Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/286 E. 2023/356 K. 05.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/286 Esas
KARAR NO :2023/356

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:12/01/2022
KARAR TARİHİ:05/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; davalının kullanımında olan tesisatta kurum tarafından yapılan kontrolde kaçak elektrik elektrik enerjisi kullanıldığının tespit edildiğini, tutanak ile kaçak elektrik tüketim tahakkuku yapıldığını, kaçak elektrik bedeline gecikmiş gün faizi ve faizin KDV’si ilave edilerek … 6. İcra Dairesinin … E sayılı takip dosyası ile ödeme emri gönderildiğini, davalının borca itiraz ettiğini belirterek haksız ve yersiz itirazın iptali takibin devamına, davalı aleyhine hükmolunacak meblağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; kaçak elektrik kullanımından doğan alacak nedeniyle başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bir davanın Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülebilmesi için mutlak ya da nispi ticari dava mahiyetinde olması gerekir.
TTK’da düzenlenen hususlardan kaynaklı davalar mutlak ticari davalardır. Nispi ticari davalar ise TTK’da düzenlenmiş olmamakla birlikte her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olan davalardır.
Eldeki davanın temeli haksız fiil iddiasına dayalı olup, mutlak ticari davalardan değildir.
Davacının tacir olduğunda şüphe yok ise de cevabi yazılardan çekişmeli dönemde davalının vergi mükellefi olmadığının (ticareti terk ettiğinin) ve Ticaret Odasına kayıtlı olmadığının anlaşıldığı, kaldı ki davalının mükellefi olduğu dönemde dahi işletme esasını göre defter tutup 2. Sınıf tüccar olduğu, ticari şirkete ortaklığın ise tek başına kişiye tacir sıfatı kazandırmayacağı, bu nedenle davalının tacir olmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde uyuşmazlığı çözme görevinin genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu anlaşılmakla, davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. (Yargıtay 20. Hukuk Dairesi’nin 2019/4302- 5615 E.K. Sayılı kararı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi’nin 2022/2509 E. – 2023/1194 K. sayılı kararı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nin 2021/1217 E.- 2022/886 K. sayılı kararı)
KARAR: Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine,
2-Görevli mahkemenin İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine,
3-Mahkememiz kararının istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde, daha önce İstanbul 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce görevsizlik kararı verildiğinden, olumsuz görev uyuşmazlığının halli için dosyanın İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ ilgili Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin hususların görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan incelene sonucunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 05/05/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır