Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1429 E. 2022/97 K. 14.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2014/1429 Esas
KARAR NO:2022/97

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:01/12/2014
KARAR TARİHİ:14/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı yanca sigortalı … plakalı aracın müvekkilinin karşıdan karşıya geçtiği esnada kendisine çarparak yaraladığını, bu kazanın oluşumunda müvekkilinin kusurunun bulunmadığını çarpar aracın kusurlu olduğunu, bu aracında davalı şirketçe sigortalı olması sebebiyle davalı aleyhine iş bu davayı açtıklarını, bu kaza nedeniyle müvekkilinin meslekte kazanma gücü kaybının, efor kaybının oluştuğunu, uzun tedavi dönemi sebebiyle maddi tazminat talebinin bulunduğunu, bu zararların hesaplanarak kaza tarihi itibariyle işleyecek faizi ile birlikte davalı yandan tahsilini, davayı şimdilik 1.000,00 TL üzerinden açtıklarını yapılacak incelemeler neticesinde ortaya çıkacak tazminat bedelinin esas alınarak gerekli işlemlerin yapılmasını, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı vekilinin müvekkilinin kazada kusursuz olduğu beyanını kabul etmediklerini, öncelikle kusur durumunun belirlenmesini, bu kusur durumunda belirlenen oranda müvekkili şirketin sorumlu olabileceğini, bunun için gerekli kurumlar ile yazışmaların yapılmasını, davacının bu kaza nedeniyle maluliyeti olup olmadığının Adli Tıp Kurumunca muayene edilmek sureti ile belirlenmesini, ortaya çıkan kusur durumu ve maluliyet durumu akabinde dosyanın aktüerya konusunda uzman bilirkişiye verilerek hesaplamanın yapılmasını, davacının geçici iş göremezlik, tedavi gideri ve efor kaybı taleplerinin poliçe kapsamı dışında olduğunu bu nedenle müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, davacı yanın kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubunun gerektiğini, müvekkiline bir başvuru olmadığını bu sebeple faiz işletilecek ise kaza tarihi değil dava tarihi itibariyle işletilebileceğini, tüm bu sebeplerle davanın reddini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİL:
-Davacı asil ile ilgili ATK tarafından hazırlanan rapora göre;Mevcut tıbbi belgelere göre; … kızı 1998 doğumlu …’nın 10/04/2013 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı arızası nedeniyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası Grup1 kabul olunarak: Gr1 XII(27Ca……….7)A%11E cetveline göre %8.1(yüzdesekiznoktabir) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İş göremezlik süresinin kaza tarihinden itibaren 9(dokuz) aya kadar uzayabileceği” şeklinde görüş ve kanaatine varıldığı belirlenmiştir.
Dosya ilgi belge ve deliller tekrar ATK ya gönderilerek kusura maluliyete ilişkin rapor hazırlaması talep edilmiş ATK raporunda “… hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde; … kızı 1998 doğumlu …’nın 10/04/2013 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı ayak bileği hareket kısıtlılığı arızası nedeniyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası Grup1 kabul olunarak:Gr1 XII(27Ca————7)A %11E cetveline göre %8.1(yüzdesekiz noktabir) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İş göremezlik süresinin kaza tarihinden itibaren 9(dokuz) aya kadar uzayabileceği, Özürlülük kavramıyla meslekte kazanma gücü kaybı, çalışma gücü kaybı kavramlarının farklı kavramlar oldukları, farklı tüzük ve yönetmeliklerin, farklı bölümlerinde değerlendirildikleri, aralarında bağlantı bulunmadığı” şeklinde görüş bildirmiştir.
Dosya kusur ve aktüerya konusunda uzman iki bilirkişiye tevdi edilerek rapor hazırlaması talep edilmiş bilirkişiler raporunda ” KUSUR DURUMU DEĞERLENDİRİLMESİ NETİCESİNDE : A dava dışı … plakalı otomobil sürücüsü …’ın davacı mağdur yaya …’nın yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında kusursuz olduğu, B Davacı mağdur yaya …’nın kendi yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında kırmızı ışıkta geçerek işık ihlalinde bulunması sonucu olayda % 100 (yüzde yüz) oranında asli derecede kusurlu olduğu, a- Geçici İş Göremezlik Ve Sürekli Maluliyet Oranlarının Tespiti; Dosyada mübrez, T.C, Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulunun 14.06.2017 tarih 11436 karar sayılı raporunda ve .C. Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu — Adli Tıp İkinci Üst Kurulunun 15.11.2018 tarih 1396 karar sayılı raporunda; 07.09.1998 doğumlu …’nın 10.04.2013 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanmasının; 11.10.2008 tarih 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak, E cetveline göre; %8.1 (yüzdesekiznoktabir) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay/kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunduğu, Özürlülük kavramı ile meslekte kazanma gücü kaybı, çalışma gücü kaybı kavramlarının farklı kavramlar olduğu, farklı tüzük ve yönetmeliklerin, farklı bölümlerinden değerlendirildikleri, aralarında bağlantı bulunmadığının oy birliği ile mütalaa olunduğu,b) Maddi Zarar; Davacı …;10.04.2013 tarihinde geçirmiş olduğu kaza sonucu;- Daimi / sürekli iş göremezlik- efor kaybı 4 8,1 maluliyet oranı sonrası 103.613,07 TL, kazanın oluşumunda % 100 kusurunun bulunduğunun kabulü ile davalı sigorta şirketinden maddi tazminat talebinde bulunamayacağı, başka bir ifade ile davalı ZMMS sigortacısının sorumluluğunun sigortalı araç sürücüşünün kusuru oranında olması sebebiyle davacının efor kaybı zararından sorumlu olduğundan söz edilemeyeceğinin hukuki tüm münakaşasının elbette Yüce Mahkemeye ait olduğu” şeklinde rapor sunulmuştur.
Taraflarca bilirkişi raporuna karşı verilen beyan ve itiraz dilekçeleri neticesinde dosya bu hususlarda gözetilerek olay yerinde fotoğraflarda çekilmek sureti ile ek rapor hazırlamaları için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş heyet raporunda “Dosya içerisinde mevcut bulunan ve olay anını gösterir Mobesa görüntü CD izleme tutanağında, 10/04/2013 günü saat 13.20 sıralarında … Mahallesi … Caddesi … trafik ışıkları önünde meydana gelen yaralamalı trafik kazası ile ilgili olarak Cam 2 nolu kamerada … Eğlence Merkezi önündeki ışıklarda belediye otobüsün beklediği sırada, trafik akışının devam ettiği, 10/04/2013 günü saat 13:01:45 sıralarında iki şahsın ışıklarda bekleyen belediye Otobüsünün önünden yola çıktığı ve seyir halinde bulunan bir aracın şahıslara çarptığı tespit edildiğinden dolayı bu tespit doğrultusunda belirtilen yerde inceleme yapılmıştır. Olayın meydana geldiği yerin 7.20mt genişlikte, orta bariyer ile bölünmüş tek istikametli, … numaralı trafik ışık kontrollü yaya geçidi, zemin asfalt ve kuru, vaktin gündüz, görüş acık, mahal meskun hız sınırı 3Okmdir. Olay mahallinde yaptığım inceleme neticesinde, olay mahalli … otobüs durağına gelmeden evvel otobüslerin burada yolcu indirme bindirme yapmaları için otobüs durağına 30mt evvel yolun sağ tarafında cep başladığı, cebin 20mt ilerisinde otobüs durağının bulunduğu, otobüs durağının Smt ilerisinde … numaralı buton basmalı trafik ışıklarının mevcut bulunduğu, trafik ışıklarının önünde yol satıh üzerinde Smt genişlikte yayaların kullanması için yaya geçidi çizgilerinin mevcut bulunduğu, otobüs durağına gelen otobüslerin durak cebine girerek — durağın Smt ilerisinde bulunan trafik ışıkların önünde durdukları, bu mahalde yolcu indirme ve bindirme işlemleri yaptıkları tarafımca izlenmiştir.” şeklinde rapor sunulmuştur.
-Taraflarca yapılan itiraz ve beyanlar ile alınan bilirkişi raporları ile önceki ATK raporları denetlenerek rapor hazırlaması için dosya ATK ya gönderilmekle ATK 12/10/2021 tarihli raporunda “Kaza sonrası kaza tespit tutanağı tutulmamıştır. 16/10/2020 tarihli bilirkişi ek raporunda mahalde yapılan keşfe binaen olay mahallinde yolun, yerleşim yeri içinde, bölünmüş asfalt kaplama yol olduğu, yol genişliğinin 7,20 metre, vaktin gündüz, hız limitinin 30km olduğu, butonlu yaya geçidinin mevcut olduğu, yolun solunda cep şeklinde otobüs durağının bulunduğu belirtilmiştir. Sürücü … ifadesinde yeşil ışıkta geçiş yaptığını belirtmiştir. Davacı yaya … ve tanık yaya …’nın ifadelerinde karşıdan karşıya geçerken trafik ışıklarına bakmadıklarını şeklinde belirtmiştir. Dosyada mevcut 01/01/2020 tarihli bilirkişi raporunda Sürücü …’ın kusursuz olduğu, Davacı yaya …’nın %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu kanaati belirtilmiştir. Kaza anı görüntüsünü içeren CD açıldı. Kaza anı görüldü. Tüm dosya kapsamı bir bütün halinde incelendiğinde kazanın yukarıda ‘’OLAY’’ kısmında açıklandığı biçimde gerçekleştiği anlaşılmıştır. Araç sürücüsünün yeşil ışıkta geçiş yaptığını belirttiği, davacı yaya ve yaya …’nın ifadelerinde karşıya geçişleri sırasında trafik ışıklarına bakmadıklarını belirttikleri, bunlarla birlikte kaza görüntüsünde ise kaza anı öncesi ve sonrasında hem sürücü …’ın seyrettiği yol bölümünde hem de karşı yönde seyreden araçların seyir durumları dikkate alındığında sürücü …’ın yeşil ışıkta geçiş yaptığı, davacı yayanın ise kırmızı ışıkta geçiş yaptıkları değerlendirilmiş olup 01/01/2020 tarihli bilirkişi raporuna kusur oranı yönünden iştirak edilerek aşağıdaki kanaate varılmıştır. Mevcut bulgulara göre ;A)-Sürücü … sevk ve idaresindeki araçla yeşil ışıkta geçiş yaptığı sırada karıştığı kazada atfı kabil bir kusuru bulunmamaktadır. B)-Davacı yaya … otobüs durağına yolcu indiren otobüsün önünden, dikkatsiz ve kontrolsüz şekilde kendisine hitaben yanan kırmızı ışıkta geçiş yaparak kazanın oluşumuna sebebiyet verdiği anlaşılmakla; kazada asli kusurludur. SONUÇ : Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda; A)-Sürücü …’ın kusursuz, B)-Davacı yaya …’nın %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu” şeklinde rapor hazırlanarak mahkememize gönderilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava trafik kazası nedeniyle sürekli işgöremezlik-maluliyet tazminatına ilişkindir.
Davacının tedavi olduğu hastanenin tedavi kayıtları, soruşturma/ceza dosyası, hasar dosyası ve kusura ilişkin bilirkişi raporu, ek rapor ve nihayetinde ATK kusur raporu dosyamız arasına alınmıştır.
Yukarıdaki bilgiler ışığında tüm dosya kapsamı ve kusur raporları birlikte değerlendirildiğinde davacının geçirdiği trafik kazasında %100 kusurlu olduğunun anlaşıldığı, ATK bilirkişi raporunun mevzuata uygun, denetime açık, hukuka uygun ve hüküm kurmaya elverişli olduğu davalı şirket sigortalısının kazada kusurunun bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine
2-Alınması gerekli harç 80,70 TL olup, peşin alınan 68,35 TL nin mahsubu ile eksik kalan 12,35 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair. Miktar itibariyle yasa yolu kapalı kesin olarak taraf vekillerinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı.. 10/02/2022

Katip …

Hakim …