Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2023/15 Esas
KARAR NO:2023/321
DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:06/01/2023
KARAR TARİHİ:17/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin iş sağlığı ve güvenliği hizmeti veren bir firma olduğunu, müvekkili şirketin davalının sahibi olduğu … Yapı isimli iş yerine iş yeri hekimi ve iş güvenlik uzmanı hizmeti sağlandığını, müvekkili şirketin bu hizmetlere karşılık 30.11.2017 tarih 1.042TL, 25.12.2017 tarih 1.042TL ve 29.01.2018 tarih 1.042 TL’lik satış faturası düzenlemiş, davalının bu faturalara istinaden 06.07.2018 tarihinde 1.000-TL ödeme yapmış ancak bakiye borcunu ödemediğini, bunun üzerine ….İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı dosyasında icra takibi başlattıklarını, davalının itiraz ederek haksız olarak takibi durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmişti.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin … Dan. Mühen. Tic. Ltd. Şti. Firması ile İş yeri hekimi ve İş güvenliği uzmanı gönderilmesi husunda firma ile … Yapı … olarak anlaşma yaptıklarını, bu yaptıkları anlaşma gereği … Yapı … firmasına hiç bir hekim ve iş güvenliği uzmanı göndermediklerini, … Dan. Mühen. Tic. Ltd. Şti. Şirketi elemen göndermedikleri için çalışma yaptığı iş yerinin mühürlendiğini, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Başkanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı firmam ve benim hakkımda Cumhuriyet savcılığına şikayette bulunduklarını, Cumhuriyet Başsavcılığı … E. Sayılı İddianamesi ile hakkımda …. Asliye Ceza Mahkemesinde 2019/… E. Sayılı dosyası ile ceza davası açıldığını ve mağdur edildiğini, belediyeye ceza ödemek zorunda kaldıklarını, iş güvenliği uzmanları göndermiş olsalardı hakkında ceza davası açılmayacağını, iş yerinin mühürlenmeyeceğini, iş yerinin mühürlenmesinden dolayı uğradığı zararının telafisinin mümkün olmadığını belirterek, cevap dilekçesinde belirtilen nedenlerle davanın reddini, itirazın devamına ve icranın iptali edilmesine karar verilmesini, davacının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava; İş sağlığı ve güvenliği hizmetinden kaynaklanan alacağın tahsili istemi ile başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasıdır.
Davalının gerçek kişi olması nedeni ile mahkememizin görevli olup olmadığının tespiti için davalı yanın tacir olup olmadığının tespit edilmesi gereklidir.
Mahkememizce davalı tarafın tacir kaydının bulunup bulunmadığı hususunda İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılmış, İstanbul Esnaf ve Sanaatkarlar Odasına müzekkere yazılarak esnaf kaydının bulunup bulunmadığı, ve İstanbu Vergi dairesinden davalının defter tutmakla yükümlü olup olmadığı, yükümlü ise hangi usulde defter tuttuğu ile son gelir vergi beyannamesi ve eklerinin gönderilmesi istenmiştir.
Gelen müzekkere cevapları ile ; davalının ticaret işletme kaydı bulunmadığı, vergi dairesi kayıtlarına göre ise davalının 2017 yılı Gelir Beyannamesinde İşletme Hesabı Esasına göre defter tuttuğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Gelen yazı cevaplarından anlaşılacağı üzere davacı dava tarihi itibariyle tacir değildir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.11.2011 tarihinden sonra 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesinde 6335 sayılı Kanun ile değişiklik yapılmış ve ticaret mahkemeleri ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp görev ilişkisine dönüştürülmüştür. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olmasının yanında HMK’nın 114. maddesinde açıkça dava şartı olarak düzenlenmiş olduğundan, mahkemece re’sen incelenmesi gereken hususlardandır.
Ticaret mahkemelerinin görevi TTK’nın 5. maddesinde düzenlenmiş ve maddenin 1. bendinde “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.” denilmiştir. Bir davanın ticari dava olup olmadığı ise TTK’nın 4. maddesinde gösterilen ilkelere göre belirlenmekte olup bu maddeye göre: her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın kanunda sayılan hususlardan doğan uyuşmazlıklar ticari dava olarak kabul edilecektir. Yani bir davanın ticari dava sayılabilmesi için tarafların her ikisinin tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması veya ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olması veyahut da açılan davanın maddede açıkça sayılan davalardan olması gerekir. Taraflardan biri tacir değilse veya tacir olmasına rağmen uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemez.
Yukarıda yapılan tespit ve açıklamalara göre davacı tacir olmakla birlikte davalı yanın tacir olmadığı, uyuşmazlığın İİK’nin 67. maddesi gereğince açılmış itirazın iptaline ilişkin olduğu ve mutlak ticari davalardan olmadığı, mahkememizin uyuşmazlık bakımından görevli olmadığı, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen;
1-)Davanın HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi gereğince görev dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-)Görevli mahkemenin İSTANBUL NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğuna,
3-)Karar kesinleştikten sonra HMK.nın 20.maddesi gereğince yasal sürede başvuru halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemelerine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına mahkememizce karar verilmesine,
4- )Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, HMK 331/2. maddesi gereğince davaya başka bir mahkemede devam edilmediği taktirde talep halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda mahkememizce karar verilmesine,
Dair; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 17/04/2023
Katip …
¸e-imzalı
Hakim …
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.