Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/33 E. 2023/148 K. 01.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2022/33 Esas
KARAR NO2023/148

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:13/09/2018
KARAR TARİHİ:01/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalının müvekkili kooperatifin sigortalısı olduğunu, müvekkilinin davalıya ait … – … plakalı no’lu çekici ve yarı römorku … poliçe no ile genişletilmiş kasko sigortası ile sigortaladığını, davalıya ait çekici ve yarı römorkun 14/07/2016 tarihinde …’in sevk ve idaresinde … istikametinden … istikametine seyir halinde iken yolun sağında durup, geri manevra yaparken tam kusurlu olarak … plakalı araca çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, oluşan kaza sonrasında müvekkili kooperatifin … plakalı araç malikine hasar bedeli olarak 100.000,00-TL ödediğini, trafik kazası tespit tutanağı incelendiğinde, sigortalıya ait aracı kullanan …’in 150 promil alkollü olarak araç kullandığının sabit olduğunu, ödenen hasar bedelinin rücuen tahsili için …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı şirket tarafından itiraz edildiğini ve itiraz üzerine takibin durduğunu, davalının borca itirazının haksız olduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve ayrıca % 20’den az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı tarafça 1 yıllık süre geçtikten sonra itirazın iptali davası açıldığını, kusur oranları ve miktarını kabul etmediklerini, davacı şirketin müvekkili şirkete ait araç sürücüsünün kazayı münhasıran alkolün etkisinde yaptığını ispat etmesi gerektiğini, meydana gelen kazanın kaza tespit tutanağında belirtilen şekilde gerçekleşmediğini, kazaya karışan diğer araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, davacı şirketin yeterli araştırma yapmadan hasar bedelini ödediğini, müvekkili şirketin ihtarname çekerek hasarı ödenen aracın sovtajının kendisine satılmasını talep ettiği halde, araç sovtajının müvekkiline satılmadığını, herhangi bir ihale yapılmadan müvekkil şirketin zararına olacak şekilde 29/08/2016 tarihinde 35.600,00-TL bedel ile … isimli kişiye satıldığını, SBM sisteminden şasi numarası ile yapılan sorgulamada aracın … plaka ile trafikte … adına halen kullanıldığını, bir başka ifade ile hasarı ödenen aracın kullanılabilecek durumda iken pert işlemine tabi tutulduğunu, aracın güncel piyasa değerinin 195.000,00-TL olduğunu, 35.600,00-TL gibi bir miktara satılmasının kabul edilebilir bir durum olmadığını, alacak likit olmadığından inkar tazminatı talep edilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek başvurunun reddini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle dava dışı sigortalıya ödenen hasar tazminatının rücuen tahsiline yönelik olarak başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizin 2018/823 Esas -2019/368 Karar sayılı kararı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin 17/12/2021 tarihli, 2019/3223 Esas – 2021/2207 Karar sayılı ilamı; “… İtirazın iptali davasını açma süresi, “itirazın alacaklıya tebliği” tarihinden itibaren işlemeye başlar yasa hükmü karşısında Mahkemece somut uyuşmazlıkta itirazın tebliğ edilmemiş olması nedeniyle davacının icra dosyasında talepte bulunduğu tarih esas alınarak itirazın o tarihte öğrenildiği ve bir yıllık dava açma hak düşürücü süresinin dolmadığı gözetilerek davanın esasına girmek suretiyle tarafların gösterdikleri deliller toplamak, konu ile ilgili inceleme yapmak ve sonucuna göre karar vermek gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.” gerekçesiyle kaldırılmış olup, bu doğrultuda devam edilen yargılamada;
Olay; 14/07/2016 tarihinde dava dışı sürücü … idaresindeki … – … plakalı çekici ve yarı römorkun, bölünmüş düz ve eğimsiz yolda gidiş istikametine göre sağ şeritte durup, geri manevra yaparak seyrederken, aynı şeritte seyreden … plakalı kamyonun çekicisine arkadan çarpması olayıdır.
Kusur; davalıya ait araç sürücüsünün geri manevra yaparken diğer sürücüler bakımından tehlike oluşturacak hareketlerden kaçınması gerektiğine, dönüş ve şerit değişikliklerinde aksiyon tamamlanana dek dönüş işaret ışıklarının yanması gerektiğine ve sürücünün 1,50 promil alkolle hareket etmesi sebebiyle %100 oranında kusurlu olduğuna işaret eden bilirkişi raporu aynı gerekçelerle benimsenmiştir.
Her ne kadar davalı, kroki ile kaza tespit tutanağının çeliştiğini savunmuş ise de kaza tespit tutanağı sürücülerin sözlü beyanlarına göre düzenlendiği, bu nedenle olayın kaza tespit tutanağında belirtildiği şekilde gerçekleştiğinin kabulünün gerektiği, kaldı ki olayın krokide gösterildiği şekilde meydana geldiği kabul edilse dahi davalıya ait araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğunun kabulü gerekeceği anlaşılmakla, savunmaya bu yönden değer verilmemiştir.
Ayrıca; kazanın münhasıran alkol etkisi ile meydana geldiğinin bilirkişi raporunda belirtildiği, kaldı ki 01/06/2015 tarihinden sonra gerçekleşen kazalarda olayın münhasıran alkolün etkisi ile gerçekleşmesi şartının aranmadığı, hasara yönelik bilirkişi raporunun eksper raporu ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu, davacının ödeme yaptığı tarihten itibaren faiz talep edebileceği ve resen yapılan hesaplamaya göre talep ettiği faiz tutarının uygun olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, ancak alacağının varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatının reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR: Gerekçede açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takibe yaptığı itirazın İPTALİ ile takibin talepnamedeki koşullar ile devamına,
2-Alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı isteminin reddine,
3-Alınması gerekli 7.189,77 TL karar ve ilam harcından peşin harç + icraya yatırılan harç toplamı 1.797,71‬ TL’nin mahsubu ile geriye kalan 5.392,06 TL eksik harcın davalıdan alınıp Maliyeye gelir kaydına,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 16.787,81-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 5.697,21-TL (35,90 TL başvuru harcı, 1.271,45 TL peşin harç, 526,26 TL icraya yatırılan harç, 5,20 TL vekalet harcı, 3.600,00 TL bilirkişi ücreti, 258,40 TL posta masrafı) yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından geriye kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/03/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır