Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/222 E. 2023/864 K. 21.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/222 Esas
KARAR NO :2023/864

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:31/03/2023
KARAR TARİHİ:21/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ile müvekkil şirket arasında imza altına alınan … nolu Elektrik Abonelik Sözleşmesinden kaynaklanan tüketim ve cayma bedeline ilişkin olmak üzere 4 adet cayma faturası bedelinin ödenmemesi sebebiyle, T.C. … Sistemi’nin … Esas Sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalı 19/12/2022 tarihinde herhangi bir borcu bulunmadığı gerekçesi ile borca itiraz etmiş olup, yapılan itiraz ile icra takibi durduğunu, davalının itirazları ve iddiaları hukuki mesnetten yoksun olup, haksız bir menfaat sağlama gayesi ile yapılmış olup reddi gerektiğini, müvekkil şirketin davalı borçlu şirketten olan alacağı, elektrik kullanımına ilişkin ilgili sözleşme hükümlerinden kaynaklanmakta olduğunu, borca ve icra takibine konu fatura sözleşmedeki hükümlere karşılık düzenlendiğini, söz konusu fatura bedeli davalı tarafından halen ödenmediğini, dava konusu edilen faturalardan 6.633,61-TL, 4.023,19-TL ve 237,62-TL tutarlı olan faturalar elektrik enerjisi kullanımına ilişkin olup …’tan alınan sayaç değerleri davalı tarafın imza ettiği sözleşmeye göre faturalandırıldığını, buna ilişkin olarak … A.Ş.den ve …’tan talep edilecek sayaç okuma ve PMUM kayıtlarının incelenmesi ile davalının itirazlarının haksız olduğunun anlaşılacağını, davalının takip sonrası yapmış olduğu 5.000,00 TL kısmi ödeme, icra dosyasının … Sisteminde olması sebebiyle herhangi bir evrak gönderilmesinin mümkün olmaması sebebiyle icra dosyasına bildirilemediğini, bu tamamıyla sistemin herhangi bir evrak göndermeyi kabul etmemesinden kaynaklanmakta olduğunu, taraflar arasında imza altına alınan sözleşme gereği belirlenen faiz oranlarına da uygun olarak faiz belirlenmiş ve faturaya yansıtıldığını, bu bakımdan tamamıyla taraflar arasında akdedilen sözleşmeye uygun olarak yansıtıldığını, açıklanan tüm bu nedenlerle davalarının kabulüne, davalının takibe, borca, faize faiz oranına ve tüm ferilerine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına itirazın haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı tarafa, dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; … sisteminin … esas numaralı takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
2004 sayılı İİK ‘nun 67. maddesinde takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği düzenlenmiştir.
Davacı/alacaklı tarafından, davalı/borçlu aleyhine İstanbul MTS’nin 2022/… numaralı takip dosyası ile faturaya dayalı olarak toplam 19.778,64 TL alacak için ilamsız icra takibine başlandığı, ödeme emrinin 13/12/2022 tarihinde davalı yana tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından 20/12/2022 tarihinde yasal süre içerisinde yapılan itiraz üzerine takibin durduğu, borçlu tarafından takip tarihinden sonra 5.000,00 TL ödeme yapıldığı ve itirazın alacaklıya tebliğ edilmediği, alacaklı tarafından 31/03/2023 tarihinde 14.778,64 TL alacağa yapılan itirazın iptali için eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacının takip konusu elektrik tüketim faturaları nedeni ile davalıdan alacaklı olup olmadığının tespit edilmesi için bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi kurulu tarafından sunulan 27/08/2023 tarihli rapor ile davalının ticari defter ve kayıtlarını bilirkişi incelemesi için ibraz etmediği, davacının aralarında imzalanan abonelik sözleşmesi ve usule uygun tutulan ticari defter ve kayıtlarına göre davalıdan 12.050,16 TL ana para ve 1.795,22 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 13.845,38 TL alacak talebinde bulunabileceği tespit edilmiştir.
6100 sayılı HMK’nun ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı 222. Maddesinin 3. fıkrasında ” İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.)…” düzenlemesine yer verilmiştir. Davalı tüzel kişi tacir olarak defter tutmakla yükümlü olmasına rağmen ticari defter ve kayıtlarını mahkememize ibrazdan kaçınmıştır.
Tüm dosya kapsamı, yukarıda yapılan açıklamalar, bilirkişi rapor ile yukarıda yazılı kanuni düzenleme dikkate alındığında, davalının ticari defterlerini ibraz etmemesi nedeni ile davacı tarafın lehine delil olarak değerlendirilecek ticari defterleri ile takip konusu faturalara göre davalıdan 13.845,38 TL alacaklı olduğu anlaşılmış bu nedenle davalı tarafından yapılan itirazın 13.845,38 TL yönünden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına karar verilmiştir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 09/10/2019 tarihli 2019/4054 esas ve 2019/7699 karar sayılı kararında belirtildiği üzere; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması, borçlunun itirazında haksız olması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Davacının talebinin faturaya dayalı olduğu ve alacağın likit olduğu anlaşıldığından davacının icra inkar tazminatı isteminin itirazın iptaline karar verilen miktar yönünden kabulüne karar verilerek uyuşmazlık hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda yazılı kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalı tarafından … Sistemi’ nin … esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın 12.050,16 TL asıl alacak ve 1.795,22 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 13.845,38 TL alacak yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya dair talebin reddine,
2-İtirazın iptaline karar verilen alacağın %20 ‘ si oranında hesaplanan 2.769,07 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 945,78 TL karar ve ilam harcının 179,90-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 765,88 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından ödenen 179,90 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine.
5-Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile ödenen 179,90 TL başvuru harcı ile 4.345,00 TL posta, tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.524,90 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 4.239,16-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 13.845,38 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
8-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 3.120,00 TL arabulucu ücretinin 2.922,97 TL’ sinin davalıdan, 127,03 TL ‘ sinin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına
Dair, HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/2 vd. maddeleri uyarınca ve miktar itibarıyla kesin olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı.. 21/11/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır