Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1379 E. 2023/499 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1379 Esas
KARAR NO : 2023/499

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/11/2014
KARAR TARİHİ : 08/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:
Davacı müvekkili şirketin 20.05.2012 tarihinde devralındığını, bu devralma işleminin hemen ardından şirket hesaplarının bulunduğu … Kartal Şubesi’ne giderek, yeni internet şifresi için başvurulduğunu, eski kredi kartı ve bankamatik kartlarının iptal edilmesini talep ettiğini, müvekkili şirketin 20.06.2012 tarihinde işlemlerinin takibini kolaylaştırmak adına …’a vekaletname verdiğini, müvekkili şirket hesap dökümlerinin inceledikten sonra şirket hesabından 12.06.2012 tarihinde 1.700 TL çekildiğini tespit ettiğini, bankadaki evrakların incelendiğinde de sahte bir talimat hazırlandığı, bu talimatla şirketin devredilmeden önceki antet ve kaşesinin kullanıldığı, imzanın o tarihteki şirket sahibi ve yönetiminin imzası olmadığının tespit edildiğini, bu işlemde davalılar kendilerine yüklenen objektif özen borcunu yerine getirmediklerini, bankada bulunan imzalarla karşılaştırılmadığını ya da işlemin özensizce yapıldığını, şirketin banka kayıtları incelendiğinde, şirketin eski sahibinin almış olduğu ve müvekkilin haberdar olmadığını, şirket hesabına bağlı bir bankamatik kartından (Bankamatik no: …) düzenli olarak para çekildiğini, toplam rakamın 20.000 TL’ye ulaştığının tespit edildiğini, müvekkili şirketin bu bankamatik kartından gerçekler ortaya çıkana kadar hiç haberdar olmamış, bankadan talep etmesine rağmen kendisine bu bankamatik kartından bahsedilmediğini, aynı dönemde şirketin yeni yöneticisi …’un da şirket hesabından para çektiğini, şirketin devredildiğine dair tüm bilgiler bankaya verilmişken ve … şirket hesabını kullanabilme yetkisine sahipken davalıların müşterisine bu kartın varlığından bahsetmediğini, oysa bu durumlarda şirket banka nezdinde bulunan tüm aktif ve pasiflerinin yeni şirket yetkilisine bildirilmesinin gerektiğini, bu nedenle müvekkili şirket hesabından çekilen paradan geç haberdar olduğunu ve zararının da büyüdüğünü, davalılar kendilerine düşen objektif özen sorumluluğunu ihlal ettiklerini, banka çalışanlarının 12.06.2012 tarihinde sahte talimattaki imzaları ekrandaki imzalarla karşılaştırmamış ya da bu konuda üzerlerine düşen görevi özenle yerine getirmediklerini, yine şirketin devralındığına dair bankaya bilgi ve evraklar verilmesine, müvekkili şirket yetkilisi …’un aynı tarihlerde şirket hesabını kullanmasına rağmen müvekkili şirkete bu bankamatik kartından bahsedilmediğini, bankanın ihmali nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını belirterek, davalının kusuru nedeniyle müvekkilinin uğradığı 10.000 TL zararın (Faiz ve masraflar hariç, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla) zarar tarihlerinden itibaren ticari faiziyle birlikte hesaplanarak müvekkile ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı … T.A.Ş. Vekilinin Cevap Dilekçesinde Özetle: Davacı tarafın dava dilekçesinde; müvekkili şirketin 20/05/2012 tarihinde devralındığını, devralınma işleminin hemen ardından şirket hesaplarının bulunduğu … Kartal Şubesine giderek yeni internet şifresi için başvurulduğu ve eski kredi kartı ve bankamatik kartlarının iptal edilmesini talep edildiğini, 20/06/2012 tarihinde işlemlerin takibini kolaylaştırmak adına …’a vekalet verildiğini, şirket hesap dökümlerini incelediklerinde 12/06/2012 tarihinde 1.700.-TL çekildiğini tespit edildiğini, Bankadaki evraklar incelendiğinde sahte bir talimat hazırlandığını, bu talimatla şirketin devralınmadan önceki anted ve kaşesinin kullanıldığını ve imzanın o tarihteki şirket sahibine ait olduğunu, şirketin banka kayıtları incelendiğinde şirketin eski sahibinin almış olduğu ve müvekkilinin haberi olmadığı bankamatik kartından düzenli olarak para çekildiğini, toplam rakamın 20.000.-TL’ye ulaştığını, aynı dönem şirketin yeni yöneticisi …’un da şirket hesabından para çektiği şirketin devredildiğine ilişkin tüm bilgiler bankaya verilmişken bu bankamatik kartından bahsedilmediğini, bu nedenle şirket hesabından çekilen paralardan geç haberdar olunduğunu, iddiaları ile Bankanın objektif özen borcunu yerine getirmediği ayrıca adam çalıştıran sıfatı ile sorumlu olduğu iddiası ile zararlarının tazmini talebi ile huzurdaki davayı açtıklarını; ancak davaya konu işlemlerin 20/06/2012 tarihinde çekilen 1.700.- TL ve 05/06/2012-08/10/2012 tarihleri arasında bankamatik kartının kullanımı ile yapılan işlemlere ilişkin gerçekleşmiş olduğundan BK 72/1. Maddesi gereği dava zamanaşımına uğradığını, zira Borçlar Kanunu’nun 72/1. Maddesi, “Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.” hükmüne amir olduğunu, bu sebeplerle huzurdaki davada 17/11/2014 tarihinde açılmış olmakla iki yıllık dava zamanaşımı geçtikten sonra açıldığından, öncelikle zamanaşımı definde bulunduklarını, söz konusu davanın zamanaşımına uğramış olduğundan zamanaşımı itirazının reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafın bilgisi dışında olduğunu iddia ettiği 12/06/2012 tarihli 2.700.-TL lik para çekme işlemi eski şirket yetkilisi …’in yazılı talimatına istinaden … isimli şahsa ödendiğini, yine davacının haberdar olmadığını iddia ettiği bankamatik kartı da teslim tarihi tam olarak tespit edilememekle birlikte 16/07/2008-31/10/2008 tarihleri arası müvekkili banka tarafından yine eski yetkili …’e teslim edilmiş olduğundan davacının zarara uğradığını iddia ettiği tutarları öncelikle … ve …tan talep etmesi gerektiğini, bununla birlikte davacı dava konusu işlemlere ilişkin bu kişilere davayı yöneltmediği gibi herhangibir ceza şikayeti yapıp yapmadığı hususunda da dava dilekçesinde herhangi bir bilgi verilmediğini, davanın haksız ve mesnetsiz olarak açıldığını belirterek, öncelikle zamanaşımı ve husumet itirazlarının kabulü ile davanın reddini, eğer söz konusu itirazları reddedilir ise; davanın… ve … isimli şahsa ihbarını, yargılama harç, masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava; Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Tazminat) davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilaf; Bankacılık işlemlerinden kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir.
Kartal … Noterliği’ ne ait 02/10/2013 tarih, … yevmiye nolu, Kartal 18. Noterliği’ ne ait 02/10/2013 tarih, … yevmiye nolu belge asılları, … Genel Müdürlüğü tarafından gönderilen 1.700 TL bedelli 12/06/2016 tarihli dekont, Bakırköy … Noterliğine ait 12/03/2013 tarih ve …yevmiye nolu araç satış sözleşmesi, Beyoğlu … Noterliği’ nin 05/06/2013 tarihli … yevmiye nolu vekalet aslı, Bakırköy … Noterliği’ nin 17/06/2014 tarih…nolu… Ltd. Şti’ ye ait İmza sirküleri dosyaya celp edilmiştir.
Taraflarca dosyaya sunulan belgeler ve Mahkememizce celp edilen belge ve kayıtlar hep birlikte değerlendirilmiştir.
Dosyada yapılan yargılamada; evrak asılları da incelenerek dava konusu … A.Ş Kartal şubesinden 12.06.2012 tarihinde çekilen 1700 TL için verilen talimat daki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olup olmadığı yönünde imza incelemesi yapılarak rapor düzenlenmesine karar verilmiştir.
02/12/2020 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle: Tetkik konusu bila tarihli, …’ın 1.700.00TL. Çekmeye yetkili olduğu yazılı olan talimat aslında … Ltd. Şti. Kaşesi üzerine atılmış imzanın dosyada mevcut mukayese imzalara kıyasla …’un eli ürünü olmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davalı vekilince bilirkişi raporuna beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Dosyanın dava konusu iddia ve savunmalar kapsamında davalının sorumluluğunun bulunmadığı hususlarının ve davacının varsa zararının tespiti için sözleşme bilirkişisi ve mali bilirkişi olmak üzere heyet halinde rapor alınmasına karar verilmiştir.
01/12/2022 Tarihli Bilirkişi Ek Raporunda Özetle: Dosyaya sunulan bilgi ve belgeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, somut uyuşmazlığın, davaya konu usulsüz olarak gerçekleştirildiği iddia edilen işlemler sebebiyle davacı tarafın uğradığı zarardan bankanın sorumlu tutulup tutulamayacağına ilişkin olduğunun anlaşıldığı, davalı bankanın göndermiş olduğu 07.01.2022 tarihli yazı ekindeki CD içerisinde 2012-2017 arasındaki hesap ekstresinin bulunduğunun belirtildiği, CD’nin içinde davacı şirketin davalı banka nezdinde yer alan … IBAN numaralı hesabında davaya konu işlemler incelendiğinde; somut uyuşmazlığın, 12.06.2012 tarihinde, davacı şirketin davalı banka nezdinde yer alan … IBAN numaralı hesabındandan yapılan 1.700,00 TL tutarındaki nakit ödeme işlemi ile 05.06.2012 — 08.10.2012 tarihleri arasında şirkete ait… numaralı ATM kartından, 22 adet, toplam tutarı 20.100,00 TL olan nakit çekim işlemini konu aldığının tespit edildiğini, tarafların iddia ve savunmaları ve dosyaya sunulan diğer bilgi ve belgelerin incelenmesi neticesinde, somut uyuşmazlığa konu işlemlerden kaynaklı davacı zararının bankanın sorumluluğu kapsamında olup olmadığına ilişkin; 28.06.2007 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi ile 22.06.2007 tarihinde ve 15.02.2008 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi’nde 11.02.2008 tarihinde …’in (TCKN….) şirket müdürlüğünün ilan edildiğini, 22.05.2012 tarihli ve 8073 sayılı Ticaret Sicil Gazetesi’nde, …’in (TCKN. …) şirket müdürlüğünden istifa ettiği, temsil ve ilzam yetkisinin kaldırıldığının ve şirket sermayesinin tamamını devralan …’un (TCKN. …) 16.05.2012 tarihi itibariyle 5 yıl süre ile şirketi her hususta tek başına temsil ve ilzam yetkisine sahip olduğu ilan edilmiş, ancak davacı şirketin 21.05.2012 tarihinde ortağı olan ve şirket yetkilisi olarak atanan …’un yetkili olduğunu gösterir 29.05.2012 tarihli imza sirküleri ise 13.12.2012 tarihinde davalıya bankaya bildirildiğini, tarafların dosyadaki beyanları doğrultusunda, çekişmeye konu 12.06.2012 tarihli ve 1.700,00 TL tutarlı işlemin talimat aslıyla Süleyman Anaç’a nakden ödenmesi şeklinde gerçekleştiği tarafların kabulünde olduğu, yine davacı tarafın beyanı ve kabulü doğrultusunda; 20.06.2012 tarihinde davacı şirket işlemlerinin takibini kolaylaştırmak üzere … ‘a vekalet verildiğinin anlaşıldığı, davacı tarafın, uyuşmazlık konusu yaptığı (12.06.2012 tarihli) işlemden, sekiz gün sonra (20.12.2022 tarihinde) …’ı bankacılık işlemleri hususunda genel olarak yetkilendirildiğini, bir limited şirket olan davacının, basiretli bir iş adamı gibi davranma yükümlülüğü (TTK m. 18/2) gereği, ticari hayatıyla ilgili giriştiği iş ve işlemlerde tacir olmayan kişilerin göstermesi gerekenden daha yüksek düzeyde bir özen göstermesi gerektiği, bir kimsenin şirketin bankacılık işlemleri gibi önemli bir hususta yetkilendirilmesi bu kimseler arasındaki sıkı bir güven ilişkinin kurulduğunun göstergesi olduğu, o halde, usulsüz işlem yaptığı düşüncesinde olduğu bir kimseyle, bu işlemden oldukça kısa bir süre sonra vekalet ilişkisi kurulmuş olması, söz konusu işleme de icazet verildiği anlamına gelmediği, çekişmeye konu 12.06.2012 tarihli ve 1.700,00 TL tutarlı işlemin…’a nakden ödeme şeklinde gerçekleştiği, 20.06.2012 tarihinde davacının şirket işlemlerinin takibi için Süleyman Anaç’a vekalet verdiği, bir kişinin şirket işlemlerinin takibi gibi önemli hususlarda yetkilendirilmesi bu kişiler arasında sıkı bir güven ilişkinin kurulduğunun göstergesi olduğu, vekalet veren kimsenin usulsüz işlem gerçekleştirdiği, güvenmediği işleme de icazet verdiği anlamına geldiği, yine davacı şirketin temsil değişikliklerine ilişkin 13.12.2012 tarihli bildirimin, usulsüz olduğu iddia edilen 20.05.2012 tarihli işlemden sonra yapılmış olsa bile, bu tarihler arasında aynı kimse tarafından bir çok kez aynı işlemin gerçekleştirilmiş olmasının da bu işlemlere icazet verildiği anlamına geldiği, davaya konu 05.06.2012 — 08.10.2012 tarihleri arasında… numaralı ATM kartından yapılan 22 adet toplam tutarı 20.100,00 TL olan işlemler bakımından, davalının numarası verilen bankamatik haberdar olmadığı iddiasının dikkate alınamayacağı, zira davacının dilekçesinde, bu iddiasıyla tezat oluşturacak şekilde, şirketin devralındığı 20.05.2012 tarihinden hemen sonra şirket hesaplarının bulunduğu … Kartal Şubesi’ne gidilerek yeni internet şifresi için başvurduğu, eski kredi kartı ve bankamatik kartlarının iptal edilmesini talep ettiği yönünde beyanda bulunduğu, kaldı ki gerek devralınan bir şirkete ait bankamatik kartının olup olmadığının tespit edilerek, ileride ortaya çıkabilecek olumsuzlar da düşünülerek bunla ilgili tedbirlerin alınmamış olmasının, gerekse 05.06.2012 08.10.2012 tarihleri arasında peşpeşe günlerde nakit çekimler gerçekleştirilmiş olmasına rağmen davacı şirket yetkilisinin bu işlemlerin farkına varmamasının ve işlemlerin üzerinden yaklaşık iki yıl geçtikten sonra bunların usulsüz olduğunu ileri sürmesinin, basiretli iş adamı gibi davranma yükümlülüğüne aykırı olduğu gibi, ticari hayatın olağan akışına ve en temel olarak iyi niyet kurallarına aykırı olduğu, bu çerçevede, davaya konu işlemler sebebiyle davacının uğradığı zararın tazmini bakımından bankanın sorumluluğunun bulunmadığı, sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememiz dosyasında yapılan 20 nolu celsede, davacı tarafça takip edilmeyen dosyanın HMK 150. maddesi gereğince 3 ay içinde yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
Davacı vekilince yenile talebi sunulmuş, yargılamaya devam edilmiştir.
Yenileme öncesinde bilirkişi raporuna karşı davacı vekilinin beyan ve itiraz dilekçesi sunduğu ve ek rapor talep ettiği, davalılar vekilinin beyan dilekçesi sunduğu görülmüştür.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazının ve ek rapor talebinin alınan raporun hüküm kurmaya elverişli olması nedeni ile reddine dair karar verilmiştir.
Davanın Bankacılık işlemlerinden kaynaklanan tazminat talebine ilişkin olduğu, dosyada alınan bilirkişi raporları davaya esas alındığında; çekişmeye konu 12.06.2012 tarihli ve 1.700,00 TL tutarlı işlemin …’a nakden ödeme şeklinde gerçekleştiği, 20.06.2012 tarihinde davacının şirket işlemlerinin takibi için …’a vekalet verdiği, bir kişinin şirket işlemlerinin takibi gibi önemli hususlarda yetkilendirilmesi bu kişiler arasında sıkı bir güven ilişkinin kurulduğunun göstergesi olduğu, vekalet veren kimsenin usulsüz işlem gerçekleştirdiği, güvenmediği işleme de icazet verdiği anlamına geldiği, yine davacı şirketin temsil değişikliklerine ilişkin 13.12.2012 tarihli bildirimin, usulsüz olduğu iddia edilen 20.05.2012 tarihli işlemden sonra yapılmış olsa bile, bu tarihler arasında aynı kimse tarafından bir çok kez aynı işlemin gerçekleştirilmiş olmasının da bu işlemlere icazet verildiği anlamına geldiği, davaya konu 05.06.2012 — 08.10.2012 tarihleri arasında …numaralı ATM kartından yapılan 22 adet toplam tutarı 20.100,00 TL olan işlemler bakımından, davalının numarası verilen bankamatik haberdar olmadığı iddiasının dikkate alınamayacağı, zira davacının dilekçesinde, bu iddiasıyla tezat oluşturacak şekilde, şirketin devralındığı 20.05.2012 tarihinden hemen sonra şirket hesaplarının bulunduğu … Kartal Şubesi’ne gidilerek yeni internet şifresi için başvurduğu, eski kredi kartı ve bankamatik kartlarının iptal edilmesini talep ettiği yönünde beyanda bulunduğu, kaldı ki gerek devralınan bir şirkete ait bankamatik kartının olup olmadığının tespit edilerek, ileride ortaya çıkabilecek olumsuzlar da düşünülerek bunla ilgili tedbirlerin alınmamış olmasının, gerekse 05.06.2012 08.10.2012 tarihleri arasında peşpeşe günlerde nakit çekimler gerçekleştirilmiş olmasına rağmen davacı şirket yetkilisinin bu işlemlerin farkına varmamasının ve işlemlerin üzerinden yaklaşık iki yıl geçtikten sonra bunların usulsüz olduğunu ileri sürmesinin, basiretli iş adamı gibi davranma yükümlülüğüne aykırı olduğu gibi, ticari hayatın olağan akışına ve en temel olarak iyi niyet kurallarına aykırı olduğu, bu çerçevede, davaya konu işlemler sebebiyle davacının uğradığı zararın tazmini bakımından bankanın sorumluluğunun bulunmadı anlaşıldığından, davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davacının Davasının SÜBUT BULMADIĞINDAN REDDİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 179,90 TL ilam harcının peşin alınan 170,80 TL’den düşümü ile eksik olan 9,10 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üstünde bırakılmasına,
4-Davalılarca yapılan 179,50 TL masrafın davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
5-Davalılar kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Asgari Ücret Tarifesi gereği 9.200,00 TL ücret takdirine, bunun davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı ve davalı … vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 08/06/2023

Katip Hakim
e-imza e-imza