Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/92 E. 2021/270 K. 16.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2013/92 Esas
KARAR NO:2021/270

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:21/01/2010
KARAR TARİHİ:16/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil ile davalı arasında yapılan sözleşme ile alçıpan tavan kaplamaları işinin üstlenildiğini işin 167.751,08.-TL bedelli olup 25/10/2008 bitiş tarihi olarak belirlendiğini, ancak iş hacminin büyüdüğünü işin bitimi aşamasında 242.502,14.-TL tutarlı irsaliyeli faturasının davalı şirket yetkilisine teslim edildiğini, ancak bedelin ödenmemesi üzerine ….İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, borcun ödenmediğini, davalının takibe haksız itirazın iptaline takibin devamına % 40 icra inkar tazminatı, masraf ve ücreti vekalete hükmolunması talep ve dava olunmuştur.
CEVAP :
Davalı vekili cevabı ile müvekkilinin davacı ile … … Renovasyon İnşaat projesindeki bir kısım alçıpan tavan işlerinin yapımı konusunda anlaştıklarını, taşeronluk sözleşmesi olduğunu iş bedelinin 167.751,08.-TL olup, küçük miktarda ek iş yapıldığını, brüt hak ediş tutarının 187.840,01 TL olmasına ve bu tutardan 45.272,32.-TL kesinti yapması gerekmesine rağmen toplam 190.634,00-TL ödemede bulunulduğunu, fazla ödeme ile haksız zenginleşmelerine rağmen icra takibine geçtiklerini haksız davanın reddine, müvekkili lehine tazminata hükmedilmesi talep edilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Mahkememizde açılan dava; İİK.nun 67. maddesi gereğince itirazın iptali davasıdır.
İncelenen ….İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile davacı tarafından davalı aleyhine 07/01/2009 tarih … nolu faturaya istinaden asıl alacak 242.502,14.-TL’ye takip tarihi itibariyle % 27 faizi ile tahsili için başlatılan takibe, iş karşılığı fazla ödeme olup borçlarının bulunmadığı ifade edilerek süresinde itiraz edildiği ve itirazın iptali davasının da süresinde açıldığı görülmüştür.
Taraflar arasında düzenlenen taşeron sözleşmesinde, yapılacak işlerin ve iş bedelinin belirlendiği ödemelerin ne şekilde hangi maliyet ve sorumluluk altında yapılacağının kararlaştırıldığı görülmüştür.
Mahkememizin… esasına kaydı yapılan dosyada, Mahkememizin 26/10/2011 tarih, … Esas … karar sayılı ilamı ile “dava konusu edilen fatura miktarı işin metrajı konusunda uzlaşmanın bulunmadığı gibi belge ve dayanakta sunulmadığı, sadece fatura düzenlenip tebliği ve kabulün, itiraz edilmemiş olmanın fatura bedelinin kabulü anlamına gelemeyeceği, davacı tarafından bu bedel kadar ilave işin belgelenemediği ve mahallinde de tesbit edilmediği gibi sözleşme birim fiyat ve tutarlar ile bilirkişilerce de tesbit edildiği üzere rakamların çok büyük farklılıklar gösterdiği belirlenmiş olup davacının davasının bu nedenle reddi ile, yine davalının % 40 tazminat taleplerinde koşulları bulunmadığı nedenle reddine karar verilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz kararı Davacı tarafından temyiz edilmiş olup, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 17/01/2013 tarih, 2012/1032 esas 2013/152 karar sayılı kararı ile uyuşmazlığın çözümü için öncelikle teknik bilirkişi marifetiyle mahallinde keşif yapılmak suretiyle, davacı taşeronun sözleşme kapsamında ve sözleşme dışı yaptığı işler bedelinin belirlenmesi, bu iş nedeniyle yapılan ödeme tutarı da saptanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği, Mahkemece inşaat mühendisi ve mali müşavirden oluşan bilirkişi kurulundan rapor alınmış ise de teknik bilirkişi mahallinde inceleme yapmadığı gibi tarafların üzerinde uzlaştığı kesin imalât metrajlarının ve usulüne uygun düzenlenmiş kesin hesabın dosyaya sunulmadığı gerekçesiyle defter ve kayıtlar üzerinden inceleme yapmak suretiyle sonuca varmış olduklarını, Mahkemece eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiğinden açıkanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına bozulmasına, karar verilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Bozma sonrasında dosyanın Mahkememizin 2013/92 esasına kaydının yapıldığı. Yargılamaya bu dosya üzerinden devam edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz ara kararı gereğince Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda rapor alınmak üzere keşif incelemesi yapılmasına karar verildiği, 08/07/2014 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu imalatların yapılmış olduğu; …, … Yolu, … de bulunan 18 pafta, 564 ada, 151 parselde yer alan ve … Caddesi, … yolu, No:… adresindeki…’de yapılan tespit ve incelemeler sonucunda dava konusu edilen imalatların yerinde mevcut olduğu, binanın tam ve eksiksiz olarak kullanılabilir durumda bulunduğu, yerinde yapılan imalatların projesine uygun olduğu, projesinde mevcut alçıpan tavan ve duvar kaplama imalatlarına ilişkin kesin metraj miktarları dikkate alınarak, yapılan hesaplama sonucunda, kesin hakediş toplamının 695.291,54 TL, KDV’ nin 125.152,48 TL olmak üzere toplam 820.44,02 TL olduğu, malzeme kesintisinin 1.754,66 TL, ödemelerin ise 577.572,36 TL olduğu, ödeme ve kesitiler sonrasında, davacının toplam 241.117,00 TL talep edebileceği hususunda görüş bildirilmiştir.
Raporun taraflara tebliğ edildiği, tarafların rapora karşı beyan ve itirazlarını sunmuş oldukları görülmüş, mahkememizce yerinde keşif yapılarak, yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişilerin 29/02/2016 tarihli raporunda özetle, Davaya konu adreste bulunan…’de yaptıkları dava konusu edilen imalatların tamamlanmış olduğu ve kullanımına engel bir durumun söz konusu olmadığı, Davacı firmanın sunduğu kesin hesaba ait metraj ve hesaplamalarda görülen hataların düzeltildiği ve yapılan bu düzeltmeler neticesinde davacı yanın alacağının KDV dahil 197.773,13 TL olduğu, bu hesap içinde 85.000,00+KDV olarak yer alan ancak davalı firmanın başka taşeronlarla yaptırdığını iddia ettiği ve delil olarak sunduğu ahşap parke imalatına ilişkin faturalara Mahkemece itibar edilmesi halinde, davacı firma alacağın KDV dahil 97.473,13 TL olduğu, davalı yanın düzenlediği kesîn hesaba Mahkemece itibar edilmesi halinde davacı yanın alacaklı olmadığı, davalı firmanın KDV dâhil 48.060.82 TL borçlu olduğu, görüş ve kanaatini bildirmiş olduğu anlaşılmıştır.
Raporun tebliğ edildiği, tarafların beyan ve itirazları doğrultusunda Mahkememizin 14/12/2018 tarihli duruşma ara kararı gereğince ek rapor alınmak üzere dosyanın bilirkişiye tevdiine karar verildiği, bilirkişilerin 22/02/2018 tarihli ek raporunda özetle; Kök raporda yapılan tespitlerin tekrarlandığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin 09.10.2019 tarihli duruşma ara kararı gereğince Tarafların ticari defter ve kayıtları, yerinde incelenmek suretiyle davacının, dava dilekçesi ile beyan ettiği 177.000,00TL, 94.400,00 TL, 118.000,00 TL, 100.300,00 TL, 80.092,22 TL hakediş bedelleri olduğunu beyan ettiği tutarlar üzerinde inceleme yapılarak bu hakediş bedellerinin faturaya dayalı olup olmadığı, ödemelerin nasıl yapıldığı, faturaya dayalı ise fatura içerikleri ve tarihleri ile birlikte incelenmesi, eğer söz konusu beyan edilen bedeller mal alım satımına ilişkin ise hangi tarihli mal alım satımına ilişkin olduğu, varsa fatura içerikleri değerlendirilerek beyan edilen ödemelerin hak ediş ödemesi olup olmadığı hususlarında ek rapor alınmasıma karar verilmiştir.
Bilirkişi heyetine SMM …’ in katılması ile meydana gelen bilirkişi heyetinin sunmuş olduğu, 29/09/2020 tarihli raporunda özetle; incelemeye ibraz edilen davacı tarafın 2008 ve 2009 yılı defterlerinin, açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulmuş olduğu, 5 adet faturanın incelenmesinde, faturaların herhangi bir mal alımının konusu olmadığı, hakediş bedeline ilişkin oldukları, faturaların davacı kayıtlarında olduğu, davalı tarafından iki ayrı tarihte ve makbuz ile 8.000,00 Tl ödeme yapıldığı, taraf kayıtlarında yer aldığı, davalının ticari defter ve kayıtlarını incelemeye sunmadığı, dosyada her iki tarafça imzalı hakediş raporları olmamakla beraber, davalı ve davacı tarafından kayıt altına alınan ve toplam bedeli 572.792,92 TL olan 5 adet fatura içeriklerinin hakediş açıklaması ile düzenlendiği, bu faturaların mal alımına ait olmadığı, davalı tarafından bu faturalara ait bir itirazın da olmadığı, öte yandan çoğunlukla banka havale/eft yolu ile yapılan ödemelerin bu faturalara ait olduğu, zira aksi halde davalının bu ödemeleri neden yaptığının izahı olmayacağı bu hususta teknik heyet raporlarına bağlı kalınması gerektiği hususlarında görüş bildirilmiştir.
Dava; taraflar arasında imzalanan taşeron sözleşmesi kapsamında, davacı tarafından sözleşme içi ve sözleşme dışı yapılan işlere ait hakediş ödemelerinden kalan bakiye bedelin tahsili için başlatılan takibe davalı tarafça yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı tarafında eser sözleşmesi kapsamında yapılan işler ve bedelleri ile taraflar arasında taşeron sözleşmesi dışında mal alım-satım ilişkisinin bulunup bulunmadığı, davacı tarafın davalı şirketten bakiye alacağının mevcut olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Dosya kapsamında; taraflar arasında 12/09/2008 tarihinde alçıpan tavan kaplama işi için sözleşme imzalandığı, işbu sözleşme dışında başkaca ek işlerin yapıldığı hususunda taraflar arasında çekişme bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, davacı tarafında yapılan ek iş bedelleri noktasındadır. Taraflar arasında imzalanan sözleşmeye göre hak ediş bedeli olarak 167.751,08 TL’ nin kararlaştırıldığı, davalı şirket tarafından ise davacıya toplam 569.792,92 TL ödeme yaptığı, davalı ve davacı tarafından kayıt altına alınan ve toplam bedeli 572.792,92 TL olan 5 adet fatura içeriklerinin hakediş açıklaması ile düzenlendiği, hakediş ödemelerine göre davacı tarafça ek işlerin yapıldığının anlaşıldığı, yerinde yapılan inceleme neticesinde, sözleşmenin iş miktarının artması ya da eksilmesi başlıklı 17.maddesinde sözleşme bedeli tutarında %30′ a kadar artış olma olasılığı kabul edildiği göz önüne alındığında 167.751,08×1.30 = 218.076,40 TL bedelli iş tutarının sözleşmede yer alan birim fiyatlarla yapılması gerektiği, taraflarca dosyaya sunulan kesin hesaplamalar, davalının 3.kişilere yaptırdığı işlere ait faturaların incelenmesi neticesinde, davacı tarafça yapılan 4 kalem imalat olduğu, yapılan işler toplam bedelinin 197.773,13 TL olduğu, davacı tarafça otelin ilk 5 katında yer alan yatak odalarında 85.000,00 TL+KDV bedelli parke yapımı (malzeme + işçilik bedeli) işinin de kendileri tarafından yapıldığı iddia olunmuş ise de, davalı tarafından işin davacı dışında başka bir taşeron şirkete yaptırıldığına ilişkin fatura ve kayıtlar sunulduğundan, toplam bedelden bunun düşülerek hesaplama yapılması gerekmiş, işbu durumda davacı şirketin davalı taraftan (197.773,13 – 85.000,00+KDV) 97.473,13 TL alacaklı olduğu kanaatine varılarak, davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
İİK 67/2 maddesinde “…borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” hükmü yer almakta olup, davalının haksız ve kötüniyetli olarak icra takibine itiraz ettiği, takip konusu alacağın likit olduğu anlaşılmakla asıl alacak miktarının %20’sine tekabül den icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Açıklanan nedenlerle
1-Davanın kısmen kabulü ile ….icra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasındaki 97.473,13 TL’ye ilişkin davalı itirazlarının iptali ile takibin 97.473,13 TL üzerinden aynı takip şartlar ile devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Kabul edilen dava değeri üzerinden takdiren %40 oranında hesaplanan 38.989,25 TL inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Şartları oluşmadığından davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 6.658,39 TL karar harcından peşin alınan 2.388,70 TL’nin mahsubu ile geri kalan 3.601,20 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
6-Davacı tarafça yapılmış olan toplam posta ve tebligat ücreti 365,00 TL, bilirkişi ücreti 4.500,00 TL olmak üzere toplam 4.865,00 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre 1.955,47 TL yargılama gideri ve 2.388,70 TL peşin harç olmak üzere toplam 4.344,17 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 13.209,95 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davacıya ödenmesine,
8-Davalının yaptığı 627,00 TL yargılama giderinin davanın red oranına göre hesaplanan 374,98 TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
9-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre reddedilen dava değeri üzerinden hesaplanan 17.727,76 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davalıya ödenmesine,
10- Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, dava dosyasının daha önce Yargıtay denetiminden geçmiş olmasından dolayı Yargıtay Temyiz yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.16/04/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza