Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/291 E. 2023/411 K. 23.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/291 Esas
KARAR NO :2023/411

DAVA:Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/05/2023
KARAR TARİHİ :23/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı asil dava dilekçesinde; alacaklı ve vekili tarafından … İcra Müdürlüğün 2020/ … Esas sayalı takip dosyası ile hakkında yapmış olduğu icra takibine konu olan borçla ilgili alacağının tahsili için yapılan icra takip ödeme emri tarafına bizzat tebliği yapılmadıığını ancak icra takip ödeme emri sistemdeki MERNİS adresine yapılması üzerine hakkında başlatılan icra takibi kesinleşmiş olup alacak tahsili için iş yerine yazılan resmi yazı üzerine hakkında icra takibi başlatılmış olduğunu öğrendiğini, kendisinin alacaklıya borcunun bulunmadığını, borcu hangi sebeple talep ettiklerini de bilmediğini, bu sebeple iş bu davamı açmak zorunda kaldığını, alacaklı şirketten bugüne kadar hiçbir şekilde alışveriş yapmadığını, keza onlara imzalamış resmi bir evrak da imzalamadığını, kendisinin orada alışveriş yapan kişilerle de kefilliğinin söz konusu olmadığını, haksız yere hakkında icra takibi başlatıldığını, hakkındaki icra takip ödeme emri kendisine usule uygun tebliğ yapılmadığını, borçlu olmadığının tespitine icra takibin iptaline, itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep ettiğini, açıklanan tüm bu nedenlerle yargılama yapılarak, alacaklı ve vekili tarafından … İcra Müdürlüğün 2020/… Esas sayılı dosyası hakkında yapmış olduğu icra takibinin tedbiren durdurulmasını, icra takibine konu olan borçla ilgili senetlerin veya resmi sözleşmenin altındaki imzaların kendisine olmadığının tespitine, takibe konu olan borçla hiçbir şekilde bir ilgisinin olmadığı gibi alacaklıya benim böyle bir borcunun olmadığına dair itirazlarının kabulüne, tarafınca yapılan dava giderleri ve harç masraflarımın davalı üzerine bırakılmasına ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafın … İcra Müdürlüğün 2020/… Esas sayalı takip dosyasına konu alacak nedeni ile davalı yana olmadığının tespitine yönelik menfi tespit davasıdır.
Davalı yanın varlık yönetim şirketi olması nedeni ile takip konusu alacağın dayanağı araştırılmış, davalı vekili 22/05/2023 tarihli dilekçesi ile alacağın dava dışı … Bankası AŞ’den temlik alındığını beyan etmiştir.
Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi tarafından, adlî yargı ilk derece mahkemelerinde ihtisas mahkemelerinin belirlenmesine ilişkin “ihtisas kararları” 30/11/2021 tarihli ve 31675 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. Anılan ihtisas kararlarının 15/12/2021 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanacağı da ilgili Resmi Gazete’de yayımlanarak duyurulmuştur.
HSK. Birinci Dairesi’nin “Finans ile ilgili açılacak davalara bakacak mahkemelerin belirlenmesine ilişkin” 25/11/2021 karar tarihli ve 1232 sayılı kararına göre;
“26.09.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 5. maddesinin beşinci fıkrasında, özel kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı takdirde ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak daireler arasındaki iş dağılımının Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenebileceğinin düzenlendiği,
Asliye ticaret mahkemelerine gelen işlerin vasıf ve mahiyeti itibarıyla çeşitli olması, bu çerçevede finans davalarının yoğunluğu ve niteliklerinin farklı olması göz önünde bulundurularak, gerek uygulama birliğinin sağlanması, gerekse etkinlik ve verimliliğin artırılması ile ihtisaslaşmanın önemi nazara alınarak, finans davalarında iş dağılımı bakımından iki veya daha fazla dairesi bulunan mahallerde ihtisaslaşmaya gidilmesinde fayda olacağının değerlendirildiği,
Kanuni düzenlemelerden ya da Hâkimler ve Savcılar Kurulunun kararlarından kaynaklı olarak, asliye ticaret mahkemesinin hangi dairelerinin iflâs ve konkordato, deniz ticareti ve deniz sigortaları gibi davalar dolayısıyla gelecek işlere ilişkin ihtisas mahkemesi sıfatıyla bakacağı gözetilerek, aynı dairelerde iş yoğunluğu oluşmaması bakımından finans davalarına olabildiğince farklı dairelerde bakılmak üzere ihtisas mahkemeleri belirlendiği,
Bu itibarla;
1) 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden,
2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden,
3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142. maddesinde düzenlenenler hariç),
4) 23.02.2006 tarihli ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’ndan,
5) 21.11.2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ndan,
6) 06.12.2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’ndan,
7) 20.06.2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun’dan,
kaynaklanan ve asliye ticaret mahkemesinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamında gelecek işlere; …
f) Yirmi veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına,
… örneğin f) İstanbul’da yirmi bir asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına, bu kapsamda görülmekte olan dava ve işlerin iş bölümüne dayanılarak mezkûr mahkemelere gönderilmemesine, ancak 15/12/2021 tarihinden itibaren gelecek yeni dava ve işlerin ise anılan ihtisas mahkemelerine tevzi edilmesine ve dosya sayısına göre genel tevziden de iş verilmeye devam edilmesine karar verilmiştir.
26/09/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un “Hukuk Mahkemelerinin Kuruluşu” başlıklı 5. maddesinin 17/4/2013 tarihli ve 6460 sayılı kanunun 10. maddesiyle değişik beşinci fıkrası hükmüne göre;
“İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde hukuk mahkemelerinin birden fazla dairesi oluşturulabilir. Bu daireler numaralandırılır. Özel kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı takdirde, ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak, daireler arasındaki iş dağılımı Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından belirlenebilir. Bu kararlar Resmî Gazetede yayımlanır. Daireler, tevzi edilen davalara bakmak zorundadır.”
Görüldüğü üzere, yukarıdaki madde hükmünde açıkça bir yerdeki birden çok aynı tür mahkeme arasındaki iş dağılımından bahsedilmiş, iş dağılımını belirleme yetkisi ise Hâkimler ve Savcılar Kurulu’na verilmiş, dairelerin belirlenen iş dağılımına göre tevzi edilen davalara bakmak zorunda oldukları hükme bağlanmıştır.
Buna göre; bir yerde birden fazla Asliye Ticaret Mahkemesi var ise bunlar arasındaki ilişki “görev ilişkisi değil”, “iş dağılımı ilişkisi”’dir. Bir başka ifade ile mahkemeler arasındaki “iç ilişki” niteliğindedir. Yargıtay 5. Hukuk Dairesi’nin 29/03/2021 tarihli, 2021/857 E. ve 2021/4342 K. sayılı ilamı da açıkça vurgulandığı üzere; bir yerde aynı mahkemeden birden fazla sayıda bulunması halinde, bu mahkemeler arasındaki ilişki “görev veya iş bölümü ilişkisi olmayıp”, “iş dağılımı ilişkisi”’dir.
Yukarıda değinilen mevzuat hükümleri ve açıklamalardan da anlaşıldığı üzere; İstanbul 6.,7.,8. ve 9. Asliye Ticaret Mahkemeleri ile mahkememiz arasında “görev ilişkisi değil”, “iş dağılımı ilişkisi” bulunduğundan ve eldeki davada davanın 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden kaynaklandığı uyuşmazlığın görüm ve çözüm yerinin yukarıda değinilen yasal düzenleme ve HSK. kararı gereğince İstanbul 6., 7., 8. ve 9. Asliye Ticaret Mahkemeleri’ne ait olduğu, öte yandan İstanbul 6., 7., 8. ve 9. Asliye Ticaret Mahkemeleri ile mahkememiz arasındaki ilişki görev ilişkisi olmayıp, iş dağılımı ilişkisi olduğundan ve bu durumda görevsizlik kararı da verilemeyeceğinden, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-HSK. Birinci Dairesi’nin 25/11/2021 karar tarihli ve 1232 sayılı ararı uyarınca dosyanın “iş dağılımı nedeni ile” İstanbul 6., 7., 8. ve 9. nolu Asliye Ticaret Mahkemeleri’nden birine tevzi edilmek üzere İstanbul Adliyesi Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na GÖNDERİLMESİNE,
2-Esasın bu şekilde kapatılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi.23/05/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır