Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/67 E. 2022/436 K. 25.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/67 Esas
KARAR NO :2022/436

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:31/01/2022
KARAR TARİHİ:25/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Rücuen tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın karışmış olduğu trafik kazası sebebiyle 3. Şahsa ödenen tazminatın rücuen tahsili amacıyla davalı aleyhine … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davalının takibe, borca, faize ve ferilerini itiraz ederek haksız olarak takibi durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf davaya cevap vermemiş, duruşmaya da katılmamıştır.
DELİLLER:
Davacı taraf delil olarak; … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, hasar dosyası, poliçe, ekspertiz raporu, kaza tutanağı, alkol raporu, fotoğraflar ve kamera kayıtları, ticari defter ve kayıtlar, bilirkişi incelemesi, tanık, keşif, uzman görüşü, Yargıtay kararları ve sair yasal delillere dayanmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeniyle dava dışı 3.kişilere ödeme yapan sigortacının, ZMMS kapsamında sigortalısına karşı açtığı rücuen tazminat alacağına ilişkin takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosya kapsamından, davanın konusunu oluşturan 08/04/2020 günlü kazaya neden olan … plaka sayılı sigortalı aracın hususi araç olduğu ve davalı gerçek kişi adına kayıtlı bulunduğu, aracın davacı sigorta şirketi tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalandığı ve sigortalının görülmekte olan davada, davalı sıfatı taşıdığı anlaşılmaktadır.
Dava şartı niteliğindeki görev sorunu kendiliğinden ve öncelikle irdelenmelidir.
28/11/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 2. maddesinde kanunun kapsamı “bu kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nin 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında kanunun 83.maddesinde de taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Görülmekte olan davanın; davacı sigortacının (3. şahıslar için ödediği tazminatı sürücünün ehliyetsiz olması nedeniyle), davalı sigortalısına karşı açtığı rücuen tazminat davası olması ve davanın 6502 sayılı yasanın yürürlüğe girdiği 28/05/2014 tarihinden sonra açılmış bulunmasına göre; davaya bakma hususunda Tüketici Mahkemesi’nin görevli olduğu nazara alınarak HMK’nin 114/c ve 115/2.maddesi gereğince, görevsizlik nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.(İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 2022/39 esas, 2022/439 karar sayılı ilamı, aynı doğrultuda Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 2021/19490 esas, 2021/6732 karar sayılı içtihadı)
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK’nin 115/2.maddesi uyarınca davanın görev dava şartı noksanlığından usulden reddine,
2-Karar kesinleştikten sonra HMK’nin 20.maddesi gereğince 2 haftalık yasal sürede taraflardan biri tarafından başvuru halinde dosyanın görevli İstanbul Tüketici Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-HMK’nun 331/2. maddesi gereğince yargılama gideri ve vekâlet ücreti hususunda görevli mahkemece karar verilmesine,
4-HMK’nun 331/2. maddesi son cümlesi uyarınca dosya süresi içinde görevli mahkemeye gönderilmediği takdirde talep halinde yargılama gideri ve vekâlet ücreti hususunda mahkememizce karar verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde HMK’nun 20/1. maddesi uyarınca 2 (iki) haftalık kesin süre içinde başvurulması halinde dosyanın görevli mahkemesine gönderilmesine, belirlenen süre içinde başvurulmadığı takdirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup ana hatları ile anlatıldı.25/04/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı