Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/89 E. 2022/346 K. 06.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2022/89 Esas
KARAR NO:2022/346

DAVA:İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili)
DAVA TARİHİ:09/02/2022
KARAR TARİHİ:06/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı …, dava dilekçesinde özetle; tarafına ait kimlik bilgilerinin bilgisi dışında kullanılması sonucunda adına birden çok telefon hattı açıldığını, sonrasında ödenmeyen fatura bedellerinin icra yoluyla tahsili yoluna başvurulduğunu, tüm bu olanlardan ancak tarafına ödeme emri gelmesi ile haberdar olduğunu, kimlik bilgilerinin bilgisi dışında kullanılması nedeniyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma sayılı dosyası ile ilgililer hakkında şikayette bulunduğunu, davalı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını, davalı yanın gerçekte hakkı olmadığı halde tamamen kötü niyetli olarak ve kendisini zarara uğratmak amacı … Abonelik Sözleşmeleri İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile aleyhine icra takibine giriştiğini ve kendisinden haksız olarak tahsilat yaptığını, icra dairesine yapılan ödemeden dolayı davalının haksız kazanç elde ettiğini belirterek ve dilekçesinde açıkladığı diğer nedenlerle; davalıya borçlu olmadığının tespitine, aleyhine girişilen haksız takibin iptaline, borçlu olmadığı halde ödemek zorunda kaldığı 1.286,45-TL.’nin İİK.’nun 72. maddesi uyarınca 04/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten istirdadına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davacı …’nun borçlu olmadığı halde … Abonelik Sözleşmeleri İcra Dairesi’nin … sayılı dosyasına ödediğini iddia ettiği 1.286,45-TL.’nin davalı alacaklıdan istirdadına ilişkindir.
Davacı taraf delil olarak; … Abonelik Sözleşmeleri İcra Dairesi’nin … sayılı dosyası, bilirkişi incelemesi ve diğer her türlü yasal delile dayanmıştır.
Bilindiği üzere dava şartları, mahkemenin davanın esası hakkında inceleme yapabilmesi (davanın esasına girebilmesi) için gerekli olan şartlardır.
6100 sayılı HMK.’nun 115/1 maddesine göre; “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.” Madde metninden de açıkça anlaşıldığı üzere hâkim, dava şartlarının mevcut olup olmadığını re’sen (kendiliğinden) araştırmak zorundadır. Hâkim, bu konuda tarafların ileri sürdükleri iddiaları, itirazları ve hatta ikrarları ile dahi bağlı değildir. Bu noktada yargılamanın hangi aşamasında bulunulduğunun da bir önemi yoktur. Öte yandan hâkimin dava şartlarını re’sen araştırma yükümlülüğünün mevcudiyeti, taraflarca getirilme prensibinden vazgeçilmesi anlamına da gelmez.
Dosyanın incelenmesinde; eldeki davanın 09/02/2022 tarihinde açıldığı, 01/01/2019 tarihinden itibaren yürürlüğe giren ticari davalarda zorunlu arabuluculuk düzenlemesi gereğince davanın açıldığı tarih itibariyle arabuluculuk son tutanağı aslının veya onaylı örneğinin mahkememiz dosyasına sunulmadığı anlaşılmıştır. Bu tespit üzerine mahkememizce 14/02/2022 tarihinde ara karar oluşturularak; davacı tarafa arabuluculuk son tutanağı aslını veya onaylı örneğini sunması için meşruhatlı davetiye gönderilerek 1 (bir) haftalık kesin süre verilmiştir. İlgili ara karar davacı …’na 23/02/2022 tarihinde usulüne uygun olarak (bizzat) tebliğ edilmesine karşın, davacı tarafından arabuluculuk son tutanağı aslı veya onaylı örneği mahkememize sunulmadığı gibi bu hususta herhangi bir beyanda da bulunulmamıştır. Sonuç olarak; davanın açıldığı tarih itibariyle davacının arabuluculuk başvurusu olmadığı, sonrasında kendisine usulüne uygun olarak yapılan ihtarata rağmen arabuluculuk son tutanağı aslını veya onaylı örneğini mahkememize sunmadığı görülmüştür.
19/12/2018 tarih ve 30630 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 20. maddesi ile 03/01/2011 tarih ve 6102 sayılı T.T.K.’nın 5. maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre:
“3. Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 5/A- (1) Bu kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
(2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hallerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.”
7155 sayılı Kanun’un 22. maddesi ile, 07/06/2012 tarih ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 3. maddesinin 1. fıkrasına eklenen cümle uyarınca; “Şu kadar ki dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin 18/A maddesi hükmü saklıdır.”
Yine 7155 sayılı Kanun’un 23. maddesi ile, 6325 sayılı Kanun’a aşağıdaki madde eklenmiştir:
“Dava şartı olarak arabuluculuk:
MADDE 18/A- (1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi taktirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
Açıklanan tüm bu yasal düzenlemeler gereğince, ticari dava türlerinden konusu bir miktar paranın ödenmesi olan davalarda dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartı olarak öngörülmüştür.
Eldeki davanın konusu; … Abonelik Sözleşmeleri İcra Dairesi’nin … E. sayılı dosyasında haksız olarak davalıya ödendiği iddia olunan 1.286,45-TL. tutarındaki bedelin (bir miktar paranın) İİK.’nun 72. maddesi uyarınca iadesidir.
Somut uyuşmazlığın TTK.’nun 5/A maddesi gereğince dava şartı olan zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olduğu, davacı tarafça dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmadığı, dava açılırken arabuluculuk son tutanağının dava dilekçesi ekinde sunulmadığı, özetle; konusu bir miktar paranın istirdadı olan eldeki davanın davacı tarafça arabulucuya başvurmadan açıldığı anlaşılmakla, 6325 sayılı kanuna eklenen 18/A maddesi aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın 6102 sayılı TTK.’nun 5/A, 6326 sayılı Kanun’un 18/A-2 ve 6100 sayılı HMK.’nun 115/2. maddeleri gereğince, DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alınmış olduğundan başkaca harç takdirine yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama masraflarının kendi üzerlerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalanın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 06/04/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır