Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/438 E. 2022/998 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/438 Esas
KARAR NO :2022/998

DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:26/06/2022
KARAR TARİHİ:15/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili …’un yetkilisi olduğu … Lojistik Taşımacılık ve Ticaret Limited Şirketi ile alacaklı …’ in yetkilisi olduğu … … Gıda İnşaat Turizm Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi arasında… plakalı aracın satışı için ekli sundukları … 53. Noterliği 31.01.2021 tarih … yevmiye nolu Rehin Sözleşmesi yapıldığını ve ek olarak karşı tarafa bir kısım bono verildiğini, davalı taraf … … Gıda İnşaat Turizm Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi ‘ nin ismini bir kısmını da yetkilisi … in ismini yazarak tahsil etmek için icra takibi başlattığını, elbetteki kıymetli evrak olan bonolar illiyetten mücerret evraklar olduğunu, ancak mücerret kıymetli evrak bir temel münasebete dayanmayan senetler olmadığını, mücerret kıymetli evrak da belli bir sebebe dayanacağını, bu temel münasebet olmadan kıymetli evrak düzenlenmesi düşünülemeyeceğini, böyle bir şey, sebepsiz bir takım şeylerin varolabileceğini kabul etmek demek olduğunu, Ticari senetlerden ( kambiyo senedi ) olan bono bir mücerret kıymetli evrak olduğunu, ancak, senedin mücerret oluşu temel bir hukuki ilişkiye dayanmayacağı anlamına gelmeyeceğini, fakat kambiyo senedi düzenlenmekle taraflar arasında temel ilişki ve kambiyo ilişkisi olmak üzere iki ayrı ilişki meydana geldiğini, bu durumda, kural olarak, alacaklı hakkını dilerse temel ( asıl ) borç ilişkisine, dilerse kambiyo ilişkisine dayanarak talep edebilir. ( Hakların Telahuku-Yarışması ). (Y. 11. HD. Tarih, 22.3.1984 E. 1005, 1656.K) TTK. ile benimsenen kambiyo hukuku sisteminde bononun temelinde esas borç ilişkisinin varlığı kabul edildiğini, keşideci ve lehdar arasında temeldeki ilişkinin kambiyo senedine dönüştürülmesi yolunda yaptıkları ek bağıt önceki alacak ve borçluluğun biçimsel açıdan yeni bir görünüme bürünmesi amacına yöneliktir. Yoksa, temeldeki borç ilişkisini sona erdirmez ve yeni den ortaya çıkarmaz. Çünkü, BK.nun 114. maddesi gereğince, mevcut bir borç için kambiyo taahhüdünde bulunmak, kural olarak tecdidi tazammun etmez. Böyle olunca, TTK.nun 557. maddesindeki ana kural dışında kalan ve senede dayanma olanağı bulunmayan istisnai hallerde alacaklı kambiyo senedini bir tarafa bırakarak esas borç ilişkisini ileri sürebileceği gibi, hem senede, hem de temel borç ilişkisine dayanmağa da hakkı vardır. Gerçekten, TTK.nun 557. maddesinde kıymetli evrakta yerleşik hakkın senetten ayrı olarak dermeyan edilemeyeceğine ilişkin hüküm, senedin geçerliliğini koruduğu ve ona dayanma olanağı bulunduğu sürece temel borç ilişkisinin dava konusu yapılamayacağı anlamındadır. Çünkü, bu durumda davalı senedin ibrazını istemek hakkına sahiptir. (11. HD. 25.4.1978 Tarih, E.2055, 2164 K.) TTK.nun 557. maddesine göre kıymetli evraktaki hak senetten ayrı olarak dermeyan edilemez. Bu sebeple, senetlerin ihdasına ilişkin keşideci ile lehdar arasındaki hukuki ilişki senetten ayrı olarak lehdar ile keşideci arasında hüküm ifade eder. (12. HD. 5.7.1974 Tarih, E.6367, 7002 K.) Prof.Dr. Erdoğan Moroğlu), tam da bu manada Alacaklı olduğunu iddia ederek müvekkili aleyhine icra takibi başlatan tacir olan davalı tarafın müvekkili ile takip konusu kıymetli evrak ile yukarıda izah ettikleri dışında borç doğuran ilişkisini ispatlamak zorunda olduğunu, müvekkilinin yalnızca ödeme tarihini ve bedelini doldurduğu imzalı bu senetlerin alacaklı kısımları boş bırakıldığını, daha sonrasında müvekkilinin işbu ticari ilişkiye binaen … Otomotiv’in hesabına Alacaklı : … … Gida Insaat, Alacaklı IBAN : … hesabına EFT ile göndermiş ve açıklama kısmında da “… plakalı aracın senet ödemesi” ibaresini belirttiğini, bu şekilde tüm borçlar ödenerek taraflar arasındaki borç ilişkisi son bulduğunu, ancak davalı şirket ödemeleri yapılan ve borç ilişkisi sona eren bir ticari ilişkiden mükerrer tahsilat yapabilmek için kötü niyetli olarak, ödenmiş bir borca ait senetleri icra takibi konusu yaptığını ve taraflarına …. İcra Müdürlüğünün … Es sayılı dosyası ile Kambiyo Senetlerine Özgü Haciz Yolu ile Ödeme Emri ulaştığını, ekte mübrez senetlerin alacaklı kısımlarının boş olmasını, şahsına iki kez ödeme yapılması için haksız bir menfaate dönüştüren , mükerrer ödeme nedeni ile işbu borca ve ferilerine yönelik işbu menfi tespit davasını açmak zarureti hasıl olduğunu, öte yandan takibe konu senetlerde icra dairesinde taraflarınca görülmemiş olup icra kasasına alınıp alınmadığı da muğlak olduğunu, işbu husus da başlı başına şikayet konusu oluşturmakta olduğunu, açıklanan tüm bu nedenlerle kötü niyetle ve mükerrer tahsilat yapmak için başlatılan …. İcra Müdürlüğünün … dosya numaralı Kambiyo Senetlerine Özgü Haciz Yolu icra takibine konu borca ve takibin tüm ferilerine menfi tespit davalarının kabulünü , alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere müvekkilimiz lehine alacaklının icra inkar ve kötü niyet tazminatı ödemesine, tüm dava masrafları, giderleri ile ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı tarafa, dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmaya da katılmamıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, …. İcra Müdürlüğü’nün … dosyası ile takibe konu edilen senetler nedeni ile davalı yana borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Somut olayda, davacı tarafından davalı aleyhine …. İcra Dairesi’nin … takip sayılı dosyası ile 8 adet 5.000,00’er TL bedelli bedeli nakten alınıştır ibaresini içeren bonolar nedeni ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe başlandığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından takip konusu bonoların … 53. Noterliği’nin 31/01/2020 tarihli … yevmiye numaralı rehin sözleşmesi nedeni ile verildiği ve rehin sözleşmesine konu borcun ödenmesi nedeni ile takip konusu bonoların bedelsiz kaldığı savunulmuştur.
Menfi tespit davalarında ispat yükü kural olarak alacaklı üzerindedir. Ancak somut olayda davalı alacağı imzası inkar edilmeyen bonolara dayandığından, senetlerin rehin sözleşmesi kapsamında verildiği ve ödeme ile bedelsiz kaldığını ispat yükü davacı borçlu üzerindedir.
Davacı bu iddiasını senede karşı kesin bir delil ile ispatla yükümlü olup, davacı iddiasını ispata yarar kesin delil sunmamış ve yemin deliline de dayanmamış, üzerine düşen ispat yükünü yerine getirememiştir. Bu nedenle ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda yazılı kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harcın peşin yatan 683,10 TL harçtan mahsubu ile bakiye 602,40 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı yana iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır