içinde sözleşme imzalanamadığından intifa haklarının istasyonun 5 yılın sonunda kullanılamaz hale gelmesi sebebi ile taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin sona erdirilmesi ve yenilenmemesi, bayinin bir başka akaryakıt dağıtım şirketi ile anlaşması ve müvekkil şirketimizin söz konusu akaryakıt istasyonunda kullanma ve yararlanma hakkının ortadan kalkması nedenleri ile 208.579,18 TL sebepsiz zenginleşme bedelinin 21/12/2010 tarihinden itibaren yatırımın kullanılmayan süresine tekabül eden bakiye anaparaya işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemelerin … mahkemeleri olduğunu, ayrıca zaman aşımı itirazlarının bulunduğunu, sebepsiz zenginleşme davalarının 1 yıllık zaman aşımı süresinin söz konusu olduğunu, davacının sahip olduğu intifa hakkının müvekkiline baskı oluşturduğunu 19/04/2006 tarihinde yürürlüğe giren ikinci bir bayilik sözleşmesinin bu sebeple imzalandığını, müvekkilinin 2010/2019 tarihleri arasında davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, bu sebeple sebepsiz zenginleşmenin söz konusu olmadığını, davacının iddiası olan 21/12/2010 – 01/11/2019 dönemlerini kapsar bir hukuksal sözleşmenin bulunmadığını, dosyanın yetkisizlik kararı ile … mahkemelerine gönderilmesini, aksi takdirde davanın zaman aşımı nedeni ile reddini, mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava davacının davalı ile arasındaki akaryakıt bayiliği sözleşmesi ilişkisi neticesinde imzalanan sözleşme hükümlerine aykırı davranıldığı iddiası ile uğradığı zararın ve gayrimenkul üzerindeki intifa hakkı kaybının tazminine yönelik tazminat davasıdır.
Davalı şirketin iflas ettiği belirlenmekle … 1. İcra Dairesi …/… iflas dosyası Uyap üzerinden istenmiş 2. alacaklılar toplantısının yapıldığı bildirilmiştir.
… 3. ATM’ye talimat yazılarak taraflar arasındaki dava konusu ihtilafa ilişkin rapor hazırlaması istenmiş bilirkişi raporunda Dava konusu olayın 2005 yılında meydana geldiği, davalı tarafın 2005 yılına ilişkin ticari defter kayıtlarını bilirkişiliğimize ibraz edemediği, Bilirkişiliğimize ibraz edilen davalı tarafın 2011, 2012, 2013, 2014, 2015, 2016 ve 2017 yıllarına ait yevmiye defterlerinin yasal süreleri içerisinde açılış ve kapanış tasdiklerini yaptırıldığı, 2017 yılı yevmiye defterinin kapanış kaydı için yasal olarak tanınan son tasdik süresi 30.06.2018 olması hasebiyle yasal sürenin henüz dolmadığı, 2010 yılına ilişki yevmiye defterinin açılış tasdikinin yasal süresi içerisinde yaptırıldığı, kapanış tasdikinin bulunmadığı, Davalı tarafın 2011, 2012, 2013, 2014, 2015, 2016 ve 2017 yıllarına ait yevmiye defterlerinin ait ticari defterlerinin yasal süreleri içerisinde açılış ve kaparuş tasdiklerinin yaptırıldığı, davacının yasal defterlerine yapılan kayıtların birbirini doğrular nitelikte olduğu, HMK. M. 222 de belirtilen kanuni şartları taşıdığı ve sahibi lehine delil olma ve ispat kuvvetine sahip olduğu, 2010 yılına ilişkin yevmiye defterinin kapanış kaydının olmadığı nedeniyle HMK, M. 222 de belirtilen kanuni şartları taşımadığı ve sahibi lehine delil olma ve ispat kuvvetine sahip olmadığı, Davacı tarafından davalı şirketin petrol istasyonu ile ilgili yapılan harcamaların “264.Özel Maliyetler Hesabı” nda aktifleştirilerek itfa edilmesi gerektiği, davalı tarafın 2010, 2011, 2012, 2013, 2014, 2015, 2016 ve 2017 yıllarına ait yevmiye defterlerinin (01) numaralı açılış kaydında ”264.Özel Maliyetler Hesabının 264.03….petrol İstasyonu alt hesabında 1.807.966,06 TL tutarının yazılı olduğu” şeklinde rapor sunulmuştur.
Mahkememizce resen belirlenen Mali Müşavir ve Akaryakıt sözleşme uzmanı bilirkişiden oluşan heyete dosya tevdi edilmiş bilirkişi heyeti raporunda “Davalı tarafından 21.12.2010 tarihinde 01.11.2004 tarihli ve 15 yıl intifa süreli sözleşme fesh edilmiş olduğu, Davacının 21.03.2013 tarih itibariyle Cari Hesaptan kaynaklı olarak Davalı yandan 366.924,04 TL ALACAKLI olduğu, Davacının öne sürdüğü, sözleşmenin feshinden dolayı, 21.12.2010 tarihinden sonraki Kalan İntifa süresi için ( 21.12.2010 ile 31.10.2019 tarih aralığında Kalan 3236 gün ) Denkleştirici adalet ilkesi gereğince 228.854,24 TL Davalıdan ALACAKLI olduğu, Denkleştirici Adalet ilkesine göre tarafımızdan hesaplanan 228.854,24 TL tutara 21.12.2010 – 21.03.2013 tarih aralığı için hesaplanabilecek reeskont faiz tutarının 69.493,31 TL olduğu, Davacı tarafından Davalıya verilen Ariyetlerin İade edilmediği bilgisi tarafımızla paylaşılmış olduğu” şeklinde rapor sunulmuştur.
Taraflarca bilirkişi raporuna karşı yapılan itiraz ve beyanlar sonucunda dosya ek rapor hazırlanmak üzere bilirkişi heyetine tevdii edilmiş bilirkişi heyeti ek raporunda “Davacı yanca sözleşme ilişkisi kapsamında ödendiği kök raporumuzca tayin olunan ödemelerin sözleşmenin esaslı unsuru mahiyetinde yapılan ödemelerden olduğu ve akdin süresinden önce sona erdirilmesinin söz konusu olduğundan bahisle vekaletsiz iş görme yahut sebepsiz zenginleşme hükümleri ile yarışan 4054 sk md. 56 hükmü yollaması ile ayrıca BK haksız fiilden doğan sorumluluk bahsi ile de iadesinin talep konusu yapılabileceği, bu hususta 2003/3 no.lu tebliğ uyarınca Rekabet Kurulu tarafından muafiyet kapsamı kalan sözleşmelerin muafiyet kapsamına alınabilmesine dair belirlenen uyumlu bir sözleşmenin yapılamadığı, intifa hakkının süresinden önce sona erdirildiği, sözleşme ile davalı yanca edinilen edimlerin iadesinin mümkün görülebileceği, Bu hususta sicilden terkin edilen intifa hakkının ve ariyet ilişkisi kapsamında verilenlerin işletme sözleşmesinin esaslı bir parçası olduğu, Yukarıda açıklanan tüm mülahazalar ve taraf itirazları değerlendirildiğinde mali yönden yapılan inceleme ile desteklenmekte olan kök raporumuzda herhangi bir kanaat değişikliğine gidilmesine lüzum olmadığı sonucuna varılmıştır” şeklinde ek rapor sunulmuştur.
Netice olarak, alınan talimat ve yerel mahkeme bilirkişi heyeti raporlarındaki açıklamalar mahkememizce de yerinde görülmüş, mevzuat ve uygulamaya uygun hükme esas alınmaya elverişli rapor sunan bilirkişi heyetinin yaptığı hesaplamalar dikkate alınarak tazminat talepleri yönünden dava dilekçesindeki miktarlar yönünden yasal faize hükmolunmuş ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ İLE
1-208.579,18 TL sebepsiz zenginleşme bedelinin zenginleşmenin gerçekleştiği tarihi olan 21/12/2010’dan itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 14.248,05 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 3.128,30 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 11.119,75 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 3.128,30 TL toplam harç ile yargılama aşamasında yapılan tebligat, posta ücreti, bilirkişi ücreti 3.165,85 TL olmak üzere toplam 6.294,15 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 23.050,54 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın “Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik”in 207. maddesi uyarınca davacının bildireceği İBAN numarasına, İBAN numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan gider avansında kalan paradan karşılanmak üzere PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürünce davacı tarafa İADESİNE,
7-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 216/1 maddesi uyarınca taraflardan birinin talebi olmadıkça gerekçeli kararın tebliğe çıkarılmamasına,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olarak davacı vekili ile davalı şirket yetkilisin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/07/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza