Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/581 E. 2023/501 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/581 Esas
KARAR NO:2023/501

DAVA:Ticari Şirket (Bilgi Alma Ve İnceleme Hakkı İhlali)
DAVA TARİHİ:07/09/2022
KARAR TARİHİ:15/06/2023

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin davalı şirketin yönetim kurulu üyeleri olduğunu, Mayıs 2022 döneminden beri davalı şirketin sistematik bir şekilde davacı yönetim kurulu üyelerinin bilgi alma, soru sorma ve inceleme haklarını sürüncemede bıraktığını, davalı şirket yönetim kurulunun 26.03.2021 tarih ve 2021/01 sayılı toplantısının 2 numaralı kararıyla aldığı “her ay başı ay sonlarındaki nakit, çek, kredi, satıcı ve müşteri borçlarının yönetim kurulu üyelerine mail ile gönderilmesine” ve 18.04.2022 tarih ve 2022/5 sayılı toplantısında 6 numaralı kararıyla aldığı “gelir-gider bilançolarının toplantı tarihlerini takip eden 2. ayın 7’sinde, aylık bilgilerin takip eden ayın 7’sinde gönderilmesine” dair kararların gereklerinin, Mayıs 2022 döneminden itibaren yerine getirilmediğini, davalı şirketin 2022 yılına dair mali programı ile aynı dönem şirket bütçesinin, usulüne uygun olarak yönetim kurulu üyelerine sunulmadığını, müvekkillerinin … hakkında doğru bilgiye ulaşmalarının engellenmek istendiğini, davacı tarafın toplantı dışında çeşitli soruların cevaplandırılmasını, gerekli bilgilerin ve belgelerin paylaşılmasını ve ilgili görevlilerden bilgi almak için izin verilmesini yönetim kurulu başkanından talep ettiğini, davalı şirket yönetim kurulu başkanının ihtarnamede belirlenen konulara yönelik cevapları, gerekli belgeleri ve ilgili görevliden bilgi edinilmesine yönelik izni davacılara iletmediğini, mehil süresince sessiz kaldığı; mehil süresinin sona ermesi üzerine davacıların TTK 392 md. kapsamındaki bilgi alma ve inceleme haklarını kullanma amacıyla davalı şirket yönetim kurulunun ihtarnamenin tebliğinden itibaren 2 gün içinde toplanarak karar almasına yönelik bir başka ihtar çektiğini, fakat yönetim kurulunun toplanmadığını, sonrasında Yönetim Kurulu Başkanı …’nun ve Yönetim Kurulu Üyesi …’nun talep edilen hususların sıradan iş sayıldığını, daha önce cevap verilmiş olmasına ve dürüstlük kuralına aykırı olmasına dayanarak müvekkillerinin taleplerinin yasaların aradığı şekil, içerik ve esaslara uygun olmadığını iddia ettiğini, davalı şirketin, müvekkillerinin TTK 392 maddesinden doğan bilgi alma haklarını yerine getirmediğini, davalı tarafın davacı tarafa bilgi paylaşmaktan imtina edebilmek amacıyla toplantıları iptal ettiğini, TTK 392/3 md uyarınca yönetim kurulunun bilgi alma hakkını toplantı dışında kullanabilmesi için, öncelikle yönetim kurulu başkanının izninin alınması gerektiğini, yönetim kurulu üyesinin bilgi alma hakkını kullanmasının şekle ve usule bağlı olmadığını, iznin bir şekle veya usule bağlı olmamasına rağmen bu izni davacı tarafın talep ettiğini, TTK 392/3 md hükmünde üyenin “işlerin gidişi ve belirli münferit işler” hakkında bilgi alma talebinde bulunabileceğinin ifade edildiğini, “işlerin gidişi” ifadesinin şirkette neler olup bittiğine yönelik bilgilerin talep edilmesine imkân sağladığını, davacı yönetim kurulu üyelerinin tüm taleplerinin, TTK 392 md.nin kapsamına giren hususlara ilişkin olduğunu, yönetim kurulu başkanının bu kasıtlı davranışı nedeniyle oluşan durumun şirket menfaati lehine ortadan kaldırılmasına ve ilgili belgelerin mahkeme eliyle tespit ve temin edilmesinin talep olunduğunu, yönetim kurulu başkanının geçerli hiçbir gerekçe göstermeksizin davacı yönetim kurulu üyelerinin bilgiye erişimini engellediğini, davacıların 2022 yılının mayıs ayından beri görevlerini layıkıyla yerine getirmeleri için öngörülen bilgilere erişemediğini, görevlerini olağan olarak yerine getirmek için gerekli olan yönetim kurulu toplantılarının, şirketin 26.03.2021 tarihli ve 2021/1 sayılı yönetim kurulu kararına rağmen yapılmadığını, yönetim kurulu başkanının tanınan makul süre boyunca sessiz kaldığını, toplantı dışı ilgililerden bilgi alma ve şirket defterlerini inceleme izin talebini zımnen reddettiğini, TTK m. 392/4’te yer alan yönetim kuruluna getirme yükümlülüğünün de ihtar edildiğini, ihtara rağmen bu yükümlülüğün de yönetim kurulu başkanı tarafından yerine getirilmediğini ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle TTK 392/4 md hükmü uyarınca davalı şirketin cevaplanmasını talep ettikleri 21 konuda bilgi alma hakkının tanınmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların talep ettiği bilgilerin şirketin yönetim kurulu toplantısında konuşulduğunu ve gerekli bilgilendirmelerin yapıldığını, davacıların talep ettiği bilgilerin şirketin rutin sıradan işleri arasında olduğunu, TTK 392 md kapsamında değerlendirilmemesi gerektiğini, istenilen bilgi ve belgelere, davalı şirket tarafından gerekli cevapların verildiğini, fakat davacıların cevap verilmemiş gibi davranarak dava yoluna başvurduğunu, davalı şirket tarafından gerçekleştirilen yönetim kurulu toplantılarında, toplantı tutanaklarının toplantı günü davacılar dahil tüm yönetim kurulu üyelerine mail atıldığını, toplantı öncesi gündem maddelerin davacılar dâhil tüm yönetim kurulu üyelerine toplantıdan bir hafta öncesinden mail yoluyla bildirildiğini, davacıların asıl amacının şirketin yönetim mekanizmasını kilitlemek ve şirketin yönetimini ele geçirmek olduğunu, … ve … ile beraber bu amaca hizmet ettiğini, davacıların birlikte hareket ettiği …’nun şirkete karşı sürekli olarak hukuksuz davalar açtığını, …. Sulh Hukuk Mahkemesinin … sayılı dosyası kapsamında …’nu aday gösterdiğini, …’ın şirketin kurucu ortağı olan …’na vasi olarak atandığını, pay sahibi …’nun geçici vasisi …’ın davalı …. ve Tic. A.Ş.’deki %16 hissesinin altın oy niteliğinde olduğunu, şirketin 30.12.2021 tarihli 2020 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan karar yeter sayılarının yalnızca geçici vasi temsilcisinin kullandığı oylar neticesinde sağlandığını, ancak …’ın, davalı şirketin alanı olan tuğla sektörünü tanımadığını, kısıtlının diğer şirketlerine karşı açtığı davalarla şirketleri organsız bırakarak fesih ve tasfiye sürecine sokmaya çalıştığını, güven sarsıcı davranışlar sergilediğini, kısıtlının malvarlığını tedbirli bir yönetici gibi özenle yönetmediğini, kısıtlı ile menfaat çatışması içerisine girdiğini, davacıların ve birlikte hareket ettikleri …’nun, davalı şirketin yönetimini ele geçirebilmek için şirketin kurucu ortağı …’nun %16 hissesine vasi tayin ettirdiğini, vasi …’ın TMK 425 md. hükümlerini yok sayarak hareket ettiğini, vasinin, genel kurula katılmadan önce …’na fikirlerini sormayarak TMK m. 450’ye de aykırı davrandığını, …’ın davalı şirketin kurucu ortağı …’nun davalı şirket haricindeki diğer yedi şirketinin son yapılan genel kurulları aleyhine de genel kurul iptal davaları açtığını, bu davalarda, …’nun da davaya müdahale talebinde bulunduğunu, vasinin de buna hiçbir itirazının olmamasının şirket yönetimini ele geçirme çabalarının ispatı olduğunu, …’nun uzun yıllardır asistanlığını yapan Muharrem Tekbaş’ın ve şirketin üst düzey yetkilisi …’ın beyanlarından, …’nun azınlık ile birlikte şirket yönetimini ele geçirmek için uzun süredir türlü hukuksuz yöntemlere başvurduğunun anlaşıldığını, yönetim kurulu üyelerinin bilgi alma hakkının sınırı olduğunu, görev ilkesi sınırı gereğince, her üyenin görev kapsamı dışında kalan konularda bilgi talep edebilmesinin önüne geçilmek amacıyla, görevin gereği gibi ifası ülküsüne hizmet etmeyen taleplerin reddedilebileceğini, böylelikle yönetim kurulu üyelerinin bilgi isteminin haksız veya gereksiz nitelikte olması halinde, yönetim kurulu başkanına bilgi alma talebini reddetme imkânının verildiğini, orantılılık ilkesi sınırının, zamanlama ve kapsam hususlarında söz konusu olduğunu, soruların namünasip zamanda ve geniş kapsamda olmaması gerektiğini, çıkar çatışması sınırı gereğince, yönetim kurulu üyelerinin bizzat kendi çıkarlarını ilgilendiren konularda bilgi isteme hakkının olmadığını, hakkın kötüye kullanılması yasağı sınırı gereğince, yönetim kurulu üyesinin talep ettiği bilgileri görevleri dışında başka amaçlarla bilgi edinerek bu bilgiyi kötüye kullanmaması gerektiğini, ayrıca bir yönetim kurulu üyesinin işletmenin çıkarlarıyla mücadele etmek amacıyla şirket içi bilgileri derleyip toparlamasının hakkın kötüye kullanılması kapsamında olduğunu, bir yönetim kurulu üyesinin şirketin kendi rakibi olduğu bir şirketle yapacağı iş ve işlemler hakkında ayrıntılı bilgi talep etmesinin yalnızca kendi menfaatine olduğunu, davacı yönetim kurulu üyesinin merak saikiyle şirketin kendi akrabası (veya boşandığı eşi) ile yaptığı iş ilişkileri hakkında bilgi istediğini, işletme veya ticarî sır sınırı gereğince de, icra organı olarak yönetim kurulunun sır sahibi olduğunu, buna göre, işletme sırrı, sadece bir yönetim kurulu üyesine ayrı ve özel olarak bilgi verilmesi veya diğer hallerin varlığında söz konusu olacağını, davalı tarafın istenilen bilgi ve belgelere nazaran gerekli cevapları verdiğini, fakat davacı tarafından verilmemiş gibi davranıldığını, yukarıda bahsedilen şirket yönetim kurulu üyelerinin bilgi alma ve edinme hakkının beş sınırından “görev sınırı, çıkar çatışması sınırı ve hakkın kötüye kullanılması yasağı sınırı”nın somut olayda mevcut olduğunu, şirketin münferit işlerinde ve işlerin gidişinde yönetim kurulu üyelerinin şirkete ait defter ve belgelerin incelenmesi ile şirketten evrak/suret alma talebinin başkanın iznine tabi olduğunu, başkanın bu konuda takdir yetkisinin bulunduğunu, bu kapsamda talep eden yönetim kurulu üyeleri ile şirket arasında menfaat uyuşmazlığı olduğu noktada yönetim kurulu başkanının bu istemi reddedebilme hakkının olduğunu, davacıların taleplerinin “işlerin gidişi” kavramına dâhil olmadığını, davacılar ile davalı şirket arasında menfaat çatışmasının bulunduğunu, bilgi alma ve inceleme hakkının grup şirketlerinde yalnızca ana şirketin iş ve işlemleriyle sınırlı olduğunu, yavru şirketleri ve yönetim kurulu üyesinin özel işlerini kapsamadığını, … ve …’ın dava dilekçesinde bahsettiği davalı şirketin yavru şirketi olan … … Anonim Şirketi ile ilgili bilgi talep etmesinin hukuki dayanağının olmadığını, TTK 396 maddeye istinaden başka tüzel ve gerçek kişilerden bilgi alınmasının, iş ve işlemleri hakkında inceleme yapılmasının, bu konuda onların hukuken zorlanmasının mümkün olmadığını, ilgili hükmün, bağlı şirketlere ilişkin bilgi alma hakkını düzenlemediğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Dava; davalı şirketin yönetim kurulu üyesi olan davacıların dilekçede ileri sürdükleri konularda TTK’nın 392.maddesi gereğince bilgi alma ve inceleme hakkı tanınması istemine ilişkindir.
Davalı şirketinin adresinin “…” olması nedeniyle, mahkememiz işbu davaya bakmaya yetkili olup; davacıların davalı şirkette yönetim kurulu üyeleri olmaları dikkate alındığında eldeki davada davacılık sıfatı bulunmaktadır.
Olaya uygulanması gereken TTK’nın 392.maddesi; “(1) Her yönetim kurulu üyesi şirketin tüm iş ve işlemleri hakkında bilgi isteyebilir, soru sorabilir, inceleme yapabilir. Bir üyenin istediği, herhangi bir defter, defter kaydı, sözleşme, yazışma veya belgenin yönetim kuruluna getirtilmesi, kurulca veya üyeler tarafından incelenmesi ve tartışılması ya da herhangi bir konu ile ilgili yöneticiden veya çalışandan bilgi alınması reddedilemez. Reddedilmişse dördüncü fıkra hükmü uygulanır.
(2) Yönetim kurulu toplantılarında, yönetim kurulunun bütün üyeleri gibi, şirket yönetimiyle görevlendirilen kişiler ve komiteler de bilgi vermekle yükümlüdür. Bir üyenin bu konudaki istemi de reddedilemez; soruları cevapsız bırakılamaz.
(3) Her yönetim kurulu üyesi, yönetim kurulu toplantıları dışında, yönetim kurulu başkanının izniyle, şirket yönetimiyle görevlendirilen kişilerden, işlerin gidişi ve belirli münferit işler hakkında bilgi alabilir ve görevinin yerine getirilebilmesi için gerekliyse, yönetim kurulu başkanından, şirket defterlerinin ve dosyalarının incelemesine sunulmasını isteyebilir.
(4) Başkan bir üyenin, üçüncü fıkrada öngörülen bilgi alma, soru sorma ve inceleme yapma istemini reddederse, konu iki gün içinde yönetim kuruluna getirilir. Kurulun toplanmaması veya bu istemi reddetmesi hâlinde üye, şirketin merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesine başvurabilir. Mahkeme istemi dosya üzerinden inceleyip karara bağlayabilir, mahkemenin kararı kesindir.
(5) Yönetim kurulu başkanı, kurulun izni olmaksızın, yönetim kurulu toplantıları dışında bilgi alamaz, şirket defter ve dosyalarını inceleyemez. Yönetim kurulu başkanının bu isteminin reddedilmesi hâlinde başkan, dördüncü fıkraya göre mahkemeye başvurabilir.
(6) Yönetim kurulu üyesinin bu maddeden doğan hakları kısıtlanamaz, kaldırılamaz. Esas sözleşme ve yönetim kurulu, üyelerin bilgi alma ve inceleme haklarını genişletebilir.
(7) Her yönetim kurulu üyesi başkandan, yönetim kurulunu toplantıya çağırmasını yazılı olarak isteyebilir.
” hükmünü içermektedir.
Görüldüğü üzere, genel kurulca atanmış yönetim kurulunca yönetilen Anonim Şirketlerin yönetim kurulunun hem yönetim, hem de gözetim görevini gereği gibi yerine getirebilmesi için şirketin tüm iş ve işlemleri hakkında bilgi sahibi olması gerekir. Bu kapsamda TTK’nın 392.maddesi ile, her yönetim kurulu üyesine, şirketin tüm faaliyetleri hakkında bilgi isteme, soru sorma ve inceleme yapma hakkı tanınmış ve bu hakkın engellenmesi durumunda da mahkemeden bu konuda izin istenebileceği şeklinde düzenleme getirilmiştir. Ancak, şirketin iş ve işlemleri ile bağlantısı olmayan konularda yönetim kurulu üyelerinin bilgi alma ve inceleme hakları bulunmamaktadır.
Somut olayda; iddia ve savunmaların ileri sürülüş biçimine göre, uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü uzmanlık gerektirdiğinden, davalı şirket yönetim kurulu üyesi olan davacılara TTK’nın 392.md gereğince talep ettikleri 21 konuda bilgi alma ve inceleme hakkı verilmesini gerektiren hukuksal nedenler bulunup bulunmadığının, bulunuyor ise dava dilekçesinde belirtilen ve talep ettikleri konulardan hangilerinde bilgi alma ve inceleme hakkı verilmesi gerektiğinin tespiti için bilirkişi kurulu raporu alınmasına karar verilerek, getirtilen-sunulan belgelerle birlikte dosya konusunda uzman bilirkişi SMMM Doç. Dr. … ve Ticaret Hukukunda Nitelikli Hesaplamalar konusunda uzman Prof. Dr. …ya tevdi edilmiş, bilirkişilere davalı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde yerinde inceleme yetkisi verilmiş; adı geçen bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 20/12/2022 tarihli bilirkişi kurulu raporunun ve davalı tarafın itirazı üzerine aynı bilirkişi kurulundan alınan 10/04/2023 tarihli ek raporun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan bilirkişi kurulu kök ve ek raporlarında özetle; davacıların davalı şirket yönetim kurulu üyesi oldukları, davacıların bilgi alma hakkına ilişkin taleplerinin cevapsız bırakıldığı, davacıların dava açmaya hakkının bulunduğu ve davanın süresinde açıldığı; raporda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere davacıların talep ettikleri
Ayrı ayrı belirtilmek üzere, 2022 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ayları için aylık ton bazında üretim miktarı ve bu ürünlerin üretimi için her ay kaç gün çalışıldığı bilgisi,
Ayrı ayrı belirtilmek üzere, 2022 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ayları için ürün bazında satılan adet ve tonaj bilgisi,
Ayrı ayrı belirtilmek üzere 2021 yılı Aralık ayı, 2022 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ayları için ay sonu ürün bazında stok miktarları,
Ayrı ayrı belirtilmek üzere, 2022 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ayları için ürün bazında (Şirket bayilerine ödenen ciro primi ve yapılan indirimler ile toplam cironun içinde olup olmadığı hususları da ayrıca belirtilmek suretiyle) ciro ve toplam ciro.
31 Aralık 2021 tarihi baz alınmak kaydıyla, 2022 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ayları ayrı ayrı ve kümülatif olarak, satışı yapılan ürünlere Şirket tarafından yapılan zam oranları,
31 Aralık 2021 tarihi baz alınmak kaydıyla, 2022 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ayları ayrı ayrı ve kümülatif olarak, elektrik, doğalgaz (elektrik üretimi amaçlı tüketilen doğalgaz fiyatı ve sanayi doğalgaz fiyatı için ayrı ayrı) ve kömür alım fiyatları ile bu fiyatlara uygulanan zam oranları,
Ayrı ayrı belirtilmek üzere, 2022 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ayları için elektrik, doğalgaz, kömür faturalarındaki ilgili birimler bazında her ay için (KDV miktarı da belirtilmek suretiyle) miktarlar, fiyat ve fatura toplamı bilgisi,
Şirket’in 2022 senesine dair mali programı ve bütçesi, konularındaki bir kısım bilgilerin, karar vermeleri bakımından önemli nitelikte finansal bilgiler olduğu ve buna ilişkin bilgilerin verilmesinin uygun olacağı; davacıların üçüncü kişilere ilişkili hususların genel finansal sonuçları konusunda bilgi alma hakkını kullanabilecekleri; talep edilen diğer bilgilerin ise, davalı şirket ile üçüncü kişiler arasındaki sözleşme ilişkileri ile bağlantılı olduğu ve bu kişilere ilişkin kişisel bilgilerin istenmesi anlamına geldiği, davacıların somut bir şüphe göstermedikleri sürece üçüncü kişilerle ortaya çıkan sözleşme ilişkilerine yönelik detaylı bilgi talep etmelerinin bilgi alma hakkının niteliğiyle uyumlu olmadığı; kojenerasyon yatırımına yönelik finansal verilerin paylaşılması gerektiği, nitelik olarak imalat sırrı olarak değerlendirilebilecek teknik konular ile ilgili değerlendirme yapmasının mümkün olmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Alınan bilirkişi kurulu kök ve ek raporu gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, rapora yönelik davalı taraf itirazları yerinde görülmemiş; mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, alınan ve benimsenen bilirkişi kurulu raporu ve toplanıp değerlendirilen delillere göre;
Davacıların davalı şirketin Yönetim Kurulu Üyesi oldukları, dilekçelerinde açıkladıkları 21 soruya ilişkin konularda bilgi alma ve inceleme talebinde bulundukları, olumlu yanıt alınamaması üzerine TTK’nın 392.md kapsamında eldeki davayı açtıkları ve dava açmak için gerekli koşulların sağlandığı;
Benimsenen bilirkişi kurulu raporunda dayanak ve gerekçeleriyle açıklandığı ve aşağıda hüküm fıkrasının 1/a,b,c,d,e,f,g,h bentlerinde sayılan konuların şirketin iş ve işlemleri ile ilgili olmaları nedeniyle davacı yönetim kurulu üyelerine davalı şirket nezdinde TTK’nın 392.md uyarınca bilgi alma ve inceleme hakkı tanınması gerektiği;
Davacı tarafça talep edilen diğer konulardan bir kısmının, karar verici olarak yararlanılacak öneme sahip nitelikte bilgiler olmadıkları; bir kısmının, üçüncü şahıslara ait bilgiler oldukları; bir kısmının ise kişisel nitelik taşıdıkları dolayısıyla, aşağıda belirtilen ve kabul edilen konular dışındakiler hakkında davacı yönetim kurulu üyelerinin bilgi alma ve inceleme taleplerinin yerinde olmadıkları sonuç ve kanaatine varıldığından, davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Aşağıda sıralanan;
a) Ayrı ayrı belirtilmek üzere, 2022 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ayları için aylık ton bazında üretim miktarı ve bu ürünlerin üretimi için her ay kaç gün çalışıldığı bilgisi,
b) Ayrı ayrı belirtilmek üzere, 2022 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ayları için ürün bazında satılan adet ve tonaj bilgisi,
c) Ayrı ayrı belirtilmek üzere 2021 yılı Aralık ayı, 2022 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ayları için ay sonu ürün bazında stok miktarları,
d) Ayrı ayrı belirtilmek üzere, 2022 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ayları için ürün bazında (Şirket bayilerine ödenen ciro primi ve yapılan indirimler ile toplam cironun içinde olup olmadığı hususları da ayrıca belirtilmek suretiyle) ciro ve toplam ciro.
e) 31 Aralık 2021 tarihi baz alınmak kaydıyla, 2022 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ayları ayrı ayrı ve kümülatif olarak, satışı yapılan ürünlere Şirket tarafından yapılan zam oranları,
f) 31 Aralık 2021 tarihi baz alınmak kaydıyla, 2022 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ayları ayrı ayrı ve kümülatif olarak, elektrik, doğalgaz (elektrik üretimi amaçlı tüketilen doğalgaz fiyatı ve sanayi doğalgaz fiyatı için ayrı ayrı) ve kömür alım fiyatları ile bu fiyatlara uygulanan zam oranları,
g) Ayrı ayrı belirtilmek üzere, 2022 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz ayları için elektrik, doğalgaz, kömür faturalarındaki ilgili birimler bazında her ay için (KDV miktarı da belirtilmek suretiyle) miktarlar, fiyat ve fatura toplamı bilgisi,
h) Şirket’in 2022 senesine dair mali programı ve bütçesi;
Konularında karardan sonra davalı şirkete en az 15 gün önceden çekilecek ve tebliğ edilecek ihtarname ile belirlenen 3 iş günü içerisinde sabah 09:00 akşam 17:00 saatleri arasında TTK’nın 392.vd.md gereğince davacı yönetim kurulu üyelerine bilgi alma ve inceleme hakkı tanınmasına,
2-Davalı şirketin davacılar tarafından belirlenen iş günlerinde incelenecek evrakları hazır etmesine, ayrıca birer örneğinin PDF formatında CD içerisinde davacılara verilmesine, dilerse davalı tarafından inceleme günlerinde kendi uzmanlarının inceleme esnasında bulundurabilmesine,
3-Davacıların belirlenen günde bilgi edinme ve inceleme esnasında 1 Mali Müşavir ve 1 Hukukçu (Avukat) yanında bulundurabilmesine, çekilecek ihtarnamede söz konusu yardımından yararlanacakları Mali Müşavir ve Hukukçunun isimlerinin de bildirilmesine,
4-Davacıların fazlaya ilişkin isteminin reddine,
5-Alınması gerekli 179,90-TL karar ve ilam harcından 80,70-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 99,20-TL harcın davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan peşin harç 80,70 TL’nin davalıdan alınıp davacılara verilmesine,
7-Davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 9.200 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacılara verilmesine,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 9.200 TL vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvuru harcı, 11,50 TL vekalet harcı, 5.000 TL bilirkişi ücreti ve 109 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 5.201,20 TL’nin kabul ve red oranına göre 1.981,40 TL’sinin davalıdan alınıp davacılara verilmesine, kalan kısmının üzerlerinde bırakılmasına,
10-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, nitelik itibarı ile kesin olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/06/2023

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı