Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/429 E. 2023/736 K. 16.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/429 Esas
KARAR NO:2023/736

DAVA:… Memurunun Kararına İtiraz
DAVA TARİHİ:23/06/2022
KARAR TARİHİ:16/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan … Memurunun Kararına İtiraz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … sicil numarası ile…… …’ne kayıtlı olan davacı Türkiye’de bankacılık faaliyetlerini sürdürmekte olduğunu, Merkez ABD’de bulunan … olduğunu; … ile hukuki bağı olmayan … LTD. ŞTİ. (… Girişim) ise kendini davacının yetkilisi olarak tanıtıp, davacı tarafından onaylı olduğunu iddia ettikleri lisansları gönderince, iletişime geçtikleri kişilerde para göndererek hesap açılmasını istemekte olduklarını, davacı müvekkilinin bu durumu öğrenerek, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na 28/02/2022 tarihinde … dosya numarası ile suç duyurusunda bulunmuş, ayrıca, davalının isminde yer alan … ibaresinin 3. Kişilerde yanlış izlenim oluşturmasının önüne geçmek için…… …’ne 29/04/2022 tarihli dilekçe ile kaldırılması talebinde bulunmuş, ancak, İstanbul Ticaret … … 10/06/2022 tarihinde verdiği kararda davacının talebini reddederek haksız rekabet bağlamında kararın yargı merciilerine ait olduğu belirtip, izlenmesi gereken yolu belirtmiş olduğunu belirterek; davacı taraf davalı tarafın bu kararına karşın; TTK m.32, 33 ve 52 ve Ticaret … Yönetmeliği m. 36 ve 37’ye dayanarak, davacının ünvanının haksız şekilde kullanımının önüne geçilmesi için İstanbul Ticaret … …’nün kararının iptalini, … Ltd. Şti.’den … ibaresinin 3. Kişilere karşı yanlış anlaşılmaların önüne geçebilmek için kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı … … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı tarafından, Ticaret … Yönetmeliği m.35 gereği davacının reddedildiğinin söylenmesinin mümkün olmadığını, çünkü prosedürler gereği tescil başvurusu gerektiği ve bu başvurunun harçlandırılması gerektiği belirtilmiş, davacı, tescil başvurusu yapmadığı için tescil başvurusu değerlendirmesine girememiş, yetkililer tarafından red kararı niteliği olmayan genel bilgilendirici yanıt verilmiş olduğunu, HMK m. 114/2 dava şart olarak değerlendirilecek özellikte olup, yerleşik Yargıtay kararları gereği dava usulden reddedilmesi gerektiğini, TTK m.34’e göre sicil müdürlüğünün vereceği tescil, değişiklik, silinme ve benzeri kararlarına karşın asliye ticaret mahkemesine itiraz edilebileceğini, ancak itiraz öncesi … …’ne başvuru yapmış olması gerektiğini, somut olayda, Asliye ticaret mahkemesinde dava açabilmek için gerekli olan dava şartı gerçekleşmemiş olduğundan öncelikle davanın usulden reddi gerektiğini, buna ek olarak, İstanbul BAM 12. Hukuk Dairesi’nin 25/11/2021 tarihli …sayılı davada verilen karara göre haksız rekabetin önlenmesi için davacı … davalıya husumet yöneltemeyeceğini, çünkü, mahkemenin kararına göre unvana tecavüz davası unvana tecavüz eden tüzel kişiye mahkeme aracılığıyla yöneltilecek olup, bir yargı mercii olmayan … …, yargı kararı olmadan tescilli bir ticaret unvanını terkin edemeyeceği için pasif husumet yokluğunun davanın reddi gerektiğini, davanın esasına girildiği takdirde, davalının Ticaret … … TTK m 32’e göre işlem yapmıştır. TTK m 32’e göre, sicil müdürü ancak yasal şartlar mevcutsa tescil kararı verebileceğini, davalı yeni kurulan yada unvanı değiştirilen işletmelerin varolan herhangi bir işletmenin unvanına tecavüz edip etmediğini incelerken mahkeme gibi hareket edemeyeceğini, çünkü yetkisi hukuki düzenlemelerle sınırlandırılmış, bu sınır 14/02/2014 tarih ve 28913 sayılı Resmi Gazete’de yer alan Ticaret Unvanları Hakkında Tebliğ kapsamında da belirtilmiştir ve davalı tarafından verilen karar da bu Tebliğ hükümlerine uygun olduğunu, şirket kuruluşu sırasında … sistemi kullanılarak yapılan aramada, benzer unvanlı şirket aramayı yapan yetkili tarafından tespit edilememiş, yani var olan mevzuata uygun dizayn edilen sistem tarafından da tescilde hukuka aykırılık olduğuna dair bir belirti tespit edilememiş, ancak, yanlışlıkla unvanın tescil edildiği kabul edilse bile, ki kabul edilmemekte olduğunu, tescil edilmiş unvan re’sen düzeltilemeyeceği ve düzeltmek için mahkeme kararı gerekeceği için için dava açılması gerektiğini davacıya bildirmek hukuka uygun olduğunu, tüm bunlara ek olarak, söz konusu davanın haksız rekabetin önlenmesi davası olsa bile husumet söz konusu şirkete yönlendirilmeli, davalı … …’ne yönlendirilmemesi gerektiğini, haksız rekabet davası söz konusu şirketi ilgilendirecek sonuçları ortaya çıkaracağı için, … …’ne husumet yönlendirilemeyeceği için davalı yargılama giderleri ve vekalet ücretinden de sorumlu tutulamayacağını belirterek, açıklanan nedenlerle davanın davalı … … açısından usul yönünden husumet yokluğuna bağlı olarak reddedilmesi, eğer usulden reddedilmezse esas yönünden reddedilmesini talep etmiştir.
Davalı … Ltd.Şti davaya cevap vermemiş, duruşmalara da katılmamıştır.
DELİLLER:
Davacı taraf delil olarak; dava konusu dolandırıcılık faaliyetine ilişkin olarak 28.2.2022 tarihinde … dosya numarası ile İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan suç duyurusu, müvekkili şirketin ana şirketi … … adına Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde kayıtlı markalar, tarafların ticari defter ve kayıtları, tanık, mütalaa, yemin, bilirkişi incelemesi, keşif, isticvap ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
Davalı taraf delil olarak; Şirketin … kayıtları ve diğer yasal delillere dayanmıştır.
Bilirkişi raporu:
Dosyanın teknik bilgi ve bilirkişi incelemesi gerektirmesi nedeniyle, dosya Ticaret Mevzuatından Kaynaklanan Nitelikli Hesaplamalar Bilirkişisi …’e tevdi tevdi edilmiş ve bilirkişi sunmuş olduğu raporunda: … Ltd Şti ticari ünvanının …-Türkiye Şubesi ticaret ünvanı karşısında hedef müşteri kitlesi ve hizmet alanı dikkate alındığında TTK 46. Madde kapsamında tacirin kimliği hakkında 3. Kişilerde yanlış görüş oluşmasına sebep olacağı bu durumun ticari dürüstlüğe uygun düşmeyeceği, bunun sonucunda da TTK 52. Madde uyarınca ticaret sicilden … Ltd Şti isminden … harflerinin silinme şartlarının oluştuğuna dair rapor sunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava; davalı şirketin ticari ünvanının, davacının ticari ünvanına tecavüz oluşturduğu, bu nedenle davalı şirketin ticari ünvanındaki ”…” ibaresinin çıkartılması ve davalı kurumun 10/06/2022 tarih ve …/… sayılı kararının iptali istemine ilişkindir.
Davalı İstanbul … … yönünden;
6102 sayılı TTK’nin 50.maddesine göre “usulen tescil ve ilan edilmiş olan ticaret unvanını kullanma hakkı sadece sahibine aittir. “
TTK’nin 52.maddesine göre ticaret ünvanı ticari dürüstlüğe aykırı biçimde bir başkası tarafından kullanılması halinde hak sahibi bunun tespitini, yasaklanmasını, haksız kullanılan ticaret ünvanı tescil edilmişse kanuna uygun şekilde değiştirilmesini veya silinmesini ve zarar varsa, kusurun ağırlığına göre maddi ve manevi tazminat isteyebilecektir.
Yukarıda ayrıntılarına yer verilen yasal düzenlemeler nazara alındığında; ticaret ünvanına tecavüz edildiğini ileri süren davacının başvurabileceği hukuki yol; ünvanına tecavüz ettiği ileri sürülen tüzel kişiye yönelteceği bir dava ile ünvana tecavüzün giderilmesini mahkemeden dava yolu ile talep etmek olup; ticaret … bir yargı mercii olmadığından … … bir yargı kararı olmaksızın tescil edilen ticaret ünvanını silinden terkin etme hakkı olmadığı gözetilerek davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gereği hasıl olmuştur.(İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12.Hukuk Dairesinin 2021/… esas, 2021/… karar sayılı ilamı)
Davalı … Ltd. Şti yönünden;
6102 sayılı TTK’nin 52.maddesi ile, daha önce kullanılan bir ünvanın daha sonra bir başkası tarafından kullanılmasının yasaklanması suretiyle, ticari ünvanını koruma altına almıştır. Aynı yasanın 54.maddesi ile, iktisadi rekabetin her türlü suistimalini yasaklamıştır. Karışıklığa meydan verebilecek bir ad, ünvan, marka, işaret gibi tanıtma vasıtaları ile iltibasa yol açılması, yalnız başına iyi niyet kurallarına aykırı bir davranış olarak kabul edilmelidir. İltibas unsurunun varlık kazanması için aranan en önemli unsur başkalarının emek ve masraf yapmak suretiyle elde ettiği haklı şöhrete ortak olmak ve bu benzerlikten yararlanma yollarını denemektir.
Yukarıda yer alan açıklama, bilirkişi raporu ile dosyamızda bulunan tüm bilgi ve belgeler bir arada değerlendirildiğinde; davacı şirketin ticari ünvanını 2009 yılından bu tarafa tescilli bir şekilde kullandığı, davalı şirketin ise 2021 yılında ticari ünvanını tescille aldığı, her iki şirkette “…” sözcüğünün ortak olduğu, diğer ibarelerin ayırt edicilik unsurunu taşımadığı, her iki şirketin finans kolunda faaliyette bulundukları, ünvandaki benzerliğin iltibasa yol açacak derecede olduğu, karışıklıklara sebebiyet vereceği, davacının uzun yıllardır kullandığı ticari ünvanındaki “…” ibaresinin davalı şirket tarafından kullanılmasının ünvan tecavüzü oluşturduğu, iştigal konusu ile bu ibare yan yana geldiğinde benzerliğin iltibasa yol açacak düzeyde olduğu, bu bağlamda TTK’nin 52.maddesindeki koşulların somut olay bakımından oluştuğu kanaatine varılmakla, davalı … Ltd. Şti’ye yönelik davanın kabulü ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 52.maddesi uyarınca davalı şirketin ticari ünvanındaki ”…” ibaresinin davalının sicil kaydından silinmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen;
1-Davalı … … … yönelik davanın husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine,
2-Davalı … Ltd. Şti’ye yönelik davanın kabulü ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 52.maddesi uyarınca davalının ticari ünvanındaki ”…” ibaresinin davalının sicil kaydından silinmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli olan 269,85-TL karar ve ilam harcının, başlangıçta yatırılan 80,70-TL peşin harçdan mahsubu ile eksik kalan 189,15-TL’nin davalı şirketten tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 80,70-TL peşin harç, 80,70-TL başvuru harcı, 11,50-TL vekalet harcı, ve 2.854,75-TL tebligat/posta/bilirkişi gideri olmak üzere toplam 3.027,65-TL yargılama giderinin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 17.900,00-TL vekalet ücretinin davalı şirketten alınıp davacıya verilmesine,
6-Davalı… kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 17.900,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup ana hatları ile anlatıldı.16/10/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı